Ecrin Altınışık

1 saat önce

Dilara ve Yüsra ile birlikte Kumsal'ın Mehmet hoca ile konuşmak üzere gittiğini gördüğümüz için gelmeseni bekleyerek kendi sıralarımızda oturuyorduk. Adam bu ders adeta Kumsal'a takmış gibiydi yok nerden geldin yok en sevdiğin renk. Hocacım sana ne yani kızı bir rahat bırak. Zaten başında Ayaz öküzü gibi bir dert var ne uğraşıyorsun kızla.

Dilara bıkkın bir nefes çekerek parmaklarını sıraya vurmaya başladı "Kumsal ne zaman döner ki acaba?" Yüsra ise çantasını karıştırırken içinden bir ayna çıkartarak rujunu hafif dokunuşl düzelterek "Gelir birazdan ya hocayla konuşuyor zaten."

Sıkılmıştım yani sadece sıkıldım neden bilmiyorum ama içimde bir bunaltı var. Kumsal için de ayrı endişeleniyorum daha okula yeni geldi ve diğerlerini tam olarak tanımıyor sırf bu yüzden çok tehlikede mesela Ayaz ile atışması onu çok büyük bir çıkmaza soktu fakat o daha bilmiyor çünkü Ayaz her zaman istediğini elde eden bir çocuk oldu ve şu anda Kumsal'ı oyuncağı olarak görüyordu. Tabii kumsalın bundan haberi olmasa da ikisini her zaman ayrı tutmaya çalıştım Ayaz kantindeyse kantine asla indirmedim bahaneler uydurdum sırf başına dert açılmasın diye. Ya da Beste o kız tam olarak Ayaz için ölüp bitiyor ve Ayaz şu anda Kumsal ile ilgilendiği için Beste eminim şimdiden Kumsal için kötü planlar yapmıştır. Bunu nasıl engelleyeceğim bilmiyorum en çok da bu konu canımı sıkıyor. Dilara bile bunu düşünmezken ben olası ihtimaller yüzünden stres altında yaşıyorum.

Sadece onun derdi bir yana kalsa iyi birde hiç derdim yokmuş gibi Ayaz ile aynı grupta olan Aras adındaki çocukla uğraşıyorum.Aras aslında diğerlerine göre daha dikkatli ve iyi düşünen birisi ve sınırlarını iyi biliyor bu yüzden diğerlerinden daha iyidir. Her ne kadar uğraşsa da bu zamana kadar sınırlarını bana karşı her zaman net tuttu ve benim sınırlarıma ise saygı gösterdi.Ayrıca hiç sevmediğim bir huyu var adımın Ecrin olmasına rağmen bana Ececik gibi lakaplar takıyor. Hani adım Ece falan olsa anlarım da adım Ecrin ve arasında kos kocaman fark var.

Tenefüs daha yeni başladığından ve düşüncelerden bunaldığım için sınıfın etrafına baktım o anda Aras ile göz göze geldiğimde telaş içerisinde gözlerimi hızlıca kaçırarak tahtaya veya diğer sıralara bakmaya çabaladım. Aras diğerlerine dönerek bir şey söyledi ve sırasını hafifçe ittirerek ayağa kalktıktan sonra bana doğru baktığında yanıma geleceğini düşündüğüm içimde nedense bir korku ve stres oluştu. Onun benim yanıma gelmesi ve konuşması neden beni bu kadar korkutuyordu ki bir an kaçmak için bahane aramaya çalışırken zihnime gelen fikirle Kızlara dönerek

"Kızlar ben bir lavaboya gidip geleceğim." başlarını salladıklarında Aras daha bana yaklaşmadan koşar adımlarla sınıftan çıktım.Arkama baktığımda pes etmiş olacak ki koridorda göremedim. Rahat nefes alarak lavaboya girdim içeride kimse yoktu buda açıkçası işime gelerek el yıkama kısmına geçerek musluğu açtım ve avucuma çok olmayan bir miktarda su alarak yüzüme hafifçe çarptım. Soğuk suyun yüzümdeki etkisi

oldukça iyiydi. Gözlerimi açarken zorlanmamak için parmağımla gözlerimi sildikten sonra yüzüme yapışan bakır saçlarımı yüzümden çekerken bir anda lavabonun kapısının kapanma sesi geldi. Sesle kafamı çevirmemle karşımda Beste ve grubu tam olarak karşımdalardı. Yanındaki üç Kız kapının önünde beklerken Beste kollarını önünde birleştirirken öne doğru bir adım attı. Ben ise merakla vücudumu ona çevirdim diğer üç kız kapıyı tuttuklarına göre çıkmama izin vermeyeceklerdi belli ki . Aklımdan ne yapsam diye geçirirken Beste alaycı sesiyle

