Ediz Ergin

Telaşla geldi adam.

"Ediz bey,çok gecikmişiz. Evlenmişler yani yıldırım nikahı olmuş-"

Tufan Diyar

"Asla benden böyle birşey isteme! Kuzenini buldun ve şimdi defol git hayatımızdan!"

"Defolup gidemem! Öncesinden bana kendini aşık ettiren kardeşine söyle!"

"O cümleyi kurarken birdaha düşün aslanım,seni parçalara ayırır kuzu eti diye yerim!"

Ediz konuşacaktı ki kapı açıldı ve idil geldi.

"Abi,sevgilin mi var?" İdil fısıltıyla gülerek soru sordu. Tövbe yarabbim!

"Yok abicim ne alaka ya sevgili?" En kötüsü bunları ediz duyuyordu. Onun kardeşime bakan gözlerini çıkarıp kardeşimin sesini duyan kulaklarını kesecektim!

"Yerim falan dedin ya hani... görüştüğün birisi varsa, çekinme" bu kız beni delirtecek.

"Abicim ne alaka ya!?" Sitemim dışında göz devirdi ve sonra yine cümle kurdu.

"Abi..."

"Ne var ya abi abi!" En sonunda bağırdım,edizin kıkırdama sesi geldi ve idil'in duymayacağı şekilde telefondan fısıldadı

"Alayım işte kızı,rahatlarsın" güle güle söylemişti.

"O evli zaten!" Bağırmamla idil şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Ediz susmuştu. Böyle sustururlar.

"Abi,kimle konuşuyorsun?"

"Birisiyle abicim"

"Ya abi..."

"Ne var?" Dişlerimi sıka sıka cevap verdim.

"Bak şakam yok, eğer gay isen anlayışla karşıları-" ediz kahkaha attı.

​​​​​Ve cümlesiyle kafasına yorgan atmam bir oldu.

İdil Diyar

Abimden yorgan yiyince aşağı indim.

"İdil, canım akşam Ediz'leri de çağırayımmı?" İnmemle suat'ın cümlesi bir oldum. Ona dehşetle baktım.

"Ne alaka ediz? Hem sadece ediz gelmiyormy?" İki soru sormuştum.

"Buseyle geliyorlar,hem sorun olmaz diye düşünmüştüm yani eski bir dost senin için ya hani" bana oyun oynuyorlardı. Akşam kutlama vardı ve kutlamadan ailesiyle tanışacaktım.

Son günlerde pek görüşmediğim eslem çıktı odasından,annem dışarıda kumru ise mutfaktaydı.

"Ne oldu?" Eslem ağzında birşeyle konuştu.

"Ben ediz'i de çağıralım dedim de,unutamamış galiba" eslem sessiz kaldı ve anında cevap verdim.

"Ne alaka ya! Çağır yani istersen ne diyeyim?!" Bağırıp mutfağa gittiğim sıra kumru orada yoktu,annemle gitmisti galiba.

Kendime tost hazırlayacağım sırada arkadan kollar sarıldı bana. "Aşkım öyle demek istememiştim, darıldın mı?" Şirin ses tonuyla boynumu kokladı o hisseyatla tebessüm ettim.

"Yokta, böyle cümleler hoşuma gitmedi" yumuşamıştım hemen. Arkamı dönüp bende ona sarıldım. Ayrıldığımızda karşımda ediz'i gördüm. Bana gülüyordu.

"Ediz...."

"Ne oldu birtanem?" Halüsinasyonmuydu bu? Kahretsin gerçek gibiydi. Ama.. niyeki şimdi.

"Sen..." Yüzüme bakarak gülüyordu,ne güzel gülüyordu.....

"Ne oldu?"

"Sen.. gerçekmisin?"

"Niye bıraktın beni İdil?"

"Ben seni bırakmadım!"

"İdil!"

"Ne..ne oldu"

"Edizi sayıkladın!"

"Ben farkında değildim..." Ani kükremeyle gözlerim sanki uyandı. Baktığımda Suat'ın öfkeli bakışlarından başka birşey görmedim.

"Sana bir soru soracağım ve bu soruya göre seni kendime bağlayacağım" sinirli ve net konuşuyordu.

"Sor tabi.."

"Edizi hala seviyor musun?"

"Hayır"

"Tamam" dedi ve devam etti. "Artık bundan dönüşün yok, bütünüyle benimsin"

Sustum.

Ediz Ergin

Davet gelmişti bana. Suat piçinin ve idilin evlilik kutlama daveti.

Tabii gidecektim,ama kutlamak için değil. Dağıtmak için.

