Yeni Üyelik
34.
Bölüm

30. Bölüm

@karla_yazar

 

 

Berfu uyandığında boynu tutunmuştu. Etrafına baktığında gri döküntü duvarları, küçücük yüksek camları, eski kırılmak için bahane arayan ve inkar edilemeyecek kadar fazla küf, rutubet kokan bir odada olduğunu gördü. Odada yalnız Berfu'nun bağlı olduğu sandalye ve Berfu vardı. Berfu korkmaya başlamıştı niye buradaydı ki. Üşüyordu. Abisini istiyordu yine abisinin güvenli kollarını, sıcak kucağını istiyordu.

 

 

 

Bir süre sonra kapı açıldı. Gelen uzun boylu, yapılı, siyah saçlı sarıya yakın gözleri olan sert yüzlü bir adamdı. Adam Berfu'nun uyandığını görünce sinsi bir sırıtma peydah oldu yüzünde. Berfu bu adamdan çok korkmuştu. Adam Berfu'ya yaklaşmaya başladı.

 

 

 

X: Günaydın. Sende ne uykucu çıktın. İki saatten fazladır uyuyorsun bir an öldüğünü düşünmedim değil.

 

 

 

B: Be..benden ne is..tiyorsun?

 

 

 

X: Senden değil o Melih adisinden istiyorum.

 

 

 

B: Ne is..istiyorsun on..dan? Sende kim..sin?

 

 

 

X: Adım Harun. Daha önce benden bahsettiler mi?

 

 

 

B: Evet. Do..laylı yoldan bat..manıza sebep olmuş. Sizde bizi değiştirmişsiniz.

 

 

 

H: Doğru biliyorsun küçük kız. İntikamımın son aşaması bu.

 

 

 

B: Bakın lütfen daha fazla ne intikamı alacaksınız?

 

 

 

H: Onları seninle tehdit edeceğim.

 

 

 

B: Bakın öncelikle abilerimden, ikizimden ve kardeşimden uzak durun. Onlar ve ben suçsuzuz. Ayrıca bilerek olmamış öyle söyledi Melih bey.

 

 

 

H: Niye Melih'e bey diyorsun?

 

 

 

B: Sildim onları umurumda değiller Melih bey de Defne hanım da.

 

 

 

H: Hmm. Neyse ben sonra tekrar gelirim. Sana iyi oturmalar.

 

 

 

B: Çıkarın beni!

 

 

 

H: Seni çıkarırsam Efe'yi alırım.

 

 

 

B: NEE!

 

 

 

H: İyi düşün 1 saatin var seni bırakıp Efe'yi mi alayım yoksa sen rehinem olarak kalacak mısın? Ayrıca kaçarsan da seni aramaya bile uğraşmam direkt Efe'yi kaçırırım.

 

 

 

Berfu'nun cevap vermesine olanak tanımadan odadan çıktı. Ama Berfu o cümlesini bitirdiği an karar vermişti. Kendisi rehine olarak kalacaktı. Efe zaten korkmuştu şiddet olayında bir de bunu psikolojisi kaldıramazdı. Hem ona kıyamazdı ki Berfu.

 

 

 

Berfu korkuyordu ama yapabileceği tek şey buradan sağ salim kurtulup ailesine kavuşacağını umut etmekti.

 

 

 

○○○○○

 

°°°°°

 

 

 

Uraz her yerde Berfu'yu arıyordu. Şirketteki elemanı cebindeki telefonun sinyaline bir türlü ulaşamıyordu. Uraz deliriyordu. Bulmalıydı canını. Tekrar kaybedemezdi. Kardeşleri de düşünüp duruyordu. Kim niye yapsındı bunu. O masum kızdan kim ne isterdi ki.

 

 

 

R: Abi şu Berfu'yu değiştiren şerefsiz olmasın.

 

 

 

L: Harun mu?

 

 

 

R: Evet daha planın bitmediğini falan söylemişti mektupta.

 

 

 

S: Olabilir. Bunu abime söyleyip geliyorum.

 

 

 

Sarp abisinin ve yanındaki çalışanın olduğu odaya girdi.

 

 

 

S: Abi bizim aklımıza bir şey geldi.

 

 

 

U: Ne geldi?

 

 

 

S: Abi Berfu'yu doğumda değiştiren şerefsiz olabilir mi? Bize gönderdiği mektupta planının henüz bitmediğini yazmıştı.

 

 

 

U: Her şeye açığım şuanda. Bu şerefsizin adı soyadı ne?

 

 

 

S: Ee adı Harun da soyadını bilmiyorum ama öğrenirim.

 

 

 

U: Çabuk ol.

 

 

 

Sarp Melih'i aradı ancak açmadı o da şirketi arayıp eskiden ortak oldukları Harun isimli kişinin soyadını bulmalarını söyledi. Sekreteri sistemden baktı.

 

 

 

Sekreter: Harun Yahya efendim.

 

 

 

Sarp devamını dinlemeden telefonu kapattı.

 

 

 

S: Harun Yahya abi.