"Kumsal nerede?" bunu ona söyleyeceğimi sanmıyordu herhalde bu gerizeklı ellerimi köşeden aldığım havlu peçeteyle kurulayarak

"Peki bunu sana söyleyecğeimi neden düşündün." arkada kapıyı tutan kızlar kendi aralarında kahkaha atarken Beste

"Çünkü söylemek zorundasın." yok ya başka emriniz diye geçirdim içimden. N e dediğinin farkında mıydı bu kız şu an resmen beni tehdit ediyordu. Ona aynı sinirle "Bunu nerden çıkardın hem ne yapacaksın Kumsal'ı?" arkasındaki kızlardan birisi neşeli ve güler yüzle

"Kapatmamız gereken bir hesabımız var." kalp ritmim duyacakları kadar hızlanırken aklımdan düşünceler akıyordu. Akıllarında Kumsal ile hesaplaşma var yani dövüş ama o kızların dövüşleri çok sert olur ve girenler genelde düzgün çıkamaz...

Hayır hayır hayır buna asla izin vermeyeceğim Kumsal benim dostum ve bile isteye onları yan yana getiremem bana ne oldduğu umrumda değil yeterki bizim sarışınımıza zarar gelmesin. Beste ben daha bir şey diyemeden hızlıca arkama geçekerek saçlarımı ellerine doladı acıyla inlediğimde hem o hemde arkadaşları gülüyorlardı, eğleniyordu bunlar resmen delirmiş piskopatlardı. Beste tam saçımı daha sıkı çekerken bende anında onun saçına tutuğunda hepsinin gülüşleri solmuştu. Beste çığlık atarken kendimden uzaklaştırmaya çalışarak ittirdim fakat diğer kızlardan birinden sert bir tokat yedim...

Süre geçti ne kadar oldu bilmiyorum ama yoruldum gerçekten yoruldum.

Sırf Kumsal'ın yerini öğrenmek için yapıyorlardı ama olsun ben onu asla suçlamıyorum. Biraz fazla hırpalanmıştım ve son darbe hiç beklenmedik bir yerden geldi Beste beni sertçe ittirdiğinde halsizdiğim yüzünden ayna olan kısma sertçe çarparak yere düştüm. Ayna parçalandı, kalbim de aynayla beraber parçalanmıştı. Kırıkların etime çoktan girdiğini hissetmem çok sürmedi vücudumun bazı kısımlarından bir sıcaklık yayılıyordu ve bu büyük ihtimalle kandı. Beste ve kalanı yaptıklarının farkına varmış olacaklar ki gözlerindeki korkuyu görmek zor olmadı ama beste arkasını dönüp gitmeden hemen önce son kez "O Kumsal için ne hale geldiğine bak." dedi ve ardından diğer kızlarla birlikte çıktı.Kapıya baktığımda ise bir çok kişinin beni izlediğini gördüm ama sadece izliyorlardı ne yardım teklif eden ne de beni kurtarmaya çalışanlar vardı. Gözlerimdeki yaşları tutamadım yoğun sel halinde yanaklarımdan akarken nerden geldiğini bilmediğim Kumsal kalabalığın içinden bana koştu. Cam kırıklarını umursamadan yanıma çökerek bana sarıldı ama hayır beni böyle görmemeliydi yapmamalıydı. Sarıldığında daha da şiddetli ağlamaya başladığımda oda benimle birlikte ağlamaya başladı ve birkaç şey söyledi ama o an kan kaybından pek anlayamadım ve bir anda birinin beni Kumsal'dan çekip kucağına almasıyla farkına vardım. Aras beni kucağına almıştı ve Kumsal ile birkaç kelime ettikten hemen sonra lavabodan çıkmak için yürüdü. Kapıya geldiğinde izleyenlere sert bir bakış atarak

