25. Bölüm Kirli ruhlar

Nikolay ile konuştuktan sonra arabaya binmiştik. Sonunda varmıştık. Bu öylesine bir balo değildi biliyordum. Ben ve Nikolay dahil çoğu insan maske takacağı için rahattım mafyalar bide kapıda kendi güvenlikçilerini tutmuştu girişteki güvenlik üzerimizi kontrol etmişti neyseki fark etmemişti silah,bıçak ve işkence aletimi. Ama güvenlikçi bilerek ellerini münasip olmayan yerlerime götürmüştü Nikolay fark etmemişti neyseki. Ama ben Larissa isem bu yaptığı şeyi yanına bırakmazdım.

Nikolay ile içeri giriş yaptık öyle bir yürüyüş yaptımki bakan bir daha bakıyordu çoğu kişi şokla bakıyordu bazıları ise ellindeki kadehi yere düşürmüştü. Maskem olduğu halde hepsi beni tanımıştı. Mekan fazla büyük değildi kadılar ve erkekler karışık vardı. Ama en ağırlıklı olan erkeklerdi. Sağ kulağıma koyduğum çok küçük kulaklıktan ajanımın sesini duydum.

"Efendim şuan tüm gözler üzerinizde." bunun bende farkındaydım. Boş bir masanın yanına gidip ayakta dikildik. Etrafıma bakındığımda herkes benim ve Nikolayın olduğu masaya bakıyordu.

"Neden herkes bize bakıyor?" Sorumu duyar duymaz diğerlerine bakındı.

"Daha önce yanımda bir kadın getirmediğim için olabilir." cevabı beni tatmin etmemişti. Sadece baş sallamakla yetinmiştim.

"Efendim şuan yanınıza bir adam geliyor bu adamın adı soyadı Pamir Soykan uyuşturucu ticareti ile uğraşıyor tehlikeli birisi bir şey söylediğinde fazla kurcalama kurcaladığında sinirleniyor." Efe'nin susması ile adam çoktan yanımıza gelmişti bile.

"Nikolay seni hangi rüzgar attı buraya? sen Rusya'da değilmiydin?" Nikolay gibi oda takım elbise giyinmişti renk olarak o kapalı mavi giyinmişti. Tip desen serseri bir adama benziyordu 29 yaşlarında gibi görünüyordu.

"Evet Rusya'daydım buraya tekrardan geldim. Bazı önemli işlerim var burada." ben az önce doğrumu duymuştum bu mafya çetesi Rusya ilemi bağlantılı şimdi lanet olsun bu hiç iyi değildi. Pamir soykan'nın bakışları bana dönünce ellini uzatarak.

"Pamir soykan." bozuntuya vermeden ellini sıkıp. "Larissa Elis." dediğimde başta şaşırdı sonradan belli etmemeye çalışarak. Eğilerek dudaklarını ellime değdirerek öptü. Bundan tam olarak iğrenmiştim geri çekilip.

"Sizi tanımayan yok ama en son ölü olarak gösterilmiştiniz. Şuan nasıl hayatasınız?" tabiki şimdi ona bunu oturup anlatacak değildim. Geçiştirecektim. "Ben insanları yanıltmayı severim." dememle gözleri parlamıştı yoksa benmi öyle hissettim?

"Neyse ben başka bir masaya uğrayım." diyip adeta kaçmıştı.

"Seni buraya getirmekle büyük bir hatta yaptım. Herkesin şuan gözüne batıyorsun."

Sinirle."Nikolay saçmalama." dedim.

"Efendim yine birisi geliyor bu adam buranın en berbattı. Sivisinde tam 10 kadına isteği olmadan tecavüz ettmiş adı soyadı Tolga Keskin tam bir pisliğin teki." sesini yükselttiği için kullağım acımıştı küçük kulaklığımın olduğu kulağımı ovdum belli etmeyerek.

"Efendim bu fuhuş çetesini yöneten kişi. Bazı kişileri zorla çalıştırıyor bazı kişiler ise kendi istekleri ile orada." Nerdeyse kusacaktım duyduklarım ile midem bulanmıştı. Adamın gelmesi ile yüzüne kusmamak için kendimi zor tuttum. Üstünde gömlek ve pantolon vardı tipi ise tam bir şerefsizi andırıyordu. Göz zevkimi bozmadan bakışlarımı çevirdim. Bugün için farklı planlarım vardı. Maalesef planımı değiştirecektim. Tüm o tecavüz ettiği kadınlar için onu öldürecektim. Ellerim şimdiden karıncalanıyordu.

