@karamelek
|
"arkadaşlar Melis, Çınar, Savaş, Ebru ve Olga'ya parodi hesabı açıldı takip ederseniz sevinirim şimdiden teşekkürler"
"Instagram: @meliss01633 - @cinarkaya02 - @savasyildirim02 - @ebruyildirim268 - @21_olga_yilmaz - @hayaliyazar24 - @cerenbati01"
(Yazarın anlatımıyla)
Sabah olduğunda Hayal gözlerini açtı. Hepsinin kötü bir kâbus olmasını diliyordu. Hayal üstündeki battaniyeyi üstünden çekti. Ayaklarını aşağı koyup terliklerini giydi. Elini yüzünü yıkamak için banyoya girdiğinde yerlerde kan olmadığını gördü. Şaşkınlıkla elini yüzünü yıkadı.
Yaşadıkları gerçekten de rüya olabilir miydi? Bu mümkün müydü? Bir anlık hevesle aşağı indi. Aşağısı tertemizdi. Etrafa bakarken kapıdan giren biriyle çarpıştı. Korkuyla kendini geri çekti "kimsin sen?" Diye sordu korkuyla.
Mutfaktan ses geldi "olum ne oluyor?" Arda içeri geldiğinde Hayal ve Çınar'ı birbirine bakarken gördü. Hayal korkuyla bağırdı "kimsiniz siz? Evimde ne arıyorsunuz?" Çınar ağzını tuttu "olum sus sana" Hayal Çınar'ın elini ısırdı. Çınar elini acıyla çekti. "Kuduz musun? Manyak mısın? Niye ısırıyon piskopat?"
Arda artık gülmekten konuşamıyordu. Arda Hayal'in belinden tuttu. Hayal'in Arda'ya bakarken gözünde korku olduğunu gördü. Arda hemen elini Hayal'den çekti "biz sana zarar vermeyecez merak etme" Hayal pencereye doğru gitti. İkisi de ne olduğunu anlamadı. Hayal pencereyi açtı "imdat sapık var" diye bağırmaya başladı.
Arda Hayal'in belinden kavrayıp kendine çekti. Hayal Arda'nın gözlerine baktı. Arda Hayal'den bir saniye bile gözünü ayırmadı.
Çınar saatte baktıktan sonra "abi sıkıldım ben gidin başka yerde bakışın" Arda Hayal'den elini çekti. Hayal başını önüne eğdi "kimsiniz siz?" Arda telefonuna baktı sonra Hayal'e baktı. "Dün dediklerimizi hatırlamıyor musun?" Hayal kafasını "hayır" anlamında salladı.
Çınar konuşmaya başladı "bizi şerefsiz abi gönderdi Rüzgar abinin arkadaşı" Hayal biraz düşündükten sonra "buraları siz mi toplandınız?" Çınar Hayal'e baktı "yok cinler, periler topladı. Manyak mısın kızım? tabi biz topladık" Arda güldü "neyse bizde dışarı çıkalım daha nöbet tutacaz" Hayal merakla Arda'ya baktı "içeri gelmeyecek misiniz?" Arda gülümsedi "maalesef" Çınar ikisine baktı "midem bulandı" diyip çıktı.
Hayal çekinerek "bişi mi oldu? Niye öyle dedi?" Diye sordu Arda tebessüm ederek "boşver o hep böyle kusura bakma" diyip çıktı. Arda sinirle Çınar'ın yanına gelip ensesine bir vurdu. Çınar Arda'ya döndü "ne vuruyon be?" Arda sinirle "napıyon sen?" Çınar arabaya yaslandı "nöbet tutuyorum"
Arda iyice sinir oldu "olum kıza niye öyle diyon?" Çınar gülmeye başladı "konu bu muydu?" Arda sabır çekti "buydu beğenemedin mi?" Çınar başını salladı "yok abi beğenemedim" Arda Çınar'a baktı "iki dakika ciddi ol" Çınar hiç umursamadan "beni dizin de uyutsana uykum geldi" dedi Arda Çınar'ın kafasına bir kez daha vurdu "belasın başıma" Çınar gülerek "tatlı bela dimi?" Arda Çınar'ın kafasını göğüsüne yasladı "aynen ne tatlı" dedi gülerek.
