Yeni Üyelik
4.
Bölüm

4. Bölüm

@hey_milsaliyiz

Evet kabul ediyorum benim hayatım hiçbir zaman mükemmel olmadı.Tam anlamı ile mutlu olmadım.

 

Annem ve babam bizi terk ettiklerinde o kadar üzülmemiştim.Çünkü onlar bana aile sıcaklığını hissettirmemişlerdi ki.

 

Sadece Ayda vardı o benim her şeyim olmuştu.Tam o anda biri çıktı karşıma.

 

Beni SEVDİ.

Beni KORUDU.

Bana DEĞER VERDİ.

Bana aile sıcaklığını hissettirdi.

 

Ama bütün bu olanlar sadece bir gecede yerle bir oldu...

 

 

Seçil bana uzun bir süre boyunca sarıldı.Bende o esnada sadece ağlamıştım.En sonunda birbirimizden ayrıldığımız da ben kapıya bakıyordum.

 

Seçil sanki anlamış gibi beni kapıdan en uzak noktaya doğru çekip yere oturtmuştu.

 

İlk olarak boynuma baktı.Parmak izlerini elbette görmüştü şaşırmıştı ama beni tedirgin etmemek için çok ani tepkiler vermemişti.

 

Seçil "Elçin seni zorlamak istemem ama anlatmak istersen de anlarım.Senin omuzlarında ki yükü görebiliyorum.O ağırlığın altında eziliyorsun.Yapma, kendine daha fazla bu eziyeti çektirme Elçin."dedi

 

Ben kafamı kaldırıp Seçil'e bakıp hafif tebessüm ettim.

 

"Seçil ben o ağırlığı 4 yıldır taşımaya çalışıyorum.Olmuyor biliyormusun.Daha fazla dayanamıyorum."dedim.

 

Seçil "Tamam,anlat seni sabaha kadar dinlerim.Hiç sözünü kesmem.Yükünü benimle paylaşabilirsin.Bunu yaparsan emin ol beni mutlu edersin.Birinin acısını sırtlanmayı bilmiyorum bana bunu öğretebilirsin."tebessüm ederek konuştu.

 

Ben Seçil'den biraz uzaklaşıp ilk olarak ceketimi çıkardım.

 

"Sormuştun değilmi bu sıcakta neden uzun kollu şeyler giyiyorsun diye.İşte bu yüzden."deyip üzerimdeki beyaz kazağı çıkardım.

 

Üstümde sadece sütyen vardı ve karnımdaki morluklar,kolumdaki kızarıklar belli oluyordu.

 

Seçil telaşlı ne yapacağını bilemez bir şekilde kolumu tutup "Elçin bunlarda ne böyle.Sana ne yaptı.Bunu bir insan nasıl yapar Elçin."dedi.

 

Ben biraz daha gülerek "Sadece bunlarla sınırlı değilki."deyip sırtımı döndüm.

 

Barlas'ın sadece bana vurduğu izler değil,sigara söndür me izleri,yanık izleri de vardı.

 

"Bunlar vücuduma önceki yaralar iyileşmeden yeni eklenenler.Ben vücudumu 4 yıldır hiç yarasız görmedim."dedim.

 

Seçil'e baktığımda gözleri dolmuş bir şekilde anlattıklarımı dinliyordu.

 

"Seçil lütfen gözlerin dolmasın.Evet acıyor hem de o kadar acıyorki bazen ölüyormuş gibi oluyorsun.Ama sonra geçiyor.İzleri kalıyor ama acısı geçiyor.Bu geçmesi uzun sürmüyor.Belki bir gün.Belki bir kaç saat sonra üzerine yenileri eklenerek acısı artıyor.Ama alışmaya çalışıyorum."dedim.

 

Seçil "Elçin böyle bir şeye alışamazsın ki.Bu işkencelere kimse alışamaz.O bunları nasıl yapar Elçin.Direnmedin mi?"dedi.

 

Ben "Sırtımdaki pansumanları gördün değil mi."diyerek Seçil'e sordum.

 

O ise kafasını yavaş yavaş aşağı ve yukarı sallayarak beni onayladı.

 

Ben ise "İşte o pansumanları ben yapmadım.O yaptı sanki en değerli eşyası kırılmış ve daha fazla parçalanmasın diye o kadar nazik hareketlerle pansuman yaptıki.Sen görsen bana bunları onun yaptığına inanmazdın."dedim.

 

Seçil "Peki ilk ne zaman şiddet uygulamaya başladı."diye sordu.

 

Ben "Ona ilk 21 yaşımda güvenmiştim."diyerek yanıtladım.

 

"Seçil harika bir insandı.Mutfakta elimi kessem sanki kolum kopmuş gibi tedirgin olurdu.Yolda ayağım kayıp düşsem ilk yanıma o gelirdi.Hayatımdaki bütün başarılarımı ona anlattığımda benim kadar sevinir mutlu olurdu.Saatlerce konuşsam bir kere lafımı kesmez sonuna kadar sıkılmadan dinlerdi."diyerek Barlası anlatmaya başladım.