"Ooo Nikolay nasılsın?" içimden bir ses araları Nikolay ile iyi olmadığını sırf benim için geldiğini söylüyordu nedense.

"Efendim Nikolay ile araları pek iyi değil sizin için gelmiş olmalı dikkatli olun lütfen." bingo yine doğru bildim.

"İyi senden?"

"Efendim Nikolayı önemli birisi çağrıyor."

"Seni çağırıyor gitsene." Tolga Nikolayı başımızdan atıyordu bunun çok iyi farkındaydım. Nikolay bana bakınca olumlu anlamda başımı salladım. Onun gitmesi ile.

"Ben Tolga Keskin siz Larissa olmalısınız."

"Evet." gözleri göğüs dekolteme değince içimdeki canavar kükredi. Hayır yapma uyandırma içimdeki canavarı zararı sana olur. Gözleri tekrardan yüzüme çıkınca içimdeki canavarı görmemesi için rol amaçlı yüzümü stabil tuttum. Ama nafileydi beceremiyordum.

"Sadede gelelim sizden bir şey istiyorum. Yada istemiyorum emrediyorum." sözlerinden sonra dudaklarım vahşi bir biçimde yukarı kıvrıldı. Ben bir şey diyemeden konuşmaya devam etti.

"Hemen bu binanın karşısında bir otel var. Oraya beraber gideceğiz." Biraz daha yakınlaşıp. "Odada sadece zevkten çığlıkların olacak." donup kaldım adeta çenemin titremesini zarzor durdurmuştum karşımdaki insanmıydı?

"Hayır dersen." diyip kafası ile Nikolayın olduğu yeri işaret etti. Beni Nikolay ile tehdit ediyordu. Eğer onunla birlikte olmazsam Nikolayı öldürceğini söylüyordu.

"Oda numarası 27 bekliyor olacağım." diyip gitmişti. Bir an nefes almakta zorlandığımı hissettim. Nikolay yanıma gelip.

Sinirli bir şekilde. "O it ne dedi sana?"

Gülümseyerek."hiç bir şey demedi. Ben şimdi lavoboya gideceğim geldiğimde gidelim."

"Tamam tamam zaten çok bile kaldık."

Tüm insanları aşıp WC yazan yere gittim. Kapıyı açtığımda içeride kimse yoktu Allah'tan aynanın karşısına geçtim.

Sadece kendime baktım o pisliğin bunları demesi ile aklıma ilk işlediğim cinayet gelmişti. O yüzden sarsılmıştım.

Suyu açıp ellerimi yıkadım birazdan kanla bulanacak ellerime iyice baktım. Suyu ensemden geçirdiğimde ferahladım. Kapının ardından kadın sesleri gelince aniden bir tuvaletin kapısını açıp girmiştim. Bunu neden yaptım bende bilmiyordum. Kapının açılma sesini duyunca içeri girdiklerini anladım.

"Sence bu işkenceden ne zaman kurtulacağíz?" ne işkencesinden bahsediyordu?

"Bilmiyorum Ceren gün geçtikçe daha çok masum kadın tecavüz ediliyor. Tolga bugün o kadınla konuştu gördünmü? İnşallah o kadınada bu işe sokmaz." sesi tedirgin geliyordu. Benim için endişeleniyordu. Ama neden?

"Simge Tolga'nın bakışlarını görmedinmi kadını yicekmiş gibi bakıyordu." ellerim yumruk olmuştu bile benden bahsediyordu.

"O kadını uyarmamız gerekiyor o bu işe girmemeli ben bir kadının daha hayallerinin yıkmasını istemiyorum." o kadar emin konuşuyorduki Togayı yakından tanıdıkları belliydi. Daha fazla dayanamayıp kapıyı açıp onlara baktım ikiside şok olmuş bir şekilde bana bakıyordu. Dış kapıyı kilitlediğimde korkmuşlardı.

"Sen bizimi dinledin?" Simge denilen kadının konuşması ile mahcup bir şekilde bakıp. "evet ve iyiki dinlemişim." derin nefes alıp. "birazdan ben buradan çıkacağım sizde o zaman kaçın tamammı?"

Simge kaşlarını çatarak. "Hayır olmaz Tolga bizi bulunca öldürür"

Ceren ise."Sen kimsinki? Senin sözüne inanacağız."

"Bakın ister kaçın ister kaçmayın ama bu fırsat bir daha elinize geçmez. Ayrıca kendimi size kanıtlamama gerek yok çünkü yarın yada bugün zaten tanıyacaksınız."

"Kendinden çok emin konuşuyorsun ama Tolgayı tanımıyorsun o çok güçlü birisi." ah Simge ah karşısında kim olduğunu bile bilmiyorsun.

