Yeni Üyelik
5.
Bölüm

5.BÖLÜM

@kaldirdikrafakocum

 

 

 

Evet,karar belli o baba bozuntusu bana karışamaz ve ona bunu öğreticeğim.

 

 

 

Odamda bulunun pencereden aşağı bakıp derin bir nefes aldım.

 

 

 

Yapabilirdim ya yapardım demi.

 

 

 

Dur aylança sakin ol ve Rafa Silva'nın ne kadar harika olduğunu düşün ve atla.

 

 

 

Evet çok basit.

 

 

 

1'den 5 'e kadar say ve atla.

 

 

 

"1"dedim titrek bir sesle ,ayağımı çoktan pencereye koymuştum.

 

 

 

"2"dedim yine titrek bir sesle ,hadi kızım yapabilirsin.

 

 

 

"3 immobile"diyip tamamen pencereye çıktım.

 

 

 

"hayır aşağı bakma"diye fısıldadım.

 

 

 

Gözlerimi sımsıkı kapatıp"4 Rafa Silva ve 5 mustafa "diyerek kendimi aşağa bıraktım.

 

 

 

Yere sertçe yapışırken acıyla inledim bileğim fena acıyordu.

 

 

 

Bok vardı zaten atlayacak ben cidden tam bir malım.

 

 

 

%100 katıksız mal.

 

 

 

Yavaş bir şekilde ayağa kalkıp külüstür telefonuma bir şey olmuşmu diye kontrol ettim.

 

 

 

Taş gibiydi benim redmi not 8'im.

 

 

 

Telefonumu cebime koyup hızlı adımlarla ,yarı topallayarak yürümeye başladım.

 

 

 

Sonunda konağın dışına çıktığımda derin bir nefes aldım.

 

 

 

Saat sanırım 10 gibi bir şeydi ve ben sırf bu saatte o baba bozuntusuna olan inadımdan dışarı çıkmıştım.

 

 

 

Dışarısı cehennem sıcağıyla yanıyordu ve ben gezmeye çıkmıştım.

 

 

 

Ohh ne güzel.

 

 

 

Yok sayılmayacak sıcağı yok saymaya çalışarak yakınlarda gelirken gördüğüm otobüs durağına doğru yürümeye başladım.

|

|

|

 

 

 

Gözlerim otobüsün camından dışarı bakarken bir park görünce hemen düğmeye bastım.

 

 

 

Parkın önündeki durakta duran otobüsle seri bir şekilde otobüsten indim.

 

 

 

Parkta doğru düzgün kimse yoktu.

 

 

 

Eee olmaması normal hangi mal bu adana sıcağında dışarı çıkar? tabiki de benim gibi mal.

 

 

 

Gördüğüm kamelyaya doğru ilerleyip oturdum ve deminden belli sızlayan ayağıma bakmak için ayakkabımı çıkardım.

 

 

 

Mos mor olmuştu.

 

 

 

Geber barlas, hepsi senin yüzünden oldu barlas,allah ıslah etsin seni Barlas.

 

 

 

Derin bir of çekerek arkama yaslandım.

 

 

 

Acaba gittiğimi anlamışlarmıdır.

 

 

 

Amann umurumda değil hem numaraları da yok,ohh olsun meraktan gebersinler.

 

 

 

'merak edeceklerini nereden biliyorsun '

 

 

 

Haklısın iç ses belki siklerinde bile değilimdir zaten.

 

 

 

Off ergene bağladım iyicene.

 

 

 

Dertli dertli düşünürken birden yanıma koşarak gelen çocukla ona şaşkınca baktım.

 

 

 

"abla instanı verir misin"

 

 

 

Onu bu dediğiyle gülerek ellerimi saçlarına atıp karıştırdım.

 

 

 

"napıcan instamı"

 

 

 

"bir abi istedi de ondan"diyen çocukla kaşlarımı çatıp "hangi abiymiş o"diye sordum.

 

 

 

Böyle saçma şeylere minicik çocukları alet etmeleri cidden sinir bozucuydu.

 

 

 

"şu abi "diyerek karşımdaki kamelya da oturan üç erkekten esmer olanı gösteren çocukla "yaklaş"diyerek kulağına doğru eğildim.

 

 

 

"söyle o abine ilk önce saçma sapan işlerine seni bulaştırmasın, ondan sonra bana yavşasın"diyerek çocuğun omuzuna hafifçe pışpışlayıp ayağa kalktım .

 

 

 

Üçlü mal gruba yüzümü bile çevirmedim ve bilmediğim sokaklarda yürümeye başladım.

|

|

|

 

 

 

Evet sakin oluyorum, sakin oluyorum.

 

 

 

Barlas'a hava atmak gibi olmuyormuş cidden .

