Yeni Üyelik
1.
Bölüm

Sonsuz

@izwwny_


-Gerçekler acıdır her insanınsa bir acı gerçeği vardır.

-Ben kimim? Ne için mücadele ediyordum?

-İnancımın yanıltıcı sonu.

-Bataklıkta batıyorum bu benim sonummu yoksa sonsuzluğummu?


"Gerçekten kim olduğunu biliyormusun? İçindeki seni dışarı yansıtman için bir sebebin oldumu hiç? Gerçek sen ile tanıştınmı hiç? Benim dışa yansıyan görüntüm asosyal içine kapanık negatif enerjili bir insan.

Acaba içimdeki gerçek bendemi böyleydi? yoksa o benim tam aksimmiydi? Bunları öğrenmem için daha çokmu zamanım vardı yoksa azmı..?


"Ziran ilk okul günü için hazırmısın?" diyerek bana enerji dolu bir sesle seslenen anneme baktım yemeğimle oyalanırken.

"Her zamanki okul ve okuldakiler işte anne." dedim suratsız bir ifadeyle.

"Neden bu kadar" diyerek duraksadı

"Bu kadar ne? neden bu kadar umursamaz ve ya bıkkın birisi olduğumumu sorucaksın anne?" dedim en sakin halimle.

"Tatlım seni gerçekten anlamıyorum. Biraz mutlu olmanı istiyorum sadece. Olayın üzerinden tam 2sene geçti Ziran. Tamam seni anlıyorum zor oldu senin için hepimiz için ama artık bunu kabullendik ve hayat hala devam ediyor. Artık bunu kabullen ve eski hayatına geri dön"

"Denerim anne" diyerek masadan kalktım ve kapıya doğru gittim.

"Nereye?"

"Okula" dedim ve evden dışarı çıktım. Başımı kaldırıp gökyüzüne baktım yağmur yağmak istiyordu ama yağmıyordu güneşte çıkmak istiyordu ama çıkmıyordu. Ne soğuktu ne sıcaktı tıpkı benim gibi dengesizdi. Ne iyi olmayı başarıyordu nede kötü. Aramızdaki farksa o bir gün kesin olarak sıcak ve ya soğuk olucaktı bense hep kararsız kalıcaktım mutlu olmak istediğim zamanda bile o gün aklıma gelerek bir anda mutsuzluğun içinde bulucaktım kendimi. Artık bunu kabullenmiştim mutlu olamıyordum. Zaman geçtikçe artık üzülemiyordumda onu bile beceremedim. İşte ben buyum

beceriksiz Ziran Özer.


"Ziran!" Diyerek bana seslenen kişiye baktım anlamsız bakışlarımla.

"Efendim Ece?" Diyerek Eceye baktım koşmaktan nefes nefese kalmıştı.

"Nasılsın?" Dedi kesilmiş bir nefesle.

"Bunu sormak içinmi koştun?"

"Hayır tabikide sadece okuldan sonra biraz birlikte zaman geçirmek istermisin demek için koştum."

Yalnız kalmak istiyordum. Sadece sahile inip gitarımı çalıp kafamı dağıtmak istiyorum başka birisine ihtiyacım yoktu. Eceyle 2yıl önceden çok yakındık ben ondan uzaklaştım ama o benden asla uzaklaşmadı. Ya bana acıdığından dolayıdır yada gerçekten beni sevdiği içindir bilmiyorum.

"Ece biraz işlerim var üzgünüm" diyerek arkamı dönüp gitmek istedim fakat Ece beni omuzumdan tutarak durdurdu.

"Ziran her defasında aynı bahaneyle kaçıyorsun. Yapma Ziran biz dostuz arkadaşız yakınız ve yada eskiden böyleydik. Ama seni bu halde görmek gerçekten canımı yakıyor."

"Ece ben iyiyim ve sende artık benden vazgeçerek kendine layık bir dost bulmayı dene"

"Umarım iyisindir Ziran" diyerek bana acı bir gülümsemeyle gülerek yanımdan ayrıldı. Normal bir insan üzülürdü bu duruma ama benim duygularım hapsolmuştu dediğim gibi ne mutlu oluyordum nede üzüle biliyordum. Gerçekten gerçek ben duygusuzmuydum? ve yada bu duygular derinlerde bir yerde gömülüydü birisininse bunu kazıyıp çıkarması gerekiyordu bu derin çukurun içerisinden ama ne ben öyle birini tanıyorum nede öyle birisinin var olduğuna inanıyordum..


Sonuncu derse giricektim sonunda bu lanet olası yerden çıkmama 40,45dakika kalmıştı. Sınıfa girip en arkada yerime geçtim ve öğretmenin gelmesini beklerken kafamı sıraya gömerek yalnız başıma düşüncelerimle mücadele ettim. Zihnimdeki o sesler çığlıklar asla susmak bilmiyordu.

