Yeni Üyelik
17.
Bölüm

15 | Gerçekler

@inviernonoctis

Çağrı:Günaydın Mila'm.


Çağrı:Hazır mısın intikam için?


Mila'm:Delisin.


Çağrı:Belki küçücük bir ihtimal olabilir


Mila'm:Aptalsın Çağrı.


Çağrı:Çağrı ölsün sana.


Mila'm:Çağrı bu sıralar hayatım kabus gibi.


Çağrı:Öperek rüyaya çevirebilirim.


Mila'm:Görüşürüz.


Çağrı:Dikkat et kendine.


Telefonumu cebime koyup yanımda yürüyen Akel'e baktım.Akel elindeki suyu içip şişeyi çantasına koydu.Bakışlarını bana çevirdi, gülümsedi."Okula geldik.Okul çıkışı görüşürüz."Görüşürüz diyip sınıfa girdim.Neva ve Elif beni ortalarına oturtturup fısıldadılar."Bakalım neler olacak."Cihan başka liseye gittiği için fazla görüşemiyorduk Burak zaten üniversiteye gidiyor.Sınıfa giren Buse'ye bakışlarımı çevirdiğinde yere baktığını fark ettim.Yanıma geldi, diz çöküp bacaklarıma sarıldığında şaşırdım.Çağrı ne yaptın?


"Açelya yalvarırım babama bunları yapmadığımı söyle.Beni okuldan alıp açığa geçirecek.Lütfen Açelya!"Hıçkırarak yalvarıyordu, Elif ve Neva gülümseyerek izliyordular.Çenesinden tutup gözlerime bakmasını sağladım.


"Okul çıkışı size gidiyoruz."Buse yerden kalkıp bana sarıldı.Sırtını ovuşturdum."Çok teşekkür ederim Açelya.Çok iyisin."Geri çekilip saymaya üşendiğim kadar teşekkür edip sırasına oturdu."Aptalsın Açelya."Elif göz devirdi.Öğretmen geldiğinde herkes sırasına geçip sessizleştiler...


🍂


Elif elindeki iki kahveyi Neva ve bana verip yanıma oturdu.Kahvesini içerken yaptığım seçim yüzünden memnuniyetsizliğini gösterdi."Neden böyle bir seçim yaptın?"Neva kahvesini içerken ses tonunda endişeyle sordu.Bakışlarımı etrafta gezdirip gülümsedim."Affetmek gerekir bazen."Elif homurdanıp omzuma hafifçe vurdu.Bakışlarım Akel ile buluştuğunda kahveyi masaya bırakıp ayağa kalktım.Akel'e doğru ilerlediğimde Akel gülümseyip yanıma doğru geldi."Nasılsın?"


"İdare eder dünden sonra."Dedim.


Akel anlayışlıyı bakışıyla gözlerime bakıyordu."Ne desem boşuna çünkü hiçbir kelime acını yansıtamaz."Kapalı elini uzattığında bir süre eline baktım."Ne bu?"Mavi gözleri parlıyordu."Aç avucumu."Avucunu tutup, parmaklarını açtım.Bayramda verilen meyveli şekerler vardı."Arkadaşım vermişti yemek istemedim.Yer misin?"Sarı ve mor paketli olanları aldım.


"Diğerlerini sen ye."Diye mırıldanıp limonlu olanı açıp yedim.Sırtımı duvara yaslayıp, şekerleri yedim."Seni tanımak bu hayatta tek şansım sanırım Açelya."Diğer şekerleri cebime koyup yutkundum.Aklıma Çağrı düştü, onunla bir gün gerçek hayatta konuşabilecek miydim?Babam beni yirmi yaşında evlendirmeyi planlıyordu üstelik benden yirmi yaş büyük bir adamla.Ama artık bunu yapamayacak, Umut'a tokat attığını gördüğümde sinirlerim ile oynadı."Sonra görüşürüz ders başlıyor."


