Yeni Üyelik
42.
Bölüm

42- Su ama çamaşırlar için

@hestiamy

Tuğkan : Ne yaptın? Geçtin mi eve?

Luna : Yok, daha güneşin alnında dolandırıyor Selen.

Tuğkan : Neden dışarı çıktınız ki bu öğle sıcağında?

Luna : Soner farını çok yakıştırmış ama Selen'in farı bitmiş. Onu arıyoruz her yerde.

Tuğkan : Ev yerine bana gel o zaman, yemek yaptım beraber yeriz.

Luna : Tamam, bir saate gelirim.

...

Luna sıcaktan kavrulmuş halde elindeki poşetlerle Tuğkan'ın kapısını çaldı.

"Hoşgeldiniz efendiiimm. Aile salonumuz üst kattadır." Tuğkan kapıyı elinde tavuk buduyla açmıştı ve evden sızan duman kokuyordu.

"Evde ızgara mı yaptın?"

"Evet, efsane oldu."

"Bakalım bakalım, ben de içecek bir şeylerle tatlı aldım."

"Hadi çabuk gir içeri." Tuğkan koşarak balkondaki ızgarayı kullanırken Luna mutfağa girdi çünkü aşırı susanıştı, adeta kuru üzüme döndü. O kadar susadı ki çeşmeden su doldurmak yerine tezgahtaki dolu bardağı tepesine dikti.

"Ah! Bu ne lan!" çamaşır suyundan koca bir yudum aldığını anlaması çok sürmedi ama bunu anladığında da geçti.

"Luna! Ne oldu?!" Tuğkan ondan daha panik şekilde gelince Luna'nın paniği ikiye katladı.

"Bu bardaktaki ne?!" Tuğkan'ın bardağı görmesiyle gözlerinin büyümesi bir oldu.

"Çamaşır suyu! Çabuk kus, çabuk!" Tuğkan yanlış ilk yardım hamlelerinin ardından Luna'nın ondan geri çekilmesiyle durdu.

"Kusulmaz, bol bol su içmem hastaneye gitmem ve bir daha her bulduğum bardaktaki sıvıyı içmemem gerekli."

"Sen onu neden içtin be aşkım?"

"Ne bileyim, ay midem köpürüyor resmen."

"Bir de yarım bardak içmişsin... Gel buraya, hastaneye gidelim."

Tuğkan Luna'nın koluna girdi ve apar topar evden çıktılar.

(Tuğkan'sız Grup Grubu)

Tuğkan : Luna zehirlendi ama yanlışlıkla.

Selen : Ne oldu?

Tuğkan : Çamaşır suyu içmiş yanlışlıkla. Şimdi midesi yıkanacak.

Soner : Sana emanet edilen hiçbir şeyi sağlıklı bir biçimde alamayacak mıyız oğlum biz?

Tuğkan : Ayıp ediyorsunuz ya, ben ne bileyim onu içeceğini?

Emrecan : Oğlum burada mesaj yazacağına git sevgiline bak, bir şeye ihtiyaç olursa beni ara mutlaka.

Tuğkan : Tamam bebeğim, gidiyorum ben.

Emrecan : Bu çocuğun cidden sıkıntısı var.

Utku : Sana bile öyle geldiyse cidden sorunu vardır yani.

 

 

Loading...
0%