Sabah uyandığımda odada tek başımaydım. Yataktan doğruldum ve uykulu bir şekilde odadan çıktım. Salona doğru adımladığım da bağırış sesleri geldiğini fark ettim.

- Ne demek beni aldattın Minsu! Nasıl yaparsın böyle bir şey! Sana değer veriyordum ben seviyordum seni sen beni kullandın!

- Abi sakin ol ve bağırma Jisung uyanıcak biliyorsun hasta.

- Nasıl sakin olmamı bekliyorsun şu piç beni aldatıyor ve ben sakin olayım oldu paşam başka isteğin!

- Felix...

- Bana kızmaya hakkın yok dün size geldim camdan baktım şu vitayla ilgilendiğin gibi ilgilenseydin olmazdı. Nerden çıktıysa!

- Aldatmasaydın hem ben hastaydım. Hyung kim olsa öyle ilgilenirdi.

- Sana mı sorucam be aldatıp aldatmayacağımı pis ucube.

- Sensin ucube!

Kız bana doğru yürüdü ve saçımdan tutup yere itti sonra ise tekme attı. Felix ve Minho hyung hemen kızı tuttu ve tuttukları gibi dışarı attılar bildiğin. İkiside hemen yanıma geldi karnım ağrıyordu karnımın biraz üstüne denk gelmişti nefes almamı zorlaştırmıştı.

- Jisung iyi misin!

Öksürüyordum. Minho hyun beni kaldırdı ve koltuğa oturttu. Dün yaptığı şeyin aynısını tekrardan yaptı. Beni rahatlatıyordu ve nefes alabiliyorsun rahatlıkla.

- İyi misin?

Başımı onaylar bir biçimde sallamış ve aniden sarılmıştım.

- Teşekkür ederim..

Diye mırıldanmıştım. Karşılık vermişti, Felix düşünceli bir şekilde bize bakıyordu. Birbirimizden ayrıldıktan sonra Felix'e döndüm ve konuşmaya başladım:

- Felix noldu?

- Kız sana Vita dedi ama sen bir omegasın Jis..

- Zaten omegayım kız yanlış anlamıştır. Ben ve vitalık düşünebiliyor musun Allah aşkına ya..

- şüpheliyim yinede olabilir bence sonuçta soyunuz bir vita ve sen bir omegasın?

- Annem bir omegayla yatmış o zaman. Neyse bu konu hakkında daha fazla konuşmak istemiyorum.

- Tamam sen nasıl istersen bugün bizimkiler gelicek seni merak etmişler hemde takılacağız~

Kafamı sallamıştım. Moralim bozulmuştu nedense..

Ayağa kalktım ve banyoya doğru adımladım. Felix'in dediği şey olabilir miydi?

Yok be ben omegayım neyse bunu anlamanın tek bir yolu var onuda sonra hallederdim.

Bizimkileri beklerken ben televizyon izliyordum, iki delta ise yemek yapıyordu. Felix bana hiç bir şey yaptırmıyordu. Sanki karnım burnumda hamileyim ya, sinirlerim çok çabuk bozuluyordu.

------------------------------------------------

Kapı sesi ile gözlerimi açmıştım. Uyuya kalmıştım heralde, sesler gelmişti bizimkiler gelmişti büyük ihtimalle. Koşarak biri gelmişti Hyunjindi. Zıplayarak ayağa kalktım ve üzerine atladım hemen. Bizi gören Felix hemen bana kızdı.

- Oğlum sen deli misin? Niye hoplayıp zıplıyorsun. Hem sevgilimin beline bir şey olsa veya dengesini kaybedip yere düşseydiniz ne olacaktı!

Fazla duygusallaşmıştım kızdığı için gözlerim dolmuştu.

- Özür dilerim...

- Ya ağla diye söylemedim ben sana ağlama, özür dilerim kızmak istememiştim..

O sırada içeri Minho hyung ve Chan hyung gelmişti. Benim ağladığımı gördüklerinde yanıma gelip nolduğunu sordular.

- Jisungie noldu, niye ağlıyorsun?

Hyunjin benim konuşamayacağımı anlayınca söze girdi.

- Jisung beni görünce biraz zıpladı üzerime felan atladı, Felix'te korktuğu için uyarayım derken biraz kızdı Jisung'un duygusallığına geldi sanırım..

