Yeni Üyelik
10.
Bölüm

10. Bölüm

@kalinka.kalinkovq

Keyifli okumalar💜

"Tuna hadi yemek hazır." diyen ablamla takmam üzere olan kulaklığımı yerine koyup aşağa indim. Sofrada yine aynı kişiler vardı ablam, babam ve ben. Babamın umursamaz bakışları üzerimde gezindiğinde yemeğe çoktan başlamıştı.

Babamla aramızın iyi olduğu söylenemez ama kötü de değildi.

Kendisi benim annemin katili olmamdan dolayı benimle mesafesini koruyordu.

Ama benim suçum değildi ki...Değildi değil mi?

Ablam tabağımı onüme koyup başımı öptüğünde ona bakıp gülümsedim. Annemi hiç tanımadım ama bir anneye her zaman sahiptim.

"İkinizin de en sevdiği yemekleri yaptım bu gün bir ilki kutluyoruz baba." dediğinde neyi kastettiğini çok iyi biliyordum.

"Tuna 5 sınıftan sonra ilk kez yüksek bir not aldı."

Derslerim kötü değildi ama pekte iyi sayılmazdı. Babam her ne kadar benimle içli dışlı olmasa da holdnginde CEO olacağımdan bahsedip duruyordu bunun için sıkı çalışmamı istiyordu elimden geldiğince çabalıyordum ama bir türlü olmuyordu.

"İsteyince oluyormuş demek." diyen babama göz ucuyla baktım. "Devamı da gelir inşallah." dediğinde içimde gittikçe yeşeren umutların farkında değildi. Erkek evlatların genelinin babasıyla araları iyi değil ama ben doğarken annemi öldürdüğüm için babamın bana gülme şansını bile kabettim.

"Gelir tabi." dedi ablam gururla, "Benim kardeşim zehir gibidir bir kere olduysa devamı da gelir." Elleriyle saçımı karıştırdığında saçlarımda ki ellerini alıp avuç içinden öptüm.

Yemek genel olarak ablamın bizi babamla sohbet etmeye itmesiyle ilerledi. Az çok başarılı olmuştu. Onun sayesinde mi bilmiyorum ama babam en azından benden nefret emiyordu. Yani öyle umuyorum.

Ablam Kumru ile aramızda 6 yaş var. Ben doğudumda kendisi sadece altı yaşındaydı. Annemin ölümüne sebep olduğumdan babam beni görmek istemediğinde teyzem Nazan sahip çıkmış bize. Ben 7 yaşına gelene kadar bu öyle devam etti. Tabi babam bu süreçte kendini nihayet içkiden almış ve benimle olmasa da ablamla ilgilenmeye başlamıştı. Nazan teyzemden bizi aldıktan sonra belki de ablamın cabaları sonucu benden nefret etmiyordu.

Annemi hiç tanımadım ama ablam onu bana hep anlatırdı dediğine göre onun ela gözlerine sahibim. Bu beni mutlu mu etmeli üzmeli mi bilemedim.

Babam belkide bu yüzden bakmıyor hiç gözlerime. Annemi hatırlatıyorum belki ona.

Yemekten sonra odama çekilip biraz ders çalışmıştım. Kafam fazlasıyla yorulduğunda ve artık okuduğumu anlamamaya başladığımda bilgisayarın başına geçecektim ki telefonumun çalmasıyla durdum.

Şefket görüntülü arıyor.

Telefonu açıp bir yere sabitlediğimde bu itin neden sürekli sangi sevgiliymişiz gibi beni her gece aradığını düşünüyordum.

"Naber?" dedi Şefket uyuduğu yatakta genişce yayılarak.

"İdare eder senden?" dedim.

"İyi. Ben senden açıklama bekliyorum hala."

Neyden bahsettiğini anladığımda oturduğum dönen koltukta heycanla hareketlendim.

"Benim telefonumdan birilerine mesaj atmanı kabul ettiğimde bu işin sonucunda yeni aldığım hattan olacağımı tahmin etmemiştim."

"İşler karışık kuzen ben sana her şey kesinleştiğinde anlatırım olayları." dedim ve hemen konunun dağılması için, "Teyzem ve eniştem nasıl?" dediğimde yattığı yerden doruldu.

"İkisi de iyiler ve en kısa zamanda Kumru abla ve seni ziyarete beklediklerini söylediler." gülerek başımı onayla salladım.

"Geleceğiz haftasonu ilet teyzeme." dediğimde oda onayladı.

"İyi hadi kapatıyorum kuzen iyi geceler." diyip cevap beklemeden kapattığında istemsizce gülmüştüm bu hallerine.

Şefket biraz fırlama bir çocuktu ama iyi biriydi. Etrafında kilere her zaman saygılıydı ve her ne kadar samimi de olsa çizgiyi hiç bir zaman geçmez, karşısinda ki kişinin kişisel alanını ihlal etmezdi. Şakacı bir karakteri var, çoğu zaman etrafında ki şeyleri pek ciddiye almaz ve rahat takılmayı sever.

Küçüklüğümden beri insanlarla iletişimim pek iyi değildir bu yüzden de tek arkadaşım kendisiydi. O da sınıftan bir çok kişiyle samimi olmasına rağamen tek benimle takılırdı. Neymiş efendim video oyunlarda beni yenmek onu daha çok eğlendiriyormuş.

Oyun oynamaktan vazgeçip uyumak için yatağa geçmiştim bile çoktan. Uzun bir sürenin ardından uyku ve uyanık arasında olduğum bir zaman diliminde yatağımın bir tarafında harektlilik hissettim. Ablamdır diyerek kalkacaktım ki babamın sesini duymamla buz kestim.

"Neredeyse 18 yıl olacak." dedi sesinden sarhoş olduğu belliydi, "Her sana baktığımda Güsümü görüyorum. Her güldüğün an sanki canımdan çok sevdiğim kadın karşımdaymış gibi hissediyorum. Okadar benziyorsun ki annene bu benim için bir işkence gibi."

İstemsizce kötü hissetiğimde gelecek olan şey için kendimi hazırladım.

"Bir yandan da düşünmeden edemiyorum, karımı benden alan biri böyle gülmeyi hakediyor mu diye? Ama sonra diyorum ki sen ısrar ettin bu cocuğun doğmasını, sen istedin! Gülsüm hiç istemedi ki..."

Annem beni istemedi mi?

"Bu hikayede belki tek suçlu benim." Bir sonra ki saniyede saçalarımda eller hissettiğimde nefesimi tuttum. "Affet beni evlat seni annesiz bir hayata mahkum ettiğim için." sonra yanımdan kalktığını hissetim ve odamın kapısının kapanma sesi geldi.

Gözlerimi açmıştım ama yerimden hiç kımıldamadım. Kımıldayamadım. O gece dabaha kadar hiç uyumadım hiç bir şey düşünmedim ama aynı zamanda sanki çok şey düşündüm. Gözlerim öylece boşluğa dalıp gitmişti. Ama gecenin sonunda netleştirdiğim tek şey vardı.

Babamla aramı düzeltecektim. Babam gözlerime bakmaya çekinmeyecekti.

Loading...
0%