.....
Savaş uyandığında kimse uyanmamıştı. Sessizce ufak ufak kalkmaya başladı. Ebru yana döndüğünde Savaş olduğu yerde kaldı. Ebru'yu uyandırmadan yataktan kalktı. Odanın kapısını açıp çıktı.
Mutfağa geldiğin de dolabı açtı. Dolaptan poğaça malzemelerini çıkardı. Yemeği yapmaya başladı. Mutfağın kapısı açıldı karşısında Melis'i görünce güldü. Melis bir mutfağa baktı bir de Savaş'a "ne yapıyorsun sen?" Diye sordu gülerek.
Savaş elindeki unu Melis'in yüzüne fırlattı biraz Melis Savaş'a yaklaştı "savaş mı istiyorsun beyfendi?" Savaşın dudağının kenarı kıvrıldı. Eliyle dudağıyla oynama başladı "istiyorum güzelim" Melis de gülmeye başladı "öyle mi Savaş bey" diyip o da biraz un attı Savaş'a.
Savaş unu bırakıp Melis'in belini kavrayıp tezgaha yasladı. "Şimdi ne olacak bebeğim?" Melis etrafa bakmaya başladı sonra nasıl kurtulacağı aklına geldi "Ebru" diye bağırmaya başladı. Savaş Melis'in ağzını kapattı "manyak mısın? Niye çağırıyon? Bizi böyle mi görsün?" Melis arsızca güldü "madem babası her fırsatta beni tezgaha yaslıyor o da görsün madem" Savaş ellerini Melis'den çekti "gidebilirsin" dedi masum bir şekilde Melis Savaş'ın yanağından öptü "sağol bebeğim"
Ebru mutfağa geldi "beni mi çağırdınız?" Melis Ebru'nun yanına gitti "evet güzelim" Ebru bize baktı "efendim" Melis başından öptü "güzelim poğaçayı nasıl yersin diye soracaktım" diyip gülerek Savaş'a baktı. Ebru hemen "ben yaparım isterseniz" dedi Savaş elindeki unu Ebru'nun yüzüne sürdü. Ebru gülerek Savaş'a baktı. Savaş Ebru'ya sarıldı "ben yapamaz mıyım?" Ebru hem gülerek hem de çekinerek "şey öyle değil" Savaş sözünü böldü "hadi koşun içeri ben yaparım" ikisi de Savaş'ı öptü.
Ebru çıktıktan sonra Melis tam çıkacakken şerefsiz kolundan tuttu "ödeşeceğiz kraliçem" diyip Melis'e göz kırptı. Melis'de gülerek "görüşelim Savaşcım" diyip çıktı.
Savaş telefondan Arda'yı aradı. Arda telefonu açtı "efendim abi?" Savaş sinirle elindeki hamura baktı "olum sen poğaça yapmasını biliyor musun?" Çınar atladı hemen "abi ne oldu? Yenge mi sana yaptırıyor?"
Savaş iyice sinirlendi. Hamuru oraya bıraktı. "Çınar kızı da alın gelin olmazsa yemeği siz yapacaksınız" Çınar'ın yüzündeki tüm gülümseme gitti. "A-abi" Savaş telefonu Çınar'ın yüzüne kapattı.
... Çınar, Arda ve Hayal üçlüsü sonunda gelmişti.
Arda ve Hayal oturma odasına geçti. "Sen otur ben gelecem" diyip Arda tam çıkarken Hayal Arda'nın elini tuttu "burası güvenli mi?" Arda Hayal'in gözlerine bakmaktan konuşamadı bile Hayal hemen elini çekti "özür dilerim" Arda başını bir sağa bir sola salladı "güvenli güvenli merak etme" Hayal Arda'ya gülerek baktı.
