@iremrukiyesann
|
Mason, evine doğru ilerledi ve kapıyı açtı. İçerisi, dışarıdan gördüğümden daha da güzel görünüyordu. Her şey, modern bir tarza sahipti ve çok şık görünüyordu. Mason, beni misafir odasına aldı ve kanepeye oturttu. 'Saat yavaştan geceye geliyor, nerde uyuyayım. Odaları bilmiyorum.' Mason, gülümseyerek bana baktı. 'Sen benim odamda uyuyabilirsin, ben kanepeye yatarım' dedi Mason, iç geçirerek. 'Olmaz, misafir olan benim. Ben koltukta yatarım.' 'Asla, benim odamda uyuyacaksın' dedi Mason, kararlı bir sesle. 'Ben geçtim koltuğa...' 'Hayır! Benim odamda kalacaksın!' dedi Mason, biraz sesini yükselterek. 'Sakin ol, senide bıçaklarım he.' Mason, derin bir nefes verdi ve sakin bir sesle konuştu. 'Tamam, iyi. Sen koltuğa yatarsın' dedi Mason, iç geçirerek. 'Ben kazandım.' 'Evet, kazandın' dedi Mason, gülümseyerek. 'Tek mi yaşıyorsun sen?' 'Evet' dedi Mason, iç geçirerek. 'Bir süredir tek yaşıyorum.' 'Neden bir süredir?' 'Eskiden eşim ile yaşıyordum, ama o beni terk etti' dedi Mason, iç çekerek. 'Bir yıldır yalnız yaşıyorum.' 'Anladım, ne diyeyim.' Mason, sessizce bana baktı ve bir süre öylece durduk. 'Tamam, sen yat' dedi Mason, iç geçirerek. 'Ben kanepeye yatarım' 'İyi, didişmeyeceğim.' 'Buna sevindim' dedi Mason, gülümseyerek. 'İyi uykular.' 'İyi uykular' dedi Mason, kanepeye giderken. Ben de yatak odasına gittim ve yattım. Derin bir nefes aldım ve Mason'u düşündüm. Çok ilginç bir adamdı ve onu daha iyi tanımak istiyordum. Oda, çok rahat görünüyordu. Yatağın üzerinde, yumuşak bir battaniye ve birkaç yastık vardı. Çok yorgundum, bu yüzden hemen uykuya dalmak istedim. Ancak ne kadar denesem de uyuyamıyordum. Aklıma bin bir şey geliyordu ve sanki yatakta rahat edemiyordum. Birden, kapı açıldı ve Mason içeri girdi. 'Noldu?' 'Uyuyamıyorum' dedi Mason, iç çekerek. 'Ne yapabilirim sanki?' 'Bilmiyorum, sadece konuşmak istiyorum' dedi Mason, yatağın kenarına oturarak. 'Konuşmak istemiyorum ben, her gün aksiyon yaşamıyorum sonuçta.' 'Tamam, anladım' dedi Mason, iç geçirerek. 'O zaman sana bir teklifte bulunacağım' dedi Mason, gülümseyerek. 'Tamam, nedir?' 'Birlikte biraz dolaşmak ister misin?' dedi Mason, iç geçirerek. 'İçinde bulunduğumuz bu ruh halini atarsak, iyi olacağına inanıyorum' dedi Mason, umutla. 'Tabii, olur da ben başka bir giysi getirmedim ki?' 'Hiç sorun değil' dedi Mason, gülümserrek. 'Evde birkaç tane giysi var, onlardan biriyle giyinirsin.' 'Tamam.' 'Giyip geliyorum.' 'Tamam' dedi Mason, gülümseyerek. Bir iki dakika sonra, giyinip odadan çıktım. Mason, beni görünce gülümsedi. 'Geldiğini gördüğüm için rahatladım. Hazır mısın?' dedi Mason, kahverengi gözleri parlayarak. 'Evet, hazırlandım.' 'O zaman gidelim' dedi Mason, gülümseyerek. Evden çıktık ve Mason'un arabasına bindik. Arabada sessizce yolculuğu sürdürdük ve birkaç dakika sonra, büyük bir parka geldik. Arabayı park ettik ve dışarı çıktık. Park, çok güzel bir yerdi. Mason, bana bakarak konuştu. 'Ne güzel bir yer, değil mi?' dedi Mason, gülümseyerek. 'Hemen ormandan geçelim mi?' dedi Mason, kahverengi gözleri şefkatle parlayarak. 'Olur.' 'Haydi o zaman' dedi Mason, gülümseyerek. Parktan içeri doğru yürümeye başladık ve kısa sürede ormanın içine girdik. Orman, çok güzel ve tertemizdi. Her şey, huzurlu bir şekilde sessizdi. 