Yeni Üyelik
6.
Bölüm

6.Bölüm

@herbirinizokur

Demir..."

 

Aşağıya indiğimde gördüklerime inanamamıştım...

 

Demir salonun ortasına resmen bir sinema salonu kurmuştu! İki koltuğu birleştirmiş,loş bir ışık açmış ve bir sürü atıştırmalık hazırlamıştı. Yaptığı herşey harikaydı, anlatmaya kelimeler yetmezdi...

 

Küçükken,arkadaşlarım her zaman aileleri ile yaptığı tatilleri,gezdikleri yerleri, evde geçirdikleri güzel zamanları anlatırdı. Bense birgün ailem ile böyle olabileceğime inanırdım, nerden bilebilirdim ki aradığım herşeyin bir adamda olabileceğini...

 

Ben şaşırmış bir şekilde Demir'in hazırladıklarına bakarken Demir söze girdi,

 

"Duru nasıl? Beğendin mi?"

 

Parlayan gözlerimi Demir'e çevridim,

 

"Çok... Çok güzel. Çok beğendim."

 

Çoğu kişi için çok normal gelsede Demir'in yaptığı şey benim için çok özel gibi gelmişti.

 

"Beğenmene sevindim. Gel hadi ayakta durma, filmleri bile seçtim."

 

Demir'in sözleri ile bende yanına oturdum.

 

Demir atıştırmalıkların olduğu sehpayı önümüze çekip filmi açmıştı. Herşey çok iyi gidiyordu atıştırmalıklarımızı yiyip film izliyorduk, beğendiğimiz kısımlarından bahsediyorduk.

 

2 saatin sonunda uykum gelmişti fakat bu anı kaçırmak istemiyordum. Gözlerimin kapanması ile başımın Demir'in omzuna düşmesi bir olmuştu...

 

Demir'den

 

Duru'ya hazırladığım bu küçük sürpriz karşısında Duru'nun resmen gözlerinin içi gülüyordu. O gülüyordu,ben gülüyordum.

 

Filmin neredeyse sonlarına gelmiştik Duru uyumamak için direniyor , bu anı kaçırmak istemiyordu ki daha 5 dakika bile geçmeden başı omzuma düşmüştü. Buram buram lavanta kokusu burnuma kadar geliyordu. Bu kız bu kadar kusursuz olmak sorunda mıydı? Sanırım evet...

 

Duru'nun uykuya daldığından tam emin olduktan sonra yavaş bir şekilde odasına yatırdım ve odadan çıktım.

 

&

 

Duru'dan

 

Sabah uyanmıştım ve hiç olmadığım kadar mutluydum çünkü huzurlu bir şekilde uyuyakalmıştım. Konu Demir olunca napalım...

 

Yüzümü vesaire yıkayıp aşağıya inmiştim.

 

Demir daha uyanmamıştınve bu iyi bir şeydi, çünkü bu sabah kahvaltıyı ben hazırlamak istiyordum.

 

Gerekli malzemeleri çıkardım ve çeşit çeşit kahvaltılık yapmaya başladım...

 

En sonunda masa hazırdı ve birçok yemekten azar azar yapmıştım ki israf olmasın. Ben masaya tabakları götürürken karşıma bir anda Demir çıkmıştı,

 

"Duru, bunları sen mi hazırladın?"

 

"Evet ben hazırladım. Çok mu şaşırdın Demir? Senin kadar olmasada bizimde marifetlerimiz var canım."

 

"Görmeyi çok isterim Durucum."itaatkâr bir köle neler geçiyor aklımdan tövbe tövbe...

 

Ben mi çok fesadım yoksa bu adam mı bu kadar sapık imalar yapıyor?

 

"Aynen görürsün Demircim, gel kahvaltı yapalım artık."

 

"Tamam geldim. Ver sen tabakları bana" aman pekte düşünürmüş...

 

Sorgulamadan tabakları direkt Demir'e verdim ve masaya geçtik.

 

İkimizde yemekleri yerken sessizliği tekrardan ben bozmuştum,

 

"Bugün birşey yapacak mıyız Demir?"

 

Demir hafif bir sırıtışla bana doğru döndü,

 

"Nasıl birşey yapacak mıyız Durucum?"

 

En sonunda içimde tutamadan Demir'e söylenmeye başlamıştım,

 

"Ya Demir sen ne kadar sapık bir insansın, ay yok kaç oldu böyle imalar yapıyorsun biraz edep adap yahu! Sen ne biçim bir sapı-"

 

Demir sözlerimi gülerek bölmüştü,

 

"Duru merak etme sapık değilim. İki sözden de ne anladıysam artık! Bence sen sapıksın."

