

Baştaki foto biraz garip durdu ama içimden geldi koymak🙏🏻🌟
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yüksek bir sesle "Arda sen benimle dalga mı geçiyorsun?Burası bildiği-" sözümü bitermeden elliyle ağzımı kapattı."Şşhhhh bağırma"dedi.Yeni fark etmiştim bu kadar bağırdığımı.Gerçi bağırmamak elde değildi beni düşürdüğü durumun farkında mıydı?Ağızımı kapatan ellerini hızlıca çektim."Bağırıcam tabi şuan ne yaptığının farkında mısın?" Dedim tekrar sesimi yükseltirken.Tam konuşucakkan izin vermedim."Bak Arda,henüz geç değil.Şimdi bineriz arabaya sende götürürsün beni eve sonra sen nereye gitmek istiyorsan gidersin."dedim sakin kalmaya çalışırken."Yapamam Asel,götüremem." dedi Arda.Resmen sabrımı sınıyordu."Ya ne demek götürmem." diye çıkıştım."Anla beni,biraz birşeyler içip gi-" derken artık dayanamayıp Arda' nın yakasına yapıştım."Arda!" dedim bi yandanda işaret parmağımla sağ tarafımı gösterirken."Şu bardaki bütün kokteyleri kafanda patlatırım.Bari bana yolu söyle kendim gidiyim." Dedim.
Arda ne karşılık verdi nede bir şey dedi.Uzun bir süre bana baktı sadece.Sonra bi anda fal taşı gibi açıldı gözleri,beni itip hızlıca bara doğru koştu.Hızla gerçekleşen bu olayı algılamakta zorlandım.Beni bırakıp gitmiş miydi cidden?Evet.
Olayın şaşkınlığıyla 1-2 dakika Arda'nın arkasından bakakalmıştım.Kendimi toparladığımda anlık teleşa kapıldım,hatta gözüm bile doldu.Ne şarjım vardı nede başka bir şeyim.Sakinleşmeye çalışırken etrafıma göz gezdirdim.İşte orda,barın biraz ilerisinde bir adam yürüyordu.Yanına gidip ona Halit abi'nin dükkanını sorabilirdim.Hızlıca getçekleştirdim bu düşüncemi,gittim adamın yanına.
Asel:Pardon yakınlarda küçük bir tatlıcı biliyor musunuz?Böyle rengarenk ve içerisinde pek çok karakter olan dedim sesimin ince ve nazik çıkmasına özen göstererek.O düşünceli bir şekilde dururken gözüm anlık kestı onu.Boyu en az 1.85 gibi duruyordu.Arda'dan hafif uzundu.20'li yaşlarda olduğunu yakınına gelince anlıyabilmiştim.Ayrıca saçları koyu kahve rengindeydi.Hâlâ ona bakarken
"Halit abinin dükkanımı?" diye bir soru yöneltti bana karşımdaki çocuk.
Bu ismi duyunca şaşırmıştım fakat hızlıca cevap verdim.
Asel:Evet evet dedim.sesimde büyük bir heyecan vardı.
Karşımdaki çocuk hafifce yüzünü buruşturdu."Biliyorumda,orası bu saatlerde açık olmaz." dedi.
Yüzüm asılmıştı.İçimden Arda'ya bir tur sövdüm.Teşekkür edip bara doğru gidicekken karşımdaki çocuk "Buralarda oturan herkes bilir Halit abi'nin bu saatlerde açık olmadığını,yeni falan mı geldin buralara?" dedi.
"Evet yeniyim,aslında bir villaya gitmeye çalışıyorum." Dedim.Bu son cümlemi demek aklımda yoktu ama karşımdaki çocuk bu çevreye hakim gibi göründüğü için belki biliyordur diye düşündüm.
"Villa mı?" dedi sorgulayıcı bir biçimde."Evet" diyip kafa salladım."Hatta denize sıfır,çok uzaktada değil bu şehireden." dedim.
"Şu bahsettiğin villanın dış cephesi tamamen siyah,mat taşlarla kaplanmış,gövdesi büyük, dikdörtgen pencerelerle çevril mi?" Dediğinde şaşkınlıkla ona bakıyordum.Onunda yüzünde aynı ifade vardı.Yüzünde hâlâ aynı ifade varken"Arda Altınova'yı tanıyor musun yani?" Dedi.Soy ismini ilk defa duymuştum ama yüksek ihtimal ikimizde aynı kişiyi söylüyorduk."Alma şunun lanet ismini" Dedim.Gülmüştü bu dediğime."Sana naptı bilmiyorum ama baya kızdırmış seni.Eh Arda demişler buna." dedi hafifçe sırıtırken."ÇOK HAKLISIN" dedim vurgulu bir biçimde.