-Çığlık

-Kan

-Korku

Bu savaşı asla kazanamazdım. Yenildim yine her zamanki gibi stres vücudumu yeniden ele geçiriyordu nefesim daralıyordu birisiyse beni kolumdan tutarak sertçe beni sarsıyordu.

"İyimisin?" dedi bana hem telaşlı hemde sakin bir ses tonuyla.

Kafamı zorluklada olsa kaldırıp beni sarsan kişiye baktım tanımıyordum.

"İyiyim" dedim umursamaz bir ses tonuyla ve sıramdan eşyalarımı toplamaya başladım

"Eminmisin? Hiç iyi gibi gözükmüyorsun" derken çocuğun yanından hemen uzaklaştım ve sınıftan çıktım son duyduğum söz ise sınıftan bir çocuğun "O hep böyle yapar onun olayı bu zaten" diyerek alaycı bir şekilde güldüğüydü. İncinmedim üzülmedim kırılmadım tabikide mutluda olmadım ama sanki bana deyilmemiş gibi takmadım ve yoluma devam ettim.


Eve vardığımda heyecanla masanın başında beni bekleyen annemle babama baktım o heyecan dolu bakışlarına son koymak benim elimdeydi.

"Kızım hoşgeldin nasılsın? okul nasıldı?" diye bana soru soran babama baktım ve derinden nefes alarak konuşmaya başladım.

"Her sene olduğu gibi işte"

"Sanki biraz erken gelmişsin Ziran." dedi annem bana sorgularca bakarak.

"Evet okul erken bitti." Dedim. Onlara gerçeği söylersem beni artık bir psikoloğa götürürler bundan eminim.

"Pekala bir şeyler yiyip sonra film izlemeye ne dersin sen ben ve baban?"

"İnan anne çok isterdim ama maalesef sahile gidicem."

"Oraya her gün gidiyorsun Ziran neden?"

"Çünkü azda olsa mutlu huzurlu olmayı başara bildiğim tek yer orası anne."

Annem iç çekerek bana yaklaştı ve ellerini omuzlarıma koyarak konuşmaya başladı.

"Ziran senin mutlu olmanı biz senden daha çok istiyoruz emin ol ama" Dediği sözü keserek konuşmaya başladım.

"O zaman izin verin mutlu olayım anne kendi tercihlerimi yapabilirim."

"Yalnızca sahilde mutluluğunu bulamazsın Ziran. Biraz daha insanlara karış yeniden arkadaş edin onlarla bizimle zaman geçir"

"Yalnız başıma mutlu olamazmıyım ben anne?"

"Hayır öyle demek istemiyorum Ziran"

Derken en başından beri bu sohbetimizi izleyen babam bize katılarak konuşmaya başladı.

"Pekala kızım nerede mutlu ola biliyorsan oraya git ve mutlu ol. Sende Ziranı biraz kendi haline bırak Derya" Dedi ve bana gülümsedi bende ona azda olsa gülümseyerek yanlarından ayrıldım arkamda kalan annemle babam konuşmaya devam ederken ben odama çıktım. Üzerime crop ve pantolon giyip gitarımı alarak aşağı indim.

"Ben çıkıyorum" dedim.

"21:00 kadar eve gel Ziran geç kalmazsan sevinirim." Dedi annem.

"Kalmam anne" Diyerek ayakkabılarımı giydim ve evden çıktım.


Sahile varmıştım insanların hiç gitmediği bir yere gittim her zaman burayı tercih ederdim sakindi huzur doluydu her şeyi anlıkta unutturan bir yerdi burası. Güneş batmak üzereydi gitarımı çantamdan çıkarttım ve not defterimden tamamlamadığım müziğimi çalmaya başladım devamını getirmeyi çalıştım ve başardım 1,2saat sürenin sonunda müziğimi bitirmiştim tamamlanmış halini son bir defa çaldım ve gitarımı çantaya yeniden koydum. Tam yerimden kalkıcakken arkamdaki çocuğu görmemle irkilmem bir oldu. Bu gün sınıfta ismini bile bilmediğim o çocuktu.

"Kusura bakma korkuttum" dedi karşıma geçerek.

"Korkmadım" dedim tebessüm bile etmeden.

"Güzel sevindim tanışamadık ben Demir Kaya" dedi elini uzatarak.

"İyi" dedim sadece.

"İyimi? İsmini söylemeyecekmisin?" dedi garip bir suratla.

"Boşversene." dedim ve yanından gidicekken konuşmaya başladı.

"Kaçak felanmısın? Yoksa polisler tarafından aranan bir seri katilmisin alt tarafı ismini öğrenicektim." Dedi sesinde gülüş dolu bir tonla. Bense yerimde dona kalmıştım 'Katil' sözü zihnimde yankılanıyordu Demire döndüm sinirle ve hızla üzerine doğru yürümeye başladım oysa ne yaptığımı anlamamış sadece bana anlamsızca bakıyordu.

