Yeni Üyelik
36.
Bölüm

36. Bölüm 🔥

@kaleminsesi1905_01

Fazıl

 

Olduğum yerden ayağa kalkıp etrafıma baktım.

 

Üstümü düzeltip telefonu cebime koydum.

 

Etrafı elimden geldiğince temizlemeye başladım.

 

Elimi yüzümü yıkayıp aynadan kendime baktım.

 

Son kez üstümü kontrol edip tuvaletten çıktım.

 

Salona geçtiğimde herkes buradaydı.

 

Umut Ali koşarak yanıma geldi.

 

"Baba."

 

Onu kucağıma alıp başına buse kondurdum.

 

"Efendim babam."

 

Burak Bey'in yanına oturdum. Kucağımda oğlumla.

 

"Ben Ayaz ve Ayas abiyleyi çok şevdim ama hep kayıştıyıyoyum."

 

Oğlumun isyanına herkes kahkaha attı bende dahil.

 

Tabi utanan oğlum kafasını boynuma soktu.

 

"Utanmana gerek yok oğlum sadece r harflerini diyemiyorsun ileride çok güzel diyeceksin paşam."

 

Kafasını boynumdan çıkarmadan omuzlarını silkti.

 

"Baba ben anneme gitmek iştiyoyum."

 

Duyduklarımla kaşlarımı çattım. Neden girmek istiyordu ki.

 

"Bir sebebi varmı oğlum gitmek istediğin için."

 

"Cihat babamı özledim."

 

Ellerim sıkarak yumruk yaptım dişlerimi birbirine bastırıp gözlerimi kapattım sakin olmam gerekiyor Umut Ali için sakin olmam gerekiyor.

 

Senin beynini sikiyim Cihat. Senin adına sıçıyım Cihat.

 

Biraz sakinleşmeye başladığımda bana bakan meraklı gözlere baktım.

 

Abim gözleri ile oğlumu gösterdi.

 

Oğluma baktım bana kafasını çıkarmış bana korkmuş gözlerle bakıyordu hemen yüzümü yumuşattım.

 

"Paşam Ben varım artık ben senin öz babanım neden ona şe- yani Cihat amcana baba diyorsun."

 

Yüzümü yumuşattığımı görünce korku ile bakması geçmisti buna sevindim.

 

"Baba, senin adına sıçıyım Cihat ne demek."

 

Kaşlarımı yukarı kaldırıp oğluma baktım lan ben onu dışından mı dedim.

 

Umut Ali'nin sorusu ile gözümü salonda gezdirdim.

 

Alparslan, Ziya, abimler ve kuzenler gülmemek için kendilerini sıkıyorlardı.

 

Yıldız daha fazla kendisini tutamayıp saldı kendisini.

 

"Evet abi ne demek?"

 

Ben senin abini sikiyim Yıldız.

 

"Şey demek babacığım hmm nasıl desem."

 

Gözlerimi bu defa yardım için etrafda gezdirdim.

 

Durumu anlayan Burak bey olaya el attı.

 

"Şöyle ki Umut Ali o kelime çok yanlış bir kelime baban kıskandığı için yanlışlıkla ağzından kaçırdı."

 

"Kötü kelime mi küfüy gibi. Cihat babam demişti küfüy çok kötü biy kelimeymiş."

 

Kafamı sağa sola doğru oynatarak boynumu kütlettim.

 

Ben Cihat'ı şimdi sikmem mi.

 

"Ama artık ona baba demek yok değilmi oğlum amca diyeceksin."

 

"Tamam baba ağzım alışmış."

 

"Hı aferim babasının aslanına."

 

Direk Burak Bey'e baktım. Oradan Enes babama.

 

Ayağa kalktım. Burak Bey'e hitaben konuştum.

 

Elimi uzatarak. "Bir daha ki sefere görüşürüz inşallah baba kendine dikkat et."

 

Bilerek demiştim. Burak babam donmuş şekilde bana baktı.

 

Uzattığım elimi es geçip kucağımda oğlumla bana sarıldı.

 

"Beni baban olarak kabul ettiğin için teşekkür ederim oğlum."

 

Yüzümdeki tebessümle kafamı salladım.

 

"Hadi ben kaçar Umut Ali'yi annesine bırakacağım Cihat amcasıyla vakit geçirsin."

 

Amca kelimesini bastırarak konuştum.

 

Ana kapıya doğru yürüdüm gelen yardımcı ablayı elimle durdurup konustum.

 

"Gerek yok abla ben hallederim."

 

Dolaptan ceketini alıp giydirdim kendi kabanımıda alıp giyindim.

 

Oğlumu oturturulan yere oturturup ayağındaki terlikeri çıkarıp dolabın içindeki oğluma ait ayakkabıyı alıp ayağına giydirdim.