"Önemli olan güç değil önemli olan zeka neyseki bende ikiside var." birazda kibirli olayım ne olcakki?

"Söylediklerim aramızda olsun eğerki birisine söylerseniz emin olun hangi delikte iseniz bulurum sizi." ikisinide önemsemeden kilitli kapıyı açıp Nikolayın yanına doğru yürüdüm gerçekten sabrım kalmamıştı. Bir an önce o piç kurusunu öldürmek istiyordum. Nikolayın yanına vardığımda. Ağzımdan çıkan tek kelime. "gidelim." Olmuştu. Oda baş sallamakla yetinmişti. Beraber mekandan çıktıktan sonra arabanın yanına gittmiştik. "Nikolay ben kıyafetlerimi alıp şu otele gideceğim küçük bir işim varda."

Şaşkın bir ifade ile. "Larissa ne oteli ne oluyor Allah aşkına."

"Nikolay önemli bir şey yok sadece haletmem gereken bir kaç konu var 15 dakikaya dönerim."

"O zaman bende geleceğim." haydaa.

Sıkıntılı bir sesle."Hayır burada kal erken geleceğim zaten."

"Larissa sen bir haltlar karıştırıyorsun biliyorum."

"Of Nikolay alt tarafı gidip geleceğim ne kadar abartın sende." arabanın arka kapısını açıp poşette olan kıyafetlerimi çıkarttım.

"Arkamdan gelme geleceğim birazdan." bir şey demesini beklemeden hemen trafiği atlatıp otele giriş yaptım. Yüzümde hala maske takılıydı. Kimse fark etmeden hızlı adımlarla asansöre ilerledim. Asansöre girip 2. Kata basmıştım. Ajanım Efe ile bağlantıyı kesmiştim bile. Asansörün kapısı açılınca direk 27. Odayı bulmak için yolla koyulmuştum. 27. Odayı bulmuştum kapının tam önündeydim bir dakika bu Tolga şerefsizin adamları yokmuydu? Ah şimdi her şey daha kolay olacaktı. derin nefes alıp kapıyı çaldım. Çok geçmeden kapı Tolga piçi tarafından açılmıştı.

Yüzünde kocaman bir gülümseme vardı. Birazdan o gülümsemeyi yok edecektim. Bir şey demeden içeri girdim. Elimdeki poşeti bir kenara koyarken kapı kilitleme sesi gelmesi ile gerildim. Moralimi bozmayacaktım. Arkamı dönerek küçümser bir kahkaha attım. Kaşları hafif içe gömülmüştü bile.

"Neden gülüyorsun?" kahkahamı zar zor durdurup. "gerçekten seninle birlikte olacağımımı düşündün?" işte şimdi sinirleniyordu. Cebinden telefonu çıkartıp bana gösterdi telefonda Nikolay vardı göğüsünde ise doğrultulmuş kırmızı ışık vardı. İşte şimdi sinir tüm vücudumda dalgalanıyor du. İçimdeki canavarı durdurmayacaktım. Telefonu cebine koymuştu çoktan.

İğreç sesi ile."Seçim senin." demişti.

"Ben çoktan seçimimi yaptım."

Bundan sonrası kan,vahşet içerir rahatsız olacaklar okumasın.

"Eehh sende yetin amma naz yaptın." diyip saçımdan tutacağı sırada kollundan sertçe tutarak kolunun altından geçerek hiç acımadan kolunu kıracak şekilde çevirdim aynı zamanda duvara yapıştırdım.

"Beni dostumla tehdit ediyorsun demek güzel."

Seri bir şekilde cebinden telefonu çıkartıp herhangi bir yere fırlattım. Yırtmaçımdan bıçağımı alacağım sırada yer değiştirerek o beni duvara yapıştırdı. O iğrenç ağzını kulağıma koyup. "İstediğini yap bugün benimsin." ellimi kurtarmak istiyordum ama kurtulamıyordum o kadar eğitim almıştım ama şuan kıpırdayamıyordum.

Beni kilit içerisine almış bir şekilde yatağa götürüp üstüme çıkmıştı. Elleri elbiseme gidince durup.

"Neden yalvarmıyorsun? Genelde tüm kadınlar durmam için yalvarırdı."

Sinirden kırmızıya dönmüştüm o kadar sinirlenmiştimki panik atak krizi geçirecektim. Derin nefes almaya çalışıyordum uzun zaman sonra panik atak geçiremezdim. Kafasını boyuma koyup. "benim kadınım olacaksın." buda kusma isteğimi uyandırıyordu. O fark etmeden ellim bıçağıma gitti bıçağı açıp sert bir biçimde sırtına saplamamla neye uğradığını şaşırıp acı içinde çığlık atmıştı.