Diğer kızlar bile aklımdan çıkmıştı, acele adımlarla sınıfa girmiştim...


🍂


Buse'nin koluma dokunmasıyla durdum."Hadi gidelim! Bu arada şöförüm bekliyor."Kolumu geri çekip hafifçe gülümsedim.Araba kapının hemen önünde bekliyordu.Şöför kapıyı açtığında önce Buse ardından ben binmiştim.Buse camı açtığında derin nefes aldım."Tekrardan teşekkür ederim."Kafamı cama yaslayıp yolları izledim.


On dakika sonra evlerine gelmiştik.Şöför kapıyı açtığında ikimizde inmiştik.Bahçesi kocaman olan bir villada yaşıyordular.İçeri girdiğimizde Buse çantasını koltuğa bırakıp montunu çıkardı."Ben üstümü değiştirip geliyorum."Tamam dediğimde çantasını alıp üst kata çıktı.Bende çantamı çıkarıp yanıma koydum, cebimde telefonumu çıkardım.Çağrı'dan mesajlar gelmişti.


Çağrı:Ciddi misin?


Çağrı:Neden affettin?


Çağrı:Nasıl bu kadar iyi birisin?


Çağrı:Ben çoktan öldürmüştüm.


Çağrı:İnsanları delirtirsin.


Mila'm:Ben iyi insan değilim Çağrı.


Mila'm:İyi biri görünebilirim ama düşüncelerim hiç bir zaman iyi bir insan olmadı.


Mila'm:Görüşürüz Çağrı, görüşürüz Çağrıcığım.


Çağrı:Senin Çağrı'ın, tek senin Çağrı'ın.


Telefonu cebime koyup koltuğa oturan Buse'ye baktım.Ellerimden tutup yalvarır bir tonda konuştu."Şimdi babam geldiğinde eski sevgi-"Lafını kesip sert bir tonda konuştum."Sevgilim ile olmadığını söyleyeceğim."


"Evet lütfen ve babana söylemediğimi söyleyeceksin."Bakışlarımı etrafta gezdirip koltuğa yaslandım.


"Karşılında yüklü bir para alacaksın."Bakışlarımı yüzüne sabitledim.Beni para ile satın alabileceğini mi sanıyor?"Tamam."Buse gülümseyip oturduğu yerden kalktı."İkimize kola getiriyorum."Kafamı tamam anlamında salladığımda mutfağa gitti.Bir kaç dakika sonra gelmişti, elindeki bardağı verdiğinde elinden aldım.Kolayı bitirdikten sonra bardağı masaya koydum.Baba geldiğinde Buse babasına sarılmıştı.


Babası koltuğa oturduğunda Buse yanına ben ise tekli koltuğa oturdum."Merhaba Açelya.Duyduğum bazı şeylerin netleşmesini istiyorum."


"Biliyorum."Diye mırıldandım."Kızım gerçekten bunu yaptı mı?"Şuan gerçekleri söyleseydim Buse'nin hayatı kayacaktı.Umut'un korkulu gözleri aklıma geldi, her zaman geliyordu.Kardeşim onun yüzünden her zaman avuçlarıma bakardı.Koltuktan kalkıp sırt çantamı koltuktan aldım.Buse korkuyla bana bakıyordu.


"Sizin kızınız sevgilimle oldu ve babama her şeyi anlatıp küçücük çocuğun önünde şiddete uğramama sebep oldu."Buse hayal kırıklığı ile bana bakıyordu.İntikam istiyordum, başından beri bunu istiyordum."Tamam Açelya, gerekeni yapacağım."


"Teşekkürler en azından insan olmayı öğrenir."Babasının göremeyeceği şekilde Buse'ye bakıp yüzümdeki sinsi bir gülümsemeyle yüzüne baktım."İyi günler efendim."