"Bende oraya gidicektim aslında,gel bırakayım seni." dediğinde istemsizce tebessüm ettim.Şansım bugün bi gidip bi geliyordu."Olur,hemde çok iyi olur." diyerek ilerdeki arabaya doğru yürüyen çocuğun sağından bende yürümeye başladım.Ardadan sonra böyle biriyle konuşmak içimi ne kadar rahatlatmıştı anlatamam size..
Arabaya bindiğimizde ona direk Arda'yı nerden tanıdığını sordum."Biz Arda'yla çocukluk arkadaşıyız,8 yaşımdan beri onlayım ben." diyince şok olmuştum."Sen nerden tanıyorsun?"diye sordu sonra."Bizimde babalarımız çocukluk arkadaşı,bu yazda burada kalıcaz.Normalde İstanbul'da oturuyoruz biz." dedim.Anlamışcasına kafa salladı."Sormaya fırsatım olmadı ama ismin neydi?" derken daha yeni harakete geçmiştik."Asel" dedim tebessüm ederek.Aynı ifadede "Burak bende,tanıştığıma memnun oldum"dedi."bende memnun oldum" dedim.Ufak bir sessizliğin ardından Burak "Peki senin için sorun yoksa Arda'yla nolduda bu kadar kızgınsın anlatır mısın?" dedi yavaş ve nazik bir şekilde.Beyefendi dediğin buydu işte.Derin bir nefes alıp baştan sona bütün olayları anlatmaya başladım.Oda o sıra pür dikkat dinlemişti beni.
"Sonrada seni gördüm şansıma sende tanıdığımışsın" diyerek bitirdim konuşmamı.
Burak:Öncelikle onun adına çok özür dilerim Asel,yakalarsam en kısa sürede konuşucam onunla bu konu hakkında. dediğinde istemsizce tebessüm etmiştim.
Asel:Teşekkür ederim ama boşver.Ona bir şey anlatmak eziyet.Dediğimde hafifçe sırıttı Burak.
Konuşa konuşa çoktan varmıştık eve.Arabadan inmiştik.Giriş kapısına ilerlerken "Asel!"dedi Burak.Olduğum yerde durdum,oda hızlıca yanıma geldi."Murat abiler kesin sorucaktır Arda'yı,bir yere uğraması lazım biz önden geldik diyicez tamam mı?"dedi sakince."Tamam"dedim kısık bir sesle.Aslında böyle birşey söylemek istemiyordum,yaptıklarının karşılığını almalıydı.Dua etsin Burak'la karşılaşmıştık.Girişten girip kapıya doğru geldiğimizde biz daha çalmadan açılmıştı.Kapıdan fırlayan annem koşarak sarıldı bana,ah ne çok endişelenmiştir açmayınca telefonları.
Semra:Oyy kızım nerelerdeydin niye açmadım telefonları çatladık meraktan dediğinde sıkıca sarmıştı beni.
Asel:Annecim endişelenme,şansımıza Arda'yla ikimizinde şarjı bitti.Geç fark ettik bunuda.
Murat:Asel kızım,Arda nerde?Derken bir yandanda yeni görmüş olucakki şaşkın gözlerle Burağa bakıyordu.
Hızlıca konuşmak için toparladım kendimi.
Asel:Biz Arda'yla şehiri gezerken Burak'la eve dönmeye yakın karşılaştık.İşte Arda'da tanıştırdı beni Burak'la sonra biraz daha gezdik üçümüz.Eve dönerkende Arda önemli bir işi olduğunu söyledi bende Burakla geldim buraya dedikten sonra ne kadar profesyonel bir yalancı olduğumu tekrardan anlamıştım.
Burak bana gözleriyle tebrik edercesine baktı.Sonrada "aynen öyle oldu." diyerek dediklerimi destekledi.
Umut:Niye bu kadar geçe kaldınız daha erken gelseydiniz keşke dedi babam.Ses tonu dediklerime inanmış gibi çıkıyordu.
Burak:Aslında orda benim suçum var biraz,canım sıkılmıştı onları görünce biraz eğlenirim diye geceye kadar tuttum.diyince ne kadar fedaker bir dost olduğunu göstermişti bana.
Babam "Anladım." dedikten sonra Murat Abi "gelin hadi içeri daha iyi konuşuruz." dedi süpheci bir şekilde.Burakla hızlı ve kısaca bakıştık ve usulca içeri girip salona oturduk.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |