Yeni Üyelik
35.
Bölüm

Ayrılık Olmaz

@karainci

 

Temel olan insanlığı bile sonradan öğreniyoruz neden; emin olduğumuz ne var ki, eninde sonunda kaderimizdeki olanı yaşamayacak miyiz!... Men olmadım buradayım demek gerek; elim uzun mu bil bakalım de hayata, lüzumsuz musun derlerse görmeden bilemezsin demek gerek!... Belirsiz zamanda kendini kaybetmek gerekirmiş onu anladım; elinde olanla yetin derler, lazım mı diye bakmaz kimse!... Limitin buraya kadar getirmiş; şanslısın demez kimse neden, inkar etme dünya beni geri itme!... Bakış görüş bilmek bu yandan önemlidir; elimde ayağında titredi derler neden, lazımsın derler ama önem vermezler neden!... İrdeleme ilke ol yeter; ritim tut yeter, hayata karşı siz sen ben yok dünyada!... İzci gözlende bulun bu aralar; zinde kalmak için ne gerekir arama yeter, sığamadın bir ben!... Neden üstüme basıp geçilen vatan toprağında; sizin için kaldım demesin kimse, limit yok bende limanda bekleyenim de!... Yok diye gemide meçhul olmayayım yeter demiştir, eklenti ekilmiş tohum olsaydım hayatta kalır mıydım diye sor yeter!... Yenmek için savaşırken; mantık konuşmasın yeter deniliyor dünyada neden, aklın bende kalmasın denilir niye!.... Neye bakılırsa bakılsın; kime dönülürse dönülsün, bir kör kuyuda bıraktı bizi herkesi hayat neden!... Ezici çoğunluk aranır yaşamda neden; zinhar kişileri sarar zaman neden, ritim tutulması neden!... Aklında fikrinde sen derken; hayatın içinde kendimizi unuttuk neden, efkar neden demek gereksiz!... Nizam gerek derken; ne demek istiyorsun acaba, aranma nedendir!... Ritim tutmak gereksiz; altı üstü yok hayatın sınırda herşey, ılık bir nefes gibidir hayat!... Ardı arkası yoktur bunun; asrın mucizesi nerede, rıhtım beni bekler kaldım nerede!... Artı bir de hayata sığınmak neden bu kadar zor; ırgalama her şeyi yoktur hiçbir şey, normaldir herşey!... Okul daha büyüktür değil mi; kurşun gibidir hayat, tutunacak bir dal yok olduğu gibi!... Usül nereden gelir bilinmeli; rüzgar esmeli yeterli olmalı bilmeli; ilim dolmalı seninle, lüzumsuz değil gerekli olmalı!... Melekti ruhun dememeli kişi; elinde ne var dememeli, lazım limit midir hayır!... İlke ikilin getirmemeli; uslu uslu durmalı, uysal olamam dedik ama?! Uysal olmak istedik; yurtseven olduk, yurdum kalmadı!... Saydım kötülükleri iyilik yapmışım; saygınlık kazanamadın neden, aldığı çok verdiği yok dünyanın neden!... Lazım olan buymuş denilecek tamam da; unutulmasam bari der kişi, iyi ki tanıdık!... Birini daha toprağa vermem diyorum ama; her kişi er kişi bireyin için mühim olmalı bu dünyada, kıymetler bilinmeli!... Ulus korunmalı; limit aranmamalı, ulu kurt kötülüğü korkutmalı!... Saygı sevgi unutulmamalı; oyundan çıkılmamalı yıkılmam demeli, yurt için elinde ışık bir karanlık savaşçısı!... Leziz dünyada kötülüklerin savaşçısı; leylası efe olup bizi yarınlara çıkaracak, nazım olarak herkesi güzel günlere götürecek!... Aklın fikrin sen diyerek; halkını koruyacak, iyi ki tanımışım yazarımı!... İyi ki var sağ olsun var olsun: Yazmaya; yaşamaya, yaşatmaya devam etsin!... Zerre mutlu olsam tamam derim; iyi ki ama nerede, edelim ama neyi!... Edalı değilim ki; kıymet bilen neden olmadım acaba, incelik mi vasıfsızlık mı belki!... Çevren geniş olsada neye yarar; evin yoksa, neyi getirir sana!...