Yazardan Anlattım:

Minho, Jisung'a yaklaştı ve eliyle yüzünü kendi yüzüyle hizaya getirdi ve göz yaşlarını sildi.

- Ağlama, hem sana kızmamışki sorun yok tamam mı sakin ol, sakinleş jis sorun yok...

Jis kafasını sallamıştı sakinleşmeye çalışıyordu. Jeongin Jisin gelip ona sarılmıştı ve feromonlarını serbest bırakmıştı. Tek sorun şu ki Jiste hiç bir şey olmamıştı. Çaktırmamaya çalışıp sakinleşti ve hep beraber oturdular ve sohbet etmeye başladılar. Jis yavaş yavas acıkmıştı bile ama söylemeye utanıyordu. Jis Chan'a sırnaşıyordu onu abisi gibi görüyordu çünkü.

- Acıktın mı bakim sen?

- Yoo ne alakası varr

- Hiç öyle gelmedi bana minik sincap acıkmışsın sen ben seni bilirim. Felix Sungie acıkmış!

O sırada Salondan çıkan Minho su içmek için mutfağa gitmişti. Tabi mutfakta öpüşen bir çift beklemiyordu. Resmen birbirlerini yiyorlardı öpüşme sesleri geliyordu ve Minho bağırdı.

- OHA AMINA KOYAYIM AYIP DİYE BİR ŞEY VAR EVDE ÜÇ OMEGA BİR BETA BİR ALFA VAR BİRİ HAMİLE AYIP!

- Ne alakası var şimdi hamile olmasıyla Jisin?

- Olsun ortalıkta yiyişilir mi lan!

Hyunjin'in yüzü kıpkırmızı olmuştu bile koşarak içeri gitmişti ve Jisung'a sarılmıştı. Kafasını Jisung'un boyun girintisine sokmuştu feromonlarını oradan daha iyi alıyordu ve bu onu rahatlatıyordu. Jisung ilk ne olduğunu anlamasada kuzeni için feromonlarını serbest bırakmıştı.

Hyunjin biraz Jisung'un karnına baskı uyguladığı için Jisung'un canı yanıyordu. Eğer söylese kuzeninin ona zarar verme düşüncesiyle ağlayacağını biliyordu o yüzden pek ses etmedi ama onu tanıyan biri varsa bunu anlardı. Bir süre sonra Hyunjin kalktı ve koşarak sevgilisini aramaya başladı. Sadece uyanmıştı daha çok alacağı vardı ondan.

İkisinin çok güzel bir ilişkisi vardı fakat Hyunjin'in bilmediği bir şey vardı babası onu satmayı düşünüyordu...

( Burda zortingen oluyonuz eheheheh)

Jisung bahçeye çıkmak istediğini söyledi hava almak için herkes onu onayladıktan sonra bahçeye çıkmıştı. Hava kararmıştı bile yoldan geçen sarhoş bir Alfa Jisung'u görünce oana doğru yürümeye başlamıştı. Jis bunu fark etmemişti, belindeki el hissiyle minik bir çığlık attı fakat bu o alfanın dudakları yüzünden sona ermişti. Fakat bunu duyan Hyunjin ve Minho merak edip dışarı çıkmışlardı ilk arka bahçeye çıkmışlardı. Sonra ise öne ve Jisung'u ağlarken öyle görünce şok olmuşlardı. Adam cebinden bir çakı çıkarmıştı. Jisung'un mühür kısmına doğru gidiyordu yavaş yavaş öpücükleri ve Jisung çok korkuyordu. Hyunjin bir çığlık atmıştı ve adam hızlı bir şekilde o çakıyı Jisung'un karnına saplamıştı. Jisungtan kuvvetli bir çığlık gelmişti. Minho da o sırada adamı dövüyordu ve polis çağırmışlardı. Sesleri duyan evdeki arkadaşları hemen dışarı çıkmışlardı. Tabi hiç böyle bir şey beklemiyorlardı. Chan hemen Minho'nun yanına giderken Chang, Seung ,Jeon ise hemen Jisung'un yanına koşmuştu. Felix ise Hyunjin'i sakinleştirmeye çalışıyordu. Travması vardı anne önünde babası tarafından bıçaklanarak canice öldürülmüştü. Minik Vita bu anlatı hatırladıkça daha kötü oluyordu ve nefes alamamaya başlıyordu.

