@hicrwn_
|
Merhaba günlük ben Efra. Dümdüz bir Efra işte. Hayata artık gerektiği gibi toz pembe bakamayan hayattan bir nebze bile neşe almayan her anında ölümü dileyen bir Efra. Annem ve babam yaşıyor ve hâla evliler ve çok mutlular 1 abim ve 1 kız kardeşim var.Ama ailenin en sevilmeyen her zaman suçlu olan kızı benim. Ailemden ayrı yaşamak zorunda kaldım aslında bunu isteyen de ailemdi. Neyse bu konuları konuşmanın ne yeri ne de zamanı:) Şu an Akyaka/Muğla da tek başıma yaşıyorum. Burası bir sahil kasabası diye geçiyor. Aslında anneannemle yaşıyordum.Ama anneannem de vefat edince tek yaşamaya karar verdim. 4 senedir aile evinden uzağım 6 ay da anneannem benden uzak.Annem hep çok huysuz ve aksi olduğunu söylerdi.Hatta anneannemle annem uzun yıllar boyunca konuşmadılar annem annesinin cenazesine katılmayacak kadar nefret biriktirmişti.Ama hiç bir zaman kavga sebeplerini öğrenemedim.(Umarım bir gün öğrenirim). 3 ay boyunca kabullenemedim anneannemin ölümünü hep kendimi suçladım ve bazen bile hâla suçlamaya devam ediyorum. Anneannemin ölüm gününün sabahı evde ufak çaplı bir kavga çıkmıştı ama tabi o an bana aşırı büyük bir kavga gibi geliyordu.Ben sinirlenip direkt çıktım evden ve sahile gittim.2 saat sonrasında eve tekrar gittiğimde anneannem evde değildi,kahvaltı sofrası masanın üzerinde duruyor ki(anneannem ne olursa olsun yediği yemekleri kaldırırdı çünkü masada yemek durmasından hoşlanmazdı)Oradan anlamıştım bir terslik olduğunu.Aradım ama hep meşgüldü.En son komşumuz Serpil ablaya gittim. Kapıyı Emircan,benden 3 yaş küçük oğlu,açtı."Serpil abla evde mi" diye sorduğumda başı öne eğik bakamıyordu bile. "Hayır"dedi sadece "Ee nerede ulaşabilir miyiz" "Hastanede"dedi istemeye istemeye söylerek. "Ne hastanesi?Ne oluyor anlatacak mısın artık!Kime diyorum" diye bir an çıkıştım çünkü hastane kelimesini duyunca yüreğim ağzıma geldi. Derin bir nefes aldı ve "Efra şey..." "Söylesene artık!" "Efra Çiğdem teyzeyi(anneannemin adı)hastaneye kaldırdılar. "Ne?!" dedim duygularımı ifade edemeyerek. Bi an donakaldım.Nefes almaya çalışıyordum ama sanki etrafımda ki her şey üzerime doğru geliyormuş gibi boğuluyordum. Ardından kaldırıldığı hasteneyi öğrenip hemen gittim.Beni Serpil abla karşıladı.Yanıma ağlamaktan gözleri şişmiş ve bitkin bir halde geldi. "Gel otur"dedi. Ona baktığımda her şeyi anlamıştım zaten. Oturdum elimi tuttu. Ağlamamak için kendini zor tutuyor gibiydi. Ben direkt sormuştum. "O artık bir melek mi?" Gözlerimin içine baktı ve koskacaman sarıldı.Sonra başını onaylarcasına sallayıp tekrar ağlamaya başladı. Nefes alamıyordum,gözlerim kapanıyordu,bedenimi hissetmiyordum. Sonra zaten gözümü açtığımda bir hastane yatağında uzanmış kolumda ise serum vardı,bayılmışım. Serpil teyze uyandığımı görünce direkt yanıma gelmişti.Durumu sormuştu bir ihtiyacımın olup olmadığını sormuştu.Ertesi gün evde taziye verildi herkes geldi ama annem yoktu. Belki haberi yoktur diye ben aradım ama telefonlarıma cevap vermiyordu. Son kez Serpil teyzeden aramak istedim ve ona cevap verdi. "Alo,kimsiniz?" Sesini 4 yıldır duymadığım için çok garip hissediyordum. "Efra" dedim yutkunmaya çalışarak. "Efra mı?Neden arıyorsun?Arayacak yüz kaldı mı sende" Annemin annesine biriktirdiği nefret benim için de geçerliydi. "Anneannem vefat etti belki taziyesine katılmak istersindir diye düşündüm" "Sen benim ve benim ailemle ilgili olan hiçbir şeyi düşünme tamam mı çünkü hayatım sen ve annem gibileri yüzünden berbat hâle geliyor.Siz zaten neden hâla yaşıyorsunuz ki neyse en azından bu hayattan biri gitti..." Sözleri o kadar ağırdı ki.Direkt yüzüne kapadım.Kızıyım ya ben kızıyım kızı ne yaptım da bu kadar nefret ediyor benden.Niye hiç sevilmedim diye düşündüm senelerce.Kız kardeşimin yerinde olamadığım için kaç gece ağladım ben!. Bu arada anneannem annemin bahsettiği gibi aksi ve huysuz değildi,ayrıca beni anneannemin bu huylarından dolayı ona çok benzetirdi.Aslında anneannemin ne kadar iyi yürekli,düşünceli ve merhametli biri olduğunu atlıyordu. Şimdilik iyi geceler günlük.
|
0% |