Yeni Üyelik
20.
Bölüm

15. Bölüm

@hopemiho_94

Evliliğimizin üzerinden bir hafta geçmişti. Yeni eve geldiğimiz için benim konaktaki eşyalarım da buraya getirilmişti.

Onunla aynı odadaydı eşyalarımız ama Öncü genellikle oturma odasında yatıyordu. Ona ne kadar ısrar etsem de istememişti.

Havalar artık soğumuştu ve geceler uzamıştı. Havanın kararmasını sitedeki balkondan izliyordum.

Etrafına sardığım şal beni fazla sıcak tutmasa da dayanıyordum soğuya.

Kapının açılma sesini duyduğumda içeri giridm. Öncü kapıya yaslanmış botlarını çıkarıyordu.

Günlük rutinimizde Öncü eve gelir üstünü değiştirir ve yemek yapmaya koyulurdu ama bu sefer yemeği ben yapmıştım.

"Hoşgeldin." Dedim yanımdaki kolona yaslanarak.

"Hoşbuldum," Gözleri üstümde dolandı. "Sana demedim mi balkona fazla çıkma diye?" Omuz silktim. "Ne yapabilirim seviyorum." Havayı izlemeyi seviyorum.

Kafa sallayarak odamıza girdi.

Kısa süre sonra üzerinde beyaz bir tişört ve siyah eşofmanla geldi.

Tezgaha dopüğru giderken koşarak onun önüne geçtim. Ellerimi havaya kaldırıp durmasını sağladım.

"Hop hop dur bakalım bugün yemekleri ben yaptım." Üstüme bir adım attı ve ellerim göğsüne çarptı. Hemen elleirmi indirdim ve dudağımı dişledim.

Yüzüme eğildi. "Hadi bakalım."

Geçip masaya oturdu. Bende kendimi toparlayıp iki tane servis tabağını çıkardım. İçine yaptığım et ve pilazdan koydum.

Bence güzel yapmıştım. Ama tadına bakmamıştım. İlk denwmeyi onun yapmasını istemiştim.

Yemekleri masanın üzerine yerleştirdim. Kendi tabağını alarak karşısına oturdum. Kömür gözleri beni takip ediyordu.

Elimi ona başlaması için uzattım. Kaşığı kavrayıp pilavdan bir kaşık aldı ve yedi.

Pilavı yemesiyle yüzünü ekşitti.

Hey o kadar kötü olamazdı ya! Dayanamayıp bende bir kaşık aldım. Elime peçete alarak pilavı içine bıraktım.

Tuzlu olmuştu. Hem de çok. Yaptığım harekete güldü. Gülünce yanağının yanında iki tane çukur oluştu.

Gamzesi vardı. Gözlerim açıldı. "Aa senin gamzen var bak benimde var!" Gülümseyerek gamzelerimi ortaya çıkardım.

Öncü Önder

Ah be vicdansızın kızı öyle gülme be!

Lavin Çevik

​​​​​​Bana şaşırmış gözlerle baktı ve, "Biliyorum." Dedi. Sonra yemeğe ve bana baktı. Allah'ım onu unuttum. Dudağımı kemirmeye başladım.

"Dudağını kemirme." Diye beni uyardı. Sandalyesinde arkaya yaslanıp kollarını birbirine bağladı. Kasları daha belirginleşti.

Dudağımı kemirmeyi bıraktım. Kafamı masaya eğip, "Özür dilerim seni aç bıraktım."

Kafamı kaldırdığımda göz göze geldik. İç çekti.

"Ah maviş ah ne yapcaz seni?" Masanın üzerinde bana eğildi. Ona gülümsemeye çalıştım.

"Sipariş edelim mi?" Dedi. Bu fikir bana cazip geldi. Ellerini birbirine çarptım. Sonra farkedip durdum ve dudaklrımı birbirine bastırdım.

