Yeni Üyelik
2.
Bölüm

2.BÖLÜM:ÖLÜM İPİ

@irewmqyw

"Gerekeni yapacağım"

 

Boşa mı büyücüydü?

 

Keskin bir şey son kez elime batırıldı

 

Acı, Sadece vücutta değil Zihinde de bulunuyordu .Nadiren de kalpte .Şuan ki acımın zihinsel mi fiziksel mi olduğunu fark edemeyecek kadar bilincimi kaybetmiştim .Bilincim anlamsız bir şekilde hem açık hem kapalıydı .Acımın fiziksel olması gerekiyordu ,Her parmağıma iki kez bir şey batırılıyordu yada ben öyle hissediyordum.

 

Aklım bana oyun oynuyor olabilirdi.

 

Siz pes ettiniz mi? Ben etmedim .Verilen teklifi kabul etmem pes ettiğim anlamına gelmiyordu daha çok zaferime giden yolun kısaltması oluyordu. Acı konusunda yenilgimi vermiştim ,aklım ele geçirilmişti ,Her hücremde soru dönüyordu .Kimse bu acıya katlanamazdı .İlk deneyen kişi olarak normaldi

 

Prense en son teklifini kabul ettiğimi söylemiştim, Sonrası karanlık .Ayaklarım o büyülü kelimeyi söyleyince tutmamıştı .Gözlerimi açmak için resmen çırpınıyordum .Acaba sersemlikle prensin büyücü olduğunu söyleyip zindana mı atılmıştım? Belki de gözüm ondan kapalıydı .Bana eziyet çektirmek istiyor olabilirlerdi !Beni zindana attıramazdı dediğine göre Norlacs kralının kızıydım! Yada attırırdı öyle bir kanun yoktu.

 

Yeniden parmağıma keskin bir his geldiğinde çığlık attım "Yeter!"

 

"Aç gözünü" dedi karşımdaki ses. Tanıyamadım .Zindanda mıydım!

 

"Gözümü bırakın da açayım" Gözümü açmam için önce gözümdeki baskıyı kaldırmaları gerekiyordu

 

"Gözünü aç!" bu sözü söyleyen her kimse kesin arkası dönüktü

 

Göz kapağım kendiliğinden açılmaya başladı,

 

Gördüğüm tek şey Beyaz perdeler ile Gri bir duvar

 

Arkadan gördüğüm kaslı sırt bana döndü" Başın ağrıyor mu?"

 

Bu Pamirdi.

 

"Birde soruyorsun!" diye çıkıştım .Aslında başımın ağrıdığı yoktu "Aklımı yönetiyorsun ya, Bence sen ne olduğunu öğrenebilirsin!"

 

"Kaç defa söyleyeceğim karşında..."sözünü kestim

 

"Sen bir prenssin. Anladık" Şuan ne düşüneceksem düşünmemem lazımdı .Aklımı yönetip Aklımı konuşturuyordu. Sahi ya ben şuan nasıl düşünüyordum?

 

"Seni kurtaran birine ön yargıyla davranmamalısın" Ön yargı diyor!

 

"Davranmıyorum!"

 

"Anlayamıyor musun?" Planı neydi?

 

"Sen...Ne yapmaya çalışıyorsun?" Yanımdaki koltuğa oturup, Avuç içini yanağına yasladı dirseklerini de dizlerine yerleştirdi

 

"Senin gibi İnatçı ve Tehlikeli bir kızla Kazmakova yolculuk yapacak olmam çok gurur verici bir şey"

 

Doğrumu duyuyordum?

 

Kazmakov ,Tehlikeli ülke .Oraya gitme cüretini kimse kendinde bulamaz, ben bile bulamam!

 

"Bana bak ,kendi intikamım için aklımı tehlikeye attım ama senin işlerin için canımı tehlikeye atamam !Bedenimi feda edecek kadar aptal değilim !Hiç bir zaman aptal olmadım

 

"Kazmakovdan ne büyüsü alacağım ben, Yoksa orada bilmediğim büyücüler mi var?

 

"Kazmakovda büyücü yok tek Norlacsta var .Peki sen neden buradasın?" Pamir tek kaşını kaldırdı

 

"Büyücüler neden norlacsta?"

 

Mantığını kullan ,ada

 

"Önce benim soruma cevap ver?" dedim onun sorusunu unutarak

 

"Prensler önce gelir "Bir cevap alamayacaktım, Net

 

"Ya ben ne bileyim ,Kral bahaya sor" Pamir hafif güldü ,kesinlikle 'Babana nasıl kral diyorsun 'diyecekti .Sana ne !Bana ne oluyor?

