@kalemimyazar
|
O gün akşama kadar odadan çıkmadım Sultan arada ihtiyaç var mı diye gelip kontrol edip yemeğimi odaya getirmişti . Akşam yatma saati geldiğinde korku ile yatağa uzanmış gözlerimi tavana dikmiş bekliyordum . Kapının açılma sesi ile Azad Ağanın geldiğini anlayıp gözlerimi kapatıp uyuyor numarası yaptım . Azad ağa yatağın başına oturup elleri ile yine bana dokunmaya başladı . Bütün vücudum kaskatı kesilmiş nefes alış verişim korkudan hızlanmıştı . Daha sonra yatağa uzanıp arkamdan sıkıca sarılıp kendisine çevirdi yüzümü .
-Ne oldu dün çok mu korkuttum seni ? Uyumadığını biliyorum ama merak etme sadece sarılıp uyuyacağım sana . Senin bu gençliğinin ve güzelliğinin yeniden kanımı hareket ettireceği günü bekleyeceğim.
Birazdan hafif bir horlama sesi duydum ağa uykuya dalmıştı . İçimden binlerce kez şükrettim Allah’a .
Bir kaç gün odadan çıkmayıp yüzümde ki morluk ve şişlerin inmesini bekledim .
O sabah Azad ağa kendisi ile birlikte beni de uyandırdı
-Bugün artık çık odadan da birlikte yenilsin yemekler . Yeni gelin nazı bir yere kadar
Ağa ile birlikte bende aşağı indim . Kahvaltı masası bahçeye kurulmuştu . Sessizce sandalyelerden birini çekip oturdum .
-Sonunda teşrif edebildin aramıza . Odana yemek taşımaktan Sultan bizlere hizmet etmeye vakit bulamaz oldu .
-Refika sen önüne bak yemeğini ye . Ne zamandır Ağa dururken kadınlar söz sahibi olmaya başladı .
Refika hanım ağanın cümlelerinden hoşnut olmamış delici bakışlarını gözlerime kilitlemişti . Ağa yemeğini yedikten sonra “tarlada işler bekliyor beni “ diyerek kalktı sofradan . Sonrasında bende kalkıp odama geçiyordum ki hanımağa kolumu sıkıca tutup ayağa kalktı
-Benden genç olman beni geçebileceğin anlamına gelmez . Bu çiftlikte benim sözüm geçer sakın bunu unutma .
Cevap vermeden hızlıca odama geçtim . Pencere kenarına oturup hayallere dalmışken aklıma çocuk günlerim ve annem geldi o olsaydı bugün çok farklı olacaktı belki de . Ölene kadar benim için çabalayan annem ağaya gelin gelmemede müsade etmezdi elbet .
O gün akşam yemeğine kadar odamdan çıkmadım. Sadece akşam yemeğini yiyip yeniden odama geçtim . Ağa o gün arkadaşları ile bahçeye çilingir sofrası kurdurmuş gece yarısına kadar eğlenmişti. Arada “Elif” diye nara atıyor sonra türküler eşliğinde içmeye devam ediyordu . Gece yarısına doğru sesler azalmaya başladı sonrasında da kesildi . Herkes evine gitmişti birazdan sarhoş şekilde ağa içeriye girdi . Hem ayakta duracak hali yoktu hemde leş gibi kokuyordu . Bu durumda karşımda durmuş kelimeleri yaydıra yaydıra konuşmaya çalışıyordu
-Elif . Sen çok güzelsin sen benim damarlarımı canlandıracak kadınsın . Kadınım olacaksın .
Üzerime doğru hamle yapıp kollarımdan yakalamaya çalıştığı an kendimi geri çektim buna çok sinirlenen ağa kollarımdan tutup kendine doğru beni çekip suratıma tokatı geçirdi . Tokatın etkisi ile yere düşerken ağa tekmeleri ile vurmaya ve söylenmeye başlamıştı
-Bana karılık yapmak için geldin buraya ve ben ne dersem yapmak zorundasın. Eniştenden satın aldım seni ben . Ölene kadar benim malımsın artık.
Sarhoşluğun etkisi ile neyse ki çok da uzun sürmeden yatağa düşüp sızmıştı . İçtiği içkiden ağzı ter yüzünden de bedeni bir leş gibi kokuyordu tıpkı eniştem gibi . Çaresizce yatağım bir ucuna kıvrılıp yattım .
Refika hanım her ne kadar ağa ile evlenmemi kendi rızası ile kabul etmiş olsa da ağanın sürekli benim üzerimde olan gözlerinden ve bana olan tavırlarından dolayı kıskanmaya başlamış ve sürekli ezmek için hazırda bekliyordu . |
0% |