 

Yapmacık bir şaşırma ile Demir'e karşılık verdim,

 

"Aaâ tövbe hâşâ Demircim ben ve sapıklık... Çok ayrı kelimler."

 

Demirde benim sözlerim ile gülüyordu ki , gülmesini durdurup en sonunda konuşmaya başladı,

 

"Bugünde sana bir sürprizim var Durucum."

 

"Bugün ne var Demircim? Maşallah nerdeyse hergün bir sürpriziniz oluyor yetişemiyorumda..."

 

"Hizmetimizden memnun değil misiniz yoksa Duru Hanım? Ayrıca sürprizime gelecek olursak..."

 

"Eee Demir söylesene artık! Reklam arası mı veriyorsun? "

 

"Tamam Duru hanım kızmayın. Bugün ki sürprizim sizi istediğiniz alışveriş merkezi yada gezilebilecek bir yere götürmekti. Nasıl beğendiniz mi? Aslında pek sürpriz değil normal gezme amaçlıda düşünebilirsin."

 

"Gayet beğendim sürprizinizi Demir Bey , ayrıca alışveriş merkezini tercih ederim."

 

"Beğenmenize sevindim Duru hanım. Yemekten sonra gitmek size uygun mudur?"

 

"Uygundur Demir bey."

 

Sohbetimizin arasında yemeklerimizi bitirdikten sonra odama çıkmış hazırlanıyordum.

 

Demir beni alışveriş merkezine götürecekti ve bunun için birazda olsa makyaj yapacaktım. Ben, öyle yok efendim 'makyaj değil bu benim güzelliğim ' yada 'bir gloss sürüp evden çıktım aşkım ne makyajı?' kızlarından değildim. Rimelimide sürerdim maskaramıda. İsteyen 'filli boya' desin isteyen 'makyaj güzeli' desin, Umrumda bile değil bütün Türkiye biliyor. Çok mu fazla tiktok izledik diyeceğim de , elimize telefon geçmedi ki amına koyayım.

 

Makyajımı yapmış , kıyafetlerimi giymiştim. Demir'in ağaç olmadan, yanına gidiyordum ki beni AVM'ye götürsün.

 

Aşağıya indim ve kapının yanında bekleyen Demir'in yanına gittim.

 

"Geldim!"

 

"Sonunda geldin Durucum ya, ağaç olmadan önceki evredeydim vallahi."

 

"Şükret köklerini salmamışsın! Bilsem daha fazla bekletirdim."

 

"Bir dahakine sözüm olsun Durucum."

 

Ayakkabılarımızı giymiş ve arabaya binmiştik. Her zamanki gibi ölüm sessizliğinde gidiyorduk, sessizliği bozan kişi bu sefer Demir olmuştu,

 

"Çok güzel olmuşsun Durucum. Marifetlerinden biri de bu sanırım."

 

"Teşekkür ederim Demircim, bizim marifetlerimizde az değil."

 

"Belli belli..." Her ne kadar sessizde söylese duymuştum malûm ölüm sessizliğinde olduğumuz için.

 

"Benimde bu durumda çok yakışıklı falan olmuşsun demem gerekiyor sanırım?"

 

"Sizin yanınızda sönük kalıyorum ama olsun Duru hanım, bizimde var bir karizmamız."

 

"Hakkınızı yemeyelim Demir bey gayet yakışıklı bir adamsınız."

 

"Teşekkür ederim Duru hanım."

 

Kısa süren sessizliğin ardından tekrardan Demir'e soru sordum,

 

"Şarkı açabilir miyim ? Yani dikkatin falan dağılır mı?"

 

"Aç tabiki, benim ne şartlarda dikkatim dağılmıyor bunda mı dağılacak Durucum."

 

"Ama açtığım şarkılara laf etmek yok, baştan söyleyeyim."

 

"Emredersiniz Duru hanım."

