Yeni Üyelik
16.
Bölüm

13. Bölüm

@hopemiho_94

Selammmmm,

Aşklarım oy ve yorum sayısı az geliyor ve benim bölüm atma hevesim kaçıyor. Sizin yaptığınız yorumlar ve oylar benim bölüm atmama heves veriyor.

Lütfen daha çok oy ve yorum yaparsanız sevinirim. Hepinizi çok seviyorum...

Lavin Çevik

​​​​​​Kafam çatlıyordu. Başım dönüyordu. Sanki birisi kafama balyoz geçirmişti. Dün en son yemek yediğimizi hatırlıyorum. Ve içkiyi fazla kaçırdığımı tahmin ediliyordum.

İnşallah garip ve utanç verici hareketler yapmamışımdır.

Yatakta doğrulduğum da başım çatlıyordu. Elimle başımı tuttum. Ayrıca midem ağzıma dayanıyordu.

Mşdemin bulanacağını hissettim ve hemen lavaboya koştum. Hemen klozeti açıp içine kustum.

O kadar kustum ki bir süre organlarımı çıkardığımı zannettim.

Kusmam bitince ayağıya kalktım ve yüzümü soğuk suyla yıkadım. Suyu ellerime akıtıp boynuma değdirdim.

Saçımı tepeöden topuz yapıp aşağıya indim. Öncü mutfakta kahvaltı ediyordu.

"Günaydın." Dedi yumurtasını keserken. Bende gittim ve karşısına oturdum.

"Şey... Öncü dün gece fazla birşey yaptım mı? Yani seni utandırdım mı?" Utançtan kıpkırmızı olduğuma yemin edebilirdim.

​​​​​​Öncü Önder

Beni öpmek dışında fazla haddini aşmamıştı. Her kim olursa olsun benim hayatımda tek bir kadın vardı. Rahmetli ablam. Eda Ablam.

Lavin Çevik

"Hayır. Fazla birşey yapmadın ama bir daha seninle dışarı çıkmayacağıma eminim." Elindekileir bırakıp bana, mavi gözlerime odaklandı kömür gözleri.

Gözleri o kadar güzeldi ki... Ama şöyle bir söz vardır: gülü seven dikenine katlanır.

Benim dikenim ise o karanlığın içinde kaybolmamdı. Gülü ise... Bilemiyorum galiba yok.

Cidden o kadar şey yapmışmıydım? "Cidden seni utandırdım mı? Özür dilerim."

"Özür dileme kısacası özür dileyeceğin şeyleri yapma." Dedi askeri sesiyle. Allah'ım ne yapmıştım.

Öncü Önder

Beni öpmüştü. Biliyorum sarhoştu ama yine de yaptığı beni sinirlendirmişti.

Sessizce kahvaltıma döndüm.

Lavin Çevik

Kahvaltımı yaptıktan sonra ayapıya kalktım. Ama üstüm... Çok rahattı. Hemen üstüme baktım.

Hayır üstüm değişmişti. Hayır!

Öncü çoktan gittiği için ona birşey sormamıştım. Açıkçası soramazdım da çünkü dün gece her ne yaptıysam çok kötü birşey yapmıştım.

Allah'ım niye bunları ben hatırlamıyorum?

Ben mutfağı toplarken ev telefonu çaldı. Gittim ve açtım.

"Lavin bugün akşam son. Eğer bu akşam Öncü ile evlenmeye gelirsin ya da hem o ölür hem sen."

Telefon kapandı. Kesin babamın adamlarıydı. Ve ben bunu Öncü'ye söylememiştim daha.

Derin nefes aldım. Öncü'yü aramak istedim ama telefonum yoktu.

Son olarak lojmana gitme kararım gözüme cazip geldi.

Hemen odaya çıkıp kısa bir duş aldım. Sonra da tayt ve üzerine koyu lacivert bir kazak giydim.

Saçlarımı da tepemde at kuyruğu yaptım.

Aşağıya inip spor ayakkabılarımı giydim tamamen güzel ve şık. Ayrıca sportif.

Ev büyük ihtimalle lojmana yakındı.

Dışarı çıktım ve bir kaç dakika yürüyüp lojmana geldim. Tahmin ettiğim gibi lojmana yakındı.

Lojmanda beni bir asker karşıladı. "Giremezsiniz."

"Bende hoşbuldum. Öncü, Komutanı görebilir miyim ?"

"Onun işi var. Ben yardımcı olayım."

Kardeşim bana yerini göster.

"Ben onu göreceğim ama."

"İşi var." Ukala sinirim tepeme gelmişti. Sonunda dayanamayıp, " Kız arkadaşıyım." Dedim. Adam bana kaşlarını çattı ama sonra, " Gelin." Dedi. Bende adamı takip ettim.

Bir kere daha girdiğim odaya girdim. "Ben komutanımı çağırıyorum." Dedi ve çıktı.

Odaya ilk girdiğimde dikkatimi çeken şey koskocaman bir Atatürk portresiydi.

Kapı sertçe açıldığında arkama dönüktüm.

"Siz ne kimsiniz de kendinizi kız arkadaşım diye tanıtı-"

Ona döndüğümde lafını yuttu.

"Üzgünüm eğer öyle demeseydim beni almazdı."

"Ne işin var burada?" Dedi.

"Seninle birşey konuşmam lazım."

"Seni buraya kadar getiren nedir?" Kömür gözleri benim üzeirmde ve giydiklerim de dolandı.

"Babam ve annem gelmişti ya."

Sandalyeye oturdum ve o da oturdu. "Ee" dedi devam etmem için.

"Babam bizim evlememiz gerektiğini söylüyor. Yoksa..." Elini masaya vurdu.

"Yoksa ne?!" Gözleri daha da koyulaştı. Derin bir nefes alma ihtiyacı duydum.

"Lütfen Öncü bir ay sonra boşanırız. Bak zaten benden bir ay sonra kurtulacaksın."

O da derin nefes aldı.

"Bir ay. Ne zaman?"

"Bu akşam."

 

 

 

Loading...
0%