Hemen yataktan kalkıp dolabı açtım içinden bir kemer bulup Tolga'nın ellerini bağladım. Ne kadar dirensede nafileydi benim gücüm ondan daha çoktu başka bir kemerle ise ayaklarını bağladım.

"Bırak benii."

Çenesini kıracak şekilde sıkarak.

"Şunu kafana sok ben yanlızca Pars'ın kadınıyım öyle olmayada devam edeceğim."

"Ayrıca bu odada bana istediğin işkenceyi yap sana yinede yalvarmam." çantamdan eldivenimi çıkarttıp taktım. ellimi yırtmaçımdan sokup küçük işkence aletimi çıkarttım. Tolga ellimdekini görünce nerdeyse bayılacaktı ellimde şuan parmak kesme aleti vardı. Bir parmağından tutunca "HAYIRRRR YAPMA NE ISTERSEN YAPARIM." zavallı pezevenk.

"Araba,para,villa... daha fazla dinlemeden aletin sivri ve keskin uçları tenine gelecek şekilde batırdım parmağından kıtır diye bir ses gelmişti etrafta sadece kan ve onun bağrış sesleri vardı. Çok güzel bir ortamdı kan,vahşet,katliam en sevdiğim özellikle ortada bunu hak eden bir pezevenk varsa Ellerim ve onun elleri kanla bulanmıştı. Ter içinde kalmıştı. Parmağı yere düştüğünde iğrenmedim bile. Diğer parmağına geçip. "Bu ellerle dokundun bana ve o kadınlara değilmi?" Allah'tan odada ses yalıtımı vardı yoksa çoktan buraya gelmişlerdi. "Seni bugün bu odada sağ bırakmayacağım."

"Lüt- lütfen yap- yapma." Korkudan altına işemişti işte şimdi gerçekten tiksinmiştim.kusmamak için kendimi zor tutuyordum. İkinci parmağıda halledince.

Tüm gücüyle bağırmıştı bu bağırışından zevk alıyordum. Yüzündeki o acı dolu ifadeden zevk alıyordum. içimdeki canavar tam anlamıyla şimdi çıkmıştı. Kahkaha attım kendimi durduramadan deli gibi kahkaha atıyordum.

Kendimi zarzor durdurup Tolga'ya bakmıştım ama o çoktan bayılmıştı komodindeki su dolu bardağı görünce suyu nazik olmayacak bir şekilde yüzüne fırlattım. Zarzor kendine gelmişti. Gözlerini açınca ona bakarak

"Seninle henüz işim bitmedi." Kestiğim o iki parmağını ellerime aldığımda giderek titremesi arttı acımadan ağzına soktum ağzından atmak istiyordu ama ellimle kapmıştım gözleri ardına kadar açılmıştı bağırması boğuk geliyordu o kadar haz alıyordumki bu normalmiydi? Kurbanım öğürmeye başlamıştı aynı zamanda gözleri kayıyor aynı zamanda göz yaşlarına boğulmuştu bağırmak istiyordu ama bağıramıyordu o kadınlarda kim bilir ne kadar bağırmıştı kadınlara merhamet bile etmeyen bir adama ben asla etmezdim bıçağı ellime alıp bir ellimle gözünü açtım bir ellimlede bıçağı gözüne sokup yavaşça oymaya başladım. Tolga ise kendini yırtarcasına bağırmaya başladı öyle bağırıyorduki ses telleri kopacaktı sesi o kadar fazlaydı ki benim kulaklarım ağrıyordu sesten.

Gözü yere düşmüştü bile diğer gözüne geçtiğimde sesi kısık geliyordu tüm enerjisi gitmişti artık

Bu işi çok uzatmamam gerekiyordu aşağıda Nikolay bekliyordu her an buraya gelebilirdi.

Tolga'nın işini bitirdikten sonra elimdeki elidivenleri ve elbisemi çıkarmıştım üstümden. Elbisem kan doluydu altıma Jean siyah şortumu üstümede siyah crop'umu giyinmiştim. Uzun ceketimi ve uzun siyah botlarımı giyindim. Kimse tanımasın diye de siyah güneş gözlüğümü takmıştım. Son olarak topuzumu açıp saçlarımı açık bırakmıştım.