 

Demir'in telefonundan şarkıyı ayarladım ve akışına bıraktım. Hem şarkı çalıyor hem ben eşlik ediyordum;

 

"Tanrım kötü kullarını

Sen affetsen ,ben affetmem

 

Bütün zalim olanları

Sen affetsen,ben affetmem

Bütün zalim olanları

Sen affetsen, ben affetmem

 

Sen tanrısın,affedersin

Bağışlarsın,kulum dersin

Sen tanırsın,affedersin

Bağışlarsın,kulum dersin

 

Neler çektim,sen bilirsin

Sen affetsen ,ben affetmem

Sen affetsen ,ben affetmem

 

Bütün zalim olanları

Sen affetsen,ben affetmem

 

Ağlatıp da gülenleri

Terk edip de gidenleri

Sevilip sevmeyenleri

Sen affetsen ,ben affetmem

Sevilip sevmeyenleri

Sen affetsen, ben affetmem

 

Ümidimi kıranları

Bu dünyayı yakanları

Ümidimi kıranları

Bu dünyayı yakanları

 

Dar günde bırakanları

Sen affetsen,ben affetmem

Sen affetsen ,ben affetmem

 

Boynu bükük koyanları

Sen affetsen,ben affetmem "

 

Şarkıya sonuna kadar eşlik etmiştim Demir ise pür dikkat bana odaklanmış ve dinlemişti.

 

"Bak Durucum, marifetlerini git gide gösteriyorsun bana."

 

"Yaa Demircim sabahta dediğin gibi çok marifetli bir insanım."

 

"Maşallah diyelim Durucum ne diyelim."

 

"41 kere Maşallah bana,nazar değmesin inşallah."

 

"Amin Duru Amin"

 

İkimizin de sözleri bittiğinde AVM'ye gelmiştik.

 

Demir arabayı park etti ve kapıyı açıp inmemi bekledi,

 

"Teşekkür ederim..."

 

"Ne demek Durucum, her zaman"

 

Demir ile alışveriş merkezine girmiştik ve nereye girmek istediğimi soruyordu,

 

"Nerelere girmek istersin?"

 

"Aslında çokta bir ihtiyacım yo-"

 

"Var ihtiyacın var. Gel ilk önce sana elbise falan bakalım sonra makyaj malzemesi , kitap ne istersen alırız."

 

"Çok abartılı şeyler almaya gerek yok aslında sonuçta pekte bir yerlere gitmiyoruz."

 

"Sen iste gideriz."

 

Demir'in sözleri ile başımı yerden çevirip gözlerine baktım , o ise zaten bana bakıyordu...

 

"Şuraya girelim mi?"

 

Parmağım ile karşımızdaki mağazayı işaret ederek ona bakıp onay bekliyordum,

 

"Gel girelim "

 

&

 

Demir ile birçok mağazaya girmiş ve elimizde onlarca poşet ile çıkmıştık. Kıyafetten kitaba herşeyi almıştım, ama birşey eksikti... Makyaj malzemesi! Almayı nasıl unuturum? Demir'e doğru dönüp konuşmaya başladım,

 

"Demir!"

 

Demir ani bağırışım ile hafif irkilmişti

 

"Efendim Duru?"

 

"Unuttuk, makyaj malzemesi almayı unuttuk!"

 

"Yeterince güzel değil misin zaten Duru?"

 

Ooo Demir beyden büyük itiraflar

 

"Ya Demir unuttuk işte almamız lazım! Gözaltım mosmor oluyor concealer lazım,dudaklarım için yeni gloss lazım, fondöten lazım birde fondöteni uygulamak için fırça ve sünge-"

 

"Duru tamam alalım, hem evde yok mu sen gelmeden önce birsürü getirtmiştim eve?"

 

"Ya öylede alasım geldi."

 

"Tamam,gel alalım hadi."

 

"Bende alabilirdim?"

 

"Kaçmak için zaman kollayan birisine bu şansı vermem Durucum."

 

"Tamam ya gel alalım beraber."

 

Demir ile beraber mağazaya girdik ve ben direkt makyaj alanına doğru ilerledim. Demir ise benim peşimde ordan oraya koşuşturuyordu.

 

Rujların olduğu kısıma gelmem ile durdum ve testerlarını elime deneyip renklerinin bana yakışıp yakışmayacağına karar veriyordum ki , bütün elim ruj deneme tahtası gibi olmuştu. Yanımda duran Demir'e baktım ve elime daha çok ruj alıp yanına geçtim.

 

"Demir bir elini verir misin?"

 

Demir telefonuyla ilgilenirken bende bir yandan elini boyama tahtasına çeviriyordum ki, amacıma ulaşmıştım. Demir'in eli resmen rengarenk olmuştu! Mor, kırmızı, pembe,kahverengi bir sürü renk vardı elinde.

 

Beğendiğim rujları sepetimize eklerken Demir konuşmaya başladı,

 

"Duru! Bu ne böyle?"

 

Elini göstererek bana bakıyordu

 

"El ne olacak?"oha ben ne kadar zekiyim

 

"Duru elimin hali ne? Ne yaptın sen bu renkli şeyler neden elimde ?"

 

Renkli şeyler (opsiyonel)

 

"Haa, onlar mı? Onlar şey... ben ruj deniyordum benim elim çok dolunca seninkilere yaptım."

 

"Tamam Duru sıkıntı yok. Hem bir dahaki sefere elimde değil dudağında görmek isterim."

 

"Oraya daha çok yakışacağına eminim. "

 

"Şüphem yok zaten Duru hanım."

 

Demir'in sözlerini es geçip sepetteki rujları tutarak ona gösterdim ve devam ettim,

 

"Demir sence bu renk mi ? Yoksa bu renk mi? Yada bunların ikiside mi olmasa daha mı açığını alsam,yok yok bunlar iyi. Bal Demir bu mu? Bu mu?"

 

İki rujumuda Demir'in önüne geçmiş bir şekilde gösteriyordum ki Demir tekrardan konuşmaya başladı,

 

"İkisi de aynı değil mi zaten? "

 

"Değil Demir! Bak şuna bir tık daha açık."

 

"Boşver Duru gel ikisini de alalım."

 

"Bana hava hoş parası giden sensin."

 

"Konu para olsun da, gerisi mühim değil Duru hanım."

 

"Demir bey çok konuşmayın lütfen ödeyin ve gidelim."

 

"Hemen ödüyorum."

 

Demir kasaya gidip ödedi ve tekrardan yanıma geldi,

 

"Aldım başka bir ihtiyacın var mı?"

 

"Yok hadi eve gidelim kollarım koptu resmen."

 

"Gidelim gidelim."

 

Demir ile beraber arabayı park ettiğimiz yere gittik ve arabaya bindik.

 

"Şarkı açabilirsin, tabii sende söyleyeceksen."

 

"İki gün sonra kulak kanamasından hastanelik olmak istiyorsan neden olmasın?"

 

"Sen söyle ona göre karar verelim biz."

 

"Ay hadi çok ısrar ettin söyliyeyim bari."

 

Demir'in telefonunu alıp istediğim şarkıyı ayarlayıp tekrardan söylemeye başladım,

 

Öyle kolay âşık olmam

Ama senin ayrı bi' havan var

Seni gördüğümde beynim oyunlar oynar

Yine görüşürüz hiç sanmam

Yaşıyoruz çok farklı hayatlar

Benim olmazsan bur'da bi' dak'ka durmam

Bir, bir, bir söyledim her şeyi

Olmaz ki, zorlama boş yere

Senden kaçar oldum ben engeller yüzünden

"Hiç, hiç, hiç yok mu bi' yolu?" demiştin

Ben de o gece fazla içmiştim

"Kıralım duvarları, gel yanıma yat" dedimÖyle kolay âşık olmam

Ama senin ayrı bi' havan var

Seni gördüğümde beynim oyunlar oynar

Yine görüşürüz hiç sanmam

Yaşıyoruz çok farklı hayatlar

Benim olmazsan bur'da bi' dak'ka durmam

(...)

 

Şarkı bittiğinde Demir bana döndü ve konuşmaya başladı,

 

"Gayet güzel söyledin Duru ayrıca senin bu 'benim sesim kulaklarınızı kanatır' düşüncesi nerden geliyor? Bunu söyleyen kişi sağır falan desen tam olur."

 

"Sağır değiller ama keşke olsalardı..."

 

Demir bişey demesine izin vermeden konuşmaya devam ettim,

 

"Sesim gerçekten güzel mi? "

 

Demir sözlerim ile bana bakıp bütün ciddiyeti ile devam etti,

 

"Sesin gerçekten çok güzel Duru. Sana bunları kim söyledi bilmiyorum fakat senin sesini gerçekten duyduklarına emin bile değilim. Sesin en az senin kadar güzel..."

 

Demir'in gereksiz yere kurduğu iltifatlara ithafen bütün odunluğumu öne çıkararak konuştum,

 

"Bugün ki iltifatları nelere borçluyuz Demir bey?"

 

"Güzelliğinize hanımefendi."

 

Demir'e oldukça ciddi bir şekilde soru sormuştum, o ise durduk yere iltifat ediyordu. Dalga geçer gibi söylemiyordu o da en az benim kadar ciddi bir şekilde konuşuyordu.

 

Aslında Demir'e sormak istediğim onlarca soru var , fakat ortam bozulmasın diye ağzımı dahi açmıyordum. Demir bütün dikkatini vermiş araba sürerken, ben kendi iç dünyamda savaş veriyordum.

