Akşama doğru eve dönmek için hazırlanıyorduk Münevver teyze gün boyu oynadığım bebeği bana vererek

-Elifcim Meryem bu bebeği sana hediye etmek istiyormuş . Meryem’den sana ömürlük bir hatıra olsun olur mu ?

-Ama kabul edemem ki . Geldikçe oynarım ben onunla yada Meryem bize gelirken getirir birlikte oynarız .

Meryem’de annesi de ısrar edince İsmail abimde

-Al Elif bak çok ısrar ediyorlar hemde çok sevdin sende o bebeği

Dedi .

Bunun üzerine teşekkür ederek aldım bebeği ve evin yoluna koyulduk . Eve dönerken bir yandan da elimde ki bebekle oynadığım için önümde ki büyük taşı görmeyerek takılıp düştüm . Canım çok fena yanıyor ve dizimde kanıyordu . İsmail abi hemen üzerine bastırıp kanı durdurmaya çalıştı . Çok kötü yaralamıştım dizimi ve canımda çok yanıyor ve ağlıyordum . İsmail abi ne yapacağını şaşırmış kararmaya başlayan hava ile de telaşlanmıştı . Hemen ayakkabısını çıkarttı ardından ayağında ki çorabı çıkarıp sıkıca dizimi bağladı . Daha sonra ayakkabısını giyip koluma girdi .

-Hadi Elif biraz gayret et . Akşam olmak üzere köpekler çıkarsa karşımıza hiç iyi olmaz !

İsmail abinin kolunda biraz topallayarak da olsa yürüyerek devam ettim . Eve vardığımızda hava biraz kararmıştı içeri girer girmez eniştem bağırmaya başladı

-Neredesin sen it herif .. Saat olmuş bilmem kaç sokaklarda mı fink atıyorsun .

Daha sonra İsmail abimin üzerine doğru yürüyerek bir tokat salladı. İlk tokadı yemesi ile birlikte İsmail abim sendeleyip yere yığıldı ardından hemen ayağa kalkıp odasına gidiyordu ki eniştem

-Beni adam yerine mi koymuyorsun kime bu havan diye saçlarından tutup bir tokat daha savurdu

Teyzem araya girip eniştemin İsmail abime tepkisini azaltmak istesede ilk tokatı yediği an yere yığıldı . Teyzeme koşup sarıldım o an eniştem İsmail abime tekme tokat dalmaya ve rastgele vurmaya başladı . “Baba yapma”cümlelerine “kes lan ne babası “cümleleri karışıyor tokat ve tekmeler art arda İsmail abimin yüzüne , sırtına iniyordu . Teyzem ağlayarak engel olmaya çalışıyor bende yapmaması için yalvarıyordum ama onun gözü hiç bir şey görmüyordu . Bir müddet sonra yorulup bıraktı ve hışımla evden çıktı . İsmail abim yerde kanlar içerisinde baygın şekilde yatarken teyzemde feryat ederek İsmail abimin dağılmış saçlarını düzeltip yüzünü açığa çıkarmaya çalışıyordu . Daha sonra bana döndü

-Elif koş masanın üzerinde ki kolonyayı getir kızım

Koşarak kolonyayı getirip verdim . İsmail abim birazdan kendisine geldi . Lavaboda elini yüzünü yıkayıp yatağa yatırdık . Teyzem başucunda bende ayak ucunda sabahladık o gece.

Sabah uyandığımızda İsmail abimin gözleri şişmiş ve morarmıştı kollarında bacaklarında ve yüzünde de morluklar vardı. Yataktan kalktığımda teyzem sofrayı hazırlamış bizi bekliyordu kaldırmaya kıyamadığı için çağırmamıştı bizi . İsmail abime sarılıp ağlamaya başladım

-Hep benim yüzümden .. Sakarlık yapıp düşmeseydim , bebekle oynamak yerine yola baksaydım geç kalmayacaktık ve eniştemde kızmayacaktı .

-Üzülme Elif . Seninle alakası yok . O zaten hep dövmenin bir nedenini bulur . Hem bak canım yanmıyor bedava makyaj yaptım değil mi

Diyerek gülmeye çalıştı canının yanması ile “ah” çekince hemen yeniden sarıldım ve koluna girerek yemek sofrasına götürmeye çalıştım . Zorda olsa bir kaç lokma yemeye çalışarak üzülmemeniz için bana -benim bir şeyim yok iyiyim - imajı vermeye çalışıyordu .

İsmail abinin yaraları düzelene kadar okula gitmedi onunla birlikte bende gitmedim . 10 gün sonra tamamen olmasada bariz şekilde iyileşmişti morluklar .

Eniştemin eve geç geldiği günler genelde sarhoş olduğu günler oluyordu ve o zaman dövmeye mecali olmadığı için sadece bağırıp çağırıp sızıyordu . Ağaya borcunu ödemek için 1 hafta İsmail abimle birlikte gidip çalışmışlar daha doğrusu İsmail abim çalışmış borcu kapatmıştı . Tabii şimdilik . Çünkü eniştem sürekli ağadan borç alıyor karşılığında da bazen çalışıp ödüyor çoğu zaman ise İsmail abim ile birlikte gidip tarlasında yada hayvanların bakımında çalışıp ödeşmiş oluyordu .