Barlas ile dans müziğimiz bitmişti ama biz hâlâ sahnedeydik.O sırada ortamdaki diğer kişiler hep beraber ikimizi alkışlamaya başlamışlardı.

İçeri restoranın sahibi tahmin ettiğim kişi tarafından 4 kişi girmişti.Bu kişiler Seçil,Azra Barış ve kerem beydi.

Ben onları görmüştüm ama onlar bizi görmüyorlardı.Azra Barış beye bir şeyler anlatıyor ama Barış bey onu çok takmıyor restoran sahibini dinliyordu.Seçil ise Azra'nın olduğu tarafa bakıp kaşlarını çatmış aynı zamanda ise Kerem'e hararetli bir şekilde bir şeyler söylüyordu.

Uzaktan anlaşıldığı kadarıyla çok hoş şeyler söylemeseki Kerem bey yüzünü ekşiterek Seçil'in yönünü Azra'dan uzak bir yere çevirmişti.

Biz tabi bu arada masamıza geçip oturmaya devam etmiştik.Birkaç dakika sonra Seçil en sonunda beni yani Barlas ile ikimizi fark etmişti.İlk önce bana bakıp gülümseyerek el sallamıştı daha sonra yanıma bakıp Barlas'ı görmüştü.

İlk bir sorgular gibi bakıp tanıyamamıştı ama daha sonra o gün eve gelip kapıda gördüğü adam olan kişiyi hatırladığı ve bana şiddet uygulayan kişi olduğunu bildiği için kaşlarını çatmıştı.

Koluyla Kerem'i dürtükleyip parmağıyla bizi göstermişti.Onun bu hareketi yapmasıyla Barış ve Azra'da bize dönmüşlerdi.

Barış bey ikimize bakıp başıyla selam vermişti.Ama Seçil ise aceleci ama bir o kadar da sakin bir şekilde sandalyesinden kalkıp bize doğru gelmeye başladı.

Barlas bize doğru gelen Seçil'e gülümsemişti.Seçil masamıza ulaştığında

"Aaa Elçin sizde mi bugün buraya geldiniz.Nasılsın.Bugünlük bize katılırmısın.Çünkü ben bu sarıyla biraz daha aynı ortamda yalnız kalırsam kötü şeyler olacak." Diyerek ciddi bir şekilde konuştu.

Ben artık Seçil'in Azra'dan nefret ettiğini anlamıştım o yüzden onun bu lakapları beni güldürüyordu.Aynı şekilde Barlas'ta Seçil'e tebessüm edip kafasını sağa sola sallamıştı.

Ben Barlas'a bakıp

"Gidelim mi.Onlarla beraber ortam daha eğlenceli ve huzurlu geçecek." Dedim.

Seçil benim bu dediğime ufak bir kahkaha atıp "Bence de daha huzurlu olur.Çünkü seni farkettiğim andan bu yana yüzün ben hariç kimseye gülmedi." Diyerek Barlas'a baktı.

Barlas Seçil'in bu sözlerine kayıtsız kalıp "Gidelim sevgilim senin arkadaşlarınla tanışmış olurum."deyip masadan kalkmıştık.

Biz diğer masaya giderken Seçil'in kulağına

"Seçil yapma lütfen.Beni zora sokuyorsun.Sana ankattıklarımı unut demiştim.Rica ederim ona göre davran."diyerek fısıldadım.O ise beni duymazdan gelip hiç takmamıştı.

Masaya geldiğimizde beni hepsi tanıdığı için Barlas'ı kısa bir şekilde tanıtmaya başladım.

"Merhaba iyi akşamlar.Seçil davet etti davetini kıramadım.Umarım rahatsızlık vermeyiz.Bu arada Barlas erkek arkadaşım."diyerek barlası gösterdim.Azra ise biz masaya geldiğimiz andan beri somurtkan bir tavır içerisindeydi.

Diğerleri ilede tanıştırıp masaya bizde oturmuştuk.Ama zaten hepsi birbirlerini işleri gereği tanıdıkları için yabancılık çekmemişlerdi.

