@jmgul__
|
Yumruk yaptığım elimi dişlerimin arasına sıkıştırdım. Hakikaten ne ruh hastası varsa beni buluyordu. Hem de en güzel günümde.
Dur oğlum, Sakin kal. Bugün senin günün. Adı sanı bilinmeyen bir manyak için keyfini kaçırma.
Öfkeden telefonumu şiddetle sıktım ve daha kapatmadan yeni gelen bir mesajla duraksadım.
Gül Cansun: neredesin sen? yanıma gel hemen.
Sergen Kartal: geliyorum.
Özel koruması olduğum Cansun Hanım tam arkamda özel alanda bekliyordu. Zaten mesajı attığım gibi onun tarafına dönmem zor olmadı.
Her zamanki suratsız, keyifsiz halini gördüm. Şaşırmamıştım. Beşiktaş kulüp başkanının kızı Gül Cansun. Ne zaman buradan keyif almıştı ki?
Ondan çok fazla haz etmediğim bir gerçekti. O da haliyle benden haz etmiyordu. Sadece işimi yapmam gerektiğini hatırlayınca grubun arasından sıyrılmaya çalıştım.
Yakın arkadaşım beni sarsıp, "Ne oldu?" diye bağırdı. Stat doluydu ve sesini işitemiyordum, yalnızca dudaklarını okuyordum.
Parmağımı kafama vurdum. Bizim şımarık yanına çağırıyor. Bunu söylemeden sadece elimle işaret etmiştim.
Omzumdan itekleyip anladığını belli edince yolu gösterdi.
Sikeyim böyle işi. Bu gece rahat yok.
Cansun'un özel alanına giriş yaptığımda telefonumu cebime sıkıştırdım. Başkan eşiyle her zamanki köşesinde oturmuş maça odaklanırken kızları maça sırtını dönmüş telefonundan bir şeyler okuyordu.
Kartımı gösterip onların yanına girdim.
Beni burada beklemeyen bakışları es geçip, asıl beni çağıranın yanına gittim.
"Cansun Hanım?" dedim, umursamaz, kendini bilmez hali üstündeydi. "Gelmemi istemiştiniz."
Omuzlarını indirdi. Sanki geleceğimi beklemiyor havalarına girdi. "Ah, geldin mi? Ne çabuk!" dedi, şaşırmış gibi yaptı ama yalan olduğu her şekilde belliydi.
Tam bir baş belası olduğu yetmezmiş gibi kabir azabıyla eşitti. Tahammül edilemez tavırları bazen yoruyordu.
Biraz bekledi. "Ben sana kaç kez bana Cansun deme, dedim?" dedi sinirle. "İlla öfkelendiriyorsun beni!"
"Adınız bu, ne diyeceğim başka?" diye karşılık verdim. Koruma olmam kölesi olduğum anlamına gelmezdi. Hadsiz kız.
"Cansun'dan başka adım var. Gül gibi?"
"Anlıyorum Gül Cansun Hanım, ama buraya neden çağırdınızı söylemeyecek misiniz?" Eğer tek derdi benimle taşşak geçmekse bugün eve yürüyerek gelmeyi tercih edebilirdi.
"Netflix hesabımdan yanlışlıkla çıkış yaptım. Şimdi de giremiyorum, hata veriyor." dedi oldukça üzülmüş hâlde. "Doksan dakika can sıkıntısından patlamak istemiyorum. Bana kendi şifreni ver." diye açıkça isteğini söyledi.
Oyuncular teker teker sahaya iniyordu. Tezahürat artıyor, atmosfer çoğalıyordu ama ben cam kaplı kısımda şımarık yetiştirilmiş bir kızla uğraşıyordum. Tamam işim buydu da babasıyla böyle anlaşmamıştım ben.
Babası heyecanlı gözlerle takımının oyuncularını izlerken son anda bakışları beni buldu.
"Sergen?" dedi, sabırlı biri olsam bile konu Beşiktaş ise işler değişirdi. "Ne oluyor koçum, ne yapıyorsun burada?" O da biliyordu işte, biliyordu bu saatte burada olamayacağımı.
"Kızınızın bir isteği vardı da..." dedim, telefonu cebimden çıkardım ve ellerine tuttuşturdum. "Şimdi halloldu."
Şifre cart curt uğraşacak halim yoktu.
"Tamam koçum maç başladı başlayacak, tribüne inme artık buradan izle." diye emir verince sabrım beni sekteye uğrattı.
Burada duracak değildim. Başımla onaylasam bile uygulayamazdım.
"Telefonumun üstünde şifre yok, Netflix'e girin, ne izlemek istiyorsanız izleyin." dediğim gibi daha fazla diyaloğa girmeden bulunduğum yerden ayrılmak istedim.
"Dur, bekle!" diye engelledi beni. "Öyle bir saçmalık olmaz, telefonun bende kalacaksa sende burada kalacaksın." diye kesin bir emir verdi.
"Sorun olmaz." diye bastırdım.
Kapkara badem gözlerini açtı. "Olur. Meraklıyım ben, bir yere giderim ters bir şeyler olur senin o ciddiyet dolu suratınla uğraşamam!"
"Cansun-"
"Maçı buradan izle, ölmezsin."
"Hanım-"
"Neden sesiniz geliyor Sergen?" diye sordu başkan.
"Önemsiz başkanım," dedim. Gerçek bir nefret yüzüme toplandı Cansun manyağına dek uzandı.
"İyi, geç otur madem dikilme öyle."
Öfke gözüme dek yerleşince başımı önüme eğdim. Kendimi Cansun'un yanına bıraktım. Sanırım tribüne dönme şansımı tam şimdi kaybetmiştim...
Taraftarlarla kol kola izlenecek maç, Cansun'un dizinin dibinde son bulmuştu.
Zaten kafam sik gibiydi. Bilinmeyen bir ruh hastası maçta yenileceğimizi söylüyordu... Doğru çıkarsa sahanın ortasını eşer kendimi içine gömerdim.
•••
Devam devam durmak yok. Diğer bölüme acilll.
|
0% |