Arkadaşlar öncelikle merhaba nasılsınız iyimisniz?

Şöyle ki ilk defa kitap yazıyorum ve yanlışım eksiğim hatam varsa kusura bakmayın. Bana bir öneriniz varsa lütfen belirtin. Nasıl devam etmesini istiyorsanız onu da belirtin lütfen. Bu arada müziklerin bazıları bölümle alakalı gerisi çalma listemden. 😅

O zaman yeni bölüme geçelim...

İLAHİ BAKIŞ AÇISI

Kapıyı çalıp beklemeye başlamışlardı. Gökçenin içi içini yiyordu nasıl olacaktı bilmiyordu. Gökalp karsısnın elini okşayarak

"ben yanındayım güzelim rahat bırak kendini "

Gökçen başıyla onayladı sadece. O sırada Asena hanım kapıyı açmıştı.

Asena gökçeni görünce içi gitmişti. Yüzünün şeklini bozmadan hemen gülümsedi "hoş geldiniz çocuklar. Lütfen geçin "

Gökalp ikisi adına cevap vermişti. "hoşbulduk "

Asena hanım Gökçene sarılmak istiyordu ama ne tepki vereceğini bilmediği için kendini tutmuştu.

İçeri geçince herkezle selamlaşmışlardı. Ama yankı diğerleri gibi değildi sırf ismi Gökçen diye soğuk davranıyordu.

Gökçen umursamadı elbet hesabını bir gün sorardı.

İki dakika geçmemişti ki Yağız da gelmişti. Gökçen Yağızı gördüğü için ayağı kalkmıştı. Tim ve Gökalp ne yapacaklarını bildikleri için umursamadılar sohbetlerine devam ettiler.

Ama Türkoğlu ailesi merakla izliyordu. Yankı ise içinden "ne bekliyoruz ki kocası olmasına rağmen adam geldiğinde ayağı kalkmalar öpmeler falan. " dedikten sonra göz devirmişti.

Gökçen yağıza sarılıp yanağını öpmüştü. Yağız Ali ise gökçenin saçlarını koklayarak öpmüştü.

Yağız Ali "nasılsın güzelim? "

Gökçen "iyi sayılır sen nasılsın abicim? "

Yağız Ali "iyim bende kardeşim. "

Gökçen onaylayıp geri yerine oturdu. Türkoğlu ailesine döndüğünde ise ona merakla bakıyorlardı.

Demirin içi gitmişti Gökçen Yağız Aliye abi dediğinde. Ne yani abiis mi vardı?

Yağız ise keyiften dört köşe olmuştu.

Umursamadan kerem beye dönüp " kusura bakmayın komutanım geciktim. "

Kerem bey ise başıyla onaylamıştı. Aklında ise "gökçenin abisi var demekki soy ismi Bozkurt ya da abisi olarak mı görüyor bir an önce herşeyi açığa çıkarmam gerekiyor." Diye geçiriyordu.

Selim dayanamayıp sormaya karar verdi. Gökçene gökalpe ve yağıza bakıp "yanlış anlamazsanız bişey sorucam "

Gökçen ise "tabi sorun lütfen "

Selim "Yağız Aliyle ne gibi bir bağınız var? Lütfen yanlış anlama merak ettim. "

Gökçen içinden kudur diye geçirdi. Yağıza bakıp gülümsedi ve "kendisi abim olur " dedi.

Selimin içi sıkıldı abi dediği zaman.

O sırada hayin yarbay kemal de gelmişti.

O gelince mutfaktan Asena hanım çıkıp "herşeyi hazır lütfen masaya geçelim "

Herkez ayağı kalkıp masaya geçtiler.

Asena hanım mutfakta olduğu için konuşmaları duymamıştı.

Masaya geçince Asena hanım Gökçene sohbet etmek istiyordu ama Gökçen ondan tarafa dönmeyip timle gülerek sohbet ediyordu.

Demir ise gökçeni izliyordu. Hiçbir hareketini kaçırmadan. Gökçenin kendi kardeşi olmasını çok isterdi.

Asena hanım dayanamayıp boğazını temizledi. Herkez ona bakınca sakince "pardon" dedi.

Dayanamayıp "Gökçen " dedi. Sesinin titrememesi için büyük çaba sarf ediyordu.

Gökçen içinden lanet okuyarak "buyurun Asena hanım "

Asena hanım ise "mesleğin ne canım " diye sormuştu. Herkez susmuş ikiliyi dinliyordu. Gökalp ise masanın altında karısının elini tutuyordu.

"okul öncesi öğretmeniyim Asena hanım ama ücretsiz izine ayrıldım birkaç ay sonra geri döneceğim Allah izin verirse "

Asena hanım "ah ne kadar güzel " demişti. Gökçen ise başıyla onayladı.

