2. BÖLÜM

Biri sizden kalbinizi, elini göğsünüze daldırmadan da alabilirdi.

Okuldan çıkıp eve gittim. Evde ailem yoktu bu benim Toprağa mesaj atmam için iyi bir fırsattı. Ve hemen Toprağa mesaj attım

Toprak ben Minel, nasılsın?

Telefonu kapatıp bıraktım kalbim hızlı hızlı atmaya başladı ve hemen ekrana bir bildirim düştü. Sanki o da elinde telefon, benim mesaj atmamı bekliyor.

İyiyim Minel, sen nasılsın?

Ben de senin mesaj atmanı bekliyordum

Tam da düşündüğüm gibiymiş beni bekliyormuş

Fazla bekletmedim umarım

Önemli değil güzelim

Her konuşmamızda ona daha da fazla aşık oluyordum. Evet arkadaşlar ilk görüşte aşk gerçekten oluyormuş. Ve bir anlık cesaretle Toprağa ona aşık olduğumu söyledim.

Benim sana söylemem gereken bir şey var

Tabiki, dinliyorum

Ben genelde ilk görüşte aşka inanmam ama seni ilk görüşümde aşık oldum.

Ben de sana karşı bişeyler hissediyorum ama bu aşk değil hoşlantı. Bu sadece benim hissettiğim değil, sen de benden hoşlanıyorsun ama bunu aşk sanıyorsun.

Hayır ben sana aşık olduğumdan eminim.

Sence de biraz erken değil mi Minel?

Anladım sen istemiyorsun

Neden böyle yapıyorsun Minel sence de ilk önce birbirimizi tanımamız gerekmez mi

Görüldü bıraktım mesajına. Ama onun bu mesajlarını okurken kalbim sıkışıyordu ve istemsizce gözlerimden yaşlar akıyordu. Beni üzmeden reddetmenin ve beni geçiştirmenin bir yolunu arıyor gibiydi. Aniden bir kapı sesi geldi annemler gelmişt. Telefonu hemen yatağımda yastığımın altına koydum

- Minel napıyorsun

- ders çalılıyordum anne

- Tamam akşam yemeğini ye sonra odana çıkıp dersine devam et

Akşam yemeğinden sonra hemen yukarıya çıktım ve telefonuma baktığımda...

Peki o halde madem bu kadar çok istiyorsun

Benimle çıkar mısın güzelim?

Minelllllll

Kaç saat oldu nerdesin

Seni bu kadar fazla kırmış olamam değil mi

Özür dilerim seni kırmak istemedim

Lütfen bak artık

* Toprak 17 cevapsız arama *

Telefonlarımı da açmıyorsun öyle mi ?

Minelim

Yavrum

Güzelim

Gel artık çok özür dilerim

Okuduklarım hayal miydi yoksa Toprak beni kırdığı için endişeleniyor muydu ve bana çıkma teklifi de yapmıştı. Elim ayağım birbirine dolandı heyecan, mutluluk ikisini de aynı anda hissediyordum.

Geldimm

Nerelerdeydin kaç saattir Minel?

Annemler geldi Akşam yemeğini falan yedik anca yazabildim

Neyse eee kabul etmedin hala çıkma teklifimi

Heyecandan yazmayı unutmuşum. Kabul ediyorum tabikiii

tam bu mesajı attığım an odama babam girdi. Elim ayağıma dolandı ve aceleyle telefonu yastığın altına attım ama bu hareketimden çok şüphelendi ve

- Minel ne karıştırıyorsun sen? Seni ders çalış diye odana gönderdik ver o telefonu neyle uğraşıyormuşsun görelim bakalım

- Baba ben artık 18 yaşındayım kendi kararlarımı kendim verebilecek yaşa geldim beni sıkmayı bırak artık

- O telefonu vermezsen asıl sıkmak nasıl oluyormuş görürsün

Çaresiz şekilde telefonu verdim ve her şeyi öğrendi

- Bunlar ne Minel ne aşkı, ne sevgilisi bundan sonra telefon da yok okul da yok evden dışarıya çıkmak ta yok

Demesiyle kapayı çarpıp gitmesi bir oldu. Neyse ki yedek telefonu almayı unutmuştu. Hemen hemene 1 saat o telefonu aradım nihayet sonunda buldum. Hemen Toprağa mesaj attım

Toprak ben Minel babam öğrendi her şeyi. Telefonumu aldı okula göndermeyeceğim ve evden de dışarıya çıkmayacaksın diyor

Baban bana da yazıyor Minel tehdit mesajları küfürler bir sürü şeyler yazdı

Ben bu durum altında seninle devam edemem

Bir kız için hayatımı karartamam ben kusura bakma tekrar konuşmayalım

Şaka yapıyorum de bana

Beni en ufak bi zorlukta hemen bu kadar kolay silemezsin

Sildim bile prenses

ve sonra beni direk engellemişti. O andan itibaren herkesten nefret etmiştim.

Dediğim gibi mutluydum ama kısa süreceğinin farkında değildim. Ama bu kadar da kısa süreceğini düşünmüyordum...