Yeni Üyelik
8.
Bölüm
@iam.ayrin

Selam hemen bölüme geçin yorumlarda buluşalım 💚

 

Keyifli okumalar!

 

Multimedya: Ares Zezel (Samael)

 

{•}

 

Renat'a başka bir soru soracakken Samael mutfağa girdi.

 

"Hazır mı kahvaltı?"

 

Renat, Samael'e bakıp "hazır olacak birazdan sen Karya ya yardım et istersen." Dedi. Samael yanıma gelip "ne yapmamı istersin güzelim?" Diye sordu.

 

Onun eline bir kaç malzeme verip yerleştirmesini söyledim. Samael'in yardımıyla kısa sürede işimiz bitmişti.

 

Renatta kahvaltıyı hazırlamış bizi bekliyordu. İşimiz bitince hepimiz masaya oturduk ve kahvaltı yapmaya başladık. Renat açıkçası gayet güzel şeyler hazırlamıştı. Tabağıma lezzetli görünen omletten koydum. Ağzıma omletten attığım da kaşlarım beğeni ile kalktı. "Ellerine sağlık Renat omlet çok güzel olmuş."

 

Renat gülümseyip teşekkür ederken omletimden bir parça daha attım ağzıma. Cidden çok güzel yapmıştı.

 

Kahvaltımızı sessiz sedasız bir şekilde yaparken Samael'in telefonu çalmaya başladı. Ekrana bakıp masadan kalktı. Mutfaktan çıkıp telefonu açtı.

 

"Alo..."

 

Sesi gittikçe uzaklaşırken bizde kahvaltımıza devam ettik. Samael bir kaç dakika sonra geri geldi. Renat doymuş olacak ki bu kez o masadan kalktı. Samael ile yalnız kalınca arabayı sürmeyi öğreteceği geldi aklıma.

 

"Samael."

 

Sesimi masum çıkarmaya çalışmıştım. Samael başını kaldırıp bir kaç saniye yüzüme baktı.

 

"Güzelim."

 

Sesi soru sorar gibi çıkmıştı. Ses tonu gerçekten çok güzeldi. Tok ve erkeksi.

 

"Hani araba sürmeyi öğretecektin ya. Şimdi öğretir misin?"

 

Samael tek kaşını havaya kaldırdı. Başımı masumca yana yatırdım. Samael bir kaç saniye bana bakıp geri yemeğine döndü.

 

"Olmaz Lilith."

 

Gözlerimi devirip "neden olmaz?" Diye sordum. Samael çatalını tabağının kenarına koydu.

"Güzelim şimdi araba mı sürmek istiyorsun?"

 

Başımı hevesle salladım. Samael ağzını peçeteye silip ayağa kalktı. "Pekala kalk bakalım gidiyoruz." Şaşkınca ona bakıp "öğretecek misin yani?" Dedim. Dudağının kenarı yukarı doğru kalktı.

 

Samael yürümeye başlayınca masadan kalkıp onu takip ettim. Bu kez farklı bir arabanın önünde durunca kaşlarım şaşkınlıkla havaya kalktı.

 

"Az önce başka bir araba ile gittik bu nereden çıktı?"

 

Sorum üzerine Samael "her evimde en az üç tane araba olur Lilith farklı arabalar görmeye alışsan iyi edersin." Dedi. Samael cidden zengin bir adamdı. Kimin evinde üç tane araba olurdu ki?

 

"Kaç tane evin olduğunu sormaya korkuyorum."

 

Alayla söylediğim şeye karşın yine dudakları iki yana kıvrıldı. Yosun yeşili gözleri güneşin altında parlarken onları sanki bir hazineymiş gibi saklamak adına güneş gözlüğünü taktı. Arabasına bindiğinde "atla güzelim." Dedi.

 

Bu söylediğine kıkırdamadan edemedim. Arabaya bindiğimde araba resmen ben pahalıyım diye bağırıyordu. Deri koltuk beni hemen sararken Samael arabayı çalıştırdı. Bu araba diğerine göre daha çok hoşuma gitmişti. Diğeri de güzeldi fakat bu çok daha güzel gelmişti gözüme.

 

"Nerede öğreteceksin?"

 

Dışarıya bakarken sorduğum soru üstüne Samael "boş bir alan var burada orada süreceksin. İnsanları ezmeni istemeyiz değil mi Lilith?" Dedi. Ona başımı sallamakla yetindim.