🍂


Bugün gerçek annemiz ile buluşma vardı.Evin anahtarını cebimden çıkarıp kapıyı açtım.Ilgın üstünü değiştirmiş beni bekliyordu.Siyah bol paça pantolon , beyaz tişört giyip üstüne siyah ama yaka kısmında beyaz çizgileri vardı.Deri ceket giyip kalpli kolyesini yakmıştı.Ela gözlerine gözlerime çevirip gülümsedi."Hazırlan çıkalım."Odama girip çantamı yatağa bıraktım.Üstümdeki okul formasını çıkarıp dolaptan aldıklarımı giydim.Aynanın karşına geçip kendime baktım.Siyah bol paça pantolon, siyah crop üstüne beyaz kapüşonlu hırka giymiştim.Masadan kar tanesi olan kolyemi alıp taktım.Siyah montumu giyip odadan çıktım.


Ilgın Umut'un montunu giydirmişti."Okulun yanındaki kafede buluşuyoruz."Evden çıktığımızda, sokakta Umut sağ eliyle benim elimi sol eliyle Ilgın'ın elini tuttu.Gülümseyip saçlarını okşadım...


Bir kaç dakika sonra buluşacağımız kafeye gelmiştik.Onu masada oturmuş gördüğümde masaya doğru ilerledik.Bizi görmesiyle ayağa kalkması bir oldu.Tam Umut'a sarılacakken Ilgın Umut'u geriye doğru çekti."Anlıyorum.Ben Aslı Öner, teşekkür ederim Mila."Sandalyelere oturduktan sonra Umut'un Aslı hanıma baktığını fark ettim.Aslı hanım gülümseyerek Umut'a bakıyordu."Çok özledim sizi, sizi bulamadığımda canımdan can gitti."


"Lütfen anlatacağınız ne varsa anlatın."Dedim.Aslı hanım Umut'un elini tutup öptü."Anlatacağım annem."


ASLI ÖNER'DEN


(UMUT'UN DOĞUMUNDAN SONRA)


Gözlerimi hafifçe açtığımda yanımda Nil'i görmüştüm.Uyandığımı gördüğünde su doldurup bana uzattı.Bardağı alıp suyu içtikten sonra bardağı Nil'e verdim."Mila ve Ilgın nerede? Murat nerede?"Umut dün doğmuştu, çocuğumu kucağıma alamamıştım.Nil etrafa bakıp bir süre sustu."Bilmiyorum."


"Nil çantamdan telefonumu verir misin?"Nil çantamdan telefonu çıkarıp bana verdi.Murat'ın numarasını arayıp kulağıma yasladım telefonu.'Bu numara kullanılmıyor.'Şaşkınlıkla Nil'e baktığımda kaşlarını çattı."Hattı kapanmış."


"Hemen geliyorum."Diyip odadan çıktı.Karnımı tutarak yavaşça yataktan kalktım, karnımı tutarak kapıyı açıp etrafta dolaştım.Bebeklerim neredeydi? Canlarım neredeydi.


Omzumun üstünden baktım ve Nil'in doktor ile hararetle konuştuğunu gördüm, ellerini iki yana açmış, savuruyordu. Yüksek sesle konuşuyordu, neden sinirli?


Yanıma gelip elimden tuttu."Abla...Murat çocukları alıp kaçmış."Dünyam başıma yıkılmıştı, çocuklarımı kaçırmıştı.Gözlerimden akan yaşlar yanaklarımı ıslatıyordu."Abla söz veriyorum bulacağız onları."Nil bana sarılıp saçlarımı okşadı.Hıçkırarak Nil'in omzunda ağladım.


Asansörün olduğu yere ulaştığımızda neredeyse yumruklayarak asansörü çağırdım, Nil beni izlerken de kafasını çevirip bana doğru baktı. Dudaklarımdan dökülmeyen kelimeleri gözlerimden okudu ve yanıma ilerleyip, ben gelen asansöre binerken Nil beni takip etti. Kapılar kapanınca elini saçları arasından geçirip, "Aklımı kaybedeceğim," dedi. "O adamdan nefret ediyorum ."