Kerem bey "Barış,Elçin'de olmasa Seçil gerçekten herkese kök söktürürecek.Hayır birde çok kaba onunla takılırken insanın terbiyesini gerçekten aşağı çekecek birisi."dedi ve bana bakarak.

"Elçin Allah sana çok çok sabır versin.Çünkü ben sabrımın son demlerindeyim."diyerek güldü.

Elçin Kerem beyin bu sözünü duyunca kolunu cimcikleyip

"Abi arkadaşının bana söylediklerini duyuyormusun.Sen nasıl böyle yersiz konuşan kişilerle muhattap oluyorsun.Salsana yakasını ne hali varsa görsün.Hem Elçin ile bizim anlaşmamız sana mı kaldı.Sen artık bir şeylere karışma ve yorum yapma."dedi.

Barlas konuya dahil olup

"Elçin gerçekten sevgilim diye demiyorum ama insanlarla iletişimi çok kuvvetlidir.Ama bu aralar işleri çok yoğun o yüzden birlikte iletişim kuramıyoruz."dedi.

Barış bey "Barlas öyle olduğundan şüphem yok.Şirkete geldiğinden bu yana herkesle hemen anlaştı.Bizlerinde güvenini kazandı.İşini çok fazla ciddiye alan birisi."diyerek bana bakıp hafif bir şekilde gülümsedi.

Ben ise "Barış bey sizde böyle bir güven oluşturduysam çok mutlu oldum.He Kerem bey size de söyleyeyim Seçil'i bence siz çok tanımışsınız.Ben onun ne kadar sevecen birisi olduğunu bu kadar kısa bir sürede çözmüşken siz yıllardır tanıyamamılsınız bu durumda sorun bir tık sizde."diyerek güldüm.Seçil benim bu söylediklerimi duyduğumda Kerem'e bakıp imalı bir şekilde kahkaha atıp bana göz kırptı.

Barış bey bana bakıp "Elçin senden ricam artık bize bey diye hitap etmemen.Öyle daha samimi bir ortam olur adımızla hitap etmen yeterli."dedi.Ben başımı sallamıştım.

Bu konuşmalara Azra uzun bir süre hiç katılmamış şimdi konuşmak için hazırlanmıştı.

"Barlas sen Elçin'in çok yoğun çalıştığına fazla inanma derim.Malum kimse işinin ortasında kendini odaya kapatıp orada saatlerce ağlamaz ya da bugün olduğu gibi şirketin patronu ile alel acele bir şekilde çıkıp 2 saat ortalıktan kaybolmazlar."dedi

Barış "Azra tamam uzatmaya gerek yok.Sen durumu yanlış anlamışsın."dedi.

Seçil ise "Sen kimsin de Elçin'in hayatını sorguluyorsın.Ya da çöyle söyleyeyim ORTALIĞI KARIŞTIRMAKTAN BAŞKA BİR ŞEY BİLMEZMİSİN KIZIM SEN."diyerek bağırdı.

Azra "Hayır ne alakası var ben sadece Barlas'ı sevgilisi konusunda uyardım.Kötü bir amacım yoktu."diye masum rolüne büründü.

Ben bu konuşmaları kafam eğik bir şekilde sadece dinlemiştim.

Barlas "Azra, Barış'ın dediği gibi sen olayı tamamen yanlış anlamışsın.Ben Elçin'e sonsuz güveniyorum ve onunda benim güvenimi sarsacak bir hareket etmeyeceğini biliyorum." Demişti.

Tabi bu Barlas'ın hoşgörülü haline herkes kanıyordu.Ben hariç...

"Müsadenizle ben bir lavaboya gideceğim." Dedim ve masadan kalktım bu sırada ise kimseye belli ettirmeden dolmuş gözlerimi silmiştim.Çünkü evde bunun hesabı bana Barlas tarafından acı bir şekilde sorulacaktı...

Tam lavabonun kapısını açacakken biri tarafından kolum sertçe tutuldu ve beni kendisine çevirip sırtımı duvara yasladı.Bu kişi bana öfkeli bir şekilde Barlas'tı.

