Yeni Üyelik
4.
Bölüm

4.KARDEŞ

@ilkaskimilkheyecan

"K-kardeşin mi olur kendisi"

 

"Evet de noldu?"

 

"Ha yok birşey olmadı şaşırdım sadece"

 

Tolga yanımızda geldiğinde bana bakmaktan çekinmiyordu

 

"Tolga"

 

Ata'nın ona seslenmesiyle sonunda gözlerini benden ayırıp Ata'ya döndü

 

"Efendim kardeşim"kardeşim kelimesini bastırarak söyledi

 

Tamam anladık kardeşsiniz yeto

 

"Ee bu arkadaşla tanıştırmayacakmısınız beni"dediğinde Tolga Çisil direkt araya girdi

 

"E biz artık gidelim geç olduğu sizde bidahakine tanışırsınız hadi Gece"

 

Çisil kurtarmıştı beni amk yoksa kalpten giderdim

 

Vedalaşıp oradan ayrıldık

 

"Olm sağol lan korktum he"

 

"Ne demek kanks"

 

12 dakika sonra eve vardık hemen yatağa girip uyumaya çalıştım bir yandan da Tolga'nın benimle tanışmak istemesini düşünüyordum

 

&

 

Sabah okula gitmek için kalktım yatağımdan

 

SICACIK YATAĞIMDAN

 

Maalesef ki okul yüzünden

 

Ama olsun

 

Ne kadar da kabul etmek istemesem de Cisil'le konuşurken hoşlanmıyordum galiba

 

Galiba mı basbaya hoşlanıyorsun.

 

İç sesleri susturmanın yolu yokmuydu ya

 

İçimden iç sesime söverek yatağımdan kalkıp hazırlandım

 

Evden çıkma saatim geldiğinde çantamı koluma takıp sessizce çıktım odamdan

 

Annem uyanıktı ama hava da karanlık olduğu için 'abin götürsün'diyeceğini biliyordum ve o yüzden beni görsün istemiyordum

 

Annem mutfaktaydı ve ben eğilip tam geçiyordum ki mutfak kapısının önünden annem yakaladı

 

"Kız ne yapıyorsun orda suçlular gibi saklana saklana gidiyor"

 

Hemen doğrulup kafamı Kaşıdım "hiiiç ya ne kaçması benim kolyem düşmüş"

 

"Ee bulabildin mi bari"diye benimle alayla konuştu

 

"Yok ya bulamadım neyse çok da önemli değildi zaten"

 

"Hmm iyi o zaman sen al şu sandviçi şimdi yersin okulda"gözüyle gösterdiği sandviçi hemen kapıp annemi yanağından öptüm

 

"Sağol annem hadi ben gidiyorum"

 

"Bekle!"

 

Ah hayır abimin götürmesini isteme

 

"Hava karanlık değil mi kızım"

 

"Değil"

 

"Karanlık ve sen arkadaşınla gidecek misin?"

 

"Onun ablası götürecek bugün hem ben büyüğüm anne birşey olmaz kendim giderim zaten götürecek kimsede yokmuş zaten"

 

"Abin?"

 

"Bak yokmuş işte"

 

Bişey demedi belkide diyemedi

 

"Tamam kızım tek git ozaman bugün yarın ben seni götürüm"

 

Kocaman gülümsedim

 

"Tamam annem hadi kendine iyi bak ben kaçar"

 

Koşar adımlarla kapıdan çıkıp okula yürümeye başladım

 

O sırada tabiki müzik açtım

 

"Ay tenli kadın"

 

Şarkının sözleri bu kadar anlamlı olamazdı ya hatta çoğu şarkının böyleydi

 

Şarkı dinlerken acayip rahatlıyorum ve farkettiyseniz her anımda şarkılar vardı

 

Okula öyle yürüdüm

 

Okula geldiğimde girip sınıfa çıktım sınıfta daha Aden gelmemişti Cisil'de zaten son dakika geliyordu hep okula

 

Cisil'le aynı sınıfta değildik ama aynı okuldaydik

 

Bende sırama geçip uyumaya karar verdim ama sınıfa hocanın girmesiyle bu planım iptal oldu ve dersi dinlemeye başladım

 

Ders bitiminde tenefüste çıkmıştık Aden'le Cisil'de yanımızdaydı ben abimi dusunurken dalgın dalgın yere bakarak yürüyordum

 

Kafamı kaldırdığımda Tolga'yı gördüm dümdüz bana bakıyordu

 

Ona bakmama rağmen bakışlarını çekmedi

 

Niye böyle bakıyordu şimdi

 

Belkide güzelliğime bakmaya doyamamıstır diyerek kendi kendime guldukten sonra bana bakmasın diye merdivenlerden inerek bahçeye çıktık

 

Ben gene yere bakarak dalgın dalgın yürümeye başlamıştım tabi tolga'dan kurtulunca rahatlama gelmişti

 

O sırada birine çarptım

 

"Pardon görmedim-"derken

 

Bu kişinin Tolga olmasıyla gözlerim kocaman açılmıştı tabiki

 

"Sana tavsiyem bir daha önüne bakarak yürümen"

 

Dediğinde sinirim bozuldu

 

Bu çocuk niye bu kadar gıcıktı!

