Sinirli bakışlarıyla bana yaklaşan Liam'ı görünce bir sorun olduğunu anlamıştım.

Yanımda durarak çenesini sertçe ovdu.

"Ne oluyor Liam?"

"Biri bizi çökertmeye çalışıyor!Başarıyor da.Ona karşı duracak kimsemiz yok!Hay ben böyle işin" dediğinde gülümsedim.

"Ayıp ediyorsun ama ben ne güne duruyorum" dediğimde bana baktı.

"Tek başına halledemezsin.Bizi çökertmeye çalışıyor diyorum sana sence bunu normal bir insan yapabilir mi?! " İşin ciddi olduğunu öğrendiğimde ne yapabileceğimizi düşündüm.

Uzun zamandır Liam'la çalışıyordum.

Böyle insanları ortadan kaldırmak fazlasıyla iyiydi.

Liam bazen bana mafya dese de böyle denmesi pek hoşuma gitmiyordu.

O bana kişileri söyler belgelerini verirdi ben ise hallederdim.

Fakat bu zorlayacaktı.

Çünkü daha önce kimse bunu denememişti.

"Bizimle derdi neymiş?" Dediğimde gözlerimin içine baktı "intikam"

Eğer intikam için peşimize düştüyse fazlasıyla sinirli olmalıydı.İntikam güçlü bir duyguydu.Kolay kolay geçmezdi.

İntikamını almadan duramazdın.

"Neyin intikamıymış bu? Ona birşey mi yapmışız?"

"Bilmiyorum Vira.Adamın karşısına geçip onunla sohbet etmedim!" Diyerek yükseldiğinde sustum.

"Pekala o zaman ne yapacağımız hakkında bir fikrin var mı?"

Derin bir nefes verdi "bunun için biriyle ortaklık yapman gerekiyor"

"Ve senin için uygun tek bir kişi var"

"Genelde ortaklarım bozuk çıkıyor ama."dediğimde attığı ölümcül bakışlarıyla gülümsedim "kimmiş ortağım?"

"İşte geliyor"

Yan tarafa bakarak gördüğüm kişiyle gülüşüm soldu "selam güzellik"

En olmayacak kişiydi, Cesur!

"Sikiyim!" Ağzımdan bir küfür savurduğumda sinirle Liam'a döndüm.

Parmağımı yüzüne doğru salladım "Asla! Asla bir daha benden bunu isteme!"

Hızla geçip giderken elimi yumruk yaptığımın farkında değildim.

Kolumu tutan kişiyi Cesur veya Liam sandığım için arkaya dönerek yumruk attım.

Gördüğüm kişi ikisinden biri değildi.

"Kusura bakmayın.Sizi biri sandım da." Diyerek önüme döndüm ve yürümeye devam ettim.

Fakat tekrardan kolumun tutulmasıyla durdum.

"Herşey karşılıklı değil mi tatlım.Sen bana yumruk attıysan bunun bir karşılığı olmalı."

Dudağımın kenarı kıvrıldı "bana yumruk mu atacaksın"

"Hayır hayır" diyerek belimi tutarak kendine cektiğinde kaşlarımı çattım.

"Daha farklı şekilde karşılığı olabilir" dediğinde sinirle güldüm.

Belimdeki elini elimin içine aldım "pekala" diye güldüğümde o da güldü.

Fakat beklemediği bir anda elini tutarak ters çevirdim acıyla çığlık atarken kulağına yaklaştım "eğer seni başka bir kıza böyle davranırken görürsem büktüğüm tek şey elin olmaz!"

Dehşet içinde bana baktı.Ne demek istediğimi çok iyi anlamıştı.

Elini bıraktığımda bana dehşetle bakan adama gülümsedim "bı hastaneye gitmeni öneririm.Benim büktüğüm el incinip geçmez." Arkamı dönerek ordan uzaklaşırken adamın bana ettiği küfürleri duyabiliyordum fakat umrumda olmadı.

Telefonuma gelen mesaja göz devirdim

Liam: Beş dakika da burada ol!

Siz:. Gelmeyeceğimi söylemiştim onunla asla çalışmayacağım.

Liam: sizin geçmişiniz beni ilgilendirmiyor.Şuan da karşımızda güçlü bir düşman var.Sizin çocukluklarınızla uğraşmayacağım.Eğer birazdan burada olmazsan birdaha burada yerin olmaz.

Gördüğüm mesajla derin bir nefes verdim.

Elimdeki telefonu yere fırlatarak geri döndüm ve Liam'ın yanına gitmek için yürüdüm.

Öldürmeye çalıştığım adamın ortağım olacağına inanmıyordum!

Liam'ın yanına geldiğimde elimde tuttuğum silah sanki konuşsa Cesur'u vuracak gibi duruyordu elimde.