Arda Hayal'e git gide aşık olmaya başlıyordu. Arda aşık olmaması gerektiğini biliyordu. Eğer öyle bişi olursa Savaş'a verdiği sözü tutmamış olacaktı.
....
Çınar mutfağa girdi "oooo abicim sen bu hallere düşecek adam mıydın?" Savaş sinirden çatlamak üzeriydi. Çınar'a sinirli bir bakış attı. Çınar yutkundu anlamıştı bu olay onun başına patlayacak tam Çınar ağzını açarken Savaş hamur kabını biraz ileri itekledi.
"Sikim böyle işi olmuyor kafayı yiyecem" normalde Savaş çok güzel yemek yapan biriydi. Ama bu sefer yemek işini becerememişti. Çınar konuşsa mı konuşmasa mı diye düşünürken Savaş Çınar'a sinirle "Arda nerde?" Diye sordu.
Çınar hemen "Hayal'in yanında gelir şimdi" dedi Savaş o an duraksadı. "Arda Hayal'in yanında ne arıyor? Yoksa? olabilir miydi öyle bişi?" Diye düşünürken içeri Arda girdi.
"Abi kusura bakma geç kaldım" diyip Savaş'ın yanına geçti. Savaş soruyu sormak istiyordu ama Arda'nın verdiği sözden döneceğini düşünmüyordu. "Abi ben yapim mi?" Savaş hiç beklemeden hamuru verdi. "Al yap abim hiç yok demem" Arda gülerek yapmaya başladı.
Savaş Çınar'a döndü "Serkan iti geldi mi?" Çınar sinirle "gelmiş şerefsiz gittiğimiz de her yer kandı. Hayal banyodaydı. İyiki ona bişi yapmamış" Savaş sinirle "iyiki" diyip düşünmeye başladı.
Savaş bişi düşündükten sonra ikisine de baktı "akşama gidiyoruz beyler" ikisi de hiç tereddüt etmeden kabul etti. ...
Sonunda Arda yemeği yapmıştı. Yemeği kurup yedikten sonra Ebru , Hayal ve Melis bulaşık yıkamaya gittiler.
Biz erkekler olarak da akşam ki planı konuşacaktık.
Arda elindeki telefonla ilgilenirken "abi bizim bunu mekanında bulma olasılığımız çok düşük" dedi. Savaş Arda'ya baktı "nerde bulucaz o zaman?" Arda telefonuna daha dikkatli bakmaya başladı.
"Tuzak" dedi ve sustu. Çınar Arda'ya döndü. "Ne tuzağı?" Arda telefonun ekranını kapattı "tuzağa çekecez" Savaş Arda'ya gururla baktı "ne yapacaz?" Arda istemese de o plandan başka çaresi yoktu.
Arda derin bir nefes aldı "Hayal" hepsinin gözü Arda'daydı. Çınar Arda'nın Hayal'den etkilendiğini anlamıştı. Çınar hemen söze atladı "abi saçmalama" Savaş da bu plandan korksada "Çınar, Arda haklı o piçi sadece Hayal'le kandırabiliriz"
Çınar'ın artık sinirden gözü döndü "abi siz ne saçmalıyorsunuz? hani biz kadınları koruyorduk hani onlara zarar gelmesin diye uğraşıyorduk şimdi ne değişti bir kadını o şerefsizlerin eline mi bırakacaz?"
Savaş Çınar'a hak veriyordu. Savaş daha fazla dayanamadı Çınar'ın sözünü kesti. "Çınar bak abim asla bir kadını yem yapmayız ama şöyle düşün hiç bişi olmayacak Hayal'e olsa sence ben izin verir miyim?"
Çınar hiç bişi demeden odadan çıktı. Arda da istemiyordu ama Serkan'ı yakalamak istiyorsa mecburdu. Savaş sinirle elini masaya vurdu. "Arda ne olursa olsun devam edecez sen ayarla planı" diyip Savaş da odadan çıktı.
Arda sunsa da bu planı istemiyordu. Hatta söylediğine pişman bile olmuştu ama artık mecburdu. |
0% |