Ama Asena hanımın susacağı yoktu devam etti.

Bu defa da Gökçen ve Gökalp ikilisene bakıp "kaç yıllık evlisiniz? " Gökçen cevap vermek istemiyordu. Konuşmanın uzamasını da istemiyordu o yüzden Gökalp cevap verdi.

"daha çok yeni efendim altı gündür " Gökçene bakıp göz kırptı. Gökçen ise gözleri parlayarak kocasına bakıyordu.

Masadaki Türkoğlu ailesi şalkındı sadece. Hayin yarbay kemal zaten gelmeden araştırmıştı. O yüzden pek de şaşırmadı. Ama araştırdığı şeyler tabiki yalandı sadece evli oldukları doğruydu.

Kerem bey şaşırmış şekilde "nasıl yani daha yeni mi evlendiniz? "

İkili onaylamıştı sadece.

Asena hanım ise hem şaşkındı hem de buruk. Kendi kızı da evlenmişse ne yapacaktı. "ah öyle mi? Çok sevindim sizin adınıza hayırlı olsun "

İkili teşekkür etmişti sadece.

Demir ise gökçeni inceliyordu. Fark ettiği şey ise annesine benzemesiydi. Bu konuyu konuşmak için herkesin gitmesini bekleyecekti.

Gökçen ise dayanamayıp kinayeyle" sizin de ne güzel bir aileniz var. Çocuklarınız yanınızda çok şanslı olmalısınız "

Asena hanım ise derin nefes aldı" öyle. evlatlarım yanımda ama iki çocuğum burada değil "

Gökçen "ya neredeler peki onlarla da tanışmak isterdim "

Asena hanım ise "bir kızım var bir de oğlum. Oğlum kara harp okulunu okuyor şu an Ankarada. " derin nefes aldı "kızım, kızım ise kayıp. "

Gökçen yalancı bir şaşkınlıkla "aa nasıl kayıp? "

Asena hanım "doğunda kaçırıldı. "

Gökçen" nasıl doğumda kaçırıldı. Ya başına bişey gelmişse? "

Gökalp alttan gökçenin elini sıktı yapma diye. Ama Gökçen onu umursamadı bile.

Asena hanım ise sessizce "öldü biliyorduk daha 2 ay olmadı yaşadığını öğreneli "

Gökçen ise"nasıl iki ay "

Yankı dayanamayıp araya girdi. "sizi ilgilendiren bir konu değil. " dedi. Yani kısaca burnunu sokma diyordu.

Gökçen ise peki deyip önüne döndü. Ama yankı durmadı ciddiyetsiz şekilde "sizin alileniz nerede peki? " demişti dalga geçerek.

Bu defa Gökçen yankının gözlerimin içine baktı "yok " dedi sadece.

Yankı ise dalga geçerek "nasıl yok görüşmüyormusunuz? "

Gökçen kalkıp yankının ağzını burnunu akıtmak istiyordu ama naif kız rolü yapmak zorundaydı.

Derin nefes alıp "hiç tanımadık yankı bey. Biz abimle yurtta büyüdük "

Gökçen öyle diyince masada sessizlik olmuştu.

Yankı daha da bir şey demedi. Ne diyebilirdi ki? Hatasının farkındaydı ama özür falan dilemeyecekti. Onu ilgilenrirmezdi diye düşünüyordu.

Hak etti annemle öyle konuşamaz diyordu kendi kendine.

Gökçen ise daha fazla burada kalmak istemiyordu. Eve gidip sadece kocasına sarılıp uyumak istiyordu.

Gökalpe dönüp sessizce "artık kalkalım mı sevgilim? Eve gitmek istiyorum "

Gökalp ise "Tamam güzelim kalkalım "

Bu konuşmayı Demir de duymuştu ve üzülmüştü Gökçen adına. İçten içe gökçenin kendi kardeşi olduğuna inanıyordu. Bir de Yankının hareketlerine çok sinirlenmişti.

Gökalp kerem beye dönüp "komutanım kusura bakmazsanız biz kalksak artık. "

Kerem bey ise nefes alıp "tabi siz nasıl isterseniz "

Asena hanım ise "ama daha çayla tatlı vardı"

Gökçen dayanamayıp "teşekkürler ellerinize sağlık. Ama artık biz kalkalım"

Asena hanım "peki " diyebilmişti üzgünce.

Tim de kalkmak isteyince Asena hanım bırakmamıştı.

Gökçen ve Gökalp herkese iyi geceler diyip evlerine gitmeye başladılar.