emir verir gibi baktığında herkes geri çekildi ve Aras ise beni taşımaya devam etti. Kucağında aslında rahatsız da hissetmiyordum ama ağlamam durmuyordu işte. Taşırken beni sakinleştirmek istercesine daha da fazla göğüsüne bastırdığında yüzümü okul formasına gömerek ağlamaya devam ettim oysa gömleğinin gözyaşlarım ile ıslanmasına aldırış etmiyormuş gibi sadece ilerlemeye devam etti. Şimdi fark ediyorum da parfümü ne kadar da hoş kokuyordu. Aras bana bakarak "Ah be güzelim orada ne oldu da bu hale geldin?" güzelim kelimesini sadece bir anlık dalgınlığına gelmiştir de kullanmıştır diye fazla takmadan ağlamaya devam ederken titreyen sesimle "Ben iyiyim." Tekrar gözlerini koridordan ayırarak yüzüme baktı ve

"İyi değilsin ağlıyorsun."

"Herkes ağlayabilir."

"Ama sen ağlayamazsın."

Haklıydı hemde o kadar haklıydı ki kendimden nefret ettim.Bu zamana kadar ağlamayı hiç sevmedim. Sadece çok kötü olduğum zamanlarda ağladığımı oda biliyordu...

Kumsal Özdemir

Şimdiki zaman

Ben olanlardan dolayı sinir krizi geçirip diğerlerine patlarken onların içinde Ayaz beyi de görmem kalbimi durduracaktı akan gözyaşlarım durdu hemen gözyaşlarımı kollarıma silerek güçlü bir duruş sergileyerek hızla olay yeri yani lavabodan diğerlerine omuz atarak çıktım.

Hızla revire doğru yöneldim Aras büyük ihtimalle Ecrin ile oraya gitmişti korkudan nekadar yarası var o an onu da görememiştim tamamen soğukkanlılığımı yitirmiş ve asıl yardımcı olmam gereken zamanda ona yardımcı olamamıştım.

Revire hızlı adımla girdiğimde Dilara ve Yüsra çoktan olayı öğrenmiş olacak ki içeride duruyorlardı. Aras ise başından hiç ayrılmayarak orda bekliyordu herkesin gözleri bana dönerken benim gözüm tek bir kişiye döndü Ecrin. Sandığım kadar fazla yara olmadığını görünce rahatladım ve hızlıca sarıldım. "Beni çok korkuttun." oda sıkıca bana sarılarak "Biliyorum biliyorum üzgünüm sizi endişelendirdim."

Aras hafifçe boğazını temizledikten sonra "O zaman ben artık gideyim kızlar tekrar geçmiş olsun." kapıdan çıkıp gittikten sonra kızlarla bir müddet daha beraber durduk...

3 gün sonra...

Park etrafında sade bir yürüyüs yapıyordum Ecrin her ne kadar iyiyim desede inanamadım o gün onu gören kişi bendim eğer kendi halini görmüş olsa oda korkardı. O Beste şıllığını ah bir denk düşürsem ona neler yapmazdım sır tek buldu diye arkadaşımı bu hale getirmenin hesabını ondan kesinlikle çıkaracağım. Tam yürüyüşüme devam ederken telefonuma Gebeş Kaplumbağalar grubundan mesaj geldi.

Yüsra:Kızlar bara gitmeye ne dersinizzzz.

Dilara:Aynı evdeyiz ya Yüsra acaba konuşarak sormaya ne dersin?

Ecrin:Kumsal için basit bir arama yapabilirdik.

Kumsal:Aman kızlar kırmayın benim yüs yüsümün hevesini.

Yüsra:Ne diyorsunuz gidiyor muyuz?

Kumsal:Evet gidelim kafa dağıtmış oluruz.

Ecrin:Kumsal o zaman sen bizim eve gel beraber geçelim hem sana şık bir elbise seçeriz Yüsra verir sana yanına bir şey alma.

Yüsra:Konu elbise olsun bende elbiseden çok ne var.

Kumsal:Peki geliyorum konum atın.

Taksi nihayet Dilara Yüsra ve Ecrin'in beraber yaşadığı eve vardığında parayı uzattıktan sonra indim. Zili çaldığım anda Yüsra kapıyı açtıktan sonra koşarak başka bir odaya girdi. Artık alıştığım için umursamadan içeri girdiğimde hepsi bir telaş içerisindeydi Yüsra kucağıma kapalı mavi bir tonda elbiseyi fırlatarak "Şunu dene." zevklerine güvendiğim nadir kişilerden olabilirdi. Hızlıca boş odalardan birisine geçerek mavi elbiseti üzerime giyindim. Derin bir göğüs dekoltesine sahip dar ve mini bir elbiseydi ama kapalı mavi rengi sarı saçlarım ve mavi gözlerimel harika durdu.