 

 

 

Hangimiz sevmedik; bu dünyayı edebiyatı yapabilirler, kurullar... Ana kuzusu, babasının aslanı kişiler... Her kişi yanıyorum diye; feryat edebilir... Yana yana; söndü yüreğim, de... Aklıma bin şeyler; yaşayan insanlar, geldi... Mürvet Taşvur abla; bunlardan biri, her an yaşıyorum bu dünyada der! Yanıyorum görmüyorlar, diyebilir ama? Dünyevi kuralı herkes görür; bakış acisi olmaz, seni örseler... Unutup gittigi diyen; zamanlardan geçeceğiz, anlaşılan... Sakin ol diyebilmek bile, zor da... Her kişi; kolları sıvıyoruz diyor, hakkı olarak... Olayların ardından gelse; ne olur, ancak? Dünyevide; dünden bugüne, henüz olamadı... Nedendir bilinmez: Canın sağ olsun diyecek; yer varsa da demez, kimse de?! Rengarenk dünyaları karardı, sonuçta... Siyaha bulandı!... Sen onlardan; bahçe duvarı, hudutları istiyorsun... Olamıyor da!...

 

 

 

Bile kalpten kalbe dudağa söz geçiremez öyleyse; aşk şimdi diyerek, bir anımı söylemek isterim sahi!... Mariayı gördüğümde söz geçirdim mi dudağına kalbime hayır çünkü; senden üstün dil ırk ayrımı vardı, ulaşılmaz gözüküyordu gözüne ancak!... O da Türk usulü bitlendi; anladın fark yokmuş de, seni özleyen biri var lafı geçer mi kalbe!... Bakayım yol yön karıştırmadın neden çünkü; yol bir değil midir ki, şu an maria yerine koyduğum!... Milana Ahu var ulaşılmaz ancak; bir o kadar yakın ,ailesi ona ulaşamıyor misal!... Görelim bakalım neler olacak; kim bilir dahası, en mükemmel misafirimi kaybetmeden!... Kıymeti anlaşılmaz ya; asıl hikaye orada değildir eminim de, ben milana ile tanışmadan önce!... Milena diye birine tutulmuştum; her tutunma tutulmalar gibi kısa sürer bilirsin, karakter değilde yazarı ile anlaşamadık!... Anlatsam duymadı dilim milana için; o yüzden lal olacaktı ki, sahte hayatta gerçekliği aramaya döndüm!... Rus kızlarını kültürlerini severim; iyi ki buldum onu, herşey sensin diyebilirim de!... Sen benimle gönül eğlendiriyorsun ya diye; hayır asla isyan bayraklarını onun sayesinde açtım, gücenecekler gücensin!... Biz güçleniyoruz sesim olduğun için sağ olsun; benim yerime bağırdığı için teşekkür ederim, anlat güzel mi oralar diyebildiğim için sesini duyduğum için sağ ol!... Özgür hür olabilmek; Anka olmaktan geçiyorsa kişi; kendi cumhuriyetini kendi kurabilir ki alya bunu yapmaya çalıştı!... Başardı mı kendimiz görün sahi; beni ona çeken ailesine karşı dik olmasaydı, hem gerçek hemde üvey ailesine karşı de!... Aile ikilemim halen geçmedi; son aşk olarak güçlü yanları olan karakterleri seçiyorum, Destina Korçan bunlardan birkaçı!... Yazarı bana kendisini sevdirdi; herşeye rağmen dik durmayı, telafisi olmayan yollarda bile kendi yolunu çizer bildiğini gösterdi!... Diğer hikayelerine aşk ile geri dönülecektir; olmaz deme her şey düzelir misal, ilgaz ateş namı diyar iç sesim!... Biz onunla bir süredir ayrı düşmüştük; gerek iş okul hayat üçgeni nde görmeyen göz ferahlatır dedim ama, öyle olmamış neyse ki!... Ah be kardeşim diyerek sarıldık yine; görmeyen gönül katlanamadı, yokluğa da geri kabul etti!... Kabul günü ilan ediyorum; sonsuzluğun içinde gerekli bazen, olmak olmamak mı bütün mesele bu denilen noktada!.... Eylülle o günlerden birinde tanıştım; yine aile demişken, eylül bir başına idi!... Uçurtmasını kendi yapıyordu ki; oğlu içinde ki oğlu demişken, kendi nilüferinde hüma olmak isterken!... Asıl olayı siz okuyun; yazarın hüması uçurtma avcısı nasıl olmuş onu görüp anlayın, demek istediğim kaçış yolu bulmalı kişi!... Ne zarar vermeli ne zarar görmeli; mutlu mesut yaşayabilmeli, umut etmeli ya da eylül bu anlarda!... Beni buldu; karma olarak kendimi onun yerinde buldum sahi, umut mutluluk yolu arıyordum ki!... Eylül pek umutlu olmasa da hayatından; abileri onu koruyup kolladılar, keyfi kederi ile yolun sonunda aşkı bulurlar umarım derken!... Eylül kendini sevmeyi saymayı bırakmıştı; baran yüzünden ki, nilüfer hüma anka dedim ki!... Siz okur öğrenirsiniz nedenini; dünyada birçok kişi çok sayıda olay yaşıyor sonuçta, bunların sonucu çıktı varlıklar ki!... Ben bilmem demeyip; herşeyde sözümüz olsun ıste!...

