Yeni Üyelik
7.
Bölüm
@hellikcantansiyonl

Günaydınnnnnn bu saate uyanık olan var mıdır zannetmem.

Napıyorsunuz canoşkiler, hazır mısınız yeni bölüme.

E haydi o zaman.

 

Sabah üstüme birşey düşmesi ile kendine gelmek zorunda kaldım.

Kendi kendime "Noluyor aminüyüm tavan mı çöktü"diye yatakta doğrularken Aytaç'ı gördüm, gördüğüm gibi de beni kendine çekti ve yanaklarımdan öptü.

 

Odada Poyraz Abim, Arda abim, Serkan, Rüzgar ve Yusuf da vardı.

Hadi Poyraz,Arda, Aytaç'ı anladım bu üç mal niye geldi.

"Lan ne oldu rüyanda falan mı gördün?" dedim beni daha da sıkıyordu.

 

"İkizim benim ya sivilcelerin çoğu geçmiş ondan sarılıyorum"

Nefes almak için kolunu az birşey ittirdim.

"Yav bana niye sarılıyorsun git ona sarıl"

Füze roketten ayrılıyor...

"Dünkü o kız mı yapmıştı maskeyi"

"Evet"

Poyraz abim"Bu o kız sizin kremin üreticisi di mi?"

"Evet"

 

O sırada telefonum ard arda titreşmeye başlaması ile yataktan kalkıp elime aldım.

"Ananı avradını staj yerleri açıklanmış"dedim

Ellerimi açtım ve içimden"Allah'ım nolur Hakan abinin değil de Gülfem ablanın yanına gireyim ,amin"dedim

 

Arda ve Poyraz Abilerim, Aytaç"Amin"dediler.

Neye amin dediklerini bilmeden amin demeleri tuhaf.

 

İçimde garip bir hisle okul grubuna girdim.

 

İçimden dua ede ede PDF'de kendi adımı aramaya başladım.

Buldum da Yes be Gülfem eczanesi hem de Ayla ile birlikte.

Stajı eczanelere biz toplu başvururduk ama onlar bizi seçerledi.Bu sefer eczaneler memnun kaldığı öğrencileri seçmişlerdi.

 

Ordan çıktım.

'Staj öncesi Hamam' grubuna girdim

 

Eczacılık Beyza: Kızlar staj yerleri açıklanmışşş.

Eczacılık Ferda:Evettt benim yine aynı

Aylllaa: Biz Ayça ile aynı yerdeyiz geçen seneki

Yan Meslek Yağmur:Bir hamam sefası?

Ben:Olur

 

Ben:@Yan Meslek Yağmur dün Enes hoca ile Merve hoca bizi arayıp sizi sordu.

Yan Meslek Yağmur: Söylemedi iseniz sıkıntı, söyledi iseniz de canınız sağolsun.

Ayllaa:Yok be 'biz de bulabilsek ortaya çık dicez'dedik.

 

Mira&Azra:Abla hamam varsa biz de gelelim mi?

Derya:Ben geliyorum kim kim geliyor?

Ben:Ben geliyorum,net

Ben:@Mira&Azra gelin annenize ben derim

Ayllaa:Ben de geliyorum

Yan Meslek Yağmur:Ben de geleyim değişiklik olur.

 

Yan Meslek Büşra:Ben de geleyim

Eczacılık Ferda:Ben de geliyorum.

Eczacılık Beyza:Ben de geliyorum

Ben:O zaman saat 12 'de kim ne getirebiliyor ise getirsin

Ayllaa:Aynen geçen seneki gibi kahvaltı yapmadan gelin

Mira&Azra:@Ben abla sen annelerimizi ara söyle de haberleri olsun

 

Ben: tamam o işi halletcem ben

Ben:@Yan Meslek Büşra hoparlörüde getirsene

Yan Meslek Büşra:Olur

Ben:Tamam o zaman

Eczacılık Ferda:💋

 

Kafamı kaldırdığımda tüm tayfanın bana baktığını gördüm.

Umursamadan Melehat ve Nebahat ablayı aradım.

 

İkisine de durumu anlattım.Başta başlarına birşey gelir korkusu ile izin vermediler ama o kadar kişinin iki çocuğa sahip çıkacağını, hem onlara da değişiklik olması gerektiğini söyleyince 'Nalet gele, çenen çekile e mi Ayça ema tamam tamam'dediler ve kapattılar.

 

Çok şükür yataktan kalktım.

Poyraz abim"Kızım sen bir günde bu evde götünün üstüne oturmayacak mısın?"dedi

"Dün oturdum ya abi?"dedim.

 

Arda Abim"Stajı anladım da hamam ne iş?"dedim

"Abi bizim 10. Sınıf yaz stajından beri yaptığımız bir gelenek gibi bir şey staj başlamadan önceki gün hamama gider bir güzel paklanır,hamamın sıcağı ile de dinlenir kendimize geliriz"dedim

 

Aytaç"O da sizinle olacak mı?"dedi

Tek kaşımı kaldırıp gülerek"Gelecek Aytaç da sen kadın kısmına girmeye çalışmazsın inşallah"dedim.

 

"Yok ya nerden çıkarıyorsun hem niye öyle bir şey yapayım niye yani?"

Düşen tek kaşımı yine kaldırıp gözlerine baktım"İkiz,benden kaçmaz yeme beni, anladın sen beni"dedim.

 

Daha sonra dolaptan gündelik bir kıyafet seçip banyoda giyindim.

Bakımımı yaptım ve aşağı indim.

Ama benim kahvaltı etmemem gerekliydi.

 

Niye mi çünkü biz maldık?

Önce aç karnına sıcak hamama girip kendimizin tansiyonunu düşürürdük daha sonra hamamın havalandırmalarını açıp yemek yerdik.En son da iyice oynar vücudumuzu yorardık ki eve gidince erken ve güzelce uyuyalım diye.

 

Aşağı inince kahvaltı masasına değil koltuklardan birine oturdum.Arda abimi ve Poyraz abimi,Sinan Babayı ve nihan anneyi zaten istek attıkları priv hesabıma kabul ettim.

 

Nihan anne"kızım gelsene sofraya" dedi

"Yok nihan anne biz kızlarla hamamda yiyeceğiz o yüzden yemeyeceğim"dedim

Sinan Baba"Hamam nerden esti kızım?"dedi

"Arkadaşlar ile staj öncesi bir ölü toprağını üstümüzden atalım diye her yaz yaparız Sinan baba"dedim

 

O değil ben saçımı kurutmayı sevmiyorum o yüzden motora binersem net hasta olurum.

O yüzden aşk yaşadığım metro,ver elini.

O sırada bizim grup yeniden canlandı.

 

Staj Öncesi Hamam

Eczacılık Beyza: Kızlar kim ne getiriyor eksik ne var ona göre birşeyler alalım.

Ben:Ben kiraz, çekirdek, meyve suyu, hoşbeş, erik ve kuruyemiş alacağım.

Eczacılık Ferda:Ben dün televizyon izlerken sarma sarmıştım onu getiririm.

Yan Meslek Yağmur: Kızlar ben zaten şuan kısır yapıyorum.

 

Yan Meslek Büşra:Bak yanındayım beni yazmıyor ben de çiğköfte yapıyorum.

Derya: Sigara böreği benden

Ayllaa:Ben de poğaça yoğuruyorum şuan

Eczacılık Beyza:Kızlar ben de ayran yapıyorum

Ben: Tamamız o zaman kim neye gücü yetiyorsa onu getirsin

Mira&Azra:Abla biz ne getirelim?

Yan Meslek Yağmur:Siz kendiniz gelin o bize yeter💗

 

Böylece konuşmayı kapattık.

Ben de üst kata gittim.

Ufak sırt çantama temiz giyisi,temiz iç çamaşırı,terlik,havlular, şampuan,saç kremi,sabun,lif ve de baş tacım keseyi çantanın büyük bölümüne koydum.

 

Küçük bölümüne ise cüzdanımı, kulaklığımı ve güneş gözlüğünü gözlük kutusu ile koydum.

Belki bir işe yarar.

 

Saate baktığımda daha 10.20 idi.

Hüseyin ile mi buluşsam diye düşünürken o beni aradı.

"Efendim"diyerekten açtım

"Güzellik bir buluşsak nasıl olur?"dedi

"Valla güzel olur,nerdesin?"dedim

"Parkta oturuyorum"dedi

"Tamam sen otur ben de geliyorum"dedim

"Bekliyorum"dedi.

 

Ben de kapattım, çantamı sırtıma taktım ve Hüseyin'in kaskını alıp aşağı indim.

Onlar daha kahvaltı ediyordu.

Poyraz abim"Nereye kız ?"dedi

"Önce sevgilinin yanına daha sonra hamama"dedim ve çıktım.

 

Arabalara binmeyi mecbur kalmadıkça sevmiyorum.

En yakın metroya kulaklığımı takıp yürüdüm.

 

Kısa süren bir metro yolculuğundan sonra çok şükür yukarı sağ salim çıkmıştım.

Şimdi ise içimden koşmak geliyordu.

Koşa koşa parka vardım.

Hüseyin bir bankta tek başına oturuyordu.

Koşarak yanına gittim ve sarıldım.

Seviyorum onu.

 

"Ayçam koşarak geldin biri bir şey mi yaptı?"dedi.

Nefes nefese"yok ya koşmak geldi içimden o yüzden koştum,al kaskını da getirdim"dedim

"Lilam lütfen bir daha kasksız motor sürme dün gördüm gözünü benim canım yandı"diyince sarıldım ve "Tamam"dedim.

 

"Nur teyze nasıl oldu?"dedim

"İyi iyi iyileşti hatta işe bile gidiyor"dedi

"Eyi olsun da"dedim

"Sen alışabildin mi ?"dedi

"Dün ban telefon,kredi kartı ve kimlik verdiler aileye kabul töreni idi galiba o"dedim

"Koy kenara dursun"dedi.

"Ha bu arada ben senden sonra hamama gitcem 11.45 gibi ayrılmam gerekiyor"dedim

"Git güzelim git ama özlemişim seni biraz sarılı kalsak olur mu?"dedi

"Olur"dedim.

Biz sarılı kalırken bir flaş sesi duydum.

 

Etrafa baktığımda Yusuf'u gördüm.

Hadi ama sırf beni takip etmek için metroya binmezdi değil mi?

 

Sinirle yanıma doğru geldi.

Hüseyin'e sessizce"Sen araya girme lütfen bu bücürle benim aramda"dedim.

Yusuf yanıma geldi "Sen kendini ne zannediyorsun iyilik meleği falan mı?"dedi.

 

Daha cevap veremeden"Ama değilsin ki iyilik meleği falan değilsin bak sevgilinle bank köşelerinde neler neler yapıyorsun"dedi

 

"Yusuf ne dediğine dikkat et en son ben ne dedim yer gök şahidim olsun dedim değil mi siktir git kendini dövdürecek başka birini bul"dedim

 

"Gece kolumdan tutup yatağa götürmeyi biliyorsun ama"dedi

 

"Ben de uyurgezer olduğum için öyle yaptım"ve ekledim "Ama eşeklik bende ki sana az bir iyilik yaptım.İstiyorsun ki bu kız hep bize kötü davransın hep laf soksun hep kavga edelim madem bunları istiyorsun siktir git o zaman.

 

Ben ki Saide Annemle Mehmet babama bir erkek kardeş için yalvaran bir insandım.Senden sonra diyorum ki'iyi ki yapmamışlar."dedik

 

"Şimdi daha fazla rezil olmadan siktir git ha ayrıca o fotoğrafın benzerlerine priv hesabımda annem,babam,Poyraz abim,Arda abim like attılar.

Onlar bu kadar karışmaz iken sen kimsin de karışıyorsun?"diye ekledim

 

Boş boş bakıyordu. Dayanamayıp"Boş boş bakma siktir git"dedim.

 

O da sinsice gülerek gitti.Ruh hastası yeminle.

 

Hüseyin"Lilam bu çocuğun senle ne alıp veremediği var?"dedi

"Boş boş tribe giriyor işte"dedim

 

Biraz Hüseyin ile vakit geçirdim.

Daha sonra saat 11.50'ye geldiğini görünce Hüseyin'le markete gittik.

 

Alacaklarımı aldım ve beraber Hamama yürüdük.Hamamın bahçesine girmeden önce Hüseyin ile vedalaştım ve hamamın kapısının orda bizim kızları beklemeye başladım.

 

5 dakika sonra hep beraber idik.

Kızlar ile hamama girdik.Önce bir güzel sıcak sular ile yıkandık, birbirimize kese attık.

 

Daha sonra tansiyonumuz düşmeye başlayınca minik havalandımaları açtık,yemek yedik.

 

Yemekten sonra benden bir şarkı istediler.

Telefonun kamerasını hamamın tavanını çekecek şekilde ayarladım .

O sırada Ferda hüzünle"Feryat söylesene Ayça hem akustik alan ya güzel olur"dedi.

 

Neden üzüldüğünü biliyorduk.Ferda aramızda aldatılandı.Kızların annelerinin kaderini yaşadığına inanıyor.Babası da annesini aldatmıştı.Ayla onu teselli etmek için sarılıp öperken ben de kayıdı başlattım.

 

Kaç iskele gördüm

Gemilerle geri döndüm

Bi' sonrakine ömrüm

Yetmez, belki de ölürüm

 

Bu mu aşkın yeni sürümü?

Kalp yerden yere sürünür

Sen gel bu sefer

 

Yalnız kendime güvenim

Tek dostum gölgelerim

Çek vur hadi, ben de seni

Tek kurşun bile yetecek

Sen öl bu sefer

 

Çok mu zor, çok mu imkânsız?

Sen de yan benle vicdansız

İnsan aşksız olmaz, aşk insansız

Mutluluk yok, feryat isyansız

 

Çok mu zor, çok mu imkânsız?

Sen de yan benle vicdansız

İnsan aşksız olmaz, aşk insansız

Mutluluk yok, feryat isyansız

 

Bi' kere bile sormadan beni kalbine koy

Ya da gecelere sor

Sonra gelip bana anlat

Yarımsa tamamla

Bağırsam da duymazsın

Sen şeytana uyma

(Bir tek beni anla)

 

Bir tek beni anla kısmını kızlara söylettirmiştim

 

Bi' kere bile sormadan beni kalbine koy

Ya da gecelere sor

Sonra gelip bana anlat

Yarımsa tamamla

Bağırsam da duymazsın

Sen şeytana uyma

Bir tek beni anla

 

Çok mu zor, çok mu imkânsız?

Sen de yan benle vicdansız

İnsan aşksız olmaz, aşk insansız

Mutluluk yok, feryat isyansız

 

Çok mu zor, çok mu imkânsız?

Sen de yan benle vicdansız

İnsan aşksız olmaz, aşk insansız

Mutluluk yok, feryat isyansız

 

Çok mu zor, çok mu imkânsız?

Sen de yan benle vicdansız

İnsan aşksız olmaz, aşk insansız

Mutluluk yok, feryat isyansız

 

Şarkı hamamın akustiği ile mükemmel uyumuştu.

Ben de direkt prive attım.

 

Biraz daha güldük eğlendik yedik içtik.

En son iyice yıkanıp durulandıp çıktık.

 

Kızlar ile hamamın önünde her sene yaptığımız gibi hatıra fotoğrafı çektik.

 

Ben eve yine metro ile eve döndüm.

 

Eve döndüğümde herkes salonda oturmuş gergin bir şekilde masanın üstündeki telefona bakıyordu.

 

Benim geldiğimi görünce Rüzgar sinirli bir şekilde "Sen nasıl bir insansın hatta insan mısın?"diyerek üstüme yürüdü.

"Ne oluyor be hoşt"dedim

 

Sinan babam"Bu kaydı dinle bakalım Ayça hanım tanıdık gelecek mi?"dedi.

Her zaman kızım diyen adam bu sefer hanım diyordu.

O sırada bana pişkin pişkin bakıp dil çıkaran Yusuf'u gördüm Sinan bey ses kaydını açtı.

 

"Sen kendini ne zannediyorsun,iyilik meleği falan mı?"

"Ama değilsin ki iyilik meleği falan değilsin bak sevgilinle bank köşelerinde neler yapıyorsun"

 

Ses kaydına almıştı....

 

"Yusuf ne dediğine dikkat et en son ben ne dedim yer gök şahidim olsun dedim değil mi siktir git kendini dövdürecek başka birini bul".

 

"Gece kolumdan tutup yatağa götürmeyi biliyorsun ama"

 

"Ben de uyurgezer olduğum için öyle yaptım"

 

"Ama eşeklik bende ki sana az bir iyilik yaptım.İstiyorsun ki bu kız hep bize kötü davransın hep laf soksun hep kavga edelim madem bunları istiyorsun siktir git o zaman.

 

Ben ki Saide Annemle Mehmet babama bir erkek kardeş için yalvaran bir insandım.Senden sonra diyorum ki'iyi ki yapmamışlar"

 

Şimdi daha fazla rezil olmadan siktir git ha ayrıca o fotoğrafın benzerlerine priv hesabımda annem,babam,Poyraz abim,Arda abim like attılar.

Onlar bu kadar karışmaz iken sen kimsin de karışıyorsun?"

 

"Boş boş bakma siktir git"

 

Ses kaydı bitttikten sonra Poyraz abim,Arda abim,Nihan Annem ve Aytaç bana kırgınlıkla baksa da

Sinan bey ve de diğerleri öldürecekmiş gibi bakıyordu.

 

Sinan Bey sinirle "İkinizin de yaptığı terbiyesizlik ikiniz de birbirinden özür dileyeceksiniz"dedi.

 

Bu adam ses kaydını dinlemedi galiba?

 

"Sinan bey ses kaydını iyi dinlemediniz galiba madem benim sesimi kaydetti OĞLUNUZ açıp açıp dinleyin o zaman ne diyorum ben'ben artık seni değil kardeş düşman olarak bile görmüyorum' düşman bile olmadığım birinden özür dilemem"

 

Serkan"Eee uzattınız ama Ayça özür dilesin de bitsin"dedi.

Ben buna yükseldim"LAN SEN DE KAVGADAN KAVGAYA ORTAYA ÇIKIP ARA BULUYORMUŞ GİBİ YAPIP BENİ SUÇLAMAYI BIRAK"

 

Sinan bey"Ayça ve Yusuf hemen birbirinizden özür dileyin! Hemen!" Bunu emrederek söylemesi kadar onur kırıcı bir şey yoktu.

 

Poyraz Abim"Ayça neden özür diliyor?"dedi

Arda Abim"Biz bu kızın sevgilisi olduğunu en başından biliyorduk" dedi.

İkizim"Burdan giderken de söyledi zaten"dedi

Ama kardeşlerimin beni savunması>>

 

Sinirim zıpladı"Ben istenmediğim yerde durmam"deyip ayağa kalktığımda Sinan Bey"Odana kitler yine bu evde kalmanı sağlarım"dedi.

 

Bunu dedi.Şaşkınlıktan önce sağ kaşım sonra sol kaşım havaya kalktı.

 

En güçlü halimle,sakin ama sinir dolu sesimle

"İşte bunu hiç yapmayacaktınız Sinan bey"dedim.

Cüzdanımı çıkardım ve içinden kredi kartını, soyadımın Göksel olduğu kimliği geri masanın üstüne koydum.

"Telefon da yukarda çekmecede artık hiç durmam"dedim ve arkama bakmadan çıktım.

 

Motora bindiğinde kaskımı taktım.Yavaşca motoru ana yola çıkardım.

 

Bir elimle de Saide Annem,Ayllaa,Ufuk, Hüseyin,Ali dedem,Musa Dedem ve de nenelerime şu mesajı ilettim.

 

Bu mesajı sınırlı sayıda kişi görmektedir.

Sevgili bu mesajı okuyan sevdiğim ben biyolojik ailemin evinden ayrıldım.Onlar beni aramaya gelirlerse doğruyu yani orda olmadığımı söyleyin çünkü gerçekten orda olmayacağım ama oldukça güvenli bir yerde olacağım💜🩵.

 

Bunu yazdıktan sonra hızımı düşürdüm,bizim mahallenin tersi yönünde gitmeye başladım çünkü çok geride tanıdık birkaç araba vardı.

 

Hüseyin'i aradım.

"Hüseyin sana attığım mesajı okudun mu?"

"Okudum"

"İyi o zaman akşam sizde yer var mı?"

"Var ama gelince herşeyi en başından anlayacaksın"

"Tamam ha bir de bu hattı sökeceğim ararsan ulaşamazın haberin olsun"

"Dikkatli gel"dedi ve kapattı.. Ben de bir elimle kılıfın arkasındaki iğneyi alıp hattı sökmeyi ve cebime koymayı başardım.

 

Evett sırada bu peşindeki asalaklardan kurtulmam lazım.Ama ben böyle yavaş gidersem onlar bana yetişir.

 

Bas gaza Vuslat'ım.

Hızı kökledim ve izimi kaybettirdim.

 

İstanbul'u gerek metrolar ile gerek yürüyerek gerek motorlarla fazlası ile gezdiğim için her yeri biliyordum.

 

Sokak arasına girdim.

Bir zincir markete girip kendime yeni iki hat alıp onu taktım.

Daha sonra hızla mahalleye geçtim.

 

Yolda da Mustafa Amca ve Nur teyze ile konuşup izin aldım.

Binaya geldiğimde Mustafa Amcanın telefondan 'kızım sen neolur ne olmaz motorunu çatıya çıkar'lafı geldi.

 

Motoru çatıya çıkardım ve ben de onların kapısını çaldım.

 

Kapıyı Nur teyze açtı.

İçeri davet etti.

Geçtim, Hüseyinin karşısına oturdum.

 

Mustafa amca"Bak kızım bu ev senin de evin, baban benim çok sevdiğim bir dostumdu, istediğin kadar kal, yabancılık çekmene gerek yok"dedi.

 

Ben de kalkıp elini öpecektim ki geri oturttu ve "Hah işte onu yaparsan kalbini kırarım kızım" dedi.

 

O sırada Nur teyze telefon ile konuşarak geldi.

"Bak kızım Asya ablanın sana diyecekleri var"

Dedi ve telefonu uzattı.Asya abla Bu ailenin en büyük kızı,benim de ablam sayılırdı.

 

Kulağıma tuttum.Hızlıca

"Ablam şimdi beni iyi dinliyorsun benim daha 2 aylık işim var burda sen o yüzden benim odama geçiyorsun gelince de başbaşa konuşacağız bu olanları,ne oldu diye şimdilik sormuyorum senin bu kadar büyük bir tepki vermen için mutlaka büyük bir şey yapmışlardır.Benim danışmanım geldi öpüyorum "dedi

"Ben de öpüyorum abla"dedim ve kapattım.

Kendisi psikologtu.

 

Telefonu geri Nur teyzeye verdim.

O sırada dışardan yani sokaktan ani bir fren sesi geldi.

 

Hep beraber balkona çıktık.

Onlardı, cümbür cemaat gelip annemin oturduğu binaya girdiler.

 

Nur teyze"kızım biz çatıya çay içmeye çıkıyoruz"dedi.

Bu çiftin favori aktivitesi yarı açık çatı katında çay içmek.

 

Mustafa amca Hüseyin'e dönüp"Kıza bir yamuk yaparsan yüzünü yamulturum çocuk"dedi ve çıktı gittiler

 

Biz de karşı binaya bakıyorduk.

Bir koltuğu itip oturdum.

Hüseyin"Anlatmayacak mısın?"dedi.

En başından olnaları,bana söylediklerini,ses kaydını anlattım.

 

Lafım bitince beni göğsüne çekti.

O sırada Saide annemin "DEFOLUN GİDİN BURDAN, AYÇA BURDA DEĞİL ALLAH BİLİR NE YAPTINIZ KIZIMA" sesi geldi.

 

Sokağa baktığımızda annem önüne bizim biyolojikleri katmış kovuyordu.

O sırada Serkan bir elini yumruk yaptı o sırada yeni aldığım hatlardan birini taktım.

 

Serkan elini havaya kaldırmış tehdit eder gibi sallıyordu.

Elinin fotoğrafını çektim.

Fotoğrafın açısını ayarlardan değiştirdim.

Ve Telefonun kendisine kayıtlı olan Serkan'a attım.

Altına da "O elini indir yoksa zehir olur içtiğin suya karışırım" yazdım.

 

O da mesaj geldiği için telefonunu çıkardı mesajı gördü.Ben de hattı çıkardım.

 

Halihazırda dört tane hattım vardı.Rahmetli Babamın eski hattı, Kendi hattım ve yeni aldığım iki hat.

 

O da fotoğrafı gördükten sonra etrafa bakıyordu ben de içeri geçtim ve çantamdaki ıslak havluyu asacaktım ki Hüseyin elinde bir toz deterjan ve sıvı deterjan ile geldi.

 

Malzemeleri kısa programa attım ve geri balkona çıktım.

Adamları etraftaki binalara bakıyordu.

Hüseyin"Aşkım sen burda bekle ben de bir tur dolanayım da anlamasınlar"dedi ve gitti.

 

O insanlar bırakın kendilerini ebeveyn zannetsinler ben de sevgilimin ailesinin evinde tek başıma kalayım.Onlar ve aile olmak mı? Sanmıyorum.

 

Hüseyin aşağı indiğinde ortalık daha da karıştı.

Hüseyin"Siz ne yavşak insanlarsınız"dedi.

Rüzgar"Hop Hop dur bakalım lan orda"dedi ve eli ile Hüseyini geri itti.

Hüseyin eli tutup geri iterken"Ne durucam lan burda Allah bilir ne yaptınız da kıza böyle bir mesaj yazmak zorunda kaldı"

 

Nihan hanım-Ona artık anne demeyeceğim çünkü kocasına ağzını açıp tek laf demedi-

"Ne mesajı?"dedi.

 

Annem"Okuyorum kızımın bize yazdığı mesajı 'Bu mesajı sınırlı sayıda kişi görmektedir.

Sevgili bu mesajı okuyan sevdiğim ben biyolojik ailemin evinden ayrıldım.Onlar beni aramaya gelirlerse doğruyu yani orda olmadığımı söyleyin çünkü gerçekten orda olmayacağım ama oldukça güvenli bir yerde olacağım💜🩵.' Kızım aynen bunu yazmış."dedi.

Lafı bittiğinde kenarda telefon ile konuşan Sinan bey telefonu kapatıp herkesin yanına geldi.

 

"Bu kavga olayının haberi taaa Maraş'a kadar duyulmuş.Babam niye benim torununu üzüyorsunuz diye hesap soruyor"dedi.

Serkan"Bu mahallede ya bu mahallede bana fotoğraf attı"diye telefonu göstermesi ile herkes telefona baktı.

 

Arda abim, Poyraz abim abim ve canım ikizim olaylara hiç karışmıyordu.Hatta Poyraz abim Sinan bey telefon ile azar yerken gülmüştü.

 

Benim açısını değiştirdiğim yerde bir ev vardı.

O evin açısından çekilmiş gibi duruyordu.

 

Nihan hanım"Nerde bu kız ya ?"dedi.

Serkan ise o binaya bakıyordu.

 

O sırada o binada oturan eski ilkokul arkadaşım Elif camdan çıktı -zaten tüm mahalle camlarda- ve "Fotoğrafı Ayça'ya ben yolladım, böyle böyle bir olay var haberin olsun diye yolladım o da sana yollamış belli ki"dedi.

 

Kız Allah canını almaya o nasıl yalan,yeminle bunlar beni öyle bir savunuyor ki sanırsan ülke koruyoruz.

 

Nihan Hanım anneme "Kızın bir ayağı zaten hep burda idi senin yüzünden"dedi ve annemin üstüne atıldı.

 

O sırada annem hareket dahi etmez iken annemin zamanında iyilik yaptığı kadınlar bu sefer Nihan Hanım'ı annemin üzerinden aldılar.

 

Ve de kendi aralarına alıp"Sen ne biçim annesin asıl, bir kızı savunmamışsım susmuş oturmuşsun şimdi de sus otur"deyip Nihan Hanım'ı kaldırım taşına oturttular.

 

Ben de içeri geçtim , makinedeki çamaşırlarımı astım,kettleda su kaynattım ve sallama çay yaptım.Yanına güzel gidiyor.

 

En sonunda Sinan Bey "NERDE BU KIZ"diye tabiri caizse anırınca bu sefer hattı tekrar taktım ve Rüzgar'a "Şu BABANA şöyle eşek gibi anırmasın mahallenin ortasında uyuyanı var hastası var"yazıp gönderdim.Ve hattı geri söktüm.

 

Rüzgar mesajı açtı okudu yine şaşırdı.

Şuan acayip keyif alıyorum.

Babasına gösterdi..

 

Babası"NERDEYSEN ÇIIK"dedi.

Yine hattı taktım ve bu sefer Yusuf'a "BABAN istediği kadar bağırsın,bıçakla boğazını kesip ses tellerini bile koparsa ortaya çıkmayacağım, ha bu arada sizin beni bulmaya çapınız yetmez"yazıp gönderdim ve yine hattı çıkardım.

 

Yusuf mesajı direkt Serkan'a gösterdi.

Daha sonra da Sinan bey yenilmişlikle geri gittiler.

Hepsi gidince içeri girdim.

Hüseyin de geldi beraber flim izledik.

Daha sonra annesi ve babası aşağı indi.

Onlar inice biz de yatmak zorunda kaldık.

Nur teyze bana kıyafet verdi sağolsun.

 

Islak saç ile motor sürdüğüm için feci başım ağrıyordu.Ve de yorgunluk vardı tabi.Bir ağrı kesici içtim.

 

Ben yatağa tam oturdum ve ışığı kapatıp yatacağım o sırada içeri Hüseyin girdi.

Anladım niyetini.

 

Bazı yaşıtlarımın aksine terbiye sınırlarına uyarak, kıyafetlerimizle,sadece sarılarak uyuduk.

 

Kaos deyince de bennnnn.

Yorumlarda yazışsak olur mu benim paydoslarda canım sıkılıyor da.

Neyseeee hadi görüşürüz

Muahhhh.

Loading...
0%