"Barlas bırak kolumu.Canımı yakıyorsun."dedim

O ise "Ben bugün seni aradığımda yalan mı söyledin.ONUNLA BERABER GEZİP TOZUYORDUN DEĞİL Mİ?"dedi

"Barlas bir iş için gittik daha sonra geri döndük o kadar Barış'ta açıkladı zaten."dedim

Barlas hâlâ kolumu tutarken

"BIRAK ARTIK KOLUMU BİR ŞEY OLMADI DEDİM İŞTE." diye bağırdım.Benim bağırmamla arkadan Barış'ın sesi gelmişti.

"Elçin bir sorun mu var?Öyle ikinizde apar topar kalktınız merak ettim."dedi bir yandanda Barlas'ın eli ile kolumu sıktığını görüyordu.

Barlas Barış'ın bu bakışlarından sonra elini çekmişti.

"Bir sorun yok Barış.Masadan kalkarken kendini kötü hissetti.Ona yardım için geldim."sonra bana dönüp.Nazik bir tonda

"Hayatım kendini kötü hissediyorsan gidebiliriz.Senin daha fazla yorulmanı istemiyorum."dedi

Ben Barış'a bakıp "Biz gitsek daha iyi olacak.Yarın şirkette görüşürüz nasılsa."dedim.

Ben önden giderken Barış bana dönerek sadece benim duyabileceğim şekilde

"Bugün gözlerinden o yaş akmadı ama daha önce hiç eksik olmadığını biliyorum.O kuşa söyle ne yalnız ne de kimsesiz.O kuş korktuğu için konuşamıyorsa ben cesareti olacağım." Dedi.

Ben ona bakıp tebessüm ettim ve başımı sağa sola salladım.

"Size söylediğim gibi o kuş bütün her şeyden vazgeçti.Ve sonsuzluğa uçmadı o sadece yok oldu."dedim.

Ve içeriye doğru yürümeye devam ettim.Seçil bana doğru gelip

"Elçin ben gelecektim ama abim daha önce davrandı.Bir şey olmadı değil mi.Sana kötü bir şey yapmadı."diye sorgulamaya başladı.

"Ben "Seçil bir şey yapmadı."Barlas'a dönüp onunda duyacağı bir sesle "Gayet anlayışla karşıladı.Hem burada da söyledi o beni çok seviyor.Kıyamaz bana"dedim

Seçil "Yapma Elçin böyle bu durumu kabullenme.Hergün daha fazla acı çekiyorsun.Bırakta sana yardım edelim."

Ben "Seçil seninde dediğin gibi hergün aynı şeyi yaşıyorum ve artık takmıyorum.Bu olay benim bir hayatımın parçası.Ben hayatımı sonlandırmadanda asla çıkmayacak."dedim ve devam ettim.

"Biz gidelim hem geç oldu hemde yorulduk size iyi akşamlar"diyerek herkese veda etmiştim.

Barlas'ta herkese karşı "Hepiniz harika kişilersiniz.Elçin'in sizler gibi iş arkadaşları olduğunu bilmek beni mutlu ediyor."dedi

Barış bana bakarak "Yarın nasılsa görüşeceğiz.İyi akşamlar."dedi

Restorandan çıktığımız anda gazeteci topluluğu kapıda bekliyordu.Barlas

"Sen hiç konuşmayacaksın.Ben cevap vereceğim hepsine."dedi ve beni belimden tutup oraya doğru yönlendirmeye başladı.Yüzünden ise gülümsemeyi eksik etmiyordu.

İçlerinden birisi "Barlas bey 4 senelik bir ilişkiniz olduğunuzu bize daha önce söylemiştiniz ama kim olduğundan bahsetmemiştiniz.Nedenini sorabilirmiyiz."dedi

Barlas "Arkadaşlar öncelikle hepinize iyi akşamlar.Bu ilişkiyi herkese bahsetmenin zamanı gelmişti çünkü bazı şeyleri artık ciddi düşünüyoruz.Saklamanın bir anlamı kalmamıştı."dedi

Bir diğer gazeteci "Barlas bey ciddi düşünüyoruz derken yakın bir zamanda evleneceğiniz yorumunu çıkarabilirmiyiz."dedi

Bana bu evlenme konusu tamamen yabancıydı evet 4 senedir berabermiş takliti yapıyorduk ama Barlas böyle bir şeyden bahsetmemişti...