Öncü yemeği sipariş etti. Bende izleyecek film bulamadığım için Winx club açtım.

İlkte yargılasa da izlemeye devam ettik. Pizza sipariş etmişti. Koltukta bağdaş kurmuştuk ikimiz. Hem pizza yedik hemde Winx izledik.

Sonunda yemeğmizi bitirdiğimizde ben mutfağı topladım o ise Winx izlemeye devam ediyordu.

Dört bölüm izledikten sonra yataklarımıza çekildik.

Sabahın erken saatlerinde kapının eşiğine yaslanmış Öncü'nün bakışlarıyla uyandım.

"Sapık mısın?!" Diye bağırdım. Kinaye yapıyordum. Ama utancımdan kafamı yorganın içine soktum.

"Ne? Uyurken çok çirkinsin." O da kinaye yapıyordu. Ama yine de ona içerden göz devirdim. "Neden geldin?" Dedim kafamı yorganın içinden çıkarmadan.

"Hani burası benim odam ya kıyafetlerimi alcam." İçerde nefessiz kaldığım için kafamı çıkardım. Dolabının önüne geçti onu arkasından izliyordum. Bir çırpıda tişörtünü çıkardı.

Ellerimle gözlerimi kapadım. Allah'ım ne yapıyor bu? Ellerimi yavaşça araladığımda geniş omuzlarıyla ve biçimli sırtı ile göz göze geldim.

Güzeldi. "Manzaran güzel mi Maviş?" Diye sordu. Utançtan kıpkırmızı olmuştum. Hemen yataktan ayağıya kalktım. Tam çıkmak üzereyken beni durdurdu. "Benimde bir manzaram olsun Maviş." Onu aldırmadan salona geçtim.

Salonda volta attım. Sonunda Öncü çıkmıştı. Onun yanından hemen odaya geçtim. Kapıyı üzerime kilitledim.

"Benim manzaram nerde Maviş?" Kapıyı araladım ve ona, "Manzaran yok siktir git." Gülümsedim.

"Seni hapse tıkabilirim." Hemen dolabıma yöneldim ve birkaç parça üzerime giydim.

Salona geçtiğimde çoktan çıkmıştı. Kendime bir kahvaltı hazırladım. Kahvaltımı yedikten sonra oturma odasında telefonda takıldım.

Birkaç saat sonra kendimi pek iyi hisatmedim. Açıkçası berbattım ve üşüyordum. Banyoya gidip yüzümü soğuk suyla yıkadım.

Başım ağrıyordu ayrıca ateşimde vardı. Yatağıma gidip bri uykuya ihtiyacım olduğunu ilan ettim.

 

 

Kaç saat uyuduğumu kestirmeden kapının açılışına uyandım. Öncü gelmişti. Ayağıya kalkmak istedim ama pek yapamamıştım. Öncü kapımı tıklatıp içeri girdi. "Tembel teneke seni." Diye sitem etti.

Dolabından normal kıyafetlerini alacağına siyah boğazlı bir kazak ve bol kumaş bir pantolon aldı.

"Bir yere mi gidiyorsun?" Dedim. Sesim yorgundu. "Evet gidiyoruz. Bizimkiler düğün için restorana çağırıyorlar."

"Tamam." Ayağıya kalkarken bana baktı. "Sen iyi misin?"

"Gibi." Dedim dürüstçe.

"Eğer istersen gitmeyelim." Hayır olmaz. Düşünmüşler o kadar.

"Gidelim gayet iyiyim." Bende dolabıma geçip bordo askılı saten bir elbise aldım. Acaba çok iddialı mı olmuştum.

Aman hayır.

'Örnek'

Elbiseyi giydiğimde boy aynasından kendime baktım. Güzel. Makyaj yaptıktan sonra salondaki Öncü'nün yanına gittim.

Öncü Önder

​​​​​Sınav mısın kızım sen?

Lavin Çevik

Öncü beni baştan aşağıya süzdü. Sonra, "Hava soğuk gibi." Dedi.

"Alışkınım." Gülümsedim. Etrafımda döndüm ve kapıya yöneldim. Kapıdan çıkınca Öncü'nün hakkı olduğunu anladım. Ama zaten içeride yemek yiyecektik.

Sıkıntı yok!

Arabaya bindik ve restorana girdik. Kısa sürede bizimkiler gözüme çarptı. Bizimkiler?

Sercan, "Yenge bu güzellik ne ya?" Gülümsedim.

Eray, " Sercan sus. "

Tuğçe, "Hoşgeldin Öncü." Ben?

Asiye, "Hoşgeldiniz çifte kumrular."

Emrullah yine yoktu sanırım karısıyla yiyordu.

Hepimiz masaya oturduğumuzda şekil şu şekildeydi.

En başta Sercan, çaprazında Öncü, diğer çaprazında ben, Öncü'nün yanında Tuğçe, benim yanımda Eray, Eray'ın yanında Asiye.

Hepimiz oturduğumuz da siparişleri verdik. Tuğçe o kadar Öncü ile ilgileniyordu ki... Adam evli yahu!

Öncü, "Hanımcı Emrullah yine mi gelmedi?"

"Hanımcı mı?" Dedim göz teması kurarak.

Sercan, "Hanımcı yenge o."

Asiye, "Bence de hanımcılıkla alakası yok adam karısını seviyor."

Eray, "Bence de." Asiyeye baktı.

"Hem zaten hanımcılık öyle birşey değil." Dedim. Sadece Öncü'ye bakarak. Siparişler geldi. Herkes yemeğini yerken bir ara Tuğçe Öncü'ye çok yaklaşmıştı. İlkte bunu göz ardı ettim.

Yemeğimi fazla yemeden bıraktım çünkü iştahım yoktu. Başım da dönmeye başlamıştı. Tuğçe, Öncü'nün elini tutarken sinirim tepeme geldi.

Elimi hafifçe masaya vurdum. "Aşkım yanıma gelir misin?" Dedim Öncü'ye. "Sensiz yemek yiyemiyorum da." Dudaklarımı büktüm.

Öncü ve Eray yer değiştiriken Tuğçe Öncü'yü tuttu. "Sonra gitsen?" Öncü elini serçe çekti ve yanıma geldi.

Öncü yanıma oturdu ve kulağıma yaklaştı, "Geldim yemeğini ye." Dedi. Midem kaldıramazdı.

"İştahı yok." Karnıma bir acı girdi. Belli etmemek için elimi masanın altına kaydırdım.

Elimle Öncü'nün ayağını sıktığımda bana baktı. "İyi misin?"

Başımı hayır anlamında salladım. "Midem bulanıyor."

Tamam işte şimdi midem ağzıma gelmişti.

"Kusacağım." Öncü hemen ayağıya kalk​tı ve elini ayaklarımın altından geçirerek beni kucağına aldı.

Elimle ağzımdaki kusmuğu bastırıyordum. Öncü sonunda kadınlar tuvaletine girid ve beni tuvaletln içine soktuğunda.

İçimde ne varsa boşalttım. Öncü arkadan saçlarımı tuttu.

Ben kusmamı bitirdikten sonra yüzümü yıkadı. "İyi misin?" Dedi.

"Eve gidebilir miyiz?" Dedim.

Beni kucağına aldı. Masamıza giderken herke sbize bakıyordu. Onun göğsüne daha çok sokuldum çinlü üşüyordum.

"Abi iyi misin?" Dedi Asiye. Abi değil ben iyi miyim?

Öncü tek kelime etmeden eşyalarımızı aldı ve arabaya bindik.

Nasıl buldunuz?

Uzun bölüm attım daha çok oy ve yorum bekliyorum.

Oy ve yorum yapmayı unutmayın ❣️

​​​​​​

 

Loading...
0%