 

Kendi ayakkabılarımı da giyip elini uzatan oğlumu kucağıma aldım.

 

İçeriye doğru bağırdı.

 

"HAYDİ MİLLET GÖYÜŞÜYÜZ."

 

Gelen kahkaha seslerin arasından abimin söylendiğini duydum.

 

"Mehmet Fazıl'ın kopyası."

 

Arabaya atlayıp Tuğçe'lerin kaldığı apartmana doğru sürdüm.

 

Arkada çocuk koltuğunda olan oğlum konuştu.

 

"Baba sen beni seviyorsun değil mi."

 

Dikiz aynasından bakıp konuştum.

 

"Evet aslanım."

 

"Annem doğyuyu demiş."

 

Tek kaşımı kaldırıp dikiz aynasından oğluma baktım.

 

"Nasıl yani paşam."

 

"Annem beni hey şeyden çok güzel şeveçeğini ve koyuyacağını şöylemişti."

 

Hiçbir şey demeden yola baktım.

 

Apartmana geldiğimde arabayı durdurup indim.

 

Kapıyı kapatmadan etrafıma baktım avlu duvarın içindeydi apartman ve çocuklar için parklar vardı.

 

Arkaya geçip oğlumun olduğu yerin kapısını açıp kemerini çıkarmasında yardımcı oldum.

 

Arabadan indiğinde kapıyı kapatıp elimi tutan oğlumla apartmanın giriş kapısına gidip zillere baktım Cihat PARLAK yazan isimi görünce içimden küfür ettim.

 

Zile basıp kapının açılmasını bekledim bir kaç dakika sonra cihazdan ses geldi.

 

"Kim o." Cihat'ın sesi senin sesini sikiyim ben.

 

"Benim Mehmet Fazıl."

 

Kapı otomatik ile açılınca kapıyı iteledim oğlum elimi bırakmadan içeri girdi bende arkasından girip kapıyı kapattım.

 

Asansöre binip kaldıkları katta bastım.

 

Açılan kapılar ile Tuğçe endişeli bir şekilde bekledi.

 

Umut beni de sürükleyerek annesine koştu.

 

"ANNE."

 

Yere eğilip Umut Ali'ye sarıldı.

 

"Annem benim."

 

Elimi bırakan oğlum ile bir adım geri gittim üstünde üniforması ile Cihat bana bakıyordu bakışımı ondan çekip oğluma baktım.

 

"Fazıl bir durum yok değil mi?"

 

Tuğce'nin yüzüne bakmadan kafamı olumsuzca salladım.

 

"Hayır bir problem yok."

 

"Baba."

 

"Efendim aslanım."

 

"Ben seni özlediğimde nasıl olacak."

 

Olduğum yerden bir dizimi kırıp oğlumla aynı boya geldim elimi kabanımın iç çebinden kalemimi ve kağıt çıkarıp üstüne numaramı yazıp eline verdim.

 

"İstediğin zaman arayabilirsin aslanım müsait olmasam olduğumda hemen sana dönerim."

 

"Tamam baba."

 

Ayağa kalkıp asansöre doğru yürüdüm zemin katta bastım el sallayan oğluma elimi salladım.

 

Kapanan kapılar ile içime derin bir nefes çektim.

 

Apartmandan çıktığımda telefonum çaldı.

 

Elimi cebime attıp çıkardım Ayyüzlüm arıyordu.

 

"Güzelim."

 

"Sevgilim. Ne yapıyorsun."

 

"Umut Ali'yi annesine bıraktım yanına geliyorum."

 

"Hmm acaba seni nasıl karşılasam."

 

Arabanın yanına ulaştığımda şoför kapısını açtım alt dudağımı ısırıp derin bir nefes çektim içime.

 

"Seçimini güzel yap güzelim onu üstünde parçalayacağım."

 

Tahrik sesiyle ismimi söyledi.

 

İzlenme hissi ile kafam yukarı kaldırdığımda Cihat'ın kucağında oğlum ona baktığımı gördüğünde baba diye bağırarak el salladı.

 

Yüzümdeki tebessümle oğluma baktım.

 

Elimi sallayıp Cihat'a el işareti ile içeri girmesini söyledim hava soğuktu Umut Ali'nin hasta olmasını istemiyordum.

 

İçeriye giren ikili ile arabama bindim.

 

Kulağımda ki telefona konuştum.

 

"Ay yüzlüm ben arabaya bindim geliyorum."

 

"Tamam aşkım dört gözle bekliyorum seni."

 

Kapanan telefonla yan koltuğa attıp arabayı çalıştırdım.

 

.

.

.

.

