Yeni Üyelik
29.
Bölüm

20. Bölüm

@hopemiho_94

23 Temmuz, 2012

Süleyman Ağa diğer günlerde yaptığı gibi avlunun ortasında oturmuş köpüklü Türk kahvesini yudumluyordu.

Sıcak bir gündü. Ağa'nın keyfi oldukça yerindeydi. ​​​​​ Bugün hevesle beklediği Osman Ağa gelecekti.

Kahvesini yudumlamaya devam ederken avlunun kapısı açıldı ve içeriye Lavin girdi.

Kız daha 9 yaşında olmasına rağmen dikkat çekici güzelliğe ve masmavi gözlere sahipti.

İlk doğduğu zaman Ağa bunu yadırgamıştı. Çünkü ne onun gözleri maviydi ne de eşinin gözleri.

Özellikle de masmavi gözleri hiç görmemişti öncesinden. Lavin uzun yere kadar değen beyaz bir elbise giymişti.

Lavin beyaz rengi seviyordu ama böyle sevmiyordu. Zorla giydirilmeyi.

Lavin babasını gördüğünde afalladı hemen mavi gözlerini eğip oradan uzaklaştı.

​​​​​Ağa ise şunu düşünüyordu; kızı güzeldi ne de olsa güzel malı herkes severdi diye geçirdi içinden.

Ağa çocuk gelin satmazdı çünkü onun asıl derdi kızının düşeceği durum değil asıl derdi namıydı.

​​​​​Süleyman Ağa şöhreti ile biliniridi Şırnak'ta.

​​​​​Zaten istese de yapamazdı çünkü onu engelleyen biri vardı.

Lavin adımlarıyla mutfağa giderken kapı tekrar açıldı ve içeri komutan girdi. Ömer Önder girdi içeri heybetiyle. Yanında oğlu vardı.

Lavin onları görünce durdu ve merdivenin arkasından onları izlemeye koyuldu.

"Hoşgelmişsin Komutan." Dedi Süleyman Ağa neredeyse ondan üç yaş büyüktü.

"Hoşbuldum Ağa. Niye çağırdın beni?" Dedi Ömer Komutan.

Ağa'nın bakışları çocuğa Öncü'ye kaydı. Öncü de tıpkı babası gibiydi.

Öncü dikkatini adama vermedi. Dikkatini birisi çekmişti.Onun dikkatini çeken asıl şey merdivenlerin arasından masmavi gözleri ile onları izleyen kızdı.

Öncü'nün koyu gözleri apaçık masmavi gözlerle karşılaştı.

Lavin ona ruhani bir tavırla gülümseyip göz kırptı. Öncü sendeledi.

Süleyman Ağa çocuğun baktığı yeri gördü. Öncü'ye dünüp, "Kızımı çok beğendin herhal?" Öncü bakışlarını ağaya çevirdi.

​​​​​​Daha 12 yaşında olmasına rağmen keskindi bakışları. Babası gibi. Ama bir o kadar da annesi gibi merhametliydi.

Öncü hareketinden ödün vermedi. Ömer, "Beni neden çağırdın?!" Diye gürledi.

Öncü baktı ağaya. "Buraya hayırlı bir işe engel olmaman için çağırdım seni." Dedi Süleyman Ağa.

​​​​​Babası Öncü'ye göz işaretleri ile gitmesini söyledi. Öncü küçük kızın gittiği yere gitti.

Ömer Komutan büyük heybeti ile Ağa'nın karşısına oturdu. "Neymiş bu hayırlı iş?" Dedi Ömer tükürcesine.

"Bağa bak komutan bugün kızığmın alıcısı geliyor."

​​​​​​Komutan sinirlendi çünkü Lavin'in neler çektiğini biliyordu. Ağa elini masaya vurdu. "Kaç yaşında lan Lavin sen ne yaptığını zannediyorsun?!" Ağa cevap vermedi.

Lavin ise olan biteni merdivenin arkasından izliyordu. Neler olduğunu pek anlamamıştı. Alıcı neydi? Satmak neydi?

Lavin izlemeye devam ederken birisi tarafından dürtüldü. Lavin şaşkınca bakarken Öncü, "Büyükleri dinlemek sana göre değil." Lavin'in kaşları çatıldı. "Niye sana göre mi?" Dedi. Gözleri mavi bir alevle yanarken.

"Hayır Maviş ama kötü birşey." Lavin dudak büzdü. "Satmak ne demek?" Dedi masumluğuyla.