 

"Soruma cevap verecektin?" Bu son derecede sakin halimdi, Pamirin üstüne atlamamak için zor duruyordum .Neden bunları düşünüyordum ki ,öldür ver Legorya ya

 

"Sana cevap vereceğim diye bir şey demedim" Patlıyorum

 

"Ben neden sana cevap veriyorum o zaman .Çıldıracağım! "Bu pamirle gideceğime Legoryaya hapis kalır ,Enjoy da çalışmaya devam ederdim

 

"Çıldırmış halini görmek isterim"

 

"Bana bak!" dedim parmağımı ona salla yarak "Böyle ukala tavırlarını devam ettirir sen seninle kazmakova gelmem!"

 

"Ukalalık mı?" Hala devam ediyor

 

"Sinirlerimi bozuyorsun"

 

"Ciddiyetimi bozuyorsun"

 

Koyu Kahverengi İrisleri ,Tüm dikkatimi dağıtmıştı.

 

Yüzünü incelemeye derinden fırsat bulmuştum .Kemikli ve pürüzsüz bir yüzü vardı, Dolgun dudakları...Gerçekten kusursuz bir yüze sahipti .Saçları önde bekliyordu .İnanın Prensin saçlarını görseniz ellerinize 'Kendine mukayyet ol' derdiniz ki ben kendime mukayyet olabilen bir insanımdır.

 

Bu kadar göz gezdirdiğim yeter.

 

"Sizde...Ciddiyet mi kalmış" diye mırıldandım

 

"Siz kısmını sevmedim bunu geç, senin yanında ciddi olursam beni öldürebilir gibi duruyorsun"

 

"Asıl ciddi olmazsanız sizi öldürürüm!" Pamir gülmeye başladı

 

"Sizi geç dedim" dedi Ciddileşerek ,Hayır bu halini o kadarda çok sevmemiştim

 

"Bana emir vermeyin ben kimseden emir almıyorum"

 

"Ben senin prensinim ,Onun için emirlerimi almak zorundasın" Ya burada ki pencereden atlayacağım ya da Pamir denen prensimi pencereden atacaktım

 

"Sen mi ben mi?" Diye bir soru sordum

 

"Sen" dedi ,hiç düşünmeden. Acaba neden ben .Kesin içimi okumuştur

 

"Tamam bu kararın için sağ ol" Bir anda yataktan kalktım. Pamir bana kaşlarını çatmış bakıyordu" Ben bu çileden kurtulayım diyordum sende beni seçtin"

 

Tenimden soğuk bir ürperti geçti

 

"Ne saçmalıyorsun seni zeki sanıyordum"

 

Pencereyi açtım "Bir beynim vardı oda gitti bari buradan atlayayım da ikisi de olmasın!"

 

Ben kafamı pencereden salındırdığımda Pamir "Dur dur dur" Dedi acele ile, kafam bir anda pencereden çekildi ,pencere kendiliğinden kapandı .Kahretsin büyücüler!

 

"Bırak ikimizde kurtulalım" Önüme geçti

 

"Hani pes etmeyi sevmezdin .Bana karşıda savaş, ukalalığıma da karşı savaş .Benle savaş istiyorum, Ada. Beraber savaşalım intikamına karşı .İki tane savaş verebilecek kadar güçlü görünüyorsun" Bu güçlü halim mi?

 

"Her şey ile dibine kadar savaşırım hatta sen Pamir Arsal kendini prens diye tanıtan adam. Senle öyle bir savaşırım ki feleğin şaşar"

 

"Benim feleğim kolay kolay şaşmaz. Savaşı burada başlatalım"

 

"Bana uyar," Elini bana doğru uzattı

 

"Böyle savaşa girende ne bileyim" diye mırıldandım ,bende ona elimi uzattım

 

Şimdi bu demek oluyor ki onunla kazmakova gideceğim savaşacağım

 

"Eğer feleğimi şaşırtırsan intikamın bitince seni rahat bırakırım" Elimi hafifçe salladım

 

"Tamam"

 

(......)

 

Üzerime Montumu geçirdim

 

"Bugün seni legoryaya tanıtacağım ,kazmakova keşif için gideceğimizi söyleyeceğim böylece artık buralarda tanınacaksın"

 

Prens beni sevdiği kadın olarak tanıtacak legoryaya duyuracaktı, Kazmakovada keşif için gideceğimiz söylenecekti .Onlar keşif yaptığımızı düşünürken biz Kazmakovu bitirecektik .Kazmakovu bitireceğimizden Legoryanın kralı yani Pamirin babasının haberi olacaktı eğer bitirirsek te beni krallığındaki taç a en uygun görünen kıdemli insanların sırasına koyacaktı.