Gökçen Gökalpe dönüp "eve gidip sadece sana sarılıp uyumak istiyorum. Bişey düşünmek istemiyorum ya da konuşmak "

Gökalp ise "sen nasıl istersen çimen gözlüm. "

Eve gidince direkt uyumuşlardı.

Türkoğlu evinde ise bir saat daha oturup herkez kalkmıştı. Asena hanımın aklı Gökçende kalmıştı. Giderken çok üzgün duruyordu.

Demir ise salonda oturan ailesinin yanına gidip "sizinle bir şey konuşmam gerekiyor "

Asena hanım yerine oturup "ne konuşacaksın oğlum? "

Demir "önce sakin olun ve sadece dinleyin"

Herkez onaylamıştı.

"Gökçen size de tanıdık grlmiyor mu? Nasıl desem anne senin gençliğine çok benziyor. Hem yetimhanede büyümüş. Ne bileyim ismi bile aynı. "

Asena hanım direkt ağlamaya başlamıştı "nasıl yani Gökçen benim kızım mı? "

Kerem bey ise "ben dün benzetmiştim ama umut vermek istemedim. "

Yankı ise "o kız bizim kardeşimiz olamaz anneme nasıl davrandı görmedin mi sen abi"

Demir "kes sesini yankı o konuya sonra geleceğim. "

Yankı susmuştu sadece

Selim "e o zaman gizlice dna testi yaptıralım bakalım gerçekten bizim kardeşimiz mi? " bunu sevinçle söylemişti.

Sonra aklına geleni söyledi "ama bizi isteseydi kendi olduğunu belli etmezmiydi. Bizi istemiyor demekki. "

Demir ise "istememesi hakkı değil mi abicim? "

Asena hanım araya girdi "evlenmiş "

O sırada tüm Türkoğlu ailesi yeni aydınlanmış gibi yankı dahil yeni akılları başkasına geldi.

Demir "evlenmiş evet ve biz onun yanında olamadık hiç bir şeyinde yanında olamadık. Bizi istememesi çok normal değil mi? "

Herkez onayladı. Yankı ise ilk defa gökçene kin beslenmeden "kocasına nasıl baktığını gördüm. Hem o herif de ona öyle bakıyordu. Kıyamıyor gibi ve en değerlisiymiş gibi "

Herkez onayladı. Yankının yeni aklına gelmiş olacak ki "o yağız denen herife abi dedi. Hemde içten şekilde ona nasıl açıklaman var abi "

Demir kaşlarını çattı onun da hoşuna gitmemişti ama yapabileceği bir şey yoktu. "ne yapalım yankı biz yokken o varmış abi demesi kadar doğal bişey yok. Elimizden bişey gelmiyor. "

Demir "onu geçtim gökçenin kaçırılmaısnda parmağı olan o kadını bulmamız gerekiyor. "

Kerem bey ise "demir haklı o kadını bulalım sonra ne yapacağımıza karar veririz. Ayrıca selim haklı dna testi yaptıralım görelim. Eğer olumlu çıkarsa Gökçenele konuşuruz belkide o da herşeyi yanlış bildiği için bizi istemiyordur. Duymadınız mı masada kinayeli şekilde ne güzel bir aileniz var çocuklarınız yanınızda dedi. "

Selim" babam haklı gözlerindeki üzüntüyü sadece ben görmüş olamam heralde "

Yankı sessiz kalmayı seçmişti. Çünkü ne olursa olsun düzeni bozulsun istemiyordu. Ama Gökçene de belli etmeyecekti. Nötr davranacaktı istemese bile.

Sonra ise herkes uyumaya gitmişti.

Gökçen Türk'ün anlatımıyla.

Sabah kocamın üzerinde uyuyordum. Yüzümü boynuna gömdüm. O da bana belimden sarılıyordu. Hafiften burnumu boynuna sürttüm, boynunu öptüm.

O sırada kocam beyin kolları daha çok sıklaşmıştı. Uyandığını anlamıştım ama çaktırmadım. Yüzümü boynundan çekip yüzüne baktım. Gözleri kapalıydı bende yüzünün her bir noktasını öpmeye başladım. Sıra dudaklarına gelince önce nefesimi verdim biraz bekledim tam öpecekken kendimi Alpin altında buldum.

"güzelim öpeceksen öp beni kandırma " demişti uykulu sesiyle.

"ben seni kandırmadım ki öpecekken kendimi altında buldum kocacım"

"hımmm öyle mi olmuş? " deyip burnunu burnuma sürttü.

"evet öyle oldu. " dedim. O ise anladığını belirten ses çıkarıp tekrar burnuma burnunu sürttü.

Dayanamadım boynundan tutup kendime çekip öpmeye başladım. Benden bu atağı beklemiyordu ki şaşırdı sonra ise karşılık vermişti.