 

Uyrı ❗🔞 bölümün sonuna kadar devam ediyor.

 

Geldiğim kapı ile elimi zili çalmak için yukarı kaldırmıştım ki kapı açılıp kravatimdan tutulup içeriye çekildi.

 

Gördüğüm Mahru ile ayağımla kapıyı kapatıp Mahru'nun dudaklarına yapıştım.

 

Siyahı seçmiş yerlerimizi değiştirip kapı ile arama aldım.

 

Alt dudağını alıp emeye başladım. Araladığı ağzı ile dilimi içeri yolladım.

 

Yüzündeki ellerimi çekip dudaklarımızı ayırmadan bir elimi göğüsününe atıp geceliğin üstünden okşamaya başladım diğer elimi kalcasına atıp sıktım.

 

Öpüşmeyi derinleştirmek için kafamı eğdim.

 

Bana açlıkla karşılık veren dudakları iştahla karşılık veriyordum.

 

İki elimide kalçasına getirip havaya kaldırdım direk bacaklarını belime doladı.

 

Kollarını boynuma. Nefessiz kaldığını anladığımda boynuna yöneldim.

 

Bana yer açan Mahru ile emdiğim yerleri öpüp ıstırdım. Tekrar emmeye başladım.

 

Adeta benden iz kalacak şekilde.

 

Bellinden tutup kendime bastırdım bastırmamla inleyen Mahru kalçasına şaplak attım.

 

İhtiyaçla bana sürtünmeye başladı boynundan kafamı kaldırıp Mahru'ya baktım.

 

"Odan nerede güzelim."

 

Eli ile merdiveni gösterdi. Dudaklarımı dudaklarına yapıştı.

 

Hiç ayrılmadan merdivenden yukarıya çıktım. Üst katta iki tane kapı vardı.

 

Mahru sağdaki kapıyı gösterince kapıyı açıp ayağımla kapatıp yatağa doğru yürüdüm.

 

Üstümde ki kabanı çıkarıp odanın bir köşesine fırlattım.

 

Kravatımdan tutup kendisine çekti.

 

Araladığı ağzı ile dilimi soktum somurmaya başladı.

 

Elim geceliğini eteklerinden içeri girip iç çamaşırının üstünden kadınlığını daireseler hareketle okşadım.

 

Üstünden kalkıp kravatı bir çırpıda çıkarıp gömleğimin düğmesini açmaya başlayan Mahru'ya yardım ettim.

 

İki dizinin üstünden yükselip gömleği üstümden çıkarıp rastgele attı.

 

Boynumu emmeye başlamasıyla gözlerimi kapattım.

 

Karın kaslarımda ellerini gezdirerek kemerime ulaştı boynumda kendi izini bırakınca uzaklaşıp iki eliyle kemerin tokasını açıp düğmesi ile fermuarı açtı ayağa kalkıp gözlerinin içine bakarak pantolonu çıkardım elimi göbeğine atıp uzamasını sağladım.

 

Uzanan Mahru'nun üstüne uzandım.

 

Bir elim belinde bir elim sırtında bağlanan yerinden tutup çektim.

 

Parçalanan geceliği üstünden alıp fırlattım.

 

Sadece alt iç çamaşırı ile karşımda duruyordu.

 

Bacaklarının arasına girip baksırla kadınlığına sürtündüm.

 

Boynundan aşağıya kayarak dudaklarımı ayırmadan sağ tepeçiği ağzımın içine alarak emdim.

 

Sol tepeçiğe elimi atıp iki parmağımla sıktım.

 

İnlemesini duyduğumda alt tarafımı uzaklaştırıp hızlıca kadınlığına değdirip sürtündüm.

 

Sağ memesine yaptığım heraketleri sol memesine de yapmaya başladım.

 

Öperek göbeğin deliğine kadar geldim orada da biraz oyalandım.

 

Çamaşırın iki tarafından tutup gözünü kapatan Mahru'ya baktım durduğumda gözlerini açtı.

 

Başını olumluca salladı.

 

Çamaşırı da çıkarıp gözlerinin içine bakarak burnuma yaklaştırıp kokladım.

 

İnleyerek alt dudağını ısırdı.

 

Elini kadınlığına atmaya çalışınca engel olup iki elini bir elimle alıp başının üstüne yerleştirdim.

 

Kulağının altını öpüp fısıldadım.

 

"Durmamı istiyorsan şimdi söyle güzelim başlarsam duramam."

 

"Durmanı isteyen yok sevgilim her zerremle seninim."

 

Baksırımla çıplak kalan kadınlığına sürtündüm.

 

"Elimden geldiğince acıtmamaya çalışacağım güzelim."

 

Kafasını salladığında ellerini serbest bırakıp kadınlığına baktım.

