Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@isimsizyazar

Bu benim ilk hikayem. Bu bölüm geçiş bölümüdür asıl olaylar ikinci bölümden itibaren başlıyor. İyi okumalar.

Güneşin gözlerime değen ışık ve sıcaklığından dolayı gözlerim yavaş yavaş aralanıyordu. Büyük bir dirençle gözlerimi birbirine bastırdım ve öbür tarafa dönerek yorganı yüzüme çektim. Uyanmayı hiç istemiyordum. Tekrar uyuyabilmek için çaba harcarken bu seferde yorganın altında kalışımdan dolayı oksijen yavaş yavaş tükeniyordu. Yorganın ucunu kıvırarak, gözlerimin önünden çekmeden nefes alabileceğim bir pencere açtım. Yeniden uyumak için her yolu deniyordum ama çoktan uykum açılmıştı bile. Pes ederek sırt üstü dönüp yorganı kafamdan attım ve tavanı izlemeye başladım. Tavanın bir bölümü dökülmüş, duvarınsa belli bölümündeki boyalar çıkmıştı. Avizesiz lamba ise kablolarından asılmıştı.

Oldum olası bu evdeydim. Kardeşim de ben de burada doğmuştuk. Babam az bir maaşla bir şekilde idare ediyordu bu evi. Ev sahipleriyle de artık uzun yıllar burada olduğumuz için yakınlaşmıştık. Yardımcı oluyorlardı ellerinden geldikleri kadar. Hep daha büyük ve güzel eve taşınmak hayalimiz olmuştu. Evimize az bir mesafe uzaklıkta müstakil villalar vardı. okula giderken onları görür, orada yaşadığımızı hayal ederdim. Büyüdükçe aileme bir katkım olsun istemiş ve okulla işi bir arada ilerletmeye çalışmıştım. Okuldan sonra kafede çalışıyordum. Egemen'le de orada tanışmıştık. Maaşı az olsa da iyi gidiyordu işim. Ama derslerimi aksatınca bundan vazgeçmek zorunda kaldım. Lise 3'e gidiyordum. Bu süreçte derslerime çok odanklandım ve okul içinde başarılı bir öğrenci oldum. Hiç değilse okur ve iyi bir iş sahibi olurdum. Ama 6 7 ay önce, lisenin bitmesine bir yıl kala babam... kalp krizinden vefaat etti. Onun gitmesiyle hepimiz yıkılmış, bir süre toparlanamamıştık. Ama hayata dönmemiz gerekiyordu. Annemin evlere temizliğe giderek kazandığı parayla idare ediyorduk. Ben de liseyi bırakıp iş aramaya başlamıştım. Bu konuda pek şanslı sayılmazdım. Sekiz yaşında bir kız kardeşim vardı. Adı Melisa. Bu hayatı annem ve kardeşim için daha güzel bir hale getirmeyi kendime hedef bildim. Onlara daha güzel bir hayat sunmadan vazgeçmeyecektim.

Komodinin üzerindeki telefonuma uzanıp saate baktım. Neredeyse 11 olmuştu. Yatağımdan kalkıp banyoya gittim. Soğuk su yüzüme değdiğinde kalan bir gramlık uykum da yok olmuştu. Başımı kaldırıp aynadan, su damlayan yüzüme baktım. Kahverengi gözlerimde her ne kadar yorgunluğun belirtileri gözükse de, ona inat parıldıyorlardı.Hafifçe gülümsedim kendime.

"Bu sefer iyi bir iş bulacaksın."

Bakışlarımı aynadan çevirip yüzümü kuruladım ve yönümü mutfağa çevirdim. Mutfağa girmeden önce uzun saçlarımı tepeden toplayıp bir topuz yaptım. Mutfağa girip ufak bir kahvaltı hazırlamaya başladım. Bu küçük mutfakta hareket etmez biraz zordu.

Kahvaltı hazır olduğunda annemi ve kız kardeşimi de uyandırıp birlikte masaya oturmuştuk. Melisa yine gördüğü rüyalardan birini anlatıyordu oldukça neşeli bir şekilde. Her şeye rağmen yine de mutluyduk. En çokta bunu seviyordum.