Öncü duraksadı. "Bir malı para karşılığında satmak."

Lavin, "İyi ama ben mal değilim ki."

"Tanıyamadan birşey söyleyemem." Yanlış anladığı barizdi. Lavin deri nefes verdi ve yere değen eteğini kaldırarak ona baktı. "Eşya olan mal,mal." Dedi.

"Benimle doğru konuş Maviş."

"Adım Maviş değil siyahiş." Öncü kaşlarını çattı. Evet Lavin de Öncü'nün gözlerine göre renk takmıştı.

"Neyse çok konuşma benimle." Dedi Öncü.

Lavin Öncü'ye bir adım attı. Tam konuşacakken avludan ses yükseldi.

"Lan adam senin yaşında!" Dedi Komutan.

"Benden daha zengin ama." Dedi Ağa kahvesini yudumlarken.

Ağanın bu tavrı Komutanın hoşuna gitmemişti.

"Bana bak ağa eğer sen öyle birşey yaparsan bu evden ya senşn ya da benim ölüm çıkar."

Avlunun kapısı açıldı. İçeri Osman Ağa ve karısı girdi. Osman Ağa da zengindi varlıklıydı ama tek eksiği umursamazlığıydı.

Evet Osman Ağa bir sapık gibi Lavin'i parkta oynarken görmüş ve beğenmişti. Özellikle de Lavin'in beyaz giymesi daha çok dikkatini çekmişti.

Osman Ağa işte o zaman Süleyman Ağa'ya haber salmıştı.

Osman Ağa Komutanı görünce aldırış etmeden Süleyman Ağa'nın yanına oturdu.

O sırada Ömer Komutan sinirden köpürüyordu.

​​​​​Onun için olmamalıydı böyle şeyler çocuklarını da yetiştirecekti aynen böyle.

"Hayde Komutan sen git bizim konuşacaklarımız var."

Komutan gitti çünkü gitmezse ya birisini öldürüp görevinden olacaktı ya da burada onaltı dinleyecekti.

​​​​Komutan oğlu Öncü'yü çağırdı. Öncü, Lavin'in yanından ayrılarak babasının yanına gitti. Komutan oğlunu da alarak avluyu terk etti.

"Ee Süleyman yok mu benimki?" Benimki dediği parktan gelmişti. "Ağa seninki vardır ama başlık parasının ne edeceğiz?"

"Başlık parasını vereceğim." Dedi Osman Ağa kendinden emin bir şekilde.

"Hatce kızı getir!" Diye bağırdı Süleyman Ağa.

Hatice kızını alarak avluya çıktı. Hatice Süleyman Ağa'nın yanına gitti ve kulağına eğildi. "Ağam kız daha adet olmamış." Süleyman Ağa Hatice'nşn söylediğiyle ona bir tokat attı.

"Böyle şeyleri bağa söyleme demedim mi ha?" Dedi yerdeki Hatice'ye bakarak. Hatice uyanmıştı. Lavin ise herşeyi izliyordu.

Hatice kalkarak avlunun arkasına gitti. Lavin ise sadece duruyordu.

​​​​​Osman Ağa Lavin'i yanına çağırdı. Lavin gitti. Osman Ağa Lavin'i kucağına oturttu ve pisli düşünceleriyle kızın masum ve çocuksu kokusunu içine çekti.

Lavin aniden kalktı ve odasına koştu. Farketmişti neler olduğunu.

 

​​​​Evden çıkan Öncü ve Komutan lojmana gidiyordu. Komutanın aklını o küçük kıza olanlar kurcalamıştı. Hazmedemiyordu olanları.

Öncü ise babasına bakıyordu sessizce. Komutan durdu ve oğluna baktı. "Oğlum," derince bir yutkundu. "Bak o içerdeki mavi gözlü kıza birşey olmamalı." Mavi gözlü diye bahsetmişti çünkü gözleri dikkat çekiyordu.

"Neden?" Dedi Öncü. O da olanları kavramış gibiydi. "O kızı koruyacaksın sende benim gibi asker olup Şırnak'a geleceksin."

Öncü zaten asker olmayı istiyordu. "Söz mü?" Dedi Komutan.

"Söz baba Maviş'i koruyacağım."

 

Nasıl buldunuz?

Oy ve yorum yapmayı unutmayın ❣️

BAna Pinterestten ulaşabilirsiniz. Adım: Hopemiho94

 

​​​​​​

​​​​

 

​​​​

 

​​​​​

​​​​

​​​

Loading...
0%