"Bir daha sakın ama sakın benimle bu şekilde konuşmaya cüret etme!" Dedim omuzlarından onu iterek bağırarak öfke dolu sesimle.

"Sadede şakaydı?" Dedi yeniden yanıma gelerek anlam verememiş bir ses tonuyla.

"Benimle muhatap bile olmaya kalkma bundan sonra anladınmı beni?!"

"Hey bu sadece basit bir şakaydı sakin olurmusun?" Dedi hafif gülümseyerek.

"Dediklerimi duydun benden uzak dur Demir Kaya!" Dedim ve yerdeki çantamı yerden alıp sinirle yanından ayrıldım.

"Tek huzur bulduğumuz yeride bok etti gerizekalı!" Dedim kendi kendime eve doğru yürürken.


Eve vardığımda saat 21:15 olmuştu bile annemlerin sorgusunu çekicektim birde bu kadar stresin ardından. Kapıyı yavaşça açtım ve içeri sessizce girdim fakat işe yaramamıştı annemin seslenmesiyle yerimde duraksadım.

"Dur bakalım küçük hanım 15dakika geç kaldın nerdeydin?" Dedi annem.

"Anne kusura bakma ama seni şuan hiç çekemeyecek kadar yorgunum şimdiyse izninle odama çıkıp ilacımı içerek uyuyucam."

"Öyle olsun Ziran hanım gidin odanıza" Dedi hafif gülümseyerek.


Odama çıktığım gibi ilacımı içip kendimi yatağa attım. Yorgundum birde o aptalın dediği sözleri düşünmekten uyuyamayacaktımda. En iyisi güzel bir duş almak ardından bahçeye çıkıp yıldızları seyrederek kahve içmekti.


Mutfağa geçip kendime kahve yaptım ve bahçeye çıktım. Saat 1:45 olmuştu bile. Çimlere yatarak gökyüzüne baktım ve gülümsedim o yıldızların arasında benim en çok değer verdiğim birisi daha vardı benim parlak yıldızım..

Gözlerim dolmaya kalbim hızla çarpmaya başlamıştı bile o gün yine gözümün önünde canlanıyordu canım yanıyordu kalbim acıyordu katlanamıyordum artık gücüm kalmamıştı.. Zorluklada olsa telefonuma uzandım ve onu kaybettikten sonra her gün dinlediğim şarkıyı açtım.

~If we have each other~


23 yaşındayım ve ailem yaşlanıyor

I'm 23, and my folks are getting old


Sonsuza kadar zamanlarının olmadığını biliyorum ve yalnız kalmaktan korkuyorum

I know they don't have forever, and I'm scared to be alone


Bazen kavga etsek bile kız kardeşime minnettarım

So I'm thankful for my sister, even though sometimes we fight


Lisenin kolay olmadığı zamanlarda hayatta kalmamın sebebi o

When high school wasn't easy, she's the reason I survived


Beni asla bırakmayacağını biliyorum ve onu ağlarken görmekten nefret ediyorum

I know she'd never leave me and I hate to see her cry


Bu yüzden ona her zaman onun yanında olduğumu söylemek için bu ayeti yazdım

So I wrote this verse to tell her that I'm always by her side


Bu ayeti ona her zaman onun yanında olduğumu söylemek için yazdım

I wrote this verse to tell her that I'm always by her side


Bu ayeti ona şunu söylemek için yazdım

I wrote this verse to tell her that

Dünya mükemmel değil ama o kadar da kötü değil

The world's not perfect, but it's not that bad


Eğer birbirimize sahipsek ve sahip olduğumuz tek şey bu

If we got each other, and that's all we have


Kardeşin olacağım ve elini tutacağım

I will be your brother, and I'll hold your hand


Senin için orada olacağımı bilmelisin

You should know I'll be there for you


Dünya mükemmel olmadığında, dünya nazik olmadığında

When the world's not perfect, when the world's not kind


Eğer birbirimize sahip olursak ikimiz de iyi oluruz

If we have each other, then we'll both be fine


Kardeşin olacağım ve elini tutacağım

I will be your brother, and I'll hold your hand


Senin için orada olacağımı bilmelisin

You should know I'll be there for you

Senin için orada olacağımı bilmelisin

You should know I'll be there for you


Şarkının bu kısmı o kadar anlamlıydıki sanki ablamla benim için yazılmıştı.. Onu çok özlüyorum keşke o gün birimiz değilde ikimizde birden ölseydik çünkü birimiz öldüyse bile sanki ikimizde birden ölmüştük.. Yan yana gelirsek bile ölü bir bedendeki ölü ruh, diri bedendeki ölü ruhtan daha güçlüdür..


Wattpad:izwwny_ 🩷


Loading...
0%