 

Seçil beni dikkatli bir şekilde dinliyordu.

 

"Tabi sen soruyorsun.Peki neden bunları yaptı diye."dedim.

 

"İnanırmısın 1460 gündür bende bunun cevabını arıyorum ama hâla bulamıyorum." Dedim

 

"Neyse işte her şey çok güzelken.Barlas babasının şirketinin başına geçti."diyerek o gün olan ilk şiddet uygulayışını anlattım.

 

Seçil "Ayrılmak istediğini söylemedin mi."dedi.

 

Ben sanki alay edercesine bir sesle gülüp.

 

"Söyledim söylemez olurmuyum.Her seferinde daha kötü bir şekilde vurdu.Seçil bana bir gün öyle bir şey söylediki ayrılmak lafını ağzıma bile almadım.Bana ne dedi biliyormusun." Dedim

 

Seçil bana bakıp kafasını sağa sola salladı.

 

"Ayda ile tehdit etti beni Seçil.Benim bu hayattaki tek ailemi öldürmekle tehdit etti."dedim.

 

Bunu söylediğim an Seçil yutkundu.

 

Ben devam ettim "Hiçbir şey yapamadım.Onun bir kere beni Ayda ile tehdit etmesi Beni suskunluğa mahkum etti.O günden sonra şiddetleri hiç bitmedi."

 

"Sizler birisine yanlışlıkla bağırabilirsiniz.Bardağı yere düşürüp kırabilirsiniz.Tuzluğu masaya koymayı unutabilirsiniz.Ya da ne bileyim o gün gömleklerinden birini ütülemezsiniz."

 

"Sizin için bunlar hayatınızdaki yaptığınız küçük,önemsiz hatalarınızdır.Gereksiz der geçersiniz.Ama benim hayatımda sizin önemsiz dediğiniz hataları yapmaya şansım yoktu.Eğer yaparsam bunu bedenime aldığım darbelerle ödüyordum."

 

"Her gün aynı yatakta yatmaya zorluyordu beni.Zorla öpüyor sarılıyordu.Ama artık direnemiyorum.Neden biliyormusun çünkü geceleri aldığım darbeler yüzünden hareket edecek halim bile olmuyordu.Sanki bitkisel hayattayım gibi onun hareketlerine bilinçsizce dahil oluyordum."dedim

 

"Sen bakma geçmiş zaman eki kullandığıma.Bu hâla böyle ve asla geçmeyecek.O yüzden bu anlattıklarımı unut hayatına devam et Seçil tamam mı."dedim.

 

Seçil ağzını açıp konuşacakken kapının dışından Barış beyin sesi gelmeye başladı.

 

"Ahmet bey aç artık şu kapıyı içeri giren kapıyı kilitliyor.Başlarına bir şey gelecek."dedi.

 

Tam o anda kapı aniden açıldı.Benim üstüm çıplak olduğu için hemen arkamı dönmüştüm.

 

Seçil ise bağırarak "ABİ NE YAPIYORSUN.HASTAMISINIZ SİZ ÇIKIN DIŞARI SAKIN KİMSE GIRMESİN.KAPATIN KAPIYI."diye benim önüme geçip bedenimin görünmesini engellemeye çalışıyordu.

 

Barış bey bizi o halde görünce önce şaşırmış.Hemen kapıyı kapatmış oda bize sırtını dönmüştü.

 

"KIZIM NE BAĞIRIYORSUN.BAŞTAN SÖYLESENE NE BİLEYİM BEN."dedi.

 

Ben alelacele kazağımı bulup üstüme geçirmiştim.

 

Seçil "Abi Allah aşkına senin odada ne işin var çıksana dışarı."diyerek kınarcasına konuştu.

 

Barış bey "Ne bileyim Seçil öyle bir çığlık atıyorsunki insanın eli ile ayağı yer değiştirip ne yapacağını şaşırıyor."dedi.

 

Daha sonra "Artık izin varsa arkamı dönüyorum." Diye sordu.

 

Ben üstümü toparlayıp "Dönün Barış bey sıkıntı yok."dedim.

 

Barış beyin bize doğru dönmesiyle bende kapıya doğru hareket etmeye başladım.

 

Barış bey,ben kapıdan çıkmak üzereyken elimden tutup beni yürütmeye başladı.

 

"Seçil ile konuştuğuna göre birazda benimle konuşmalısın."dedi.

 

Şirketteki çalışanlar bize dikkatli gözlerle bakarken bende elimi kurtarmaya çalışıyordum.

 

"Barış bey bırakırmısınız.Hiçbir şey anlatmayacağım gerçi anlatacak bir şey de yok."dedim ama hâla elimi bırakmamakta ısrarcıydı.

 

O beni dışarıya doğru sürüklerken yanımıza Azra geldi.