Odadan çıktığımda hepsi beni süzerken Ecrin küçük bir ıslık çaldı. Yüsra konuya girerek "Bizim bir tanıdığın barı var oraya gitmeyi düşündüm hem daha rahat oluruz."

"İyi fikir." diye katıldı Dilara.

Bardan adımımızı attığımız anda birkaç gözün bize çevrildiğini hissetmem uzun sürmedi. Yüsra burayı oldukça net bildiğinden bizi bir masyaa yönlendirdi hep beraber oturduğumuzda garson masaya birkaç shot bırakarak uzaklaştı. Aslında ortamı da fena sayılmaz şarkılar veya mekanın iç tasarımı oldukça hoşuma gitti. Yüsra tepesine bir shot diktikten sonra gülerek "Hadi biraz rahatlayalım." bu fikir o kadar cazipti ki hepimiz başımızı salladık. Yüsra arada birkaç erkek ile bakışarak kendi eğlencesini yaratıyordu biz se dedikodu yapıyorduk. O esnada hepimiz o kadar dalmış olmalıyız ki birkaç kişinin bize yaklaştıklarını fark etmedik. Bir anda onların bağırtısını duyunca hepimiz çığlık atarak yerimizde zıpladığımızda gerçeği anlamamız çok da uzun sürmedi. Ayaz yani öküz ve arkadaşları bağırarak boşluk anımızdan yararlanarak bizi korkutmuşlardı ve tepkimize kahkaha atarak gülüyorlardı. Yüsra çantasını Fatih'e geçirdiğinde Fatih "Benim ne suçum vardı ya."

Yüsra sinirlice "Orda olman." Aras gözlerini birkaç saniye Ecrin'in üzerinde gezdirdikten sonra "Peki iyi eğlenceler kızlar." dedi ve hepsi beraber yan tarafımızdaki yakın bir masayı tercih ederek oturdular. Kendi aralarında eğlenirken arada bize bakmaları gözümden kaçmadı.

Dilara elime dokunarak ona bakmamı sağladığında gözleriyle işaret ettiği yere bakarım ve Beste ve ekibi burdadır. Sinirlerim tepeme çıkarken Dilara sakin olmamı söyleyen bir ifadeyle "Onlar bir hamle yapmadıkça bizde yapamayız anladın mı ?" başımı salladığımda çoktan ateş bana basmıştı bile. O kızı görmek, Ecrin bebeğime yaptıklarını hatırlamak beni durduk yere çilden çıkartıyordu.

"Kızlar ben çok terledim ya bir soğuk su alayım." Yüsra onaylarken "Bize de alsana ya burası oldukça sıcak oldu."

masayı hafife iterek kalktığımda karşı masadaki Ayaz hiç vakit kaybetmeden bana baktı. Diğerlerinin bakışları da aslında üzerimdeydi ama olsun onları geride bırakarak soğuk içeceklerin olduğu dolaba yaklaşırken birden birisinin önüme ayağını uzatmasıyla tökezlemekten son anda kurtulduğumda sinirli bakışlarım kim olduğunu görmek için yukarı kalkar. Beste ve takımı tabii ki başka kim olacaktı ki zaten. Beste yanıma eğilerek yapay bir ses tonuyla "Aman dikkat et de düşme."

"Şansını zorlama Beste." beni sinir etmeye devam ederek "Yapsam ne olur gidip yine arkadaşlarına ağlar mısın?" sinirden dişlerimi sıkarken

"Çekil önümden." tam onu iteceğim esnada yüzüme sertçe bir tokat yemem geç kalmadı. Gözlerim şok ve sinirle açılırken arkadan tanıdık bir sesin "Siktir!" dediğini duydum . Ayaz olmalıydı fakat şu an bunu düşünecek halimde hiç değildim. Beste yanındaki kızlara baktığında kızlardan birisi beni tutarken Beste bu sefer saçıma yapıştı. Çok geç kalmadan etrafımda bizimkileri gördüm canım acısa da bu durum komiğime gitmedi değil Ecrin beni tutan kızı ısırırken Dilara diğerlerine rastgele vururken Yüsra ise Beste'nin sırtına tırmanmış saçlarını çekerek