Davet gecesi..

Üstüme beyaz uzun ve askılı bir elbise giyip saçlarımı dağınık ama şık bir topuz yapmıştım. Bir yandan stresliyken bir yandanda suat'ın ailesini çok merak ediyordum.

Bir süre sonra kapım açılınca gelenin eslem olduğunu gördüm.

"Off bu elbise çok yakışmıs sana!" Heycanla yanıma geldi. Saçlarını yandan alıp arkada bağlamış,gerisini serbest bırakmıştı. Üstünde omuz desenli mor bir elbise vardı

"Sende harika görünüyorsun,dikkat et ışığımı çalma!" İkimizde kahkaha attık.

"Senin ışığını kim çalabilir Allah aşkına!" Bağıra bağıra espiri yapıyorduk resmen.ne trajatik

"Şey dicektim bide,mira'da geliyor davete yani sormadım ama..."

"Sorun değil,gelsin" İstanbul'dan ayrılmadan onla kavga etmiştik fakat sorum çıkacağını sanmıyordum. Eslemin cevap vermesine kalmadan kumru geldi.

"Ee hadi be! Annemi babamı bekletemezsin,sorum çıkar"

"Pardon ben bir sorun çıkartırım, İdille düzgün konuş!" Eslem üzerini yürüdüğünde kumru gözlerini devirdi. "Arkadaşlar,biraz relax. Bugün kutlama olacak sorun istemiyorum!" Cümlemle odayı terk ettim. Aşağıda Suat,annesi havva ve babası hamit'i gördüm. İsimlerinden öyle bahsetmişti.Boş gözlerle bakan ailesine tebessüm ettim.

"Merhabalar efendim" diyerek ikisininde ellerini öptüm. Annesi sarışın ve kısa saçlıydı,bembeyaz elbise giymişti. Yavaşça abinin yanına oturunca ikisinide gözleri bana döndü. "Ne oldu?" Yüzümdeki gülümsemeyi düşürmeden devam ettim. "Oğlum senin kocan ya,onun yanına otursana,evlendiniz artık!" Annesi yuh dercesine konuştu. "Hiç ahlak yok!" Babası tükürürcesine konuştu. Gülümsemem yüzümde askılı kaldı etraf bi ara sustu.

"Ne saçmalıyorsunuz siz be, Düzgün konuşun!" Abimin kükremesiyle eslemle kumruda yerine oturdu. "Birde bize bağıracakmısınız?"

Suat atıldı." Anne! O kadar yok geldin böyle davranıcaksanız,Gümüşhaneye geri dönün!"

Annesi ayaklanınca hamit beyde ayaklandı. "Ben böyle gelin istemiyorum, arsız bu kız. Hemen boşanıyorsun!" Herkes ayaklanınca abimle bende aynanda ayaklandık.

Abim ya...

"Bencede aileler uymuyor" dişlerini sıka sıka konuştu abim.

"Mal mal işler yapmayın,asla idili bırakmam ben!"

Tam o sırada bir ses duyuldu.

"Ben bıraktırırım ama."

Sesine kurban olduğum,ne güzel kalın sesi vardı.

Bir süre konuşulmadı.

"Ediz o ağzını topla aslanım, dağıtırım yoksa!" Suat elini kaldırarak edize doğrulttuğunda ediz kahkaha attı. Abim çatık kaşlarla edize bakıyordu,ediz kenetlenmiş gibi bana bakıyordu,suat ise öfkeyle bana ve edize bakıyordu.

"Birde bunun saplantılı adamlarıyla uğraşacağız!" Hamit bey.

"Böyle görümce istemiyorum ya ben!" Kumru.

"Bak ikidir susuyorum çakarım ağzına haa!" Eslem.

"Kızıma eziyet edecekler oldu olası!" Annem.

"Boşanıcaksınız ya!" Havva hanım.

"Ben idili bırakmam" Suat.

"Lan bir kardeşim var ona niye geldi geleli göz diktiniz!?" Abimin kükremesiyle herkes sustu ve buz kesildi. Komikti ama gülecek halim yoktu.

Sesler yine başladı kavgalar,hakaretler,saç baş girmeler.... Bütün sesler boğuklaştı ve ben sadece edizin gözlerini dinledim,izledim,okudum,sevdim..

