Yeni Üyelik
93.
Bölüm

"Turnayı Gözünden Vurdum"

@karainci

Eskici dedim durdum nedendir bilmem; şenlik senin içinde olsun yeter, ilgi yeter olur biter!... Lansman gibi; yaşam de yeterli herşeye, yetişmek için çabala yeter!... Başarmak insanoğlunun elinde; insan olsun yeter, gerçi ilk senden ev oldu!...

 

 

 

 

 

Güzel günler diye düşünmüştü: Çiçek ki kuzeni ali onu bırakıp gitmeseydi; çiçeği bahar esintisiyle yalnız bırakmasaydı ki, alimin arkadaş çevresi bu ise nokta koyacaktı?! Şerefe masası diyerek çiçeğin hayatını tersine işletecek olabilirlerdi; sadece ben sana sadece sarılmak istiyorum, sana aliyi anlatabilirim de diyen bir karakter olmuştu!... Bulut sadece dünya tatlısı çiçeğin onunla yağmurun altında aşka gelmeleriyle; duvar örneği ardından iki arkadaş çevreleri ve de ailesi çiçeğin arkasındaydı ki?! Burada üç elma faslına gelmiş gibi bazı karakterleri; bir sonraya bırakacaktım ki yazarın ile aramızdaki bağ daha da kuvvetlensin!...

 

 

 

 

Bir insan bin karakter çıkarmış ya hani; iyiyi kötüye bağlayan yollar gibi, anıl'ın ailesi de onu yarı yolda bırakmışlardı sanki?! Anıl hayatının hatasını yapmıştı doğarken; sahi kişileri tanıyamıyorum bazen ki sus pus olsakta?! Ters yan bizi bulur mu yoksa; deve cüce mi oynasak sizi görmelerini sağlamak dediği an, dünya incisi kokar olarak?! Çiçeğin evini yurdunu göstermişti anıl; dünyada kendini bulmuştu çiçeğin onu bırakmaması için, yollarınıza papatya sersem bile az demişti ki?! Yok sayılan kişiler çiçekte hayat bulmuştu; yazarımıza teşekkür ederim, eğer bir kişiye körü körüne inanmasa idim?! Gemiye binmez beni kandırma işi bu kadar kolay olmazdı; denizin ortasında, beni harris dedemdeki inciler çıksada denizden?! Ben orada mahkum olarak kalabilirdin; kandırdığı sürece ancak, olsundu böylelikle yeni bir yazarla tanıştım!...Çiçeğin rakkas dolu hayatıyla tanışmayı tekrar etmeyi: Turna olmak istemezdim; sağ olsun, var olsun!...

 

 

 

 

Ona sevgi ölüm ve yaşam arasında bir savaş ise; ben çoktan öldüm demektir, cana yakınlığım yüzünden?! Şu yüzünde yüzen Ebru gibi olmuştum zamanında ki; sadece nasılsın canım ile başlayan bir mesajdı yazıp, onu karakterleriyle hayatıma kabul etmek istemiştim!... Sis perdesi idi hayatın korkmasın kimse lez değilim sadece: Yakınlığın kişiyi korkup kaçmasına yol açtı olsun ama; bir karakter gider bin kişi gelir, sağ olsun var olsun!...

 

 

 

 

Bu aşk burada biter diyerek: Ana küsmedin zamanın esiri olup okumaktan vazgeçmedi ki; bu kişiyi soran olursa gelen kutusunda anlatılacaktır, sevgiden anladığım soguk olmamak sevmek sevilmek sarılmak ki?! Boyle bir yazar bulmuştum ki: Tanitim yapmak istediğimde; yaniyorum yaniyorum gibi geldi bana, almak vermek oyununu anlamadigi gibi?! Omzumda iz birakma; kalemime dokunma dedi de sanki, yasak meyvesine dokunmuşum gibi davrandi ancak?!

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%