Yeterince yemek yediğimi düşündüğümde Egemen'e mesaj attım.

"Bugün gelebilecek misin?"

Cevap çok gecikmedi. "Bir kaç işimi halledip geliyorum."

"Bugün de çıkacak mısın?"

Annemin sorusuyla başımı kaldırdım. "Evet anneciğim. Bugün de Egemen'le bakacağız ilanlara."

"Tatlım gerek yok ki senin çalışmana. Bak ben idare ediyorum. Keşke okuluna devam etseydin."

Masadan kalkıp anneme bir öpücük kondurdum. "Biliyorum anneciğim ama senin yorulduğunu görmek istemiyorum. Bir gün sen de çalışmak zorunda kalmayacaksın." dedim gülümseyerek. Bu dediklerime ben bile inanıyor muydum bilmiyorum. Ama inanmak zorundaydım. Buna mecburdum.

"Ablaaa! Rüyamda senin çok güzel bir iş bulduğunu da gördüm. Çok mutluydun orda" Melisa heyecanlı bir şekilde söze atladığında gülümsedim.

"Bak anne. Melisa da rüyasında görmüş. O zaman kesin bir iş bulacağım bugün."

Annemin seninle ne yapacağım bakışları arasında hızlıca odama gittim. Egemen de 5 dakika içinde geleceğini yazmıştı. Üzerime salaş bir tişört ve pantolon giydim. Kış gelmek üzreydi ama havalar henüz soğumamıştı. Çantamı da alıp evden çıktığımda Egemen'i karşı kaldırımda sigara içerken buldum. Kumral saçları, ela gözleriyle bakışları yolun sonuna dalmıştı. Beni fark ettiğinde kocaman gülümseyip elindeki bitmek üzere olan sigaradan son bir nefes alıp yere attı ve bana doğru geldi. Ben de ona doğru ilerledim.

"Prensesim bugün nasılmış?" diye sordu sarılırken. Ben de ona sarıldım sıkıca.

"İyiyim." dedim kısaca. "Sen nasılsın?"

O da aynı şekilde cevap verdi. Egemen, sorun yokmuş gibi davransa da babasıyla sıkıntıları olduğunu biliyordum. Biraz asi bir çocuktu. Babası da akşamları eve içkili gelirdi. O da babası sayesinde küçük yaşta içkiye başlamıştı. Ne kadar engellemeye çalışsamda kafasına buyruktu. Dinlemezdi kimseyi.

***

Uzun bir günün ardından yine elim boş dönmüştüm. İş bulmak bu kadar zormuydu, yoksa benim mi şansım yoktu? Eve girdiğimde kendimi aşırı yorgun hissediyordum. Bir an önce kendimi yatağa atmalıydım. İçerden sesler geliyordu. Melisa televizyon izliyor olmalıydı. Ağır adımlarla salona girdim. O mutlu bir şekilde televizyonu izlerken ben de yanına oturdum ve kolumu omzuna atıp sarıldım.

"Hoş geldin ablacığım!" diyerek hemen sarışmıştı bana.

Bu sırada annem de gelmişti içerden. "Hoş geldin kızım. İş bulabildin mi?" diyerek kanepeye oturdu. Merakla bana bakıyordu. Üzgünce "hayır" dedim. Ama o benim aksime üzgün değildi.

"Hayırdır? İş bulamadığıma sevindin mi?" diye alay ettim.

"Neclayla konuştuk bugün." Necla annemin yakın arkadaşlarından biriydi. "Onun bir tanıdığı varmış. Acil bakıcıya ihtiyaçları varmış." dediğinde umutla gülümsedim. "O da seni söylemiş. Yarın bekliyorlarmış seni."

"Gerçekten mi?" dedim büyük bir sevinçle. "Oley be!" diyerek boynuna sarıldım annemin. Bütün yorgunluğum uçup gitmişti bir anda. Bu kadar çabuk bulacağımı düşünmemiştim.

"Abla bak benim rüyam çıktı!" Büyük bir sevinçle kardeşime de sarıldım. Yarın yeni bir gün olacaktı...

Beğendiyseniz fav ve yorum yapar mısınız

Loading...
0%