'Burası çok güzel' dedi Mason, gülümseyerek. 'İçim rahatlıyor.' Sessizce ormanda dolaşıyorduk ki, birden bir ses işittik. Sanki bir şeyler kırılıyor gibiydi. 'Emin misin, bence given de değiliz.' Mason, durdu ve bana bakarak konuştu. 'Sakin ol, ne olduğunu anlamaya çalışmamız gerekiyor' dedi Mason, sakin bir sesle. 'Hadi gidelim ve bu gürültünün ne olduğunu görelim.' 'Mantıklı ol, gürültü duyduysak gitmeliyiz.' Mason, bana baktı ve başını salladı. 'Evet, doğru söylüyorsun' dedi Mason, iç geçirerek. 'Gidelim ve buradan ayrılalım.' Dönmeye başladık ama birden, arkamızda sesler duyduk. Ne olduğunu anlamak için hızla arkamıza baktım ve orada bir adam gördüm. Adam, elinde bıçakla bize doğru koşuyordu. 'Oğlum, niye lan?!' Mason, elini bana doğru uzattı ve 'Çabuk, gel!' dedi. Elinden tutup ormana doğru koştuk. Adam, peşimizde koştu ama biz daha hızlıydık. Yaklaşık bir kilometre kadar ormanda koştuktan sonra, adamı arkamızda bıraktık. Biraz yavaşladık ve nefes almaya başladık. Mason, beni kendisine doğru çekti ve kollarını bana doladı. 'Tamam, güvendeyiz' dedi Mason, sakin bir sesle. 'Emin misin?' dedim, biraz nefes nefese. Mason, beni kollarında tutarak konuştu. 'Evet, eminim. Buradan kilometrelerce uzaklaşmayı başardık ve artık güvendesin.' dedi Mason, kahverengi gözleri şefkatle parlayarak. 'Teşekkürler' dedim, gülümseyerek. Mason, beni daha da sıkı tutup bana bakmaya devam etti. 'Sana zarar veren kim olursa olsun, her zaman senin için buradayım' dedi Mason, iç geçirerek. 'Ben kendimi korurum, bi bıçak gerek sadece.' Mason, kahkahalarla güldü. 'Haklısın. Ama aynı zamanda dostluğun da önemini unutmamak gerekiyor' dedi Mason, hala gülümseyerek. 'Adam geliyor mudur?' 'Hiç sanmıyorum' dedi Mason, sakin bir sesle. 'Ayrıca artık buradan kilometrelerce uzaklaştık ve eminim ki bizi bulamayacak.' Biraz sustuk ve sonra Mason, konuşmaya başladı. 'Gerçekten korktuğunu biliyordum. Ama korkmadığın için seni tebrik etmek istiyorum. Sen gerçekten çok cesursun ve bu bence çok etkileyici' dedi Mason, hayranlıkla. 'Teşekkür ederim.' Mason, beni yine kollarına alarak konuştu. 'Her zaman yanında olacağım, bunu unutma' dedi Mason, kahverengi gözleri şefkatle parlayarak. 'Bende öyle umuyorum' dedim, iç geçirerek. Mason, bana sıkıca sarıldı ve biraz daha ormanlarda dolaştık. Artık güvende olmamıza sevindim ve Mason'a güvenmeye başlamıştım. Gecenin geç saatlerine kadar birlikte ormanda dolaştık. Arada sohbet edip, gülerek zaman geçirdik. Mason çok komikti ve her zaman ne söyleyeceğini bilirdi. Ben de bu konuşmaları çok seviyordum. Artık Mason'a karşı daha da samimi olmaya başlamıştım. Günün sonunda, yorulmuştuk. Mason, eve gitmenin zamanı geldiğini söyledi. Arabaya binip eve doğru yola çıktık. Her ikimizde de yorgunluk vardı ama aynı zamanda heyecanlıydık. Çünkü aramızdaki bu yakınlık, çok daha güçlü bir bağ yaratıyordu. Eve geldik ve yatağıma gittim. Çok yorgundum ama Mason'u düşündüm ve gülümsedim. O da beni düşünüyordur şimdi. Bu düşünceyle rahatladım ve hemen gözlerimi kapattım. Uyku, hiç olmadığı kadar çabuk geldi ve derin bir uykuya daldım.
|
0% |