Yeni Üyelik
3.
Bölüm

Vatan İçin

@hhafsw

Tim olarak herkes gibi yemekhaneydik. Kahvaltının bitmesine az kala Albay geldi ve: "Ateş Timi! Acil görev çıktı yarım saate hepinizi hazır bir şekilde bekliyorum. Zaten detayları Yüzbaşı Cenk'e vereceğim. Allah şimdiden yardımcınız olsun." Diyerek tine askeriyeyi inletti. Emir emirdi, görev görevdi o yüzden giç birimiz beklemeden kalktık ve kalkar kalkmaz hızla lojmana ilerledik. Odama girer girmez hemen saçımı açıp daha sıkı bir şekilde bağladım ve dişlerimi fırçaladıktan sonra nasıl olsa askeriyedeyim diye tam olarak yanıma almadığım silahlarımı kuşandım. Ve diğer gerekenleride alarak. Lojmanın içinden askeriyenin içerisine doğru ilerledim. Tim yanyana geçmiş bir şekilde Yüzbaşı Cenk'i yani komutanımızı bekliyordu. Hemen yanlarında ki yerimi aldım ve komıtanı beklemeye devam ettim.

"Ateş! Görevimiz var! Hazırsınız!" Diye her zaman söylediği artık klasikleşmiş sözcüklerini yineledi.

"Yine giriyoruz temizliyoruz alıyoruz ve çıkıyoruz. Biliyorsunuz. Ancak vakit kaybetmemek için detayları araçta konuşuruz." Dedipinde emri almıştık. Araca gidiyorduk. Bizim için hazır beklenen askeri araca bindikten sonra araç hareket etti ve Komutan Cenk bize detayları anlattı.

İndiğimizde sessizliğe bürünmüş bir araziye gelmiş gibiydik. Ancak hepimiz biliyorduk kansız köpekler her zaman yokmuş gibi davranıp açık verirlerdi. Alışkındık.

"Komutanım bu sefer nereden açık verecekler çok merak ediyorum." Diye sordu biraz önümden ilerleyen Altay.

"İsterlerse vermesinler Altay. Vatanımıza izinsiz girenin soyunu kuruturuz." Diye yanıtladı komutan. O sırad tam arkamdan bir ses yükseldi.

"Nereden sizin vatanınız oluyormuş? Burası bizim vatanımız. Türkler kim ki? Hangi kuvvetle hangi akılla bizim vatanımız diyebiliyor?" Arkamı döndüğümde bana hamlede bulunmaya çalıştığını anladım. Ondan hızlı davranarak elindeki bıçağı çektim. Zaten emanetmiş gibi tuttuğu bıçak dokunduğum gibi elinden kayıp gitmişti. Kollarını önden çapraz yaparak hareket etmesini önledim. Ve üzerine doğru eğildim. "Sana hangi akılla söylediğimizi söyleyeyim. Gündoğdu Marşında diyor ki; Bu vatan Türk'ün yurdu. Yiğitlerin ülkesi." Dediğimde adamın gözlerinde ampül yanmıştı. Arkasından bize saldırmaya çalışan diğerlerini ise tim hallediyordu. Bana kolay lokma gelmesi üzsede vatanımı bir soysuzun elinden kurtaracağım için sevinç doluydum. Adamı serbest bırakmadan ön cebime koyduğum mini silahı adamın boynuna dayayıp patlattım. Ülkem bir soysuzdan daha kurtulmuştu. Kanı bana sıçrayınca iğrenen bir yüz ifadesiyle ona baktıktan sonra onu yere fırlattım. Ve elimle olabildiğince kanı temizledim.

Yaklaşık 5 saat sonra hedefimize ulaşmaya yaklaşmıştık. Ancak bizi beklenmedik bir şey karşılayacaktı...

Ama karşımıza ne çıkarsa çıksın, bize ne teklif ederlerse etsinler baş koyduğumuz bu yoldan vaz geçmeyecektik. Ne olursa olsun şehitlerimizin kanını yerde bırakmayacaktık. Şanlı bayrağımız hür bir şekilde mavi gökyüzünün semalarında dalgalanmaya devam edecekti...

Loading...
0%