"O pis ellerini benim güzel sarışınımdan çek çakma sarı!" diye bağırırken saçlarımı çekerken Beste saçlarımı bırakarak sendeleyerek geri çekildiğinde hızla kendimi toplarlayıp o an kuvvetli bir vuruş yaparım. Diğer tarafa döndüğümde Dilara yerde bir kızla yuvarlanarak kavga ederken, Ecrin ise sanki o günün hırsını alırcasına birinden diğerine geçerek tüm sinirini çıkarıyordu. Yüsra Beste'nin sırtından inerek başka bir kıza vuruş yapmaya koştu ve vurduğunda komikçe bağırarak "Yüsra vurdu ve gol oldu!" gülerken serbest kalmış Beste tam bana tokat atacakken havadaki bileğini yakaladığım gibi boşta kalan elimle sert bir tokat atarak "Ben bir numarayı ikinciye yemem Beste " Beste tokat etkisiyle dururken diğerlerine baktım gülmemei durduramadım kavgada olsakta çok komiklerdi. Yüsra masanın üzerine çıkmış diğer kızların üzerine masadan atlıyordu. Dilara sonunda kızla yerde yuvarlanmayı bitirmiş olacaklar ki birbirlerinin saçlarına dolanmışlar, Ecrin ise elindeki çantayla acımadan vuruşlar yapıyordu. Arkadan birkaç koşma sesi duyduktan sonra Çınar'ın "Lan tutun şu manyakları!" diye bağırıdğını duydum.

Ayazın kollarını belimde hissetmem geç olmadı beni sıkıca sararak güçlü kollarıyla havaya kaldırdığında tekmeler savurmaya çalıştım.

"Bırak da döveyim şu şıllığı." Ayaz ise daha sıkı tutarak "Ya kızım bir rahat dur!" Kafamı çevirdiğimde diğerleri de benimle aynı şekildeydi.

Çınar Dilara'yı sıkıca tutuyor ve haraket etmesine izin vermiyor. Fatih ise Yüsra ile uğraşıyor ama en zoru o tabii ki ama en komiği ise diğerleri bizi tutarken Aras hiçbir şey yapmadan Ecrin'i izleyerek eliyle alkış tutuyor ve mini tezahüratla "Helal kız sana!" Çınar ters ters bakarak

"Aras,abi, sen salak mısın tutsana kızı!" Aras gerçekliğe dönmüş gibi bir küfür savurarak hızlıca Ecrin'i yakaladı. O esnada Fatih Yüsra ile uğraşmaktan bıkmış olacak ki adını bağırdığında Yüsra "Ne var lan Yüsra,Yüsra kafamı şişirdin Yüsrana sokayım senin!"

Bense Artık Ayaz'ın tutuşu o kadar sıkılaştı ki pes ederek çırpınmayı bıraktım. Çınar Dilarayı, Aras Ecrin'i, Fatih ise Yüsra'yı sakinleştirmeye çalışıyordu. Beste Ayaz ve diğerlerine bakarak masum rolü oynayamak için role girerek sahte göz yaşları akıtarak

"Ayaz bu pis kız bana ne yaptı gördün değil mi?" sinirle gülerek "Role bak ya çıldıracağım kızım gelsene sen şuraya seni bir döveyim." diyerek tekrar çırpındığımda Ayaz Beste ve ekibine bakarak "Burdan defolun!" sesi sert bir emir gibiydi çırpınmayı bıraktım. Beste role devam ederken tam "Ama" derken Ayaz "Beni tekrarlatma Beste!" Beste ve arkadaşları çıktığında Ayaz bizi izleyen diğer müşterilere baktığında heps sanki izlemiyormuş gibi hemen önlerine döndüler. Erkekler ise bizi bırakmadı. En başı belada olan Fatih olacak ki Yüsra çıldırmış durumda ona söverek "Bırak da döveyim şu şıllığı şimdi başlayacağım sana da senin koluna da ,Yüsra diyip durma ne Yüsra sana da sokayım senin Yüsrana da bıraksana olum!"

Selammm yeni bölüm burada bölüm hakkında düşünceleriniz nelerdir veya karakterler çok merak ediyorum. Yeni bölüm bir veya iki güne gelir iyi günler ballarımm 💜