 

 

 

Telefon var teknoloji var dedim de bu mal telefonda internet yok.

 

 

 

Kayboldum.İnternet olmadığı için yönümü bulamıyorum.

 

 

 

Ve en korkutucusu da parktaki grubun şu an beni takip etmesi.

 

 

 

Ah o kadesi yükleyecektim de ,o an internetsiz oyunlara bakmak çok daha cazip geldi.

 

 

 

Hala arkamdan gelenlerle korku duygusu artık iliklerime kadar işlemişti.

 

 

 

Ve o anki duyguyla koşmaya başladım.

 

 

 

Ben koşunca arkamdakiler de koşmaya başlayınca olabildiğince daha da hızlandım.

 

 

 

Artık gözyaşlarım damla damla akarken ayağım takıldı ve düştüm.

 

 

 

Zaten o bilekle bu kadar koşmam mucizeydi.

 

 

 

Bana yaklaşan adım sesleriyle yerimden kalkmaya çalıştım ama kalkamadım.

 

 

 

Hani sizi köpek kovalar koşarken düşersiniz ya .Ve o anki korku ve heyecanla ayağa kalkamazsınız.

 

 

 

Tam şu an öyleydim.

 

 

 

Önümde üç çift ayakkabı belirdiğinde kendimi tutmak istesemde göz yaşlarım daha da hızlanmıştı.

 

 

 

Hayır bu kadar güçsüz olamazdım.

 

 

 

"gel buraya"deyip kolumdan tutulup kaldırılınca aksayan ayağım üstünde zor durarak onlara baktım.

 

 

 

20'li yaşlarda tipinden şerefsizin kekonun önde gideniyim diyen tiplerdi.

 

 

 

"bırak"dedim ağlamaktan dolayı kısık çıkan sesimle.

 

 

 

"yoo olurmu sen bizi o kadar koşturdun eğlenmeden bırakırmıyız"diyen esmer adamla "bırak"diye bağırarak elinden kurtulmaya çalıştım.

 

 

 

Fakat tabi ki bu 190 boylarında 100 kiloluk ayıya karşı bu direnişim bir hiçti.

 

 

 

Son çare budur diyerek aklıma gelen ani fikirle önümdeki adamın malum yerine dizimi geçirdim.

 

 

 

Adam inleyerek şeyini tutarken hızla koşmaya başladım.

 

 

 

"yakalayın lan şunu"gibi malca sözler duysam da olabildiğince hızlı koşmaya baktım.

 

 

 

Yaklaşık on dakikalık koşunun ardından sonunda izimi kaybettirmiştim.

 

 

 

Hemen gördüğüm otobüs durağıyla oraya gidip otobüsün gelmesini beklemeye başladım.

 

 

 

Saat 11 geliyordu ve ben büyük sıçmıştım.

 

 

 

Allah'ım inşallah beni öldürmezler.

 

 

 

bolcana amin.

 

 

 

Durağa oturup otobüsü beklemeye başlamıştım ki karşıdan gelen 3 tane adam görünce hemen durağın arkasına saklandım.

 

 

 

Kafamı azıcık çıkarınca bunların cidden beni kovalayanlar olduğunu anlamamla stresle dudağımı ısırdım.

 

 

 

Allah'ım nolur beni görmesinler nolur.

 

 

 

3'lü mal konuşuyordu ama ben onları ne dediğini duymayacak kadar kendimi salmıştım.

 

 

 

Yaklaşık 5 dakika sonra adım sesleri uzaklaşınca yavaşça saklandığım yerden çıktım.

 

 

 

Bunlar gibi piç kuruları yüzünden Türkiye hiç bir zaman gelişmeyecekti.

 

 

 

Biz kadınlar olarak bunları yaşamak zorundamıydık.

 

 

 

Tam ülkenin bu haline sövecekken otobüsün gelmesiyle hemen hızlıca otobüse binip boş bir yere oturdum.

 

 

 

Otobüs bir müddet sonra aşina olduğum yere yaklaşınca düğmeye basdım ve indim.

 

 

 

Yavaş adımlarla konağa ilerlerken alacağım tepkiden dolayı ayaklarım istemsiz geri geri gidiyordu resmen.

 

 

 

Korkunun ecele faydası yok diyerek hızlı hızlı yürümeye başlamıştım geri geri giden ayaklarıma inat.

 

 

 

Allah'ım şu gereksiz kullarından koru beni ,çokkk aminn diyerek konağın kapısının önünde durdum ve derin bir nefes vererek kapıyı çaldım.

 

 

 

Açılan kapı ile her manzarayı görmek isterdim ama bu manzarayı değil.

 

 

 

Sanırım bu sefer çok fena sıçmıştım.

 

 

 

-BÖLÜM SONU-

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%