"İkinizde silahınızı verin" diye emretti Liam.

İkimizin de vermediğini görünce konuştu "burası oyun yeri değil.Dövüşürken birbirinizi vurmanızla uğraşamam ben!"

Cesur silahını Liam'a uzattı "bende Vira gibi bı manyakla uğraşamam zaten" dediğinde ona döndüm "seni şuan burada öldürebilirim biliyorsun değil mi"dediğimde dudağının kenarı kıvrıldı.

"Bunu yapamayacağını ikimizde biliyoruz.Sonuçta biz ortağız değil mi Vira'cım."

"Bana bir daha Vira'cım dersen!-"

"Yeter lan!" Dediğinde Liam'a döndüm.

"Biraz daha böyle konuşmaya devam ederseniz ikinizde buradan sağ çıkamayacaksınız!" Dediğinde liam'ın gerçekten sinirlendiğini anladım.

Adamın şakası yoktu.

Tehlikeli biriyle çalışıyordum fakat o en az onun kadar tehlikeli olduğumu bilmiyordu.

İkimiz de konuşmadığımızda konuşmaya devam etti "bende öyle düşünmüştüm.Şimdi çalışmaya başlayın.

Bu kim ise öldürmesi bu kadar zor muydu?

Aklıma dank eden seyle Liam'a döndüm

Kapıdan giren bir adam gördüğümde buna takilmayarak önüme döndüm.

Burada çalışan kişilerden biri olmalıydı.

"Bidakika bı dakika beraber mi çalışacağız? O kendi başkasıyla ben başkasıyla çalışmayacak mıyım!" Dediğimde sesimdeki endişe fazlasıyla belliydi.

Fakat bu korktuğumdan değildi.

"Merak etme yavaş vuracağım" diyerek kıkırdadığında daha fazla dayanamayıp yüzüne bir yumruk attım.

"Siktir git lan!Sen kimsin de korkacağım ben senden!"

Yüzümdeki öfke dışarıdan fazlasıyla belli oluyordu fakat Cesur hiç sinirli değildi.

Birbirimize duyduğumuz kini bilmesem bu durumda olmamızdan eğleniyor sanacağım.

Yüzündeki ifade beni sinir etmeye yetiyorken yüzüne doğru bir yumruk daha salladığımda kolumu tutarak beni yere düşürdü.

Fazla sinirli olduğum için ne yaptığımı pek de bilmiyordum.

Vuracağını bilerek yüzümü ellerimle korudum fakat o bana vurmadı.

Şuan üstümdeydi fakat vurmuyordu.

"Vur.Vursana!"diye bağırdığımda güldü.

"Birazdan vururum" yaptığı şeyi anlamamıştım.

"Ne yapmaya çalışıyorsun?"

"Sesini çıkarma" dediğinde ne yaptığını anlamaya çalışıyorken dudakları dudaklarımla örtüştü.

Gözlerim hızla büyüdü.Donup kaldım.

Kıpırdayamadım veya onu üstümden atamadım.

Kısa bir süre sonra yaşadığım şoktan çıkarak Cesur'a kafa attım.

"Sen..!" Diyerek dudağımı tuttum.

"Sen beni nasıl öpersin!"

"Seni öldürmem gerekiyorken hayatını kurtarmaktan bıktım."

Kaşlarımı çattım "nasıl yani?"

"Şu içeri giren adam var ya.Seni öpmeseydim şuan büyük ihtimalle bıçaklanmış olacaktın."

Seni öpmeseydim

Beni öpmeseydin

BENİ ÖPMÜŞTÜ

"Beni öpmekten başka korumanın bir yolu yok muydu!" Bağırdığımda omuz silkti "aklıma başka bir şey gelmedi.Hayatını kurtardığıma şükret."

Bir kaç dakika dediği şeyleri düşündüm.

"büyük ihtimalle bıçaklanmış olacaktın"

Bıçaklanmış olacaktım.

"Yani.." diyerek sustum ve Cesur'a baktım.

"Onlar aslında benim peşimde"

Cesur bunu farkettiğinde kaşlarını çattı.

"Seninle ne işleri var?"

"Aslında şaşırmamak gerekiyor ama belli ki bunlar hazırlıklı."

Cesur'la konuştuğumu farkettiğimde boğazımı temizledim.

"Seninle gereğinden fazla muhabbet kurdum.Bu kadar yeterli." Diyerek gidecekken "bekle" demesiyle durdum.

"Yüzün domates gibi kızarmış" dediğinde ağız dolusu ettiğim küfürle oradan ayrıldım.

Pislik!

Bilerek yapıyordu!

İlk defa biri beni öpmüştü ve bu da en olmaması gereken kişiydi!