 

"Hayatım bir yerlere gidelim mi? Kardeşinin yaptığı terbiyesizlik biraz moralimi bozdu.Toparlanmak için seninle güzel zaman geçirmem gerekli."diyerek hafif tebessümle konuştu.

 

Seçil Azra'nın söylediklerini duyduğu an daha fazla bağırmaya başladı.

 

"BANA BAK ÇİNGEN MİSİN NESİN.KES SESİNİ EĞER BİRAZ DAHA BÖYLE APTAL APTAL KONUŞURSAN ÖYLE BİR TERBİYESİZLİK YAPARIMKİ GİTTİĞİN ESTETİKÇİLER BİLE O YÜZÜNÜ TOPARLAYAMAZ.DUYDUN MU?."diye bağırdı.

 

Barış ve ben bu bağırış sesinin olduğu tarafa baktığımızda Kerem Seçil'in arkadan ellerini tek eliyle tutmuş diğer eliylede de omuzlarını sarmış Seçil'i hareketsiz bırakmıştı.

 

Kerem bizim ona döndüğümğzü gördüğünde

"Tamam siz gidin bu bende.Zorda olsa en hafif sıyrıklarla atlatmaya çalışacağım."diyerek Seçil'i tutuyordu.

 

Seçil Kerem böyle söyleyince

"HEY HEY SEN NE DİYORSUN HAYVAN MIYIM BEN.BAK BENİMLE BÖYLE KONUŞMA SENİDE FENA YAPARIM.HEM BENİ BIRAK,SANA BENİ TUT DİYEN Mİ OLDU.UYUZ SALSANA BENİ."diye bu seferde Kerem'e bağırıyordu.

 

Kerem bıkmış gibi

"Kızım sus artık,kulağımın dibinde car car bir ses.Hem hayvan değilsin ama hayvana benzer bir gücün var.Birde buradaki insanların sağlığını düşünmek zorundayım.Şunuda ekleyeyim sen bana hiç bir şey yapamazsın küçük kız anladın mı.? Diye sonlara doğru alay ederek konuştu.

 

Seçil daha çok öfkelenmiş olacakki birden Kerem beyin bileğini ısırmaya başladı.

 

Kerem bey bileğinin acısından hemen Seçil'i bırakmıştı.

 

"BARIŞ VAZGEÇTİM SENİN KARDEŞİN BİR HAYVAN.KÖPEK OLUR,ASLAN OLUR,AYI OLUR TÜRÜ FARKETMEKSİZİN BİR HAYVAN."diyerek bileğini tutuyordu.

 

Seçil egolanarak omuzlarını silkmişti.

 

"E ben sana söyledim bırak diye.Birdaha bana hayvan falan deme diğer bileğinide kıps yaparım görürsün o zaman." diyerek yürürken Kerem bey

 

"O kadar kolay kaçacağını düşünmüyorsun sanırım.Bunun acısını çıkartmam gerekiyor."dedi ve Seçil'i omzuna attı.

 

Seçil hem bağırıyor hem Kerem'in sırtına vuruyordu.

 

Kerem yanımızdan geçerken

 

"Tamam,hiç merak etmeyin.Saat akşam 8 gibi evinize paketleyip gönderirim."dedi ve gitti.

 

Barı bey başta Kerem beyin bu hareketine kaşlarını çatsada bir şey diyememişti.Daha sonra Azra'ya dönüp.

 

"Azra daha sonra tamam mı? Şuan çok işim var."deyip onuda orada bırakarak tekrar beni sürüklüyordu.

 

Arabanın oraya geldiğimizde beni ön koltuğa oturtturup hemen kapıyı kapatmıştı.

 

Kendiside sürücü koltuğuna oturup kapıları kilitledi.

 

Ben artık itiraz etmeyi bırakıp

"Nereye gidiyoruz peki."diyerek sordum.

 

O ise "Gidince görürsün." demişti.

 

"Barış bey farkındaysanız ben gelmek istemiyorum ve siz beni zorla götürüyorsunuz,GİDİCEĞİMİZ YERİ SÖYLEYİN BARİ." Diyerek ses tonumu yükselttim.

 

Tabikide hiçbir cevap alamamıştım.Ondan sonrada bir şey söylemeyip sadece yolu izlemeye başladım.

 

Tekrardan yeni bir bölüm ile karşınızdayım.

 

Bu bölümde Elçin Seçil'e herşeyi anlattı.Biraz da olsa rahatladı.

 

Barış ve Elçin ilişkisi biraz sallantılı olucak.Çünki hem Elçin'in artık bir güven problemi var.Barış'ın ise sevdiği bir kadın...

 

Kerem ve Seçil ikilisini nasıl buldunuz yakışıyorlarmııı.

 

Bu arada bölümler ne sıklıkla gelir bilmiyorum.Yazdığım an atıyoruuum.😀

 

Arkadaşlar birde satır aralarına yorum yapabilirsiniz sizlerin düşüncelerinizi gerçekten hem önemsiyor hem de merak ediyorum...🤍

 

Loading...
0%