Konfeti patlama sesiyle bütün odağın dağıldı ve arkamı döndüğümde mira'yı gördüm. "Hellooo" koşa koşa yanıma gelip sarıldı. "Çook sevindim, inşallah kavgamız devam etmiyordurr. Tebrik ederim birtanem" diyerek bana sımsıkı sarıldı ve karşılık verdim. Pek ısınmıyordum mira'ya falat tatlı kızdı. Partideki insanlara göre çok kısa giyinmişti. Resmen arkası görünücekti. Sarı saçları upuzundu.

"Teşekkürler.....ne zahmet ettin" hamit bey ve havva hanım çoktan suatla köşede kavga ediyorlardı. Eslemde yanımıza katılınca kaşları çatık konuştu. "Kumruyu gebertecektim şu abin olmasa!"

"Niye nolduki abimlik?"

"Tuttu beni!" Bağıra bağıra itiraz ediyordu.

"Abim....sana dokundu mu? Abim? İnanamam kardeş!"

"Ne alaka ya?"

"O kızlara dokunmaz,yani ben hariç. Hatta elini dahi sürmez küçüklükten beri tiki vardır" kaşları kalktı eslemin ben sırıtmaya başlayınca tektar sinirlendi.

"İdil!"

Ediz hala oradaydı ve bizi dinliyordu.

"Neyse ben tuvalete gideyim" diyerek tuvaletin kapısına doğruldum. İdrar ihtiyacımı giderince birsin bileğimden tutup kenara çekti. Suattı.

Eliyle kalçamı okşamaya başlayınca ani dudaklarımız birleşti fakat uzun sürmedi çünkü ayrıldım.

"Ne oldu?" Sessizce fısıldadım ama o hala bana bakarak gülüyordu. Lan şurda birden 'hamileyim!' diye bağırsaydı ne gülerdim ya!

Gözlerim yan aynaya kayınca edizin bizi izlediğini gördüm. Demek o yüzden....

Tamam biraz hınzırlık yapıp edizi kıskandıralım!

Ellerimin suatın kravatın kaydı ve orada dolaştı. "Canım benim..." Diyerek ben birleştirdim bu sefer dudaklarımızı. Ne kadar kıskandırmak olsada o kadar uzun süre öpemezdim suatı...

Aslına bakarsam ben onunla öyle bir gece bike geçirmeye hazır değildim. Suata her dokunduğumda sanki edize ihanet ediyordum ama benim kocam suattı ve ediz eski sevgilimdi.

Çok kısa bir an bunu edize yaşatıp dışarı çıktım. Emindim arkamdan ediz ve suat kavga edecekti. Eminim

Mira ve eslemin masasına oturduğumda,mira İstanbul'daki işini anlatıyordu.

"Ayy bi kerede tedaviye gelen bir çocuk vardı...içim gitti çok tatlı yaa"

Mira Doktor'du, eslem ile bense öğretmen.

Benim oturmamla yanımda iri bir erkeğin oturuşunu aynanda hissettim. Kafam otamatikmen oraya döndü. Bu adam....hatırlayacağım bir dakika....

"Heey noluyor lan!?" Eslem el haraketiyle adama yürüdü.

Altan! Ediz beni ilk kaçırmaya çalıştığı zaman bana tecavüz etmeye çalışan adam.

Aniden kalkmaya çalıştım fakat oda benimle kalktı ve belimde kendine sertče çekti. Eslem koşa koşa abimi çağırmaya gitti. Abim ise Ediz ile sohbet ediyordu. Acaba evlendiğim adam nerede?

"Bırak!" İtmeye çalıştığmda gücüm yarısı etmişti.

"Özledin mi beni?"

"Pislik!"

"Senin yüzünden hayatın karardı lan!" Diyerek sertleşti ve vücudumu acıttı.

Kısa süre sonra abim hızlıca altanı döndürüp yumruk attı. Yere yığılan altan birde edizin yumruğunu yedi. Haydaaa.

Abim ile Ediz yan yana bana sarkan adamı dövüyordu.

"Lan tufan! Çık, benim yumruk sıram!"

"Senin yumruk sıran ne alaka lan! Benim kardeşime sarktı!"

"Senin kardeşine aşığım ben!" ......

"O dilini kopartıcağın senin! Şerefsiz..."

"Birde benim çalışanımdı bu!"

"Senin alacağın adamı sikeyim! Öğrettim ya sana testleri"

"Unuttum hemen kaç yıl geçti düşman olalı!"

Şaka gibi...ikiside sıra sıra yumruk atıyor hem terli ben hararetli kavga ediyorlardı. Her cümlenin hıncını adamdan alıyorlardı. Abimse hala-

Bir dakka...adam...Adam ölmüş!

"Abi,adam öldü!" Ediz ile abim aniden durdular. Ve konuşmadan çıkıp adamin tipine baktılar. Ve edizden bir ses duydum.