 

Daha önce araba kullanmamıştım. Fakat öğrenmeyi hep çok istemiştim. Şansa bakın ki bana arabayı öğretecek olan oydu. Hani şu beni kaçıran adam. Beni beyazlar içinde bir odaya hapseden adam. Bunu bana iki ay önce söyleselerdi güler geçerdim sanırım fakat şuan bunu yaşıyordum. Hayat sürprizlerle doluydu.

 

Samael arabayı durduğunda geldiğimiz yere baktım. Boş bir araziydi. Benim gibi acemi bir sürücü için gayet güzel bir seçimdi.

 

Arabadan inip sürücü koltuğuna geçtim. Samael de yolcu koltuğuna geçti. Pekala sadece bir arabaydı değil mi? O kadar da zor olmasa gerek.

 

"Pekala güzelim şimdi ilk yapman gereken şey kemerini bağlamak."

 

Bunu elbette biliyordum fakat heyecandan unutmuştum. Kemeri takıp bakışlarımı ona çevirdim. Samael başını yana yatırmış bana bakıyordu. Neden öyle baktığını anlamazken bir anda bana yaklaştı. Göz bebeklerim bu duruma karşın büyürken Samael elini bacaklarımın arasına götürdü.

 

"Ne yapıyorsun Samael?"

 

Telaşlı soruma cevap vermeyip koltuğun hareket etmesini sağladı. Ne olduğunu anlamazken bir anda öne doğru geldim. Samael koltuğu bana göre ayarlamıştı. Şaşkın bakışlarımı görünce "nefes Lilith. Nefes al sadece koltuğu ayarladım. Sen başka bir şey mi sandın?" Dedi. Pekala şuan tam yüzümün önündeydi yüzü ve elleri bacaklarımın arasındayken aklım fazlasıyla farklı yerlere gidiyordu.

 

"Araba Samael. Araba süreceğiz."

 

Başını ağır ağır salladı. "Bu pozisyonda ne yapabiliriz ki başka? Elbette araba süreceğiz." Bu söylediği fazla mı erotik gelmişti yada benim mi yine hormonlarım ayaklanmıştı.

 

Samael ağır ağır geri çekilirken serçe parmağının bacağıma değdiğini hissettim. Bu o kadar kısa bir an sürmüştü ki yine nefesimi tutmama neden olmuştu.

 

Bunu anladığında yüzünde yine o gülümseme yer edindi. Nefesimi yavaş yavaş verirken bakışlarımı Samael den aldım.

 

"Pekala güzelim bir ayağın frende bir ayağın da debriyaj da olsun. Şu düğmeye bas."

 

Söylediği düğmeye bastığımda Samael el frenini indirdi.

 

"Ayağını frenden çek. Debriyajdan ayağını yavaş yavaş çekerken aynı zamanda biraz da gaz ver."

 

Söylediğini yaparken araba hızla öne atıldı.

 

"Güzelim yavaş yavaş dedim neden hızlı çekiyorsun ayağını?"

 

Ona mahçupça baktım. Samael bakışlarımı anlayıp "hadi bir kez daha dene. " Dedi. Başımı sallayıp yeniden söylediği şeyleri yapmaya çalıştım. Araba yine hızla öne atıldığında Samael sabırla yine anlattı.

 

Onun direktiflerine uyarak bir kez daha denedim. Bu kez arabayı kaldırmayı başarırken heyecanla Samael'e baktım. Samael bakışlarımı görünce "güzelim biliyorum çok yakışıklıyım ama bana değil yola bakman gerekiyor" dedi.

 

Ona gözlerimi devirip yola baktım. Samael de vitesi ayarlıyordu. "Hızını arttır biraz Lilith." Söylediğini yapacakken araba bir anda öne atıldı. Korkuyla Samael'e baktığım da "güzelim debriyaja basman gerekiyor hızını arttırırken." Dedi.

 

Başımı sallayıp arabayı yeniden kaldırmaya çalıştım fakat sürekli öne atıyordu araba kendini. Samael ise oldukça sabırlıydı bu konuda. Beni azarlamıyor gayet nazik bir şekilde anlatıyordu.

 

O zaten bana hiç kaba davranmamıştı sadece beni başkası sanıyordu ve yanında tutuyordu.

 

"Samael olmuyor bu yapamıyorum."

 

Üzgünce söylediğim şeye karşın Samael arabadan indi. Kapımı açıp "in" dedi. Üzgünce arabadan indiğimde Samael koltuğu kendine göre ayarlayıp bana baktı.

 

"Gel."

 

Tek kaşım havaya kalktı. Samael gözlüğünü çıkartıp yosun yeşili gözlerini gözlerim ile buluşturdu.

