Yeni Üyelik
9.
Bölüm

9.MİNİK ÖPÜCÜK

@ilkaskimilkheyecan

Annemin benim için aldığı ilk ve son şeye baktım.

Elimdeki kolye beni fazlaca geriye götürmüştü.

Annem küçükken doğum günümde bana bir kolye almıştı.

Hayatımda bana hediye aldı diye havalara uçtuğum tek kişi annemdi ve bunu sadece bir kez yaşamıştım.

Telefonuma gelen bildirimi açıp içine girdim.

Annemin yazdığı mesajı görünce gülümsedim.

Annem🤍: eve gel

Annemi çok özlemiştim.Onun beni özlediği muammaydı fakat ben onu gerçekten özlemiştim.

Aksel'in odasına gittim.

Hala uyuduğunu görünce sevinmiştim çünkü genelde erken kalkıyordu.

Yatağının yanına oturarak elimi saçlarına götürdüm.

Saçlarıyla oynamak istiyordum fakat şuan onu uyandırmak hiç istemezdim.

Çok güzel uyuyordu.

"Özür dilerim Aksel.Seni daha erken tanıyamadığım için özür dilerim"

&

Matematik dersine girdiğimizde anlayamadığım problemleri çözmeye çalışıyordum!

"Anlamıyorum işte anlamıyorum"diyerek söylendiğimde yanıma bir çocuk gelerek oturdu.

Aksel yoktu çünkü patates yemişti.

Bunu bile bile yiyerek hasta olmuştu.Patatese alerjisi olan birini ilk defa duyuyordum.

Okula gelmek zorunda kalmıştım fakat okul biter bitmez Aksel'in yanına gidecektim.Sürekli gidiyordum, umarım rahatsız olmuyordur.

"Merhaba tanışalım mı?"diye ekini uzattığında şaşırdım.

Bu çocuğu ilk defa görüyordum okulda.

"Merhaba" soğukça verdiğim cevap onu gülümsetti.

"Yeni nail oldum bu okula.Garipçe bakmana gerek yok"

Yüz ifademi düzelterek tebessüm ettim.

"Seni tanımadığım için böyle bakmak gayet doğal" yanından kalkarak kantine indim.

Aksel hariç herkesin davranışları fazla kötü geliyordu.

Aksel olsa benimle konuşmaz ama bana bakıp dururdu.Onun gözlerinden ne demek istediğini anlıyordum.

Yemyeşil gözleri, kendimi çok güzel hissetmemi sağlıyordu.

Benim gözlerim bin rengi olduğu için çocuk hiçbirşey goremezdi!

&

Okuldan çıkmış önce kendi evime gitmiştim.

Yaptığım çorbayı bir kaba koyarken arkamdan adım sesleri duydum.

Arkamı döndüğümde annemi gördüm.

"Ne yapıyorsun sen orada"

"Çorba, merak etme etrafı dağıtmadım" onun aksine gülümsüyordum.

Elimdeki kabı alarak önüme fırlattığında dökülen çorba ellerime sıçradı.

Yanan ellerim fazlasıyla acımaya başlayınca musluğu açarak elimi suya tuttum aceleyle.

Elimin üstü kızarmış ve su toplamaya başlamıştı.

Dolan gözlerime engel olamadım.

"Neden böyle birşey yaptın?"

Benden böyle bir tepki beklemiyor olacak ki şaşırdı.

Bir an onu tanımasam yaptığı şey yüzünden üzüldü sanacaktım.

"Bu kadar kötü olmak zorunda değilsin ama en azından sana anne derken rahatlıkla dememi sağla.Hak et bu kelimeyi.

Yanından geçip giderken annemin niye böyle davrandığını tekrar ve tekrar düşündüm.

Lisede yaptığı bir hata yüzünden bana böyle davranmamalıydı ve kendi öz kızına bir hata gözüyle bakıyordu.Bu yüzden beni hiç evladı yerine koymadı.

Babam aldırmasına izin vermeyince de böyle kötü biri olmuştu sanırım.

"Annen eskiden meme gibiydi"der babam.

Bunu hiç sanmıyordum fakat annemi o zamanlardaki gibi görmek çok isterdim.

Onun bana sarılmasını gerçekten çok istemiştim.

Annem varken yok gibiydi.

Aksel'e götürebilecek bir çorbam yoktu ama onu görmeye gidebilirdim.

Aksel'in yanına gitmek için yaptığın bahaneler

"Kes sesini!" Bunu iç sesime söylemiştim çünkü beynim Aksel'i düşünmekten başka hiçbir şey yapmıyordu!

Apartman kapısını açık görünce içeriye girerek merdivenlerden yukarı çıktım.

Aksel'in kapısının önünde durdum.

Kapının önünde gördüğüm kadın ayakkabıları kimin diye düşünürken aklıma Aksel'in dediği şey geldi.

"Bazen bir kadın geliyor bir kaç yemek getiriyor"

onun olduğunu düşünerek kapıyı çaldım.

Yüzümde kocaman gülümsemeyle Aksel'in açmasını beklerken içeride gördüğüm kişi gülüşümün dolmasını sağlamıştı.

"Senin Burada ne işin var"

"Asıl senin ne işin var tatlım?"

"Gazel burada ne yapıyorsun"

Bıyık altından gülerek "Sevgilim!"diye içeriye doğru bağırdı.

"Kapıda bir yabancı var ama kim çözemedim"

Kaslarımı çattım.Duyduğum şey beni hem üzmüştü hem de sinir etmişti.

"Sevgilim mi?" Dediğimde kalbimin acıdığını hissettim.Fakat hiç olmadığı kadar yüzüm sabitti.

Aksel kapıya bakarak beni gördüğünde çatık kaşları yumuşadı.

Gözleri elime kaydığında ellerimi arkaya doğru götürdüm.

"Pardon ben sizi rahatsız ettim sanırım"diyerek boğazımı temizledim.

"Ben gideyim"

Arkamı dönüp hızla inerken arkamdan bir çift ayak sesi duydum fakat dönüp arkama bakmadım.

Dönersem dolu gözlerim yine kendini belli ederdi ve ben böyle olmaktan nefret ediyordum!

Kolumdan tutup kendisine çeviren kişiye baktım.

"Güneş iyi misin?"

Elini ittirdim "ben gayet iyiyim.Sana sevgilinle iyi eğlenceler"

Kolumu yine tuttu "ellerin.Onlara noldu?"

"Seni ilgilendirmiyor"

"İlgilendirdiğini daha önce söylemiştim"

"Hayır!İlgilendirmiyor işte!Neyim olarak diyorsun bunu annem mi babam mı sevgilim mi?"sinirle ittim kolunu.

Merdivenlerden inecektim ki Aksel kolumu tuttu "Gazel benim-"diyordu ki dengemi kaybederek arkaya doğru gittiğimde o da benimle beraber düştü.

Kafamda hafif bir acı hissettim.

Aksel altımdaydı.

Ben üstteydim.

Fakat farkettiğim şeyle gözlerim kocaman açıldı.

önce Aksel'in gözlerine baktım sonra ise birlesik dudaklarımıza

Dudaklarımız birbirine birlesmisti!

Biz 

Biz yanlışlıkla öpüşmüştük!

 

 

Loading...
0%