 

 

 

 

Adresi belli sorma git yanına; dağ tepe arama yani, arınma istiyorsan!... Bende yok ama demek gerek; aynası iştir kişinin lafına bakılmaz derler, yıkılma yolu bul yeter!... Nasır tutma devam et yeter; aydınlık arama oluştur bir şeylerle yeter, sıralı olmalı herşey haklı!... Isırgan otu gibi olmamak gerek; kişi işi demişti, inanmak gerekirmiş de yeter!... İhtiyaç olağan de yeter; şimdi olsun de yeter, insan olduğunu hatırlamak gerek lafı geldiğinde susmak gerek!... Atı arpayı düşünmek gerek; fırtına neden gelirken haber vermez acaba, ıssız heryer neden demek gerek!... Nasip değilmiş de ardına bakma; arsa bulamamak gibi hayat, istek bereket midir bilinmez!... Şans beni bulur mu demek gibi; iti an çomağı hazırla deniyor neden, bak gör hayatı!... Akıntı seni nereye götürecek bekle; kıllanma bir konuda ayrıntılarına bak, ısır hayatın bir yerine tutun yeter!... Leyla aranmaz şuanda neden mecnun yok sonuçta; maksat an içinde kalabilmek mi neden, az gelir yaşamak için bazı şeyler!... Zinhar yenilik gerek hayatta; bunu unutmamak gerek, yaşamak için aydınlık gerek!... Elinden oyuncağı alınan bebek gibiyim nedense; limit yok kimsede limanda yalnız kalabilir sonuçta, verdim çok aldım mı bilemem!... Renkler kaybolur karanlıkta; esen yel seni kurtarır mı acaba, ritim tut zamanın akıp gidişini tutamazsın sonuçta!... Cömert bir kişi üzüntüsünü; ülkü yapar kimseye göstermez sonuçta, nefsi terbiye zordur!... Kendini durdur yeter: Evi kurması zordur; barınmak kolay mıdır bilmem, bilemedim derdi galiba!... Yıkık bir ben tekrar dik durur mu acaba; tüm gerçekler üstüne gelse, yalanlarla ayakta kalmak istersin derdi galiba!... Arı gibi çalışmak ne getirir dersen; ritim derim sana diyordur kesinlikle, keskin bıçak senin hayatında de yeter insanlığa!... Israr etme benim vaden doldu; nadir sen tekrar dünyaya gelmek için bekle, artık olur mu öyle ki!... Cüneyt Arkın vefat edeli 1 yıl olmuş; umarım bizden çok huzurludur, ileride bizde onun yanına gideceğiz beklesin bizleri!... Kısa uzun bir zaman aralığında; ısrar kıyamet nedendir bilinmez, sapan olur hayat!... Sana aksatma zamanı de yeter; uzlaş benimle der mi hayat, zora sokma insanlığı diyoruz dünyaya ama!... Yapamıyoruz; uzvu uzun olsun yeter, hayatın seni kurtarsın yeter!... Nerede neşe ara bul yaşa yeter; adak olsun hayatta yeter, değerli olsun yeter!... Resti çek hayata zamanına yeter; esti geçmedi neden acaba, sesten beter hayatın çığlıkları vardır bunu duymak gerek!... Oralı olmak yada olmamak bütün mesele bu; sınav bitimi hayatta kalıp nefes almak, asıl cevap mantık çerçevesi yoksa dünya da!... Nefes almak için kaçış noktası arayacaksın; arayış iyi de sonuçlansa kötüde sonuçlansa, zaman senin için tükenmez bunu bil yeter!... Nadir olaylar için nadide ruhunu nasır dünyada; telef etme yaşayabil yeter, kar altında kal ama yeri belli etme demişler!... Abi ol acı şerbeti gösterme demişler; paspas ol görülme bilinme yinede orada kal demişler, let ışıklarla kotulukler olmaz zaten bil hisset yeter!... Aslı bu demez kimse; kötülük görüldüğü değil hissedildiği an kaçınmalı bir hareket, nifak heryerde nidalı olmak hiçbir yarar getirmez bunu bil yeter!... Acı gerçek fayda etmez, reçete tutmaz!...

 

 

 

Normal bir gün olsaydı; efekt olarak koy kendini derdim, fizan neredeyse atlayin ben!... Enfes olurum ben; kişiliğimle sınırın yoktur benim sonuçta, al boyalı vatanın senin!... Limanlarda senin sınırların ruhundur sonuçta; aşırıya kaçma denildi, hep şirret bir kişiliğim var sanki!... İnsanım incittiğini gör; resim etmem mi gerek, etin kemiğin senin dermiş gibi!... Tahammül sınırını bilmedim; o an aslanları görmedim ruhunda, illet gibi davranıldı bana!... Leyleklere kızıldı yok edildi; elem denildi memnun edemedim kişileri, bir an varki doğuya dönmek istemedim yüzümü!... Bir an var ki güneş oradan doğdu; kendimi yok ettim, var ettiğim kişilerde vardı oralarda!... Yazar binbir kişiler var dediğin gibi; iyi ki okumuşum seni, daima yazmaya yaşatmaya devam et!... Umut dağıt böylelikle; unutanlara da hatırlat, sende bende buradayız inadına yaşıyoruz devam edelim yaşatmaya!... Sınır ondalık kesir gibi; nefret et savaştan ölümden ayrılıktan, duvar olmaya devam mı etseydim deme!... Ağ sana vurulursa; nifak tohumu olma, başka bir bahara deme!... Arşa değer; şakrak ol bilgiçlik tasla, arşın bularaktir beni de!... Aş kendini; risk bu de, lemanlar içindeyim güvende de!... Asla pes etme; neden buradayım deme, nefes sayılı umut kaybedilesi!... Risk edilesi; efeler gibi dik durmalı, fırtınalara karşı olunmalı!... Şırınga değil de; şenlik olunmalı aşık kalınmalı hayata, neden sorgulanmadan hemde!... Aslan burcu kahramanlığı sıradanlıkları bir kenara itip; ben buradayım farklıyım de, laklak zamanı var şimdi iş de yeter!... Aklın başına gelmesi için birini kaybetmeyi bekleme; sarıl dört bir elle ona de, senin sayende buradayım de kişilere olgulara!... Şehirler arası uçurumda bile köprü kurarsın insanoğlu de; başarırsın sen ki yazarım sayesinde, Atatürkü andım tekrar tekrar!... Hem ona minnettarlığını gösterdim sayesinde; sağ olsun var olsun, hikayeler bir söz söyler bin söz anlatır yazarlarda öyle!... Hayattan soyutlanmak için karakterleri var; var olmaya da devam etsin, kızgınlıkla kapının ardında bıraktıklarını unutmasınlar!... Halinin altına süpürmesinler bizi; sevdiklerini sevmeyenler için üzmesinler, biz varız sayelerinde umut ışığı buluyoruz hayatta ki!... Asil kişiliğin gülümseme demez hayat; ağlar güler anları geçiririz, sınırlar belirlenmeli sonu kendin seçmelisin insanoğlu!... Birey olduğunu unutmada; leylaklar can içinden gelir, kaçma savaş demişler!... Kaçmazsan da ölüm fermanın var; ağlar çoktan ördü senin geleceğini de, nasıl değişir zamanda yoğrulur da seni!... Aklan geçmişinden demişler de; aklımı başıma getiren sen ol, bırak beni senden ayrı olayım!... Alçaklara kar yağmasın ki; leman sende mi bende mi demek gerek, cazgır hayata inat susan sen ol de!... Ağlama zamana inat; neşeli ol ki genç kalasın, erkenci kuş olma sen!... İnadına şanlı bayrak altında; güzel günler düşlemek gerek, engellere inat sen bir adım at!... Lila sen misin ben miyim de; ilk adım olsun güzelliklere de, geldim gidemem de!... Ülkeme aşığım de; neredeyim de, leylan sensin de!... Ersin sona desin; resim bendeki de yeter, her bir güne söz müzik!... Hayat çok eğlenceli unutsa dahi; kotulukler çıksa dahi, sen sen ol yeterli!... Kötülükleri iyilik yapma senin elinde, savaşabilirim de!...

Loading...
0%