 

 

 

Uraz Harun Yahya'nın telefon sinyaline ulaşmalarını söyledi. Kısa sürede bulan elemanı ona konumu gösterdi. Bir depoydu. O şerefsizin Berfu'yu kaçırma ihtimali artmıştı. Bugün okula gelen polisin numarasını almıştı Rüzgar. Hemen onu arayıp durumu anlattı. Polisler ve Korkmaz kardeşler hemen depoya doğru yola koyuldu.

 

 

 

Fidye gibi bir durum için arama yapılması olasılığıyla Melih başka bir odadaydı. Telefonu bir makineye ve bilgisayara bağlanmış gelecek çağrıyı bekliyordu. Çocuklarının aramalarını umursamamıştı.

 

 

 

Polisler karakoldan çıkarken Melih'e ve yanındaki memura haber vermeyi unutmuş apar topar karakoldan çıkmıştı.

 

 

 

Depoya varlıklarında deponun etrafında korumalar vardı. Dikkatli bakıldığı zaman bellerindeki şişkinlikten silahlı oldukları anlaşılabilirdi.

 

 

 

Polisler deponun etrafını sarmış ve Korkmaz kardeşleri buradan uzaklaştırmışlardı. Teslim olmaları için yapılacak ilk uyarıdan sonra teslim olmayan korumalara ateş açmaya başlamıştı polisler. Dışarısı temizlendikten sonra polislerin bazıları yerlerinden çıkmış yaralı ve ölülere bakıyor, silahları uzaklaştırıyor, ambulans çağırıyordu. Başka bir grup içeri girmiş Berfu'yu arıyordu. En sonunda buldukları Berfu'ya yaklaşmak isteyince Berfu onlardan uzaklaşmıştı. Polisler buna anlam verememiş şaşkınca ona bakıyorlardı.

 

 

 

B: Buldunuz mu onu?

 

 

 

P: Kimden bahsediyorsunuz küçük hanım?

 

 

 

B: Harundan. Bana kaçmaya çalışırsam beni aramayacağını direkt küçük kardeşimi kaçıracağını söyledi. Önce onu yakalayın yoksa buradan çıkamam. Efe'yi de kardeşlerimi de tehlikeye atamam.

 

 

 

P: Tamam küçük hanım sakin ol.

 

 

 

Polis telsizden durumu baş komisere anlatmıştı. Tabi baş komiserin yanında olan Korkmaz kardeşlerde bunu duymuştu. Şuan hepsi patlamaya hazır bomba gibiydi. Baş komiser derhal o adamın bulunması gerektiğini telsizden anons geçmişti.

 

 

 

Bu sırada Berfu asla polisleri kendine yaklaştırmıyordu. Ama polisin birileriyle konuştuğunu görmüştü.

 

 

 

B: Abilerim burada mı?

 

 

 

P: Dışarıda bir sürü delikanlı var. 5 taneler.

 

 

 

B: 5 mi? Şey telsizden onlarla mı konuştun?

 

 

 

P: Onlarla değil ama şuan yanında bulundukları komiserle konuştum. İstersen sizi konuşturabilirim ne dersin?

 

 

 

B: Gerçekten mi?

 

 

 

P: Gerçekten tabi bak şimdi ben sana yaklaşmayacağım tamam mı? Bak telsizi yere bırakıp uzaklaşacağım sende telsizi alacaksın sonra ben sana nasıl kullanman gerektiğini anlatacağım ve abilerinle görüşeceksin tamam mı?

 

 

 

B: Tamam.

 

 

 

Memur telsizi Berfu'ya ulaştırdıktan sonra basması gereken düğmeleri söylemişti. Berfu onun dediklerini yaptı ve konuşmaya başladı.

 

 

 

B: Abi! Orada mısınız?

 

 

 

Uraz Berfu'nun sesini duyar duymaz baş komiserin elindeki telsizi kapmış ve komiserden gördüğü şekille karşılık vermişti.

 

 

 

U: Buradayım, buradayız meleğim korkma tamam mı? Kurtulacaksın.

 

 

 

B: Abi Efe nerede?

 

 

 

U:Koray'la. Atilla da.

 

 

 

B: Abi kaçamam, çıkamam buradan.

 

 

 

U: Hayır güzelim çıkacaksın.

 

 

 

B: Abi Harun yakalanmadan çıkamam Efe'yi kaçırmakla tehdit etti beni. Abi ben Efe'yi tehlikeye atamam. Kıyamam ona. Abi Efe'ye dikkat edin nolursunuz. Korkar o. Abi bende çok korkuyorum lütfen çabuk bulun onu. Yine sarıl bana abi

. Ben o zaman kendimi güvende hissediyorum. Seni, sizi çok ama çok seviyorum. Seni seçtiğim için asla pişman olmadım pişman değilim abi. İyiki varsın.

 

 

 

Telsizden gelen ses sona ermişti. Berfu daha fazla konuşamazdı.

 

 

 

Polisler her yerde Harun'u arıyordu.

 

Loading...
0%