Larissa'nın kombini

Elbisemi,eldivenlerimi,topuklu ayakkabımı kıyafetlerimi çıkardığım poşete koymuştum. Her şeyi o kadar seri bir şekilde yapmıştımki kendime şaşırdım. Geriye mobese kayıtlarını silmek kalmıştı onuda yolda silerdim. Odada izimi bırakmayacak bir şekilde terk ettim tabiki arkamdan kapıyı kilitlemeyi unutmadım. Seri adımlarla ilerleyip oteli terk ettim. Resepsiyon yerinde yoktu oda benim planımdı. Arabaya binip. "hadi hızlı sür eve değil ama boşa tur at." baloya hazırlanırken nolur ne olmaz yanıma diz üstü bilgisayar almıştım arka koltuğa uzanıp bilgisayar'ı aldım.

"Oha yuh sen ne ara kıyafet değiştirdin özellikle neden suç işlemiş gibi davranıyorsun?"

"Nikolay sana otelde değiştireceğimi söyledim ya kafan nerede senin? hadi şu arabayı sür." dememle arabayı çalıştırıp gaza bastı. Diz üstü bilgisayarımı açıp mobese kayıtlarının olduğu siteye giriş yaptım. Ama çok geçmeden beni siteden atmıştı. "lanet olsun."

"Larissa o bilgisayar ile ne yapıyorsun? Ve az önce neden geç kaldın? orada ne yaptın? bana anlatıcaksın." sesi sinirli çıkmıştı bir şeylerden şüphelenmişti zeki adamdı. Ama şuan ona laf yetiştiremezdim. Siteye tekrar giriş yaptım bu sefer daha sağlam bir şekilde giriş yapmıştım. Yine site beni devre dışı bırakmıştı. Bu sefer gerçekten lanet olsun bu nasıl bir sistemdi? eğer kayıtları silemezsem hayatta olduğum ortaya çıkacaktı. Ve cinayet işlediğim ortaya çıkacaktı.

"Larissa sana diyorum!" Kulağımın dibinde bağırması ile yerimden sıçradım.

"Nikolay bir dakika dur önemli bir şey yapıyorum."

Ya giremezsem ne olacaktı polisler mobese kayıtlarından bulacaktı beni üstelik arabanın plakasıda gözüküyordu kameralarda.

Allah kahretmesin ben nasıl bu kadar salak olabilirdim. Her şey benim hatamdı. Bu otelin bu kadar korunaklı olduğunu bilmiyordum. Şimdi her şeyi çok iyi anlıyordum. Tolga piçi beni özellikle o otele çağırmıştı hacker olduğumu biliyordu. Her ihtimale karşı beni o otele çağırmıştı bir ihtimal ona zarar verirsem mobese kayıtlarını silemezsem kimliğim ortaya çıkardı. Hayır bu zevki ona yaşatmayacaktım hala zamanım vardı ama çok az bunu yapabilirdim. Ben Larissa Elis'tim ne olursa olsun başarırım bana tuzak kurulduysa o tuzağın yemi değil tuzağın kendisi olurdum.

Bu sefer gerçekten herşeyi kusursuz bir şekilde yapmıştım. Giriş yapmıştım ama çok zor olmuştu kayıtları o kadar hızlı sildimki 5 dakikamı almamıştı. Derin nefes çekmiştim içime gerçekten içime su serpilmişti. Ama hala çok sinirliyim sinirim Tolga'yaydı sinirim kendimeydi.

"Larissa senin bu hallerinden bıktım artık çocuk gibi davranmayı kes artık bir kerede başına buyruk davranmaktansa biraz olsun bizi düşün kızların sana ne kadar değer verdiğini görmüyormusun? Sana bir şey olursa onların ne yapacağını düşündünmü? ben biliyorum bir haltlar karıştırıyorsun çıkar yakında kokusu."

Nikolay'dan böyle bir şey beklemezdim ama hayat böyle değilmiydi hep beklemediğimiz kişilerden darbe yiyorduk. Bu dedikleri canımı oldukça yakmıştı ama istesemde bir şey diyemezdim çünkü haklıydı.

Buz gibi sesimle. "Durdur arabayı." dedim.

"Saçmalama istersen." sesi tedirgin geliyordu.

"Sana arabayı durdur dedim."

"Hayır."

"Peki bunu sen istedin." diyerek kemerimi ilk önce açtım sonrasında ise arabanın kapısını açacağım sırada araba sert bir şekilde durmuştu.

Bölüm nasıldı ballarım?

Oy vermeyi unutmayın 💫

Yeni bölümün erken gelmesini istiyorsanız oy v

ermeyi unutmayın 🤍

Diğer bölüm olay yanlız🤭

Buda size spoiler olsun ❣️ diğer bölümde Pars'ın ağzından okuyacağız.

Sizleri seviyorum kar tanrlerim ne kadar oy vermesenizde iyiki varsınız