 

"Kazmakovun bir günde dağılacağını düşünüyor musun?" diye sordum

 

"İki günümüzü alır, Yavaş yavaş bitireceğiz" İki gün oradaydık anlaşılan

 

"Ben o zaman İzin alayım işten "Pamir tek kaşını kaldırdı "Enjoyda çalışıyorum"

 

Pamirin kaşları çatıldıkça çatıldı" Kim sana verdi enjoyda çalışma fikrini?" diye sordu Öfkeli bir ses tonuyla .Bu enjoy bu kadar mı kötüydü

 

"Ben istedim ,Kalacağım bir yer yok tu" Omuzumu indirip kaldırdım

 

"Benim yanımda kalacağım bir yer yok muhabbetini veremezsin ,ben sana bir yer bulurum ,enjoyda kaç tane yavşak vardır şimdi!"

 

"Tamam en kısa sürede çıkarım" dedim geçiştirir gibi

 

"Öyle olmuyor burada o işler ,yaklaşık altı ay orada kalmak zorundasın bide ilanı kaldırdıysalar .İlanı asanı bulacağım!"

 

"Oha! Altı ay mı, ben burada o zamana kadar durmam"

 

"Ne biliyorsun belki sandığımızdan uzun sürecek?"

 

Bu fikri hiç düşünmemiştim.

 

"Ben giderim kendim" Dedim,pamir oturduğu yerden kalktı

 

"Oraya geç ve kimsenin dediklerini dinleme,"

 

"Emredersiniz!"

 

"Emrediyorum!"

 

Kapıdan dışarı çıktım, peşimden geldiğine adım gibi emindim. Kimseye görünmeden şatodan çıkmam tek dileğimdi.

 

Hızlıca çıkış yolumu bulduğumda koşarak kapıdan çıktım. Pamire bile bakmadan

 

Enjoya doğru yürürken fark etmiştim .Hava hala karanlıktı

 

Pamir bana 'Güneşin doğmadığı zaman sakın yanımdan ayrılma büyü ile alakalı bir durum ,sorgulama' demişti bende sorgulamamıştım

 

Enjoyun girişine geldim .Önümde kardeleni gördüğümde kolumu tuttu ve içeri çekti

 

"Kaç saat oldu! Neredesin?"

 

"Nasıl anlatayım ki şimdi" diye mırıldandım

 

"Nasıl anlatasın ki şimdi?" dedi ve devam etti "Tamam anlatma ,ama fahir çok sinirlendi"

 

"Şimdi tüm işeri yaparım boşa sinirlenmiş" dedim ve tezgaha doğru yürüdüm

 

Tezgahtaki Yarı işleri bana vermişlerdi

 

İçecekleri doldururken ,dün çarptığım adam tezgahtan bardak alıyordu .Adam bana doğru baktı

 

"Merhaba" dedi

 

"Merhaba? Bir isteğiniz mi vardı?" diye sordum ,Adam ise hafifçe güldü

 

"İçeceğim i aldım ve seni görünce özür dileyeyim dedim"

 

"Sizin özür dilemeniz gereken bir durum yoktu asıl özür ü benim dilemem gerekiyordu ve de diledim" Bir bardağı daha doldurdum

 

"Seni korkutmalarına izin vermemeliydim" Dedi hüzün dolu bir sesle .Kafamı salladım

 

"Korkmadım ,sadece size zarar verdim sandım ve telaş yaptım. Çok hızlı geliyordum" Adam başını aşağıya eğdi

 

"Asıl kabahat çarpanda değildir küçük hanım, Asıl kabahat sana o kişi çarpmadan önce çekilmeyendir .Bende çekilmemiş tim ,Kabahat bende" Sadece susmam gerekirdi .Belki bu kadar fedakar bir kişinin adını öğrenmem gerekiyordu?

 

"Adınızı öğrenmemde bir sakınca var mı?" Ah .Gerçekten ben bu soruyu sormuş muydum?

 

"Bir sakınca yok elbette .Adım giray. Peki ya senin adını öğrenmemde bir sakınca var mı?" Adı Giray olduğunu öğrendiğim adam hafifçe kıkırdadı .Rezil oldum!

 

"Tabi ki yok. Bende Ada" Geri zekalı .Birde sakınca var deseydin!

 

"Bende tanıştığıma memnun oldum .Ada" Ben memnun oldum diye bir şey dememiş tim .Ama deseydim daha nezaket anlayışı olan biri ola bilirdim." Sen nereden geliyor sun? Seni buralarda yeni gördüm" Bende sizi bu enjoyda sık sık görüyorum.