 

Ama kendimden ödün vermedim demin yukarda yaptığı uzuuuun bakışları aklıma gelince bende onu tersledim

 

"Benimde sana tavsiyem bir dahakine yüzümü ezberler istermiş gibi bakmaman mazallah sende düşersin ama bana mı yere mi onu bilemeyeceğim"diyerek bombayı ortaya atıp önüme dönüp kızlarla yürümeye başladım

 

Kızlar hala olayın etkisindeydi

 

"Tamam sakin olun arkamdan geliyor mu önce bunu söyleyin"

 

"Hayır da-"

 

"Gaza geldim valla uzun uzun bakınca yukarda, bide tersliyor aptal sinirimi bozdu azıcık evet hoşlandım ona ama ters yaptı kızım bana"diyerek güldüğümde onlar kahkaha attı

 

Şuan Tolga'nın yaşadığı şoku düşünebiliyordum..

 

&

 

Medya: Çisil

 

Basketbol sahasının dışında dolanıyordum tek başımaydım çünkü evde canım sıkılmıştı

 

Zaten ne zaman canım sıkılsa burada dolaşırdım

 

İçimden basketbol oynamak gelmişti ama sonrasında vazgeçtim

 

Kendimi rezil etmeye gerek yoktu oynayamıyordum

 

O sırada biri koluma dokununca arkaya döndüm nazikçe

 

Gelen Ata'ydı kalbim güm güm atarken ona çaktırmamaya çalıştım

 

"Çisil ne yapıyorsun burada tek başına"

 

"Hiic öyle dolanıyorum birşey yapmıyorum"

 

"Hmm anladım"yanımda benimle beraber yürümeye başlamıştı

 

"Sen niye geldin"

 

Elindeki basketbol topunu gösterdi

 

"Iıı basketbol oynamaya geldim sahada"

 

"Hm"

 

"Demek bugün buraya gelmenin sebebi basketboldu"

 

"Şey- hayır aslında....seni görmekti"

 

Birden söylediği şeyle beraber gözlerim kocaman oldu

 

O benim her zaman buraya geldiğimi nerden bilecekti ki

 

Ata sadece dudağının kenarını hafif kıvırıp ensesini kaşıdı

 

Ben ise utançtan yüzüm domates gibi olurken Ata'ya asla bakamıyordum

 

&

 

Medya:Gece

 

Eve gitmek için servise bindim

 

Kulaklığımı takıp yolu izlerken kolumdaki acıyla beraber hemen sweatshirt'ümün kolunu yukarı sıyırarak koluma baktım

 

2 gün öncesinde yaktığım koluma abimin verdiği kremi sürmemiştim niye bilmiyorum ama onun verdiği birşeyi sürmek istemedim sadece su tutmuştum koluma

 

Bu yüzden kolum kızarmıştı ve yanık gerçekten çok acıyordu

 

Birde belkide abim farkeder de sürer diyedir bilemiyorum ama o da zaten nerden farkedicek yanımda bile durmuyor

 

Eskiden de annemin bacağına yanlışlıkla yağ dökülmüştü

 

Evet çok tehlikeliydi bu ve bir süre sonra acısı bitti

 

Kolumu tekrar dikkatlice kapatıp eve gidince koluma su tutmayı düşündüm ve müzik dinlemeye verdim kendimi

 

15 dakika sonra evdeydim zaten

 

Kapıdan içeri girdiğimde abim mutfakta birşeyler arıyordu

 

"Ne arıyorsun abi"

 

"Yani ne arıyorsun"

 

"Tencere"dedi buz gibi sesiyle

 

Sadece sesi sana karşı böyle

 

İç sesi duymak istemiyordum

 

"Ben bulurum şimdi tencereyi"

 

Mutfağa doğru adımlayıp kısa boyum olduğu için parmak uçlarına çıkarak tencereye uzanmıştım

 

Kolumu da uzatmıştım tencereyi almaya çalışıyordum o sırada abim kolumu tutup çekince büyük bir çığlık attım

 

Yanan kolumu tutmuştu

 

"Noldu iyi misin birşey mi yaptım"

 

Sesi endişeli çıkıyordu

 

"Yok yanan kolumu tuttun o yüzden"

 

Beni aşağıya indirip koltuğa oturmamı istedi niye diye sorduğum da da cevap vermedi bu yüzden geçip oturdum

 

Kolumu açıp yanan yere baktığında yüzünü buruşturdu

 

"Bana niye daha önce söylemedin"dedi sinirli çıkan sesiyle beraber

 

"Umursamazsın diye düşündüm sonuçta kardeş değiliz"

 

Bunu demek ne kadar ağır da olsa o beni istemiyor

 

Ama umursamazca davranmaya çalışmıştım kendimden ödün vermedim ve alaya aldım

 

"Kardeş değil miyiz?"

 

"Evet sen beni kardeşin olarak görmüyordun zaten"

 

Bir iki dakika bekleyip tekrar konuştum

 

"Yoksa...."

 

"Görüyor muydun" ne cevabı duymak istediğimi çok iyi biliyordum

 

"Hayır..... görmüyordum"

 

Birdaha da konuşmadı bende konuşmadım sadece odadan yanık kremini alıp koluma sürdü sonrada hiçbirşey demeden yanımdan kalktı

 

Dediklerim kırıcıydı ama bilmiyorum o an içimden onlar demek gelmişti

 

Beni fazlasıyla kırmıştı

 

Abim gözden kaybolduğunda derin bir nefes aldım

 

Ne yaparsam yapayım ne olursa olsun ne geri gelirse gelsin abim beni affetmeyecekti

 

Ben bunu anlamıştım

 

Beni en rahatlatan şeyi yapıp kulaklığımı takıp müzik açtım

 

"Sufle-Pus"

 

Şarkıyı dinlerken göz kapaklarım yavaş yavaş kapanmaya başlamıştı

 

Loading...
0%