Bir süre sonra polis ve ambulans gelmişti Hyun ve Jis'i hemen görünüşlerdi sarhoş adam ise karakoldaydı.

Ambulansta ilk müdahalenin ardından Jisung çok kan kaybettiği için kana ihtiyacı vardı hemen hastaneye gelir gelmez ameliyat haneye almışlardı. Hamile olduğu için ayrı bir dikkat gerekiyordu, bebeğe bir şey olmuş olabilirdi ve bu Jisung için aylarca depresyon ve travma yaratabilirdi. Herkes hastaneye gelmişti ve ameliyat hanenin kapısında bekliyorlardı.

Hyunjine ise sakinleştirici verip uyutmuşlardı. Felix yanında kalıyordu ama Jis için o da çok korkuyordu.

Ameliyat haneden doktor çıktı ve konuşmaya başladı.

- Hasta çok kan kaybetmiş kana ihtiyacı var yok kaybedebiliriz bebekle beraber. 0 RC- kanı aynı kana sahip var mı?

Jeonginle aynı kana sahiplerdi ama Jeongin reşit olmadığı için kan alamazlardı. Bir el daha kalktı ortadan. Damarlı elin sahibi Minhoydu.

- Benim kanım 0 RC- Benden alabilirsiniz..

- şöyle geçin beyefendi.

Minho gittikten bir 15 dakika sonra geri gelmişti. Kendini tutuyordu ağlamamak için güçlü durması lazımdı miniklerinin yanında Chanda öyleydi.

Yaklaşık 3 saat sonra doktor çıkmıştı. Gülüyordu bu iyiye işaretti yani Jisung yaşıyordu.

- Hasta sapasağlam bebeğe gelecek olursa-

- Bir şey mi olmuş bebeğe?!

- Hayır gayet iyi eğer çakı biraz daha kaysaymış bebeğin yaşama ihtimali sıfırdı. Çok şanslı bir bebek, babasımısınız? İçerdeki Vita eşiniz mi?

- ilk olarak eşi değilim babasıda ama Vita dediniz Jisung Vita değil ki omega.

- Hayır içerdeki hamile olan hasta bir Vita beyefendi. Yanlış biliyorsunuz.

Herkes şaşırmıştı nasıl olabilirdi böyle bir şey?

Herkes onu omega diye biliyordu ama Jisung omega degilmiydi bir vitamıydı?

Herkesin kafasında bir sürü soru işareti vardı ama bunu sonra konuşmak için ertelediler. Jisung'u normal odaya aldılar ve kısa süre içinde taburcu olabileceğini söylediler.

Hyunjin uyanmıştı, uyanır uyanmaz hemen kalktı ve serumu elinden çıkararak kuzeninin yanına gitmek için koşmaya başladı. Koşarken bir bedene çarptı. Felix'ti bu.

- Niye kalktın yatman gerekiyor sevgilim.

- Jisung'u gösterin bana!

- Sakin ol tamam göstereceğim gel benimle..

Felix elini Hyunjin'in beline koymuştu ve ona destek olarak yürüyordu. Jisung'un olduğu odaya geldiklerinde Hyunjin'in gözleri dolmuştu. Şuan odaya almıyorlardı bu yüzden camdan bakıyorlardı. Hyunjin yine ağlamaya başlamıştı. Felix onu kucağına aldı ve odasına götürdü. Dudağına bir buse kondurdu ve yanına yatıp küçük bedeni sarmaladı sonra ise uyudular...

Selamm

Yemek yemek için kalkmıştım uyuyordum o sırada yayınlayayım dedim zorla kaldırıldım birazcık ama olsun no sıkıntı

İnşallah uyicam ama yanımda kuşum var yazık üşümüş uyuyamıyorum benle yatıyorr

Nasılsı beğendiniz miiiii

Sizce Hyunjin ve Jisung'a ne olucakk

Devamında sizleri acaba neler bekliyorr

Belki bir kavgA olabilir belkiii

1233 kelime olduu

Un bu hafta gelicekkk

Hyunsungg