64. Bölümden Önyazı
Murat duyduklarından sonra telefonu sinirle cebine yerleştirip arabanın direksiyonuna yumruğunu geçirdi.
"Lanet olsun! Neden, neden..." Öfkeden ne yapacağını bilemez haldeydi. Sevdiği kadını kaybediyordu. O kadar badire atlatmışlardı küçücük gölde boğulmak bu aşkı tanımlayan en son benzetme bile olmamalıydı. Öfkeliydi ama öfkesini Esila'dan çıkarmak istemedi.
"Halledeceğim. Bunu da halledeceğim." Başını pencerenin camına şarkı mırıldanarak yaslayan kuzenine döndürerek bağırdı.
"Ya ben ne haldeyim, sende ki keyif beni öldürecek. Kendini öldürmek için adam tutup benim geleceğimi, tövbe tövbe. Ne düşünüyordun, Allah'ın cezası!" Direksiyona bir yumruk daha geçirdi.
"Hayatımı oyun hamuruna çevirdin. Birde şarkı söylüyorsun delirdin mi? Salih'in peşinde koşup aşk dilendiğin günlere geri dönmeni istiyorum. Melek'le aramı açtığın yetmedi birde babasıyla arama uçurum koydun. Şimdi de şarkı, çıldıracağım. Neden aklın böyle çalışıyor neden?" Bir kez daha direksiyona vurunca Esila başını yasladığı camdan kaldırmadan.
"Arabanın ne suçu var!" Önüne düşen perçemi kulağının arkasına koydu. Biraz önceki sesinden daha öfkeli devam etti.
"Şarkı söyledim diye bana bağırma. Herkes senin gibi güçlü değil. Bazıları yaşamak için bir şeylerle kafasını meşgul etmeli. Bu şarkı da olabilir." Derin bir ah etti.
"Melek'in hayatını bilerek karartmadım. Bana yardım etmek istedi bende aptal gibi tamam dedim. Katille buluşmaya gitmemizin sebebi, anlaşmayı iptal etmesi için ikna edecektik. Beni öldürmeye geldiğinde ilk onu gördü ben zannetti. Duvarın arkasında her şeyi..." Bu olayı kaç kere birilerine anlatmıştı. Artık duygusal bile gelmiyordu. İçinde yangınlar koparken her zamanki gibi poker yüzünü kuşanmıştı. O gün olanları istediği kadar anlatırdı. Sonuç ne olursa olsun suçlusu sadece kendisiydi. Murat'ın alakası yoktu ama kardeş oldukları için o da suçlanıyordu.
"Beni reddet başka yolu yok. Her zaman başına bela açıyorum, en iyisi beni reddet."
"Aşktan kör olmak yerine kendini düzeltmek niye aklına gelmiyor? Hemen reddet diyorsun öyle şeyler söyleme, sus! Sende zorlandın sadece çektiğim acıdan gözüm kimseyi görmüyor." demesiyle arabayı kenara çekip Esila'ya sarıldı. Kıyamadı Esila'ya, acı çektiğini göstermemek için bu maskeyi taktığını anlamıştı.
"Yaptığın aptallığın cezasını vermek istesem de şimdilik yaşadıklarını unut. Neden seni sevmeyen bir erkek için hayatından vazgeçmek zorundasın? Seni hiç mi sevmedik, Salih dışında gözün bir şey görmüyor. Küçükken seni çok mu yalnız bıraktım? Bu kadar yalnız olmasaydın ilk gülümseyen erkeğe aşık olmazdın."
________
Cumartesi sabahı 62. bölüme son oylarda verilirse yeni bölümde görüşelim. Kendinize iyi bakın.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
80.28k Okunma |
6.93k Oy |
0 Takip |
99 Bölümlü Kitap |