Barlas "Yani bu kadar uzun bir süredir beraberiz ve ben yanımdaki,hayatımdaki anlayacağınız her şeyim olan kadının artık karım olmasını istiyorum.Bu olaya ikimizde çok sıcak bakıyoruz."dedi ve sanki beni çok seviyor sevdiği kadın için yapmayacağı birşey yokmuş ,aşık bir adam gibi bakıyordu.

Başka birisi "Barlas bey anladığımız kadarıyla sevgiliniz sizin şirketinizde değil Arslan Holding'te çalışıyor.Neden yanınıza almadınız."dedi

Ben orada sadece duruyordum başka yaptığım bir şey yoktu.Ama bildiğim kadarıyla gazeteciler ben hakkında bu kadar bilgiyi ne ara öğrenmişlerdi.

"Arkadaşlar Elçin'e ben bu teklifi yaptım hatta ısrar bile ettim.Ama o kendi emekleriyle çabalamayı seçti.Benim yanımda olursa hazıra konmuş olacağını söyledi.Bende artık daha fazla ısrar etmeyip onun bu kararına saygı duydum."dedi.

Sorular bu gidişle bismeyecekti ama birisi daha soru sormuştu ama bu soru bana sorulmuş bir soruydu.

"Elçin hanım sizin her ay LÖSEV vakıflarına yardımda bulunduğunuzu öğrendik.Oradaki lösemili çocuklara moral ve umut vererek sizi tebrik etmek isteriz."dediler.

Barlas "İşte ben böyle iyi kalpli bir kadını sevdiğim için kendimi çok mutlu hissediyorum"dedi

Son olarak birisi

"Barlas bey ve Elçin hanım gerçekten birbirinize çok yakışıyorsunuz.Lütfen birkaç poz alabilirmiyiz."dediler

Barlas başını sallayıp beni belimden tutmuştu ben ise ellerimi önde birleştirmişti.Dışardan bakan birisi birbirimize aşık olan iki insan olarak bizi görebilirlerdi ama işin aslı tamamen başkaydı...

"Arkadaşlar müsadenizle biz gidelim diğer sorularınızı başka bir gün alalım."dedi ve güvenlikler aracılığıyla arabamıza binmiştik.

Benim Barlas'a dediğim şey

"Sen biraz önce ne saçmaladın ne evlenmesi."dedim

O ise "Ne duyduysan o seni böyle bıraktığımızda hergün başka birinin yanında gezip duruyorsun en geç 2 hafta içinde bitecek bu mesele."dedi

Ben bağırarak "SENİNLE ASLA EVLENMEM DUYDUNMU BENİ.NE YAPARSAN YAP.SANA 4 YIL BOYUNCA KATLANDIM YETERİ KADAR ESİR HAYATI ÇEKTİM.SENİN GİBİ BİR ADAMLA EVLENMEYECEĞİM ÖLMEYİ YEĞLERİM AMA OLMAZ.ONU BU KAFANA SOK."diye bağırdım

Barlas gayet sakin bir şekilde

"İstediğini söylemekte özgürsün.Sana kızmayacağım ama ölen sen olmazsın.Unutma kardeşinin oturduğu evi ben ayarladım ayarladığım yere neler yaptığımı tahmin etmiyor olamazsın değilmi."dedi...

Selam selam selamlaaar.Aslında bu bölümü dün atıcaktım ama okuldan geldiğim ve çalışmam gereken birtakım derslerim olduğu için yetişmedi.Bugün atabildim☺️

Barlas'ın yaptıkları yetmiyormuş gibi birde evlenecek.Ve tehditle.Ama Elçin evlenecekmi bir ona sormak lazım.😀

Arkadaşlar bölüm günlerini iki günde bir ya da haftada iki bölüm atacağım gibi duruyor..🥲

Neyse sizle seviyorum bölüm hakkında yorum yapabilirsiniz 🤍

​​​​​

​​​​​​

​​​​