@karsaz
|
'Yeni bir çıkış bulduk derken yeni çıkmazlara giriyorduk. Umut gözlerimizin değmediği her yerdeydi.'
21.BÖLÜM: "ZAMANSIZ"
Hayatımda yaşadığım bir olayı beni tekrardan kanatan sözlere döküp anlatırken hiç bu kadar acı çekip zorlanmamıştım. Canımı yakan beni kanatan sözler değildi. Asıl canımı yakan o adamın yaptıklarıyla övünür gibi konuşmasıydı. Söylediklerim beni tekrar derinden sarsarken beni rahatsız eden bir kaç tel saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdım. Ne yapacağımı bilmiyordum o vakit tek istediğim öyle bir insanın yeryüzünden silinmesiydi. Öyleleri yaşamayı hak etmiyordu! Aniden gelen ağlama hissi ile gözlerimi bir süre tavana diktim psikolojikmen hiç iyi hissetmiyordum. Söylediklerim hepsini sarsarken Elis ve Kiraz sessizce gözyaşlarını akıtıyor anlattıklarımı sindirmeye çalışıyorlardı. Duydukları onları harap etmiş gibiydi hiçbiri bunu beklemiyordu tabi görmüş oldukları tek şey ayakları bağlı olan aciz bir adamdı! Ne demiştim ben önyargılı olmak bazen yanlış anlaşılmalara sebep olabiliyordu. O adamı suçsuz yere öldürmediğim için rahat bir şekilde nefes alıyordum vicdanım gram sızlamıyordu ona yaptıklarımdan. Böyle insanlara sızlamazdı zaten benim vicdanım, bu tarz yangın yerlerine körükle gitmemi isteyen bir düşünce yapım vardı bu yüzden hiç pişmanlık duymuyordum bu konuda. O karısını öldürürken duymamıştı ben neden duyayım! "Sen en iyisini yaptın Melis. O ölmeyi çoktan haketmiş. Onun gibiler yaşamayı hak bile etmiyor ben olsaydım belki senin gibi güçlü olamazdım. Ben kendimi bile koruyamıyorum, senin yerine kendimi koyamıyorum bile orada ne yaşadığını, neler hissettiğini sadece tahmin edebiliyorum bu da bir işe yaramıyor zaten. Tahminlerim zihnimin ötesine geçemiyor." Onun söyledikleri ile kaşlarımı çattım. "Elis ben yaptıklarımdan zaten pişman değilim ve olmayacağımda. Bunun için pişmanlık duymayı reddediyorum. Benim bu konuda vicdanım hiç olmadığı kadar rahat." Diyerek kararlı bakışlarımı bir süre yüzünde gezdirdim. Acı çekiyor gibiydi söylediklerim içinde büyük bir kaos yaratmış olmalıydı ki bu yüzüne yansımıştı. Gözünden akan yaşı silip burnunu çekti. " Biliyorum Melis." Ağlamaklı ses tonunu göz ardı ederek bakışlarımı kaçırdım. Ağlayan birini görünce bende ağlıyordum. "Abim seni kollarında buraya getirdiğinde ne yapacağımızı bilemedik hepimiz seni bekliyorduk Emre abi geldiğinde senin tünelin sol tarafına gittiğini söyledi. Abim ve diğerleri hiç düşünmeden peşine düştü. Emre abi ve Altemur abi belki kurtulup binanın birinci katına çıkmanı umarak orayı kontrol etmeye gittiler. Alkan abim ise seni tünelde tam tamına yedi buçuk saat aradı bu ne kadar uzun bir süre biliyorsun değil mi? Hepimizin gözüne gram uyku girmedi sen gelene kadar. Yedi buçuk saat beynimizi kemirdik düşünmekten, başınabir işgeldi diye çok korktuk. Emre abinin sana silah vermesi bile içimizi rahatlatmaya yetmedi." Söyledikleri ile gözüm Alkana kaydı beni yedi