@kafautuluyoruz
|
Camas köyün, kimsenin gitmediği ve korkunç uçurumları bulunan bir efsaneye sahipti. Bu efsaneye göre dağın eteklerinde, derin bir uçurumun içinde, köy halkının lanetlendiği söylenmişti. Araştırmacılardan birkaç genç bu köye gidip efsanenin aslını öğrenmek istedi. Arkadaşları ona engel olmaya çalıştılar, korkunç cinlerin ve kötü ruhların uçurumun içinde saklandığını söyleyerek onu durdurmak istediler. Fakat onlar böyle bir şeyin yalan olduğunu zaten cinlere inanmadığını söylemişlerdi. Meraklı yapıları onu bu adımı atmaya zorlamıştı. Dağın eteğine geldiğinde bir an huzur verici sessizlik duydu. Fakat o sessizlik, bir anda değişti ve arkadaşlarının etrafını siyah bir toz bulutuyla kapladı. Aniden hissettiği bir soğuk, daha fazla yürümelerine engel oluyordu. Panik içinde geri dönmeye kararı verdiler Fakat geri dönüş yolunu bulamıyor toz bulutunun içinden çıkamıyorlardı. Birkaç adım atıp durduğu anda, toprak aniden kaydı ve üç arkadaş derin, karanlık uçuruma doğru düşmeye başladı. Uçurumun dibine düştüğünde birkaçı vücudu parçalanarak ölmüştü. Tek bir kişi sağ kalmış ama ağır bir şekilde yaralanmıştı. Derin karanlıkta sesli ve inleyerek çaresizce yardım istedi fakat kimse ona yardım edemedi. Uçurumun dibinde, karanlığın içinde yaşamını yitirdi. Köylüler, araştırmacıların cesedini bulduğunda uçurumun kötü ruhlar tarafından yaratıldığını düşündüler ve onun cesedini köyden uzak bir yere gömdüler. Onların cesedi, uçurumun dibinde hala yatmaktaydı. Uçurumun karanlık derinliklerinde, cinlerin ve kötü ruhların hapsedildiği bu lanetli yer, artık onların mezarıydı.
|
0% |