Beni kimse sahiplenmedi bu zamana kadar deniz bile bi kere olsun benimsin demedi belkide ona hiç ait olmadım.Daha tanımadığım biri bana benimsin diyor.Bence benim kulaklarım yanlış duyuyor ben onun değildim ki.

"Ben sana ait değilim sen ne saçmaladığının farkında değilsin." dememle üsütüme yürüdü ve beni duvarla arasında bıraktı ben daha nolduğunu anlamadan ellerini iki yanıma koydu ve yüzüme doğru eğildi.

"Benimsin dedim dimi küçüğüm bundan sonra bana babacığım diyeceksin demezsen ceza alırsın bebeğim." ne diyordu bu kaçıncı yüzyılda kaldı bu tavırlar ellerimi göğsüne koyup itmeye çalıştım ama çalışmakla kaldım.

"Ne cezasından bahsediyorsun sen ya ne cezası ben burda durmıycam yusuf efendi." dememle daha da yaklaştı nerdeyse dudaklarımız birbirine değecekti.

"Ben sana demedim mi bana yusuf demiyceksin diye alışıcaksın cezanı akşam vericem bir saat sonra yemek yicez aşağı çağırdım da gel bebeğim." dedi ve arkasını döndü ve odada çıktı.Kafamdaki düşüncelerle kalmıştım en iyisi odayı keşfetmekti.Oda daha çok toz pembe tonlarındaydı ve benim en sevdiğim renk pembedir bu çok hoşuma gitmişti.Odanın içinde bir lavabo vardı.önce oraya girdim. Baya güzel dizayn edilmişti aynada kendime baktım baya makyajım bozulmuştu.belki bi şeyler vardır diye dolapları açtım ve makyaj temizleme malzemleriyle karşılaştım bence kullansam bi şey olmaz diye düşünerek makyajımı çıkardım.

Üstümdekiler çok rahat kıyafetler değildi geri odaya döndüm ve dolabi açtım bir sürü kıyafet vardı hemde çoğu pembe renkliydi.Hemen pembe bir tişort altına toz pembe bir şort seçtim.

Giyinirken fark ettim bunların hepsi sanki bana alınmış gibiydi ama çk takmadım ve makyaj masasına oturdum çekmeceği açtığımda bi sürü markaların makyaj malzemeleriyle karşılaştım bunlar beni çok mutlu etmişti.

Hemen hafif bir makyaj yaptım.Son dakka parfüm saıkmak aklıma geldi bir de ne göreyim benim parfümünün aynısı burdada vardı şaşırdım acaba benim kokumu biliyor mu diye düşünürken beni izlediini fark ettim ve ona doğru döndüm.

"Beğendin mi eşyalarını küçüğüm bundan sonra bu oda sana ait ama istediğin zaman benim yanımda benim yatağımda uyuyabilirsin sonuçta orasıda senin." dedi ve hafif bir tebessüm oluştu yüzünde atağa kalkıp.

"Beğendim teşekkür ederim ama senin yanında yatmamı gerektiricek bi şey yok ben burda yatarım." dememle yüzündeki gülümseme büyüdü gülüşü çok güzeldi.Etkileniyormuyum bilmiyorum ama baya yakışıklıydı.

"Bu gece cezalısın bebeğim sana güzel şeyler öğreticem hadi gel yemek yicez."dedi ve eliyle yürümemei göstedi önden yürümeye başladım ama ama ne tarafa gidiceğimi bilmiyordum.

Ona döndüm ve anlamış olmal ki belimden tutp merdivenlerden yönelttti.

"Küçüğüm yemekten sonra salonda bi şey konuşcaz." dedi o arada aşağıya inmiştik ev çok büyüktü.Kesin kaybolurum.

Yemek masasına oturduk bi yemekte kuş sütü eksikti yusuf geçti oturdu bende yanına oturucakken kucağına çekti ve kucağına oturttu nolduğunu anlamamıştım.

Beni okuduğunuz için teşekkkür ederim iyi okumalar.