"Siktir.."

"Sen öldürdün Ediz"

"Ben mi, Sen öldürdün!"

"Lan sus en çok sen vurdun!"

"Asıl sen en çok vurdun!"

"Ya yeter!" Bağırmamla ikiside terli şekilde bana baktı. İkisininde yanına gidip kulaklarına fısıldadım. "Adamı bir yere gömeceğiz,fakat hiç anlaşılamaması gerek"

Çatık kaşlarla bana baktıklarında sitemlendim. "Daha iyi bir fikriniz varsa buyurun!"

Diyip masaya oturdum,zamanla tüm insanların yarısı gitti yarısı partiye devam etti. Abim adamı ortadan kaldırmak için odaya gidince edizde masaya oturdu. Suat nerede?

Eslem ve abim yoktu. Annem havva hanımla kavga ediyordu. Hamit bey yemek yiyordu. Mira? Gözlerim gezinince edizin terlerini sildiğini gördüm. Kaşlarım otomatikmen çatıldı ve tam gidecekken durdum.

Lan evliyim ben!

Ama suat yok. O zaman evli değilim...

Oyunbozan

​​​​​​Sus. Ama kimse eski sevgilimle böyle olamaz.

Ben içimde kavga verirken mira'nın edizin tek bacağına oturduğunu fark ettim. Sandalye yok mu lan?!

Sinirle soluyup yanlarına gittim ve aynı masaya oturdum. Ama otururşta otururş...

"Sandalyeyi kırsaydın İdil?" Mira konuştu.

"Kıracağım ben..bazı şeyleri çok kıracağım.."

Senin kafanı mesela?

Ben sinirden dört dönerken mira kısacık elbisesiyle edizin bacağına oturmuş silinmiş terini siliyordu.

"Buradada çok sandalye varmış,hangisine oturacağını şaşırdım vallahi" dedim miraya hitaben.

"Ah,evet çok koymuşlar" bu kızı si- bu kızı mahfedecektim...

"Sanki teri gitmiş ya" sorgulayarak bakıyormuş gibi baktım edizin annına.

"Şurada kalmış biraz yani.." yok efendim kalmamış. Kalk işte!

Edizin sırıttığını gördüm. "Yok kalmamış"

"Kalmış bak"

"Merak etme ben daha iyi bakıp, daha iyi görüyorum zaten!" Kendimden beklemeyerek miraya karşı bağırdım. Mira şaşkınca bana bakarken arkasında hınzırca gülen şeytanı gördüm. Bu kıza ısınmamak beni haklı çıkardı. Tam o sıra eslem ile abim gelince miraya yan baktı.

"Ne oluyo lan niye edizin kucağına oturuyorsun?" Eslem kadar dobra birini görmedim hayatımda. Tabi oda demek istediğim şeyi pat diye söyledi. Abim yanıma oturup edizle göz göze geldi. Ediz kahkaha atmamak için zor duruyordu. Suat hala yoktu...

"Yani.. yaralarını sarmak içindi"

"Saramamışsın hem yarasıda yok yani,ediz dövdüğü için tek teri vardı" sağ ayağım tekrarlı oynuyor ve dişlerimi sıkarak konuşuyordum. Aksi halde ben bu kızı dövecektim..

Mira kalkıp söyledi. "Kalktım rahatladınız mı?"

"Evet!" Diye bağırdı eslem ve abimin yanına oturdu.

"Eslem niye abimin yanına oturdun?"

"Aaa idil! Seninde kıskanmadığın bir sokak köpeği kaldı!" Diyerek kalkıp benim yanıma oturdu.

"Abimin sokak köpeğinden farkı yokki zaten" ağzıma fındık atarak sırıttığım anda abimin vurmasıyla kalktım.

"Off tamam burdaki işim bitti benim gidiyorum!" Edize bakarak yanladım. Arkamdan baktığına eminim.

Çantamı lavaboda unuttuğum için alacaktım. Eminimki ediz gelecekti.

Krem çantamı alıp aynada kendime bakındım.

Kapının eşiğinden çıkmadan edizi önümde gördüm. Beni içeri itip kapıyı kapattı ve arkamdaki elbisenin fermuarını açtı.

BÖLÜM SONUUU💃🏻💃🏻

BİRDAHAKİ BÖLÜMDE SMUT OKUMAYA HAZIR OLUN!

YORUMLARINIZI BEKLERİM BEBEKLERR😝💗💃🏻

​​​​​​

​​​​​

​​​

​​​​

​​​​