 

İlk kaçışımda başarısız olmuş olabilirim fakat bu bir daha kaçmayacağım anlamına gelmiyordu. Benden adam olmazmış...

 

Demir her ne kadar şuan iyi davransa bile ani çıkışları,öfke patlamaları oluyordu. Eskisi kadar sinirli yada kuralcı değildi fakat eski haline dönmesi beş dakika almazdı. Demirdi bu istediği olmayınca bağırıp çağıran,ani öfke patlamaları olan, kendinden başkasını düşünmeyen,sinirliylen gözü hiçbir şey görmeyen, herkesi en yaralı olduğu kısımdan vuran ukala adamın tekiydi. Bazen de böyle küçük sürprizler yapan,iltifatlar eden bir adama dönüşebiliyordu. Demir buydu ama bana yaşattıkları değişmeyecekti.

 

Ben kendi kendime iç dünyamda savaş verirken biz eve gelmiştik bile. Arabanın durması ile indim ve eve girdim.

 

"Korumalar aldıklarımızı getirecekler, senin aldıklarına odana götürürler. "

 

"Tamam sıkıntı yok."

 

"Ben çalışma odamdayım ihtiyacın veya bir isteğin olursa gelirsin."

 

"Tamam."

 

Demir çalışma odasına giderken evi inceliyordum çünkü her zamanki gibi kendi aklıma uyup evden kaçacaktım.

 

Evde iki tane kaçabilceğim kapı vardı , birisi mutfaktan bahçeye doğru açılan kapı diğeri ise normal giriş-çıkış kapısıydı. Normal çıkış kapısından hayatta kaçamazdım zaten kapının önü korumalarla çevriliydi, bir tane olsalar iki-üç tekme yumruk ile alt edilirdi fakat adamlar kırk kişiye yakın vardı!

 

Kaçma planlarımı bir kenara bırakıp mutfağa gittim. Bütün gün ayakta olduğum için hem acıkmış hem de yorulmuştum. Bu yüzden yemek yapmaya karar verdim.

 

Dolaptan lazanya yapmak için malzemeleri çıkardım ve yapmaya başladım.

 

&

 

2 saatin sonunda lazanya olmuş , aynı zamanda canım tatlı çektiği için kap kek yapmıştım. Masanın üstüne hazırladıklarımı koydum ve Demir'i çağırmaya gittim,

 

"Demir?"

 

Çalışma odasının önünde ona sesleniyordum ki zahmet edip konuşma eyleminde bulunmuştu.

 

"Gel Duru gel."

 

Kapıyı açıp içeriye girdim ve devam ettim,

 

"Yemek hazırdı o yüzden gelmiştim."

 

"Bende diyorum bu güzel koku nerden geliyor? Geliyorum ben ,sen geçebilirsin masaya ."

 

"Tamam ben bekliyorum."

 

İyice evin hanımı gibi oldum! Kaçırıldığım evde yemek yapma vlog #1

 

Ben aşağıya inmiş masada otururken Demir geldi ve yemeğimize devam ettik.

 

&

 

Demir ile yemeklerimizi yemiş ve mutfağı toplamıştık. İkimizde salonda oturuyor sohbet ediyorduk,

 

"Demir ,Parla nasıl?"

 

Demir aslında sorunun Parla değilde Ozan ve Ayaz'a ithafen sorduğumu anlamış olacak ki konuşmaya başladı,

 

"Olması gerektiği gibi Duru."

 

Olayı daha fazla uzatmadan önüme döndüm ve bu gün aldığım makyaj malzemelerini açıp denemeye başladım...

 

Demir bana arada sırada soru soruyor bense cevaplıyordum saat geç olmuştu fakat ben yeni aldığım makyajları denemekle meşguldüm. İkimizde birşeyler ile ilgilenirken bir anda evin kapısı çok büyük bir ses ile açıldı. Evin kapısında Ayaz ve Ozan beliriverdi. Ben ayağa bile kalkamadan Ozan nefes nefese kalmış bir şekilde konuşmaya başladı,

 

Merhaba nasılsınız okurlarımm? Yeni bölümü beğendiniz mi? Haftada 2 yada 3 bölüm atmayı planlıyorum sizce? Bir sonraki bölümde istediğiniz özel sahneleri belirtmeyi unutmayın💗 Lütfen vote verir misiniz? Okunma sayısına göre az geliyor çünkü...

 

Hepinizi çok seviyorum bir sonraki bölümde görüşmek üzere iyi okumalarr💗

Loading...
0%