 

Norlacs demekten başka şansım yoktu."Norlacstan geliyorum"

 

"En şanslı ülkelerden birisi norlacs .Büyücüler yakında Norlacsı eminim terk edecekler .Büyücüleri sadece ihtiyacı olan silahlar için kullanıyorlar." Yo .Şayet ben büyücüleri kendi bataklığımda boğulmam için kullandım "Eğer yer değiştirirlerse bu krallık bizim krallığımız olmalı.Büyücülere her konuda ihtiyacımız var."Daha gözünüzün önündeki prensin büyücü olduğunu bile bilmiyorsunuz.

 

"Bir şey sormak istiyorum." dedim bir anda "Sizde buranın önemli bir kişisi gibisiniz? Legoryanın neyi oluyorsunuz?"

 

"Kralın kız kardeşinin oğluyum ,Yani yeğeniyim .Legoryanın bu halde olmasında çok rolüm var" Oha ben şuan Pamirin kuzeni ile konuşuyordum.Kardelen gelse bana şanslı kız deyip durabilirdi.

 

"Ada!" Arkamdaki sesle irkildim

 

"Efendim Fahir?" Fahir bıkkın bir nefes verdi

 

"Tüm işleri yapacaktın! Sen burada çene çalıyorsun. Seni attırırım yemin ederim!" Of bu Fahirde ne kadar sinir bozucuydu

 

"Sakin ol .Benimle konuştuğunu görebiliyorsun değil mi?" Fahir ,Girayın sesini duyunca bir anda o yöne baktı ve kafasını mahcup bir şekilde eğdi

 

"Özür dilerim .Efendim .Sizi görememiştim .Ada ,sabahtan berri işleri yapmıyordu ve tüm işleri yapması gerekirdi" Sabahtan berri mi? Güneş doğmamıştı ki

 

"O zaman bugün izinli." Yuh. Bu çok mükemmel bir şeydi!

 

"Ama..."Fahir cümlesini tamamlayamadı.

 

"İzini ben veriyorum .Sen değil!" Giray ses tonunu yükseltmişti. Fahir bu duruma kafasını eğmek zorunda kalmıştı

 

"Size, Çok ama çok teşekkür ederim .Bu kadarına gerek yoktu."

 

"Sorun değil. Yorulmuş gibisin," Kafamı evet anlamında salladım ve arkamı dönüp önlüğümü çözmeye koyuldum

 

"Buralara gelmezdin?" Diye seslendi Giray. Kime seslendiği hakkımda en ufak bir bilgim yoktu ,Umurumda da değildi .Her kime seslendi ise o kişiden cevap alamamıştı .Önündeki kişi bir öküz olabilirdi ,O öküzün karşısında kralın yeğeni duruyor ve cevap vermiyor. Vay be yüreğe bak!

 

Önlüğümü çözdüm ve montumu aldım"Eğer yarın gelirseniz,Bu iyiliğinizin karşılığını"dedim ve nefes alıp tezgaha döndüm

 

Ve bir sezon finali!

 

Koyu kahverengi gözlerinin her zerresi beni tek bakışıyla yakmıştı .Bu kadar anlamsız bir bakışı gözleri gibi bende anlamıştım. Gözler konuşur mu?

 

"Enjoyun en güzel içeceklerinden ikram edebilirsin"Dedi Giray,

 

"Hiç bir iyilik karşılıksız kalmaz. Sizin iyiliğiniz de öyle" diye saçmaladım. Gözleri mi pamirin gözlerinden çekip

 

"Kuzenim.Pamir" Giray ,parmağı ile Pamiri gösterdi "Bu kızda ada"

 

"Biliyorum."dedi Pamir,

 

"Tanışıyor musunuz?"Tanışmanın alası hemde

 

"Sanırım.Prensi kim tanımaz ki? Beni tanıdığınızı bilmiyordum efendim"Son sözüme karşılık kaşlarını çattı ve bana kafasını salladı

 

"Dans etmiştik."Pamirin bu sesiyle girayın kaşları da havaya kalktı

 

"Benim dans etmek isteyip de senin dans ettiğin o güzel kız mı?" Gülmemem gerekiyordu,gülmeyecektim.

 

"Evet.Giray.İki dakika acaba müsade edebilir misin?"Giray birşey demeden uzaklaştı

 

"Gidiyoruz."

 

"Nereye?"

 

"Kazmakova,Ada!"

 

Evet bölümün sonuna geldik

 

Soracaksınız.Neden bölüm adı Ölüm ipi

 

Kazmakova gitmek için ölüm ipin de yürümeyi göze almak gerekiyor

 

Tabi Pamir için

 

Umarım beğenirsiniz

 

Sizi seviyorum♡

Loading...
0%