* Işın iş yerinde çalışıyordur (iş yeri çilingirci dir ve tamir fln her şey yapılır) Kendi dedesinin iş yeridir dedesiyle beraber çalışıyordur fakat dedesi Amnezi hastasıdır kendini çok iyi hatırlıyordur fakat ailesini ve geçmiş yıllarını tamamen unutmuştur Işın da dedesi onu hatırlamasa bile onun yanında işe girmiştir onu yalnız bırakmak istememiştir. Bu çilingir dükkanında tarihi anahtarlar ve bir kaç tane antika eşyada bulunur eski saatler, eski kitaplar....

Dedesi : Işın kızım depodan yıldız takımımı getir.

Işın : Tamam hemen getiriyorum.

Işın aşağıda ki depoya iner. Işın depoya inerken eski anıları gözünde canlanır... Işın küçükken hep dedesinin deposunda oynardı oyuncak bebeklerini koyduğu sandık hala aynı yerindedir Işın sandığı açar Tozlanmış bebeklerini eline alır tam bebeğine sarılacakken eline böcek biner ve çığlık atıp dolaba çarpıp düşer dolabın üstündeki sandık çarpmamın etkisiyle dolabın üstünden kaymaya başlar ve Işının Kafasına düşecekken dedesi sandığı tutar.

Dede: Işın kızım iyi misin?

Işın : (Gözleri dolar) İyiyim Rauf amca bir şeyim yok özür dilerim ben yıldız takımını ararken biraz dağıttım...

Rauf dede : Olsun kızım bir şey olmaz ama dikkatli ol!

Işın : Tamam...

Rauf dede gitmeden önce Işının açtığı sandığa bakar. Işın heyecanlanır acaba dedesi o sandığı hatırlayacak mı diye ama dedesi...

Rauf dede : Işın kızım bunlar burada kalabalık yapıyor çöpün kenarına koy bunları küçücük depoda aradığımızı bulamıyoruz.

Rauf dede gider... Işın ağlamaya başlar ayağa kalkıp bebeği sandığa geri koyar. Işın dedesinin bir şeyleri hatırlaması için çok uğraşır fakat dedesi hiç bir şey hatırlamaz bu sandığıda hatırlamadıysa dedesinin diğer şeyleri hatırlaması çok zordur... Işın bu deponun birde gizli çıkışı olduğunu hatırlar dedesi her şeyi unuttuğu için orayı da hatırlamıyordur. Işın da sandığı alıp oraya koymaya karar verir kapıyı açar...

Akay : Selam!

Işın : (korkup) kutuyu yere bırakıverir... Akay kaç kez söyleyeceğim sana iş yerime gelme demedim mi!

Akay : 7/24 iştesin Işın okuldada derstesin az önce şahit oldum dedenin durumu hala aynı, bu yüzden üzüldüğünü ve uzaklaştığının farkındayım...

Işın : Akay seninde bir sürü sorunun var sende en son babanla aranı düzeltiyordun! yani demek istediğim şu İkimizde kendi hayatımıza bakalım biraz sen babana kardeşlerinle ilgilen vakit geçir, ben dedemin yanında beni hatırlamasa bile onunla beraber vakit geçireyim...

Bu arada Işının dedesinin durumu hafıza kaybıyla bitmez hastalığı hafıza kaybından sonra yeni anılar biriktirmesine engel olur yani dedesi her şeyi unutmuştur ve yeni anıları asla olmayacaktır onları da hiç bir zaman hatırlamaz Işının üstüne sandık düşerken yakaladığını bile unutmuştur...

Akay : Işın birbirimize ihtiyacımız var!

Işın : Benim kimseye ihtiyacım yok lütfen biraz nefes almama izin ver!

Akay : Işın kendini kandırma! Hayat iki eliyle boğazını sıkarken nasıl nefes almayı düşünüyorsun?

Işın : Dedem benimle geçirdiği anıları biriktiremiyor olabilir ama ben kendimi böyle avutuyorum tamam mı! Şimdi git.

Işın sandığı dışarı koyar ve içeri girer... Akay sandığı açıp içine bakar ve Işının çocukluk fotoğrafını görür (vesikalık) Akay fotoğrafı alıp cebine koyar ve oradan uzaklaşır...

Erdemin kursu bitmiştir ve okuldan çıkıyordur öğretmeni Erdemi odasına çağırır.

Öğretmen : Erdemcim biraz odama gelebilir misin?

Erdem : Tabi hocam

Öğretmen : Ee Erdemcim biliyorum senlik Bi problem yok ama kursunun parası bayadır yatırılmıyor sen bi annenle konuş istersen en kısa zamanda yatırırsanız iyi olur!

Erdem çok utanır ve "tamam hocam" diyip gider... Erdem paralarının bittiğini anlamıştır zaten annesinin işide yoktur artık ve paraları baya Bi süre olmayacaktır Erdem kendini bir çözüm bulmak zorunda hisseder...

Elçin: Erdem buradayım!

Erdem elçinin yanına gider

Elçin : Erdem bir şey mi oldu üzgün gibi duruyorsun!

Erdem : Yoo bir şey olmadı sadece düşünüyorum

Erdem elçini beklemeden yürür

Elçin : Bu çocuk düşünmekten kafayı yiyecek!

Ayaz : Bir tane tripleks ev görür ve hemen üstündeki telefon numarasını alıp arar

Ev sahibi : Buyurun

Ayaz : Ben sattığınız 3 katlı tripleks ev için arıyorum acilen buluşup şartları konuşabilir miyiz?

Ev sahibi : Bugün hiç vaktim yok eğer almayıp düşünecekseniz-

Ayaz : Fiyatı ne olursa olsun hemen alacağım ve durum acil bugün almam gerekiyor bu evi!

Ev sahibi : Siz evin önünde bekleyin ben geliyorum!

Ayaz : Tamamdır sizi bekliyorum.

Ev sahibi gelir... Üstü simsiyahtır ve çok cool duruyordur... Ayaz ev sahibinin böyle biri olduğunu düşünmemiştir o yüzden şaşırır!

Ayaz : Merhaba ben Ayaz

Ev sahibi : Merhaba Ayaz bey bende Defne!

Ayaz : Tanıştığıma memnun oldum

Defne : