Yeni Üyelik
2.
Bölüm

2. Bölüm

@herbirinizokur

Sözüm bittikten sonra Demir'de ayağa kalkmıştı.Aha duru boku yedik .

Bu sefer Demir üstüme üstüme yürüyordu

 

"Benim yanımda olduğun sürece benim hayatıma ve kurallarıma ayak uydurmak zorundasın Duru. Kendi hâl ve davranışlarının sonucunda bu evdeki yerini belirleyeceksin. Şu anlık satın aldığım bir kadınsın Duru ,bunun ötesine geçmek veya geçmemek senin elinde."

 

Her kelimesinin üzerine basa basa söylüyordu.

 

"Madem senin için sadece satın aldığın bir kadınım. Senin için ne yapabilirim Demir? Ayrıca ne demek seni satın aldım?"

 

"Fuhuş çetesinden aldım seni Duru. Ayrıca benim için şu anlık kurallarıma uymak dışında bir şey yapamazsın."fuhuş çetesi mi? Ağır sıçtık biz...

 

"Ben fuhuş çetesinde çalışan biri veya oraya isteyerek giren birisi değilim! Bırak beni hem paranı alırsı-"

 

Ben daha sözümü tamamlayamadan bağıramaya başlamıştı bile

 

"Oraya nasıl girdiğin sikimde değil Duru! Seni satın aldım ve bitti. Bundan sonra kurallarıma uy ve benim hayatıma ayak uydur yeter!"ya sokucam kuralınada sanada

 

"Ya benim hayatım vardı! Benim arkadaşlarım vardı! Senin bu gereksiz hayatına ayak uyduramam!"Duru adam mafya...

 

Sinirle nefes alıp veriyordu. Daha çok sakinleşmeye çalışıyor gibiydi.

 

" Artık yok!"

 

Ben daha birşey diyemeden konuşmaya başladı;

 

"En önemli kural, bir kere bile kaçma girişiminde bulunursan acımam. Sonuçlarını çekersin."

"Birinci kural, telefon, bilgisayar herhangi bir teknoloji alet yok

İkinci kural, benim iznim olmadıkça dışarıya çıkmayacaksın.

Üçüncü kural, arkadaşın veya ailen herhangi bir yakının ile iletişime geçmeyeceksin . Dışarıdaki korumalar veya evdeki çalışanlar ile iletişime geçmeyeceksin.

Dördüncü kural,ben erkek veya kadın demem yeri gelir vurur yeri gelir küfür ederim. Senin tribini çekmem bunu bil!"

 

"Az öncede söylediğim gibi hâl ve hareketlerin ile bu evdeki yerini,konumunu sen belirleyeceksin Duru!"

 

Ben Demir'e sadece bakıyordum çünkü birşey söyleyemiyordum. İki dakika öncesine kadar susmayacağım ,eline koz vermeyeceğim,güçlü duracağım diyen ben şuan ağzımı bile açamıyordum. Korku değildi bu, onun iğrençliklerine karşı verdiğim basit bir tepkiyi sadece.

Ama ben burdan kurtulurdum. O kadar dizi izledim ,kitap okudum boşuna değildi herhalde.

 

"Peki..."sadece peki mi ?

 

"Beni anladığına göre yeni hayatına hoşgeldin Duru. Çalışanlar sana odanı gösterecekler. Benim odamda senin odanın karşısında, bir ihtiyacın olursa odamdayım."

 

Birşey demeden odadan çıktım ve bir çalışan buldum

 

"Pardon,benim odam ne tarafta?"

 

"Üçüncü kata çıktığınızda koridorun en sonundaki oda Duru hanım."

 

"Teşekkürler"

 

"Rica ederim efendim"

 

Üçüncü kata çıkmış koridorun sonuna doğru yürüyordum.

Odanın kapısını açtım ve içeriye girdim. Oda çok güzel dizayn edilmişti,koyu renk ağırlıklıydı ve küçük bir terasa açılıyordu.

 

Günün yorgunluğunu atmak ve olan her şeyden kaçmak için yatağa doğru ilerledim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

 

Kapı çalıyordu. Yada FBI gelmişti çünkü kapı resmen olduğu yerde sallanıyordu .

 

"Duru aç şu kapıyı!"

 

"Duru kapıyı aç dedim!"

 

Sonunda ayağa kalktım ve kapının kilidini çevirip kapının önünde duran Demir'e baktım.

 

"Noldu?"

 

"Bu kapı neden kitleniyor? Bu kapıyı bir daha kitlediğini görmeyeceğim Duru!" Bakma amına koyayım.

 

"Uyuyordum o yüzden kilitlemiştim. Bir daha yapmam tamam."

 

"Tamam, hazırlan aşağıya gel akşam yemeği yiyeceğiz."

 

"Peki " Duru yeter her şeye peki,peki içim daraldı! Bizim kelime dağarcığımız birkaç kelime ile mi sınırlı?

 

Demirin ardından kapıyı kapattım ve giyinme dolabına doğru ilerledim. Dolaptan günlük bir takım seçtim ve giydikten sonra aşağıya indim. biz kaçırılmadık mı, ne bu rahatlık? çay,kahve ne istersin ablam?

 

En sonunda mutfağa girdim ve masaya oturdum. Hizmetli kız konuşmaya başladı ;

 

"Başka bir isteğiniz var mı efendim?" kız ellerini önünde birleştirdi ve demirden cevabını bekledi.

 

"Yok Buse çıkabilirsin." buse hafifçe gülümsedi ve kapıya doğru yönelirken konuştu,

 

"Tamam efendim."

 

Busenin çıkışı ardından yemeğimize devam ettik, soracağım binlerce soru,alamayacağım cevaplar. Bağırıp,savunacağım onlarca konu,belki de bana vuracak,hakaret ,küfür edecek bir adam vardı karşımda.Ne yapacağını,nasıl birisi olduğunu,tepkilerini kısacası hiçbir şeyini bilmiyordum. Bu masada neden oturduğumu dahi bilmiyordum ama engellenemz baş ağrımdan dolayısı ile sesimi çıkarmıyordum. Ben de öyle çıtkırıldım birisi değildim. Bana vursa, ona aynısı ile karşılık verirdim. fakat şuan o gücüm yoktu.

Ben içimde savaşlar verirken bir anda mutfağın kapısının önünde üç tane adam belirdi,

 

"Ee masaya davet etmeyecek misiniz?" Kumral,boyu 1,90 civarlarında olan,kaslı,karizmatik bir çocuktu. elini mutfağın kapısına yaslamıştı,demirinde cevabı ile masaya doğru koşmuştu.

 

"Gelme desem gidecek misin Ayaz?"

 

"Tabiki de hayır. Bu masayı bitiremezsiniz ben size yardım edeyim"

 

Üçüde masaya oturmuştu. Bunlar giderek artıyordu... Duru aklından ne geçiyor? Tövbe

 

"Ee Demir yenge ile tanıştırmayacak mısın bizi?"Yenge mi? Bize mi dedi o? Ay yok aradığınız kişi ben değilim beyler.

 

"Duru, bu gördüğün 2 vasıfsız Ayaz ve Ozan "

Demir yanımda oturan iki çocuğu gösteriyordu. Bizden büyükler duru ,ne çocuğu?

 

"Memnun oldum yenge " dedi ikiside

 

"Bende..."

 

"Bu da sağ kolum Bora"

Bu seferde karşımda oturan adamı gösterdi. Ayaz ve Ozana göre daha sert ve ciddi bir ifadesi vardı.

 

"Memnun oldum Duru hanım."

 

"Bende Bora."

 

Biz yemeğimizi yerken Ayaz her seferinde bana soru soruyor ben ise cevaplıyordum;

 

"Ee yenge ne okudun?"

 

"Hukuk okudum ."

 

"Ee devam ettirdin mi yani meslek olarak yapıyor musun?"

 

"Hayır sadece bölümü bitirdim."

 

"Bunun dışında hobin falan var mı?"

Allah'ım sana geliyorum...

 

"Boks..."

 

Ayaz bir anda içtiği suyu püskürttü.

Bende sırtına vuruyordum.

 

"Helal helal... Noldu Ayaz?"

 

"Yenge sen?"

 

"Efendim?"

 

"Maşallah diyelim yengem. İnşallah bizide dövmezsin..."

 

Demir'e baktım ve onu taklit ederek konuştum;

 

"Herşey hâl ve hareketlerinize bağlı Ayazcım"

 

Ayazla Ozan bu söylediklerime gülüyordu.

 

"Emredersiniz komutanım" dedi Ozan

 

"Ederim ederim...'

 

Ozan ve Ayaz ile çok iyi anlaşmıştım. Biz onlarla konuşurken Bora, Demir'e birşeyler söylüyordu.

 

"Demir bey, bu aralar depo ve mekanlar boş kaldı ne zaman uğrayacaksınız?"

 

"Yemekten sonra gidelim Bora iyi hatırlattın."

 

Demir , Ozan ve Ayaz'a döndü ;

 

"Duru size emanet,ben Bora ile depoya gideceğim gelene kadar yanından ayrılmayın."

 

"Tamam abi."

 

Yemek bitince Demir ve Bora evden çıkmıştı.

Ozan ve Ayaz salonda oturmuş sohbet ediyorlardı. Bende mutfaktan çerez vs. alıp yanlarına geçtim.

 

"Oooo yengem bee, aç bırakmıyor bizi."

 

"Siz sokakta kalsanız yine aç kalmazsınız Ayazcım merak etme. Bu yalakalık ile neler neler yapmazsınız siz..."

 

"Bizde seni seviyoruz yengecim."

 

"Siz ikiniz nasıl Demir ile arkadaşsınız ya"konuyu değiştirelin hemenn

 

"Niye yengecim Demir gayet iyi bir adam. Ne kötülüğünü gördün?"

 

"Mafya olanlar iyi mi oluyor ? Hem ben onu kast etmedim siz ikiniz çok eğlencelisiniz, Demir ise ... Çok sinirli işte "

 

"Bunu iltifat olarak kabul ediyoruz yengecim. Ayrıca Demir genelde işine ağırlık verir bu yüzden sana sert gelmiş olabilir ama kendisi bizim kadar olmasa eğlenceli ."

Hepimiz Ozan'ın söylediğine gülüyorduk . Ardından tekrardan onlara döndüm ve sordum,

''Demiri gerçekten seviyor musunuz?'' demem ile ozan ellerini çenesinin altında birleştirdi ve konuştu,

''tabii, aşığız birbirimize!'' ozanın söylemesi ile omzuna vurdum ve güldüm,

''Öyle demedim ozan ya! anladın ne demek istediğimi!'' ozan da güldü cevap verdi,

''o bizim patronumuz tabii ki seviyoruz .'' dedi ve arkasına yaslandı. onaylayan bit bakış attım ve kumandayı alıp tekrar onlara döndüm,

 

"Gelin film izleyelim . Yoksa sizin ahiret sorularınıza maruz kalıcam..."

 

"Aşk olsun yenge biz o kadar çok soru mu soruyoruz?"

 

"Tövbe hâşâ Ozancım, siz hep susuyorsunuz ben dakika başı soru soruyorum. "

 

Biz film izlerken evin kapısı açılmıştı. Ben Demir'i beklerken eve sarışın çok güzel bir kız girmişti. Muhtemelen sevgilisiydi.

 

"Aa bensiz toplanmışsınız... Neyse bir daha olmasın. Sen kimsin canım?"

 

Kız bana bakarak soru soruyordu ben ise neden sevgilisi olduğu hâlde beni burda tuttuğunu anlamaya çalışıyordum. sadece satın alınmış bir kadınsın onun gözünde!ne alaka eder sevgilisi olup olmaması.

 

"Duru ben..."

 

Bölüm bu kadardı gelecekteki bölümde istediğiniz özel bir parça var mı? Yada Demir ve Duru'nun olduğu yerleri uzatayım mı

Hepinizi çok seviyorum yıldıza basmayı unutmayın iyi okumalar aşklarımm 💗💗💗Bir sonraki bölümde görüşürüzz

Loading...
0%