Lema bir süre randevular olan kişilerle ilgilendikten sonra geceye doğru hastalar arttı. Robert onun gelmediğini gördüğünde Lema'nın odasına çıkma kararı aldı .

"Lema müsait misin?" dedi ve kapıyı açtı. Odada Lema bir kadının yasasıyla ilgileniyordu. Kapıyı hemen kapattı ve kadın çıkınca içeriye girdi.

"Gel demeden neden geliyorsun Robert, neyseki bir şey demedi. Sen neden geldin benim daha işim bitmedi."

"Hani seni almam gerekiyordu ya saat 12'yi geçti. "

"Sen şurada otur dikilmesi gereken bir yara var birazdan gelecek. Çok da dikkat çekme rahatsız olmasınlar. "

Kapıyı çalan kişi odaya girdi ve Robert dikkatle , gelen iri yarı adama gözlerini dikti. Adam Lema'yı inceledikten sonra onunla konuşmaya başladı. Robert kendisinin de orada olduğunu belli etmek için Lema'ya yüksek sesle :

"Sevgilim hadi işini bitirde gidelim eve işlerimiz var." dedi

Lema bakışlarını Robert'a çevirdi ve gözlerini devirdi. Gelen adam Robert'tan ses duyunca kafasını ona çevirdi ve:

"Hastaların yanında birini aldığınızı bilmiyordum, yani hasta gizliliği açısından yalnız kalınmalı diye düşünüyorum."

"Fikrini belirttiğiniz için teşekkür ederiz beyefendi ama soran olmadı!" dedi Robert daha sonra da cüzdanından çıkardığı kimliğini gösterdi.

Adam bunu görünce sustu ve dikişin bitmesini bekledi. Adam gidince Lema biraz şaşkın olmuş yüzüyle Robert'a döndü.

"Acaba kaçıncı kimliğini gösterdin adama seni casus."

Robert Lema'nın söylediği söz üzerine kaçamak bir şekilde gülümsedi.

"Kaçıncı kimlik olduğunu bilemem ama şu yorgun görünümü sil , büyük bir toplantıya hazırla kendini."

Robert ve Lema arabaya bindi . Robert Lema'ya göre daha enerjik ve konuşkandı.

"Ben seni iyi tanıyorum ama sen benim hakkımda çoğu şeyi bilmiyorsun bile. Hiç soru sormadın?"

"Ne sormalıyım?"

"Bilmem ne de olsa zamanı gelince yalandan da olsa aynı evde yaşayacağız, sürekli birbirimizi göreceğiz. Sor hadi."

"En basitinden kaç yaşındasın? Madem sen benim hakkımda her şeyi biliyorsun.

"Kaç gösteriyorum?"

"45 falan"

"Sen de 10 gösteriyorsun ama 24'sün Lema , 27 yaşındayım."

"Tutturmuşum işte. "

"Lema eğer ekipten rahatsız olursan söyle . Fazla kalabalıktan, erkeklerden ..."

Robert bu sefer kapıyı kendi açmadı Lema kapısını kendi açtı ve Robert'ı durdurdu.

"Madem ben arkadaşlarıma hiçbir şey demiyorum , sen neden "ekibine" yalan söylemiyorsun?"

"Zaten işin parçası onlar neden onlara yalan söyleyeyim?"

"Çok salaksın ya içinize biri girip ekibinizden bilgi almaya çalışırsa , sonra şey dersin 'onlar ekibimizdeen' ama benim arkadaşlara gelince sakın söyleme yoksa kötü olur oluyor."

"Sağol sivrizekan beni çok aydınlattı, biz zaten bunu düşünmemiştik."

Robert önden giderek Lema'yı bulunacakları eve götürdü. İçeri girince Lema neden Robert'ın "rahatsız olursan" dediğini anladı.

Robert ona bir sandalye gösterdi ve oraya oturdu. Herkes kendi arasında konuşunca Robert Lema'yı da konuya dahil etti. İçlerinden biri asıl konuyu açmak için Lema'ya soru sordu:

"Ee evlilik ne zaman?"

"Ne? Ne , evliliği anlamadım."

"Hani suikast için evlenmeniz gerekiyorya en erken zamanda . Ne zaman diyorum işte. "

Robert Lema'nın bu konunun açılmasından ve direkt ona sorulmasından rahatsız olduğunu anlayınca kendi cevap verdi:

"En yakın zamanda ailesiyle tanışıp işi halledicem , hatta Lema sen konuş en kısa zamanda bitsin bu da."

Lema: "Ben anlamıyorum sizin için bu kadar kolay mı ya evlenmek?"

"Evet , inandırıcı olması için "elimizden ne gelirse de" yapıyoruz " dedi içlerinden biri dalga geçerek.

Lema herkes arasında gülüşüp dalga geçince sinirlenip ayağa kalktı.

"Zaten sizin mükemmel ekibinizden ne beklenirki yaptığınız tek şey dalga , alay, eğlence!"

Lema kapıya doğru yöneldi ve Robert'a döndü bu sefer . O da olanları anlamamış şekilde ayaktaydı.

"Lema dur bekle konuşacağız."

"Ben bu rezil ortamda hiçbir şey konuşmak istemiyorum beni evime götür. Ha yoksa sonu kötü olur falan deme ya da ne yaparsın vurmaya falan mı kalkarsın ne de olsa senin 10. kimliğin dövüşçü mü?"

Robert ve ortamdaki herkes Lema'nın dediklerine şaşırmış haldeydi. Neden öyle şeyler dediğini anlamamıştı. Oysaki ona elini bile kaldırmamıştı. Lema dışarıya gidince kolundan tuttu ve :

"Orada dediklerin neydi öyle? Benim sana ne zaman dokunmuşluğum oldu? Ve neden bu kadar abartıyorsun? Yarın ailenle mi konuşuyorsun ne yapıyorsan yap hızlıca bitirelim şu işi. "

Lema arabaya bindi kollarını birbirine bağladı ve yol boyunca konuşmadı. Robert'ın dedikleri üzerine inene kadar ağzını açmadı. Robert evine getirdiği zaman Lema'nın kapısını açtı ve evine kadar onunla gitti. Etrafına baktıktan sonra:

"Lema neden böyle dediğini anlamadım. Sana bir kere olsun elimi bile sürmedim. Yarın yine seni alacağım sen de ailenle konuş bana haber ver erkenden tanışalım düğünü yapalım. "

"İyi geceler ."

Robert kapısını açana kadar arkasından onu izledi. Kapısını kapatmadan önce durdurdu onu:

"Bugün onların konuşmalarından rahatsız olduysan özür dilerim, onlar adına. "

Aşağı merdivenden biri çıkıyordu. Lema kendi evinde yaşadığından gelen kişi onun misafiri olmalıydı.

Lema Robert'ın kolundan tuttu ve onu evine doğru çekti. Robert ne olduğunu anlayamamıştı. Gözleriyle Lema'nın ne yapmak istediğini sorguluyordu.

"Robert tek kelime bile söyleme, kimin geldiğini bilmiyorum ama bu saatte kimsenin bizi görmemesi gerek."

Robert ellerini havaya kaldırıp "Tamam sustum , kimin geldiğine baksana."