saat boyunca tünelde mi aramıştı? Nedensiz bir şekilde mutlu olurken o bana bakmayı reddediyordu. Umrunda değilmişim gibi tavır takınan adama da bakın siz! Az önceden beri aykata dikilen Emre bana doğru adımlarken gözlerimi ondan ayırmıyordum. Adımları tam önumde durduğunda derin bir nefes alarak karşımda diz çöktü bu hareketi beni her ne kadar rahatsız etsede sustum. Kimse önümde diz çöksün istemiyordum. Gözleri yüzümde gezinirken sonunda gözlerimde durdu eminim ki o ve Altemur da beni merak etmiş ve aramıştı. "O böyle bir ölümü hak etmiyordu. Onun cezasını ben vermek isterdim. Böyle bir ölüm onun için kolay oldu. Seni orda yanlız bırakmamalıydım. Ben sadece senin Alkan ve diğerlerine haber vermen için saklanmanı istemiştimki olay ters tepti. " konuşurken bazen duraksayıp bana bakıyordu. Bama küçük bir tebessüm bahşederek ayağı kalktı. Emreye olumlu anlamda başımı salladım ve aynı tebessümü ona bahşederek konuşmaya başladım . "Emin ol ki onun hakkından fazlasıyla geldim. Beni bırakmaktan başka şansın yoktu zaten her ikisi ile başa çıkamazdın. Senin tek kişi olduğunu anlasalardı yine peşime düşeceklerdi. Bunu sorun etmeyi aklından bile geçirme." Başını olumlu anlamda sallayarak bir adım geriye atarak Alkan'ın yanına ilerlemeye başladı. Duvar köşesinde başını ellerinin arasına almış bir şekilde sinirden titreyen Altemura kayan bakışlarım diğerlerininde tuhafına giderken hışımla oturduğu yerden kalkan Alkan ve Emre hızla Altemur'un yanına giderken fazla aceleciydi. Her ikisinin dudaklarından çıkan küfürler ile şaşkın bir şekilde onları izledim. Emre Altemuru sarsmaya başlarken Alkan yumruk olan ellerini açmaya çalışıyordu. Diğerleri odalarından çıkarken gözlerimi Altemur'dan ayıramıyordum. Alkan Elise kısa bir bakış atarak kafasını oynattı. Elis hızla ayağa kalkıp beni ve Kirazı kendisiyle birlikte kaldırırken tepkisiz bir şekilde Elisin beni yönlendirmesine izin veriyordum. Bizi odaya doğru çekiştirirken olanlara bir anlam veremiyordum ne olmuştu az önce öyle! Elis bizim geçmemiz için kapıyı açarken hala sessizliğini koruyor konuşmuyordu. Hepimiz ayakta durmuş bir şekilde sessizliğin oluşturduğu ortama ev sahipliği yaparkem beynimde ki tilkiler evlerinde yangın çıkmış gibi bir yerden bir yere koşuşturup bu yangına sebep olan şeyi arıyorlardı. Sonunda dayanamayıp merakıma yenik düşerek Elise dönerek göz hapsime onu alarak önce inceldim. Aklımı kurcalayan düşüncelerin sorularına bir cevap bulamazsam delirecektim! "Orda tam olarak ne oldu Elis? Ben ilk defa Altemuru o halde gördüm." İçimde beni boğan soruların giderilmesi için en önemli iki sorudan bir tanesini ona yönelterek ruhumdaki sızının artmasına neden oldum. Elis elini saçlarından geçirerek bana baktı." Bende bilmiyorum Melis inan bende bilmiyorum. Sadece Alkan abim gitmemiz için işaret verince sizi ordan çıkarmak zorunda kaldım. Emin ol ki orda her ne olduysa abim bunun sonucunun iyi olması için bizim salondan çıkmamızı