 

Eğilip emmeye başladım. Deliğinden dilimi içeri gönderdiğimde başımın üstünde baskı hissettim.

 

Baş parmağımla klitorisine baskı uyguladım dilim içinden çıkarıp tekrar yolladım.

 

Baş parmağımla klitorisini okşamaya başladım.

 

Titreyen bacaklarla geleceğini anladım.

 

"Fazıl geleceğim."

 

Kendisini benden uzaklaştırmaya çalıştı ama ben ayrılmadım.

 

Ağzıma gelen sıvıları kafamı kaldırıp Mahru'nun gözlerine bakarak yuttum.

 

Hareketimle ağzını açtı. Açtığı ağzına direk dilimi gönderdim parmaklarımla vajinasını okşayarak bir parmağımı içine soktum.

 

Boğukca ağzımın içine doğru inledi ileri geri hareket ettirdim.

 

"Şşş üzgünüm ay yüzlüm ama bu açıdan sonra zevk alacaksın."

 

Boynuma sıkıca sarıldı. Bir elim sırtında sakinleşmesini bekledim nefes sesleri normale dönmesiyle ikinci parmağımı yolladım.

 

Çığlık atmamak için omzumu ısırdı.

 

"Tamam güzelim dayan."

 

Makas hareketiyle deliğini genişletmeye başladım.

 

Yeterince gelişen delikle parmaklarımı çıkardım.

 

Elimi baksıra atıp çıkardım serbest kalan erkekliğim karnıma doğru çarptı.

 

Elime alıp sıvaladım.

 

"Direk buraya geldiğim için eczaneye uğramadım ne kayganlaştırıcı ne de prezervatif var."

 

Elini uzattığında eğildim künyemden tutup kendisine çekti eğildim.

 

 

 

Dudaklarımı öptü.

 

"Canımı yakan biri olursa oda sen ol sevgilim."

 

Dizlerimin üstünden yükselip avcuma tükürdüm.

 

Sıvıyı erkekliğime sürüp dağıttım. Başını girişe konumlandırıp eğildip konuştum.

 

"Elimden geldiğince yavaş olacağım."

 

Kafasını salladığında başını soktum derin nefes almaya başladı sakinleşmesi için kulak memesini emip boynunu öptüm.

 

"Birden gireceğim tamamı ondan sonra hazır olduğunda devam ederim güzelim."

 

Boynuma sıkıca sarılıp kendisini kastı.

 

"Kendini kasma güzelim canın daha çok acır."

 

Yüzünün her yerini öptüm kendisini kasmayı bırakınca dudağına kapanıp kökledim.

 

Ağzımın içine doğru çığlık attı.

 

"Özür dilerim güzelim."

 

Tırnaklarını sırtıma bastırdı.

 

Kafasını kaldırıp birleştiğimiz yere baktı.

 

"Devam et."

 

"Tamam yavaş ritmik ile başlayacağım."

 

Kafasını salladığında ileri geri hareket ettim.

 

Acı inlemeleri zevke dönüşünce ritmimi orta hıza getirdim.

 

"Fazıl daha hızlı."

 

Anlımda biriken ter damlası boynuna düştü.

 

Ben hızlandıkça künyemdeki metalik seslerde Mahru'nun iki gösünün ortasında hareket ediyordu.

 

İçinden çıkmadan durup Mahru'nun beline kollarımı dolayıp kucakladım.

 

"Siktir o kadar darsın ki o sıcacık duvarların ne güzel beni sarıyor güzelim."

 

Kucağımda hoplatmaya başladım sırt üstü yatağa uzanıp Mahru'nun daha derinlerine girmek ister gibi kökledim.

 

Bir noktada değdiğimde adete inlemesi çığlığa döndü.

 

"Buldum seni."

 

Yatakta yerlerimizi değiştirip üste geçtim.

 

Aynı noktaya defalarca kez vurdum.

 

Zevkten gözlerinden akan yaşlarla beni izliyordu.

 

Boşalınca içinden çıkıp göbeğine bıraktım menilerimi.

 

Soluk soluğa kendimi yanına attım. Gözlerimi Mahru'nun yüzünden ayırmadan izledim.

 

Gözlerini açan Mahru bana baktı elini erkekliğime atıp sıktı.

 

"Bir türü daha kaldıramasın güzelim ilkin olduğu için."

 

"Ama ben istiyorum."

 

Kucağıma çıkıp erkekliğimin üstüne oturup sürtünmeye başladı.

 

Vaou vay be ilk yazmam arkadaşlar oldumu bilmiyorum ama olmuştur yaaa.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

​​​​​​Seviliyorsunuz ❤️

Mutlu kalın ❤️

 

Loading...
0%