Çocuklarım...kayıp.


MİLA'DAN


(ŞİMDİKİ ZAMAN)


Bir süre boş gözler Aslı hanımın gözlerine baktım."Mila, Ilgın ve Umut'um sizi o evde bırakamam.Mila'nın bileklerini gördükten sonra bırakamam."Umut elimi tutup avucumu gösterdiğinde elimi çektim."Ablamın elini ocağa bastırdı."Aslı hanım öfkeli gözlerini saklamamıştı."Ilgın ve Umut size de zarar verdi mi?"


"Ablam bizi koruyor."Umut bana yaslandığında saçlarından öptüm."Sizi aradım, her yerde aradım ama bulamadım.Sizi İstanbul'a kaçırmıştı."Ilgın'ın dizleri titriyordu, elimi dizine koyduğumda elimi tuttu."Annem çok korktum, sizi bulamayacağımdan."


"Lütfen benimle gelin, isterseniz başka şehire gideriz istemezseniz İstanbul'da yaşarız."İstanbul'u bırakamam, Çağrı'yı bırakamam."Tamam.İstanbul'da yaşayacağız dimi?"Aslı hanım gülümseyerek elimden tuttu."Evet güzel kızım."


Yarım saat boyunca evden nasıl kaçacağımızı konuştuk.


ÇAĞRI'DAN


Onu görmeden önce ölmek isterdim, acılarım dudaklarımdan çığlık niyetine kopmasın diye. Sonra onu gördüm, dudaklarımdan çıkar diye korktuğum günlerimi gömdüm kalbimin en derinine.


Sevdim, onu çok sevdim.


Onu sevmek beni iyileştirdi, onu sevmek beni hayata bağladı.


Yine sevmeye devam ettim onu. Saymayı unuttum, yine de onu sevmeyi unutamadım.


Ne zaman aklıma düşse gözlerim doldu, ne zaman kendimi sevmeye kalksam önce onu sevdim ,beni hayata bağlamıştı.Onunla birlikte değilken bile onundum.


Annesini bulmuştu, aslında annesini tanıyordum.Abimin iş yerinde çalışıyordu, bir gün yeğenim ile ilgilenirken Mila ve Ilgın'ın küçüklük fotoğraflarına baktığını fark ettim.O zaman dna testi yapmak istemiştim.Yeğenimi yanına yollamıştım saçında sakız varmış gibi yapmasını istedim.Elindeki sakızı Aslı hanımın saçına yapıştırıp sakızla beraber saçlarından tel gelmişti.


Ilgın'ı tanıyordum, ondan Mila'nın, onun ve Umut'un saçlarından tel koparmasını istediğimde şüphelendi.Durumu anlattığımda Mila'ya söylememesini istediğimde zor bela ikna etmiştim.Böylece testi yapmıştım.Çocukları olduğunu öğrendiğimde ise Aslı hanıma durumu anlattım.Mila'nın gideceği yoldan biraz uzatta oturup çocukluk fotoğraflarına bakıp ağlamasını söylemiştim.


Böylece Mila ve Aslı hanım tanışmıştı.


Biliyorum Mila ve diğerleri için zor olacak, bunca senedir bir yalanı yaşamaları onlar için çok zordu.Mila'yı o cehennemden kurtarmak için her şeyi yapardım.Mila'nın olduğu masanın arkasında oturuyordum.Şapka ve menüyü yüzüm gözükmeyecek şekilde tutuyordum.Sonunda, sonunda o cehennemden kurtulacak.


Umarım huzuru, mutluluğu ve özgürlüğü yaşar.


Ruhumun derinlikleri, kalbimin derinlikleri ismini haykırıyor Mila.


Seni çok seviyorum Mila'm, senin için her şeyden vazgeçerim.Umarım her zaman mutlu olursun.


Loading...
0%