istedi. O böyle bir şey istiyorsa Emin ol ki bizim görmemizi istemediği bir şey vardır." Diyerek derin bir nefes aldı. Oldukça dürüst bir şekilde konuşması bedenimi gevşetirken en azından yalan söylemiyor diyerek kendimi bir konuda avutmaya başladım. Kiraz ise durgun bir şekilde bize bakıyordu ona dönerek " Sen biliyor musun Kiraz?" Kısık bir sesle sorduğum soru karşısında. Kafasını olumlu anlamda salladı ve gözünden akan bir damla yaşı hızla silip bana baktı. "Kusura bakma hala salonda anlattıklarının etkisindeyim." Diyerek boğazını temizledi ve konuşmak için kendine kısa bir süre tanıdı. Minik ellerini kızıl saçlarında gezdirerek gözlerini kaçırdı. "Ben özür dilerim ama anlatamam ki, Bunu size kendisi anlatsın lütfen kimseye anlatmayacağıma yemin ettim. Eğer ki şimdi size anlatırsam ben kendimi hiç affetmem." Ağlak kısık bir sesle konuşurken onun bu haline içim gitmişti. "Abimin üzerine yemin ettim. Ben yeminimi bozarsam abim kesin abime bir şey olur." Dedi hıçkırarak. "Bana kızmayın lütfen ne olur. Bana darılmayında ben sizi çok sevdim." Diyerek ağlamaya başladı. Onun batıl inancına mı şaşırayım yoksa hemen ağlama moduna girmesine mi gözlerim onun bu halini şaşkınlıkla izlerken ne yapacağımı bilmiyordum. Onun yanına yaklaşıp kollarımı beline sardım dediğim gibi Kiraz fazla gözü yaşlı ve ağlak biriydi. "Şşş güzelim bir insana söz verip bir sırrını tutuyorsan bu seni güvenilir bir insan yapar. Biz sana kızmıyoruz sen çok haklısın söylememekte. Hem söyleseydin Emin ol ki sana pek güvenemezdim birinin sırrını saklaya biliyorsan bizim sırrımızıda bir hayli saklayabilirsin değil mi?" Diyerek onu teselli edip rahatlamasını sağladım. Kafasını uyusalca sallayıp ayağa kalktı. "O zaman ben gidiyorum size iyi geceler." Son sözünü söyleyip sarsak adımlar atarak odadan çıktı. Sakin adımlarla yatağa doğru yürüyüp üzerine sıkıntılı bir şekilde rahatsızca oturdum. Neden hislerimi beynimde hissediyordum! Kalbim mi körelmişti gözlerimi kapatarak bir kaç saniye öylece dinlendim. "Peki şimdi ne yapacağız." Elisin yönelttiği soru gözlerimin açılmasını sağlarken bakışlarımın odağı o oldu. "Bilmiyorum inan ki hiç bilmiyorum Elis bir çıkmazda kayıp olan bir grup genç gibiyiz." Diyerek kafamı tavana doğru kaldırarak sinirle gözlerimi yumdum. Tavanda gördüğüm görülmeyecek bir şekilde bükülmüş ip ile kaşlarımı çattım ip çok güzel bir şekilde kamufle edilmiş kimsenin görmeyeceği bir şekilde tavana yerleştirilmişti. Beyaz boya ipi sanki tavanın parçası gibi gösteriyordu bu ilgini çekerken saçlarımı karıştırdım. Gözlerim Elis'e kayarken onun kaşlarını çatarak tavana baktığını fark ettim onu izlerken oldukça keyifliydim çünkü komik bir görüntü sergiliyordu şuan. "Tanrı var mıymış?" Sorum ile tavana bakmayı kesip bana döndü. "Sey hayır yani evet." Ne diyeceğini bilemez bir şekilde kafası karışmıştı. "Sen oraya bakınca orada neyin olduğunu merak ettim Aslında." Görmemişti! O ipi görmemişti üstelik onu alaya aldığımı bile tam olarak idrak edememişti. Gözlerim son kez tavana kayarken Elis bu kez ellerini beline yerleştirerek bana bakmaya başladı. "Melis sen iyi misin? Yoksa gerçekten bir şeyler mi var orada?" Sorusu ile boğazımı temizleyip ona baktım. "Hiç öylesine baktım." Konunun farklı tarafa çekerek tavanı sonra düşünmeye karar verdim. Şuan acelesi yoktu sonuçta, Elis yatağın yanına oturup bir süre benimle sohbet etti sonunda gözlerini kaçırarak konuşmaya başladı. "Tamam o zaman ben de gidiyorum abime bakmam gerek. İyi geceler sana, huzurlu uykular." Dileyerek odadan çıktı. Sanırım bugün abisinin yanında uyuyacaktı. Artık ne huzur ne de uyuyacak bir yorgunluk vardı üstümde. Robot gibi hissediyorum zaten yeterince uykumu almıştım. Yatağın üzerin çıkarak tavanda ki ipe uzanmaya çalıştım ama her defasında başarısız oluyordum. Bu yüzden daha da hırslanıp sert bir şekilde yatağın üzerinde zıplıyordum. Her defasında başarısız olmam ile sinirlenip yatağın üzerindeki yastığı alıp yere fırlattım. Terleyen yüzümü odada bulunan banyoda yıkayıp mutfağa gitmek için odadan sessiz adımlar atarak çıktım. Mutfağın kapısını açmadan önce duyduğum ses ile kaşlarım havalandı. "Evet efendim sadece Alkan uyumadı. O da uyursa her şey dediğiniz gibi daha kolay olacak." Karşıdan gelen sesleri duymadığım için sessizce Laxsi'nin dediklerini sindirmeye çalışıyordum. "Ona birazdan ilaç vereceğim efendim." Laxsi'nin her söylediği cümle ile beynimde oluşan artçı depremler içimdeki sıkıntıyı büyütüp yenilerine gebe kalıyordu. "Efendim kapatmam gerek her an biri gelebilir." Konuşmasının bitmesi ile mutfağa girdim Laxsi telaşla eski pozisyonunu alarak kendini belli ettirmemeye çalıştı ama artık nafileydi bu çabası. "Laxsi" Seslenmem ile arkasını dönmüş hali kısa bir sürede yönünü değiştirdi. "Git Elisin odasını temizle Laxsi, şimdi hemen!" Diyerek sesimi sert tuttum. "Ondan önce Kirazın yanına giderek benim odama gelmesini söyle." Sesimi sert bir şekilde çıkartarak emir vererek ona yapması gerekenleri söyledim bu bana kısa da olsa zaman kazandırırdı. Laxsi bana dönerek "Emredersiniz efendim diyerek." Mutfaktan çıktı. Bende hızla salona girip odanın köşesine elinde bilgisiyar olan Alkan'ın yanına koşar adımlarla gittim kolundan tutarak hızla odama doğru çekiştirmeye başladım. Alkan arkamdan sessiz bir şekilde gelirken gerilen bedenim ile konuşacaklarımın kısa olması için içten içe kendimi telkin ediyordum. Odaya girdiğimiz vakit Alkan kaşlarını çatarak bana bakmaya başladı. Bir açıklama ister gibi duruyordu. "Laxsi." Dedim nefes nefese çıkan sesimle. "Bu gece bir şeyler planlıyorlar o robot değil bunu az önce kanıtladı. Bu gece senden bahsediyordu senin içeceğine ilaç atacağını söylüyordu. Burdan çıkmamız gerek." Tam cümlemi bitirdiğim vakit odaya giren Elis ile derin bir nefes aldım ardından giren Kiraz ve Emreyle olayı onlarada anlattım. Kapının aniden açılması ile içeriye giren kişilere baktım tüm kadro buradaydı hey maşallah. Kaşlarımı çatarak onlara baktım. "Yukarıda ki kapıyı zorluyorlar ne yapacağız? Yine buldular bizi." Ağlayan Derya ile endişeli gözlerle Alkan'a baktım. Hızla yatağa çıkıp zıplayarak tavanda ki ipi yakalamayı denedim ama her defasında sonuç aynı olunca sinirle ofladım. "Çocuk olmanın vakti mi gerçekten." Alaycı bir sesle konusan Esme ile bozulan sinirlerimle ona baktım. "Kapa çeneni lanet olası." Diyerek tekrar tavana bakmaya başladım. "Esme hak-" Yağızın konuşmasına izin vermeyen Alkan'ın keskin sesi olmuştu. "Sus" Sadece bir kelime odanın sessizliğe gömülmesine neden olmuştu. Yere diz çökerek bana bakmaya başladı omzunu işaret ederek "Gel" dediğini yaparak omuzlarına çıktım Alkan belimden tutarak bana destek oluyordu. Yatağa çıkıp benim ipi tutmam için destek oldu. Odada hala anlamsız bir şekilde bize bakan Esme ve ona arka çıkan arkadaşları ile titreyen elim bana destek olmak yerine inatla işimi zorlaştırıyordu. Alkan odanın tavanında asılı olan küçük daire şeklinde olan demiri tutarak ben omuzlarındayken kendisini yukarı çekti. Bu çok zor bir hareketti bu yüzden hızla ipi tutarak aşağı sarkmasına neden oldum. "Tamam indirebilirsin." Diyerek Alkana baktım. Kalbim hızlı bir şekilde atarken düşeceğimi hissederek Alkan'ın boyundan çok sıkı olmayacak bir şekilde tuttum. Yataktan yavaş bir şekilde inip beni belimden tutarak havaya kaldırıp karşısına indirdi. Bu hareketi ile bedenim sarsılırken dengemi kaybederek ona tutundum. Elleri belimi sararken başımı kaldırarak ona baktım gözleri yüzümü tararken gelen boğaz temizleme sesiyle bir adım geriye atarak ondan ayrıldım. Alkan ellerini kendine çekerken gözleri Esme'ye kaydı Alkan'ın gücüne küçük bir hayranlık duyarken o beni olduğum yerde bırakıp tavandan sarkan ipi kısa bir süre inceledi. "Altemur, Emre hemen diğer hazırladığımız çantaları alın iki dakikanız var geri dönmeniz için." Alkan'ın konuşması biter bitmez kapıdan çıkan ikiliyi izledim onlar odadan çıktıktan sonra herkes sessizliğe görülmüştü. Alkan yatağa çıkıp ipin ucunu kavrayarak aşağı çekiyordu ki yukarıdan gelen tıkırtılar ile eli bir süre öylece ipte kaldı. 'Yeni bir çıkış bulduk derken yeni çıkmazlara giriyorduk. Umut gözlerimizin değmediği her yerdeydi.' Evet arkadaşlar yeni bölümü nasıl buldunuz? Bölüm hakkında ki düşüncelerinizi aşırı derecede merak ediyorum...😉 Sormak istediğiniz sorular olursa çekinmeden sorun. Elimden geldiğince cevaplamaya çalışacağım. 🤗 Oy ve yorumlarınızı bekliyorum:) özellikle satır arası yorumlarınızı❤ Yeni bölümde görüşmek üzere kendinize iyi bakın sizi seviyorum ❄ tanelerim. 👉 KARSAZ burdan hesabımı takibe alabilir yapacağım çoğu duyurudan haberdar olabilirsiniz. Instagram: @karsazx hesabından yazabilirsiniz. Alıntıları Instagram hesabından paylaşıyorum sorularınız varsa sorabilir benimle iletişime geçebilirsiniz. Bu arada Instagramda: @karsazx hesabını takip etmeyi unutmayın seviliyorsunuz.❤️ |
0% |