Biraz devam ettikten sonra nefes nefese ayrılmıştık. "karıcım seni asla bırakmak istemiyorum ama karargaha gitmem gerekiyor. "

Okuz silktim. Nefesi düzene bindiği an üzerimden kalkacakken kollarımı sıklaştırdım. O yüzden kalkmamıştı. Tekrar öpmek için kendime çektiğimde o da bana karşılık vermişti direkt. Geri çekilince nefeslerinin arasında"seni çok seviyorum bitanem " dedi.

"bende seni çok seviyorum kocacım. İyi ki varsın "

Eğilip tekrar öptü "güzelim birazdaha kalırsam geç kalacağım ama "

"ne yapayım kocacım ben de seni çok özledim gitmeni istemiyorum. Bu gün benimle kalsan olmaz mı hem ben kendimi iyi hissetmiyorum. " dedim.

Alpin kaşları çatıldı ve endişeyle "neyin var güzelim. Bir yerin mi ağrıyor. Kalk hastaneye gidelim. " dedi.

"hiç bişey istemiyorum ben sadece seni yanımda istiyorum. " dedim.

"Tamam güzelim sen iste yeterki albayın arayayım izin almaya çalışayım olur mu? "

Kafamla onayladım onu. O da anlıma öpücük koyup üzerimden kalktı ve komidonun üzerindeki telefonunu alıp albayı aradı.

Önce tekmil verdi ve bu gün izin alabilirmiyim diye sordu. Benim hasta olduğumu söyledi. Albay ise onu duyunca izin vermişti.

Bana dönüp "izin verdi ve geçmiş olsun dileklerini iletti"

Onayladım onu. O da kendini benim yanıma bıraktı. Bende ona taraf dönüp sarıldım. Anında kendine çekti beni saçımdan öptü.

Çok halsiz hissediyordum o yüzden tekrar uykuya dalmam uzun sürmedi.

Uyandığımda alpe sarılmış uyuyordum. Yüzümü kaldırdığımda o da beni izliyordu.

Uyandığımı gördüğünde uzanıp öptü ve "hadi kalk güzelim üzerini değiştirelim hastaneye gidelim bu böyle olmaz. " dedi.

Kafamı olumsuz anlamda salladım "gitmek istemiyorum. Kahvaltı yapalım bişeyim kalmaz. "

Sadece peki demişti. O kahvaltıyı hazırlarken bende duş almıştım. Üzerime şort ve tişört giyinerek mutfağa gitmeye başladım.

Gittiğimde kocam bey üstü çıplak şekilde salatalık doğruyordu.

Kapıdan izlediğimi anlayınca." gözlerinle beni yemen bittiyse karıcım masaya geç kahvaltı yapalım ve biraz daha dinlen. "

O arada bana dönmüştü. Beni baştan aşağı düzmeye başladı. Önce açık göbeğime sonra ise şort yüzünden açık olan bacaklarıma baktı. Yutkundu. Bende onu taklit ederek" gözlerinle beni yemen bittiyse kocacım hadi kahvaltı yapalım "

Kafasıyla onayladı sadece.

Çayları doldurup kahvaltı yapmaya başladık. Sessiz geçmişti.

Biraz daha yedikten sonra Alp söze başladı" güzelim "

" efendim aşkım "

" biraz konuşalım mı? "

" ne hakkında " ne kadar bilmemezliktem gelsem o kadar iyidir.

"Türkoğlu ailesiyle ilgili " demişti.

Derin nefes aldım "ne konuşacağız ki?"

"güzelim dün Asena hanım kızlarını yani senin yaşadışını öğreneli daha iki ay olmadığını söyledi. Sence bu işin içinde birşey yok mu?"

"Bilmiyorum Alp aklım çok karışık, ne düşüneceğimi şaşırdım artık. Akışına bıraktım."

Onayladı beni. "haklısın güzelim kendini strese sokma akışına bırakalım ne olursa olsun artık. Seni üzgün görmek istemiyorum."

Kafamla onayladım onu.

Masayı toparladıktan sonra salona geçtik.

"film izleyelim mi kocacım? " dedim.

"izleyelim güzelim " dedi. Filmi izlerken uykum gelmişti.

Ben uyuklamaya başlarken zil çalmıştı. Uykum çok tatlı geldiği için gözlerimi dahi açmadım.

Sesler geliyordu ama umursamadım. Kocam bakardı kapıya. Bir ara saçlarımda el hissettim ama Alpin elidir diye umursamadım. Uyumaya devam ettim.

Bu bölüm biraz kısa oldu kusura bakmayın...

Yıldıza basmayı unutmayın....