 

"Güzelim kucağıma gel."

 

Başımı iki yana salladım. Eğer onun kucağına oturursam pekte iyi şeyler olmazdı üstelik özel günüm yaklaşırken ve hormonlarım tavan yapmışken bunu yapamazdım.

 

"Araba öğrenmek istiyor musun?"

 

Samael'in sabırla sorduğu soruya karşın başımı salladım. Samael de o zaman der gibi kucağını gösterdi.

 

Pekala yani sadece araba sürecektik. En fazla ne olabilirdi ki?

 

"Pekala Samael sürelim bakalım şu arabayı."

 

Samael'in kucağına dikkatli bir şekilde oturdum. Samael ayaklarını fren ve debriyaja koydu.

 

"Ayaklarını ayaklarımın üstüne koy güzelim."

 

Söylediğini yaptım. Samael arabayı çalıştırıp ayağını frenden aldı ve gaza bastı. Ellerimi tutup direksiyonda hakimiyet kurmamı sağladı.

 

Şuan resmen onun kucağında araba kullanıyordum. Ellerim onun ellerinin içinde bacaklarım onun bacaklarının üstünde onun kucağında araba kullanıyordum.

 

Araba hareket ederken Samael yavaş yavaş hızı arttırıyordu. Ellerini ellerimden çekip direksiyonu tamamen bana bıraktı. Araba hafif sağa sola kaysa da ilk kullanıma göre çok da kötü değildi sanırım.

 

"Güzelim şimdi ben ayaklarımı çekeceğim sen koyacaksın tamam mı?"

 

Başımı hevesle salladığımda Samael ayaklarını çekti ve onun yerine ben koydum. Arabanın hakimiyeti tamamen bana kalırken Samael arada sırada direksiyonu düzeltiyordu. Biraz böyle ilerledikten sonra bir tümsek gördük. Samael "yavaşla " dediğinde her ne kadar yavaşlamaya çalışsam da araba zıplamıştı ve bunun etkisi ile bende Samael'in kucağında zıplamıştım.

 

Kahverengi gözlerim büyürken Samael'in nefes alış verişini ensemde hissediliyordum. Oldukça hızlı ve sık olan nefesleri benim de nefesimin hızlanmasına neden olmuştu.

 

"Bugünlük bu kadar yeterli Lilith duralım."

 

Başımı onaylayıp arabayı durdurmasına izin verdim. Araba durduğunda Samael'in hızlı nefes alış verişleri hâlâ kulağımdaydı.

 

Sanırım intikam vaktiydi. Başımı arkaya çevirip gözlerimizin buluşmasına neden oldum. Bunu yaparken ona biraz sürtünmüştüm ve bu ikimiz içinde hiç iyi olmamıştı.

 

"Samael nefeslerin ne kadar da hızlı üstelik sadece araba kullandık. Sadece araba."

 

Samael ne yaptığımı anlarken dilini üst dudağında gezdirdi. Bakışlarım dudaklarına kaydı. Dolgun dudakları oldukça davetkar görünüyordu. Fakat şeytanın çekiciliğine elbette kapılmayacaktım.

 

"Güzelim tehlikeli sularda yüzüyorsun."

 

Samael'in boğuk sesine karşın ona biraz daha dönmeye çalıştım. Bu ona bir kez daha sürtünmeme yol açmıştı. Bir elimi Samael'in yanağına koydum. Gözlerimiz birbirinden ayrılmazken dudaklarımı dilimle ıslattım.

 

Samael elini belime koyduğunda "belki de tehlikeli suları seviyorumdur." Dedim. Samael'in nefesleri sıklaşmaya başlarken gözlerimi kapadım. Gözlerimi geri açtığım da onun da gözlerini kapadığını gördüm. Öpmemi bekliyordu. Bana söylediği sözlerin intikamını almak için son darbemi gerçekleştirdim.

 

"Ama bu pozisyonda başka ne yapabiliriz ki? Biz sadece araba sürdük Samael. "

 

{•}

 

Bölüm sonu güzellerim. Umarım beğenmişsinizdir. Beğendiyseniz vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

 

Peki bölüm hakkında ki düşünceleriniz neler?

 

Sosyal medya hesaplarım üzerinden beni takip etmeyi unutmayın spoiler paylaşıyorum.

 

INSTAGRAM: AYRİN.İM

 

TWİTTER: AYRİNİİM

 

Gülücükler ve öpücükler ile...

 

 

Loading...
0%