Yeni Üyelik
20.
Bölüm

20.KISKANÇ

@ilkaskimilkheyecan

Gözlerimi açtığımda boynumun tutulduğunu farkettim.

Kafamı kaldırdığımda Aksel'in göğsünde yattığımı gördüm.

Fakat bu sefer onu tekmelemedim.

Hastane yatakları fazla rahatsız olsa da Aksel burda olduğu sürece başka hiçbirşey istemiyordum.

Saçlarını okşadım.

Gülümseyerek onlarla oynarken "Aksel?" diye hafifçe seslendim.

"Hım?" Uyku sersemi söylediği beni güldürdü.

"Seni çok sevdiğimi biliyorsun değil mi?" Cevap gelmedi.

"Baba.."

"Babanı mı görüyorsun?"

Gözünden bir damla yaş döküldüğünde derin bir nefes vererek gözyaşını başparmağımla sildim.

Elimi yüzüne doğru götürdüm. "Geçecek Aksel.Geçireceğim.."

Hızla gözlerini açtığında terliydi.Terlemişti.Yüzü terlemişti.

"Sakin ol.Sadece bir rüyaydı.Korkmana gerek yok." Cümlelerim onu rahatlatmaya yarıyorken derin bir nefes verdi.

"Yanındayım korkma."

Sakince geri yattığında gülümsedim. "Cümlelerim seni rahatlattı mi?"

"Hayır yüzün." dedi birden. "Senin yüzünü gördüğümde kendimi güvende hissediyorum.Konuşmana gerek kalmıyor."

Söylediği şeyler beni güldürürken ona sımsıkı sarıldım.

"Nolur sana bir daha hiç birşey olmasın.Çünkü ben çok korkuyorum."

Kolları belimi sardı. "Benim için endişeleniyor musun?"

"Tabiki!" Dedim ondan ayrılarak. "Rüyamda bile ne kadar ağladım sen biliyor musun?" Üzüntü ile söylediklerim onu şaşırttı.

"Beni rüyanda mı gördün?"

"Her akşam Aksel.Her akşam sen benim rüyama girmeyi başarıyorsun zaten.."

Cevap vermedi fakat hoşuna gitmişti.Bıyık altından gülüyordu.Bunu görebiliyordum.

Odaya Atlas girdiğinde gülümsedim.

"Atlas!" dediğimde fazlasıyla şaşırmıştım.

Onun burada ne işi vardı?

"Güneş'im!" Yanıma gelerek omzuma dokundu. "Naber kız!" Söyledikleri beni gülümsetti.

"Senin burada ne işin var?" Tam cevap verecekti ki, ona sert sert bakan Aksel'i farkettiğinde durdu.

Eliyle Aksel'i gösterdi.

Ben ise gülmemek için ağzımın içindeki etleri kemiriyordum.

"Arkadaş beni sevmedi galiba bir garip bakıyor."

Aksel bana doğru döndü. "Bu kim?"

Sinirlendiğine yemin edebilirdim ama kanıtlayamazdım.

Ona bakarken bedeni kasılmış, boynundaki damarlar belirginleşmişti.Aksel'i ilk defa böyle görüyordum.Yoksa beni kıskanmış mıydı? "Arkadaşım."

"Sana dokunarak konuşan bir piç mi arkadaşın?" Evet, o gerçekten beni kıskanmıştı.

"Rahatsız olmadım.Küçüklüğümden beri en yakın arkadaşım." Söylediklerime cevap vermeden tekrar Atlas'a döndü.

"Hasta olduğunu görmüyor musun burada?" Diye çıkıştı.

"Hey hey sakin dostum." Atlas güldüğünde bana döndü.

"Ben dışarıda bekliyorum seni." ona hızla kafa salladığımda dışarıya çıktı.

Aksel'in sesini duyunca ona doğru döndüm. "Bu çocuğu savcılığa vereceğim.Bıçaklanmış bir hastayı rahatsız etti.

Kendimi tutamayıp attığım kahkaha onun çatılan kaslarının düzelmesini sağladı.

"Hep gülsene." Söylediği şey beni utandırdığı için gülmeyi bıraktım.Yüzüm onun söylediği her şeyde böyle kızaracak mıydı?

"Gülmemi boşver de."diyerek yanına oturdum. "Sen beni mi kıskandın?"

"Neden kıskanayım ki?" Gözlerini kaçırıyordu.O gerçekten kıskanmıştı.

"Yakaladım seni! Gözlerini kaçırıyorsun."

Ayağa kalkmaya çalıştığında birşey yapamadım.

"Gidelim artık eve."

"Bekle! Nereye gidiyorsun bıçaklandın yatmalısın.Ayrıca polisler senden ifade almak istiyor." Söylediğim şey kaşlarını çatmasını sağladı. "Onlara ifade vermek istemiyorum." Demesiyle polisler odaya girmişti.

Arkasından da doktor girdiğinde Aksel'e yatağı gösterdi. "Lütfen yatar mısınız?" Aksel yavaşça yatağa uzandığında polisler elinde bir kağıt tutarak Aksel'in yanına yaklaştılar.

"Bu olay nasıl oldu?"

Onun gerçekleri söylemesini istiyordum.

Babasının ona bunları yaptığını söylemesini istiyordum fakat o beni şaşırtmayacak bir şey yaptı.

"Kaza.Kazayla kendime sapladım.Bıçağı göremedim."

Hadi ama Aksel.Babanı neden şikayet etmiyorsun.

Çocukluğunu mahfeden bir adamı hala neden koruyordu?

Polisler bir kaç soru daha sorduktan sonra odadan çıkınca Aksel'in yanına oturdum. "Onlara neden babanın yaptığını söylemedin?"

Bana doğru dönmedi.Elleriyle oynamaya başladı. "Ne olursa olsun Babam o benim.Bir daha gelmeyeceğini, böyle birşey yapmayacağını biliyorum."

"Ama yine de onu-"

"O benim babam." Diyerek gözlerimin içine baktı. "Bunu yapamazdım.Yapamadım." daha fazla birşey demedim.

Haklıydı.

Ne yapmış olurlarsa olsun Aksel onlardan nefret edemiyordu.

&

Taburcu olması için yaptığımız bir kaç işlemden sonra onu eve getirmiştim.

Kendi evine götürecektim.Aslında kendi evime götürmek istemiştim ama Aksel bunu istemedi fakat babama beni aramasını söylediğimde ona Aksel'in bıçaklandığını anlattım.

Hemen bize getirmesi gerektiğini söylemişti.

Bu onu getirmek için bir bahane olduğu için mutlu olmuştum.

Çünkü biliyordum, eve gittikten sonra yalnız kalmak istediği söyleyip beni evime göndermeye çalışacaktı.Onu tek başına bırakmak istemiyordum. Ve o mahalleye de girmek istemiyordum.

Umarım babam onu gördüğünde boynuna falan atlamazdı.

Aksel'i fazla seviyordu çünkü kendi oğlu gibi gördüğünü biliyordum.

Artık hayat Aksel'i üzmemeliydi.En azından sadece üzmemeliydi.O mutlu olmayı hakediyordu ve bunun için elimden gelen her şeyi yapacaktım..

Loading...
0%