Yeni Üyelik
17.
Bölüm

Öldür Beni?!

@karainci

 

Üzerinde ne kadar yük varsa: Bana taşıttın diyecek; bir sürü anı var kafamda ki, ona uygun hikayelerde var!... Nilüfer de olsa: Mevsimlerden ilkbahar o yüzden daim olacak gibi; kötülük vurma kırma işkence derken neyse, bir tek kaldı galiba ki?! Tek yönlü baksa da hayata: Hayat her yönüyle geliyor karşına ki; aile aile değil, yaşam yaşam değil!... Allahtan huyu güzel kalmış; o yönden teşekkürler böyle kişilere, dayanak olan hayata!... Sen ağlarken: Dünya kendi haline yansın ancak; insanlığın vay haline ki, dünya şeker dağı olmasa da?! Yerinde kavrulurken: İnsanlık dur nereye ne haldesin demedi ona ki; herkes kendinden sorumlu değildir artık, herşeyde milim de olsa sorumludur!... Zorunlu tutmuyor hayat ama: Yaşamak nefes almak için; ucu sana dokunan her şeye ufak yardım etmelisin, mesela mi?! Dövülen kişiye: Eğitim alamayan kişiye; gün her daim doğar, an gelir?! Şükür de edersin: Neden ben diye isyanda edersin; niye mi kitabı yazmaya devam ediyorum, kim bilir ancak?! Kişilerin vay halime deyip; hayata küsmelerini engellemek için, elimden geleni yapacağım!... Sarıl bana: Koru beni; iyi bir insan et olayım ben, kendi acemiliğimi çıkarayım o güne kadar diyen bir çok kişi vardır!... Onlar için and içtim: Vay haline dedirtmemek için; sorgulamaları için sadece, hayatın doğru dediğini araştırıp emin olmak istiyordur insanoğlu!... Bende buna yardım etmek istiyorum: Senle ben her şeyi başarırız; vur kır önemli değil ustam demek istiyorum ki, tanıdık tanımadık olmama gerek yok sonuçta!... Mavi gökyüzüne türkünü iletmen içindir ki: övgü değil sadece bildirge ileti idir bu benim için; nutuk atmak istemez kimse dinleyen kulaklarda sözlerle kirlenmesin diye ki, bin söz bir insan yetiştirir mi!? Ey insanlık diye var olduğunu hatırlamaya başlamak ya da başlamasın diyen kimse olmaz herhalde ki; kızım ya da oğlum diye nutuk ya da öğüt olmamıştır amaç ancak, insani duyguları o ya da bu şekilde hatırlamak gerek!... Kişisel bir değil vay hâl demek o yüzden: Bundan kurtulmak yerine bununla barışmak gerek; gözde dev gibi yaşamla nefesini bile kiralık alırlar ki, dünyaya gelince?! Ya onunla aşk yaşayacak: Ya da kendi kurdelerını kendi kesip; her duvarını yakıp yıkarak nefsine hakim olabilmeyi öğrenmeli kişiler ki, evine kendine sahip çıkabilirsin!... Ev ne demek sahi: Aile demiştim önce ama; ailesi bile olmayan kişilerin, değer verdiği her olgu onun için evidir sahi?! Kendisi bile evidir ki: İyi ki bazen herşey olsa da; önce kendi güvenliği öz saygısı olmadan diğer tanıdığı tanımadığı kimseye yardım edemez, başına gelen olaylardan kurtulup?! Güne şükür edip: Dünyevi cennet yaşama iyi ki geldim demezdi; kuğu gibi zarif eksiksiz değil bu insani yan ki, gül diye?! Parodi içinde maske takacak: Yön yok ki; furya bu ya karanlık yanı daha belirtir ki, uyuttu anıları unutmak istedi dersen?! Kalp kalbe karşı imiş derim: limanda buluşup; elinde tutup, genç ormanın ben seni kurtarırım dersin!... Yaşamda nefes bulmaktan çok: İnsan olduğunu unutmamak önemli; anlatılan efsane gibisin, dinsin acıların diyerek?! Eller çekildi bedenden: Minnetle kehaneti hatırlayarak; inceldiği yerden kopsun diyerek, ritmik bir heyecanla yaşam yaşa diyedir her şey!...

 

 

 

Ar damarı çatlarsa; eğer, akıl sır almazsa hayat!... Rüya gibi geçmez hayat; an içinden, risk olmaz sana!... Hangi yön; hınç hancerini, saklamaz sana umarım!... Ani gelişmelerden kaçarken; kendi insani yanından geçerken, doğumuna yakalanırsın!... Niyeti; neymiş hayatın, bilmek gerek ki?! Nerede nefesin, güzelliğini anlamak?! Er ya da geç, gerçekler bulunacak!... Sınama beni, dersin de?! Leylekler getirdi, vurmalar götürdü de?! İnsani; ipeklerle sarılmış, bize verilmişti!... Can at, canan ol bu hayata!... Aklın almayacağı; güzellikler var, ama saklı!... Niyetim ciddi hayat; senin güzelliklerini yaşayacağım diyordu, haklıydı da!...Tunadan uçan kuşun galiba: Aydınlıkları biz yaparız deriz galiba; yetişebilen zamanda, yaşadığım mutluluğa değdi!... Ruhu şad olsun; güzel ruhundan bize, naif tebessüm kaldı!... Ülküm ne olmalı ki, ülkeme destek çıkmalıyım dese de?! Üzüntüm insanlığın kötülükten, iyiliğe gitmesi için çalışmalıyın!... Mesuliyet almayalım, demez kimse!... İpekten ince insanlığı varsa eğer?! Yetin ne ise, yetiş hayata artık bende varım de?! Etkin ne deme, çabala bende varım de?! Kör olma; koş hayata yetiş herkese, kol kanat ger herkese!... Oldum olası deme; deme çekinme dünyadan, o senden korksun!... Akli melekelerin, yerinde dursun yeter!... Kıracak küsecek deme, çabala yeter!... Daha iyi bir gün için; limit bilinmeli, onun üstü zorlanmalı!... Mesnetsiz değilim ben hayat deme, yeter!... Asrın geleceği senin, insanlığın elinde de yeter!... Silinecek kareler var aklında, o zaman ne olacak demedi karakter!... İnceldi bedenin, ruhun büyüdü deme yeter!... Kurtaracak mısın beni demez kimse, diyemez dedi karakter?! Uzvu açık olsun yeter de, diyordu karakter!... Rüzgar umudu getirsin sana desin hayat, dedi karakter!... Tahammül edemem bu dünyaya deme, dedi karakter!... İyi ki okumuşun yazarımı: Kalemini; sağ olsun, var olsun!... Yazmaya; yaşamaya, yaşatmaya devam etsin!... Asi yanını törpüle deneyecek artık; hayat aksi yönde ilerlese bile hayır diyemeyecek, sen sen olduğun için yanında olacak!... Sultan süleyman gelse: Kalkıp gitmeyecek; yanından uzlaşı içinde olmayacaksa eğer, umut içinde seni beklemez an?! Etki tepki neden demezsin, hayata karşı?! Lüzum gör hayatı; anı yeterli bil, yeter!... Açık seçik kalma hayatta, açıklama bekleme andan!... Tan an için ağrır, yeterli bil!... Nifak deme, nida bulma yeter!... Türkün güzel nidası dedirt herkese!... Üstün gör kendini, yeterli bil!... Riskin buradaysa, başka yön seç yeter!... Kırılacak cam kalmadı, canımı alma de yeter!... Aşk herşeyi; sebep arama sonuç ortada, gör yeter!... Neden arama, yaşam kısa yeter?! Farkı, fark etmektir mühim olan!... İlelebet özgür olabilmektir, leyl olabilmektir!... Uyum sağlamaktır, emeklere ulaşmaktır!... Nidaları duyurmak gerek, nezle olmamak gerek!... Nedendir bilmem, incitecek şeylerden uzak durmak gerek?! Sarsma beni; uzlaşmak zorunda bırakma, lüzum görme nedeniyle kaçma?! Tanışmak gerek herşeyle deme; dene, anlatma anla neyle de?! Beni neden etme; durma tanış olalım dünya de, bir kere daha uyut beni!... Unutalım herşeyi vakti bu zaman de; yaz her şeyi aklında kalmasın, kelime olsun yeter!... Limit bu deme: 1001 emekle devam et; 17 senedir binbir emekle yaptığım olgular yıkıldı başıma, ilki sensin deseler?! Aklı başında olsa bari deselerdi, keşke?!

 

 

 

İnilti bu ya, duyulmaz!... Lamba, seni beni ne aydınlatır ne ısıtıp belki?! Zenne ol, yengeside kalma yeter!... Ardında; arkadaş, dağ olacak kimse yok!... Rasgele diyecek kimsede; ardına bak dese ya, yeterli olur mu?! Laklak lal olan bana kalmaz, neden?! Ilık bir esinti, an da yeter!... Kirletme günü yaşandı de yeter!... Nasıl deme, yaşa!... Aşk bu de, ana odaklan!... Sırra, kadem basma yeter!... Irgat olmaktan göçün, lezzet al dünyadan yeter!... Ağlama, durmaz deme!... Şakrak ben o yeter deme, herkes iyiliği bulsun yeter!... Kesme anı yaşa sonuna kadar sonuçta; vedalaş derler heran belli olmaz, uslan yüreğim diyemezsin?! Yanar acıtır sonuçta!... Sen ben o yok; biz olsun dedim zamanında ama, dememek gerek!... Lansman gibi dünya; renkli beni kabul eder mi bilmem, atlat?! Avcı olan zamandan, kendini!... Temiz temin süresi var de yeter!... Tenin tenine vuslatken, sonuçta!... Tutunamayan ben, tutunamadım yaşama!... Ufka hasret gibi, anda kalmıştım deme!... Gülü soldurmamak gerek, ruhun seninle mutlu de yeter!... Ulak ol; ukde bırakma andan beni, leman sokmadan yetişmek gerek yeterli olur sanki?! Nereye gideceği; neler yapılacağı belli değildir, evimdir beni büyüten yer!? Yaşadığımı hissetmem gerek; kötülük dışında, rastgele olmamalıydı yaşamın!... An gelir; yaşanır gider, geri gelmez neden?! Nihayete erene kadar; nereye gideyim, kötülükten kaçamazsın hiçbir yerde!... Şevkin burada desede hayat; hayır ellerin bomboş kalır, neden bilinmez?! Viran olduk, geçer mi bilmem?! Kinlendi hayat, neden?! İnsani yön kalmadı, neden sanki?! Gün bitmeyecek; kötülük hüküm sürecek, ani gelişmeleri gör savaş!... Kanma nedenlere bilemedim, ipek değilim nedendir bilemedim?! Neslim gelişecek derler, neden bilemedim?! Eskici haller nedendir, bilemedim?! İradeni sergile nedendir, bilmem?! Rüya: Rüzgar gibi geçer; birşey anlamazsın, perişan dediğinde?! Sildiğin; ne diyeceğini bilemezsin, incelediğim ne ki?! İnsanlığın ne olsun demek gerek; ovala oyala oldu nedendir bilemedim, lezzetin tadı hayattır sonuçta!... Okka gerek; okumak için, galiba?! Jimnastik gerek, kişiye anı doldurmak için!... İt beni, seni elinden kaçırmak nedendir?! Aştı yetti zaman, çok geldi!... Şıngır mıngır geçer zaman, acıları yok eder sanki?! Kımılda harekete geç, yeterli olur sanki?! Tınlama beni yeter dedi, sanki?! Anla anlat yeter derken, eşit bir dönem sanki?! Şimdi ya da sonra hepsi bu; ivme kazandiyedirAn yeter; ten, tan rengine eşit sanki?! Lira de, yeter derdi!... İnce ol dünya; beni kırma, kırma karma yeter!... Yok, var sanki?! Oldu bitti denmesin, kısma kendini yaşa yaşat yeter!... Urlu seni; uğursuz derler, rengimi kaybetmeyin yeter!... Merhamet, sana gelsin yeter!... Utku ol yeter!... Temin et, duyguları yeter!... Laleler sana alınsın, mutlu ol hep yeter!... Ufku göster, kişilere yeter!... Leylan densin sana, yeter!... Uğuru çağır, ona inan yeter!... Kimseye; kendini kanıtlama çabasına girme dedi, kelimeler!... Yazan kalemin ruhunu; iyi ki tanımışım onu, sağ olsun var olsun!... Yazmaya; yaşamaya, yaşatmaya devam etsin!... Uslu zaman değil ki; zaman akıyor alıyor seni senden, ümit nereye gitti ne oldu ona bilinmez?! Mesnetsiz ben derim kendime, yeter!... Dağlar ağlar mı; o sana gelir mi, gösterge doğru mu?! Rastgele gün biter mi; uslandın mı hayat, bilinmez?! Yandım anlattım; ızdırap içinde, şimdi ne olacak?!

 

 

 

Sağ sağlim, git gel derler... Evler, kara sislidir... Levha aşağı in derken; ahireti, kast etmemiştir... İp kadar ince, is içinde!... Merdiven umuda; yürek yangınlığı ile seni baş başa bırakır, neden diyemezsin? Günü; anı kurtar diyedir, de bana... Neden acı içindesin, de bana... Mutlu bir an; yok mu, şu an yok ama?! Selim benim karakterimdi; selim bir doktordu, hayat kurtarandı... Bugün evler ısınsın diye, kendini hiç etti de... Bizleri yürek yanıklarıyla, bıraktılar de... Mekanları cennet olsun; cennette koltukları, Allah'ına yakın olsun... Renkli rüyalar, oteli demişlerdi... Üstümden, tır geçti derler... Yalnızlık sırdaş, bana derler... Aşka aşığım, derler... Lansmana çıkacak gibi çek, derler... Asla ağlama, güçsüz olma derler... Raks eder benle, hayat de... Güç kimden geliyor; sen üstün değilsin, kimseden de... Ekim bu ışte, hayatta olan bu de... Lig bu diyen olsa da; inanç senin de, kendine... Derman ol, deva kimde belli et... İnsen burada der hayat, herşeye inat ki!... Kim dayanıklı, bilmek içindir herşey... Öyleyken böyleydi derler... Ya yazarın kelimeleri; sakin sakin ilerliyordu, de... Onun için; bize tatlı rüya içindesiniz kelimelerinle dedi, haklıdır... Sağ olsun: Var olsun; yazmaya, yaşatmaya devam etsin bizleri... Çentik atılmasın: Bana; sana, ona de... Iskataya çıkma, gibiyim... Kandırılmış oldum, nedendir? Mendebur olma dendi ancak; neden diye sorarım, ben insansan diye?... Allan pullan, ben buradayım de... Zerren okumasın, bu hayatta... Sorma nedendir diye: Sana çok karmaşık bir yol sunmuşlar, üstüne şarkı yazmışlar ancak?... Okunan ezan: Ne senin; ne benim olmasın derim ben, bunun üstüne... Kirletme geçmişi yada geleceği; çok saçma olur, bu dönemde... Ağla diye, doğmuş güneş diyedir... Kekeleme bu dünyada, sonuçta duran yok... Koş, kör olma ana... Irgalama, hiçbir şeyi... Şenlendir burayı derlerse; bende yaşıyorum, sizin gibi dersin... Geldim; gitmem ne kadar alır, bilinmez... Ülkeme sevgim var; ülkün ne demek, gereksiz o yüzden... Neferi budur, ışte... Eskitme duygular, gibiyim... Şımdi yada sonra fark etmez; ölmeden önce olsun, yeter... İstemi; gerçekleri, var... Ortada hemde; yanı başında diyerek başladı, benim tarkan hayranlığım... İyi ki: 50 yıldır hayatta; 30 yılına tanık olmuşum, ama olsun... Sonu sev; benimse ki, hayattan korkma... Ortada kal korunaklı orası derdinde; nerede, şu an belli olmaz?... Nefes sayalım bari; 2 adım, 1 geri bas dermiş gibi... Bağır çağır rahatla derdim de: Susmak en iyisi; senin de günün gelecektir, beklemek en iyisi... Anlam yüklemek ne güzel; değil mi, aşk işte bu de... Hantal olma; kendini taşıyamazsın, sonuçta... Ar damarın var mı, şükret!... Ranta kurban gitme; en önemli meselem de, buna... Alışma!... Tutma kendini: Tutunma kimseye; dik dur yeter, tek başına de... Unut geçmişi: Ana odaklan demişlerdi bana; herkese, kandırma değil mi bu, de... Neysen, osun... An demişken; bakmak görmek, anlamak gerek... Anca kendine getirir seni, beni bizi... Akla kendini bu şekilde olmazsa; düzeltmeye çalış, anıyı ki... Kardeşim dediğim; kız, bana? Herkese; sahip çıkmam gerektiğini gösterdi, düşmanında olsa... Gerçi; zamana sahip çıkamıyorum da, anı duzeltemiyorum... Bari; kişilere sahip çıkayım, bunu gösterdi... İyi ki göstergelerin var, sayelerinde, daha dikim... Daha eminim...

 

 

 

(Emin): Sözü; geride kaldı, geçmişinin sisli odasından çıkmam gerek ...Kaderimin dönüm noktasının: yol arkadaşımın doğum günüydü; ben unuttum, sakın dönme derse hakkıdır da?! İşte ben: Hudey hudey diyerek; seni sadece öğretmen olarak yol gösterici olarak görmüyorum, sıhhat afiyet ferahlık veren olarak da görüyorum?! Bunu sana gösterebiliyor muyum bilemem: Fizik tedavi uzmanı gününü unutmayacağım; ölümsüz dünya istemiştik, sen insanların sağlığı ile için için uğraşarak onlara yardım ediyorsun allah yar ve yardımcınız olsun!... Dua ile bağlayıp: Yüce yolunda ilerlerim; gününde yapamadığın olgular varsa ki, ben birgün sonrasında yapmayı daha uygun görürüm de?! Şah olmak için; çabalamak gerek, misal olumsuzlukları olumlu yapmak gibi de?! Mat görünen bir günü: Beyaz yürüyüşle aydınlatıyorlar misal de; 25 11 kadınlara yönelik şiddete hayır günü, sen kaslarını iyileştiriyorsun vücut geliştiriciler de?! Onları güçlendiriyor: Herkes kendini koruyabilmesi; şahsen herşey daha iyi olur da, şarkı sözü gösterge oldu sayende?! Padişah mı olsa diyerek: Öğrenemediğimiz ne varsa; tarihe gösterici olsun diye tarihçi olmasan da, gazetecisin misal!... Her şeyden biraz değil tamsın: Bence herkese dokunabilmek için; elinden geleni yaptın, sağ ol var ol!... Beyaz atlı ol; kurtarıcı olmaya devam et ki, an yaşanabilirliğe devam edebilsin?! Ay karanlık diyemezsin kimse: Adı anılan bir çoğu kimse ile yolunu kaybetmesin de; kaybetmelere sebeb olan kimselere de, hasan kalesinde sonsuzluğa kadar çürüyen bilme yetisi versin çünkü?! Onlar bir canavar; cani hakları olamaz, of çeksem demesin kimse yani?! Anneannemin bir lafı vardır: Of değil Allah'ım şükür derdi anılardan açıldı ya konu; ilk başlangıcı benimle yap diyor bazı kişiler haklı olarak, dereleri tepeleri aştımda geldi bu hale?! Kim bilir aşmak derken: Bugün kuzenimin doğum günüydü; o da ne zorlukları aştı, memur oldu!... Kendi çıkıp de: Doğum günü; önündeki güzel günleri kutlu olsun de, taki?! Bu anlarla: Unut beni silsilesini hatırlamayalım gel; Gel güzel günler seni iple çekiyorum, yinede gelmiyorsun!... Aşk olsun demek bir yana: Dememek için; günün içindeki güzelliği zamanında gören gözler, şimdi nerede?! Hasret kalınan ne varsa: Birde hasret kalmadan anlayamayacağın olgular olmamalı ancak; giden kim ne varsa burada duracağım yinede, bugün böyle olmaya devam ediyor!... Kadınlara yönelik şiddete hayır gününde: Hiçbir erkek bana sana ona; hoşgeldin kadınım demese de olur hemde çok güzel olur, kız çocuğu doğurmakta olmuyor!... Evet yine aile kitapları okuyorum: Vazgeçmedin de kara bahtım kör talihim demeyeceğim; okuduklarından sonra gündelik hayatta görmesinde olur dediklerim var, o biçim dünya sonuçta çivisi çıktı tabiri işte burası için!... Almaya gelmeyen ne varsa: Verilme heyecanında takatin kalmadı belli ki de ancak; yağma sofrasında olduğunu unuttum, sana o bu şu kişiler herkes gibisin!... İfadesiz ruhsuz: Yardım etmiyorsun kimseye neden; ister şu bu o sebep olsun, ben kendime güveniyorum diyemiyoruz!... Sabah erken güneş doğarsa: Sana ona neler diyebileceğimi bilemezsin; dikenlerin neler yapacağını bildiğin gibi hayat de; barış gelsin diken zehiri bana, merhem gibi gelsin!... Günü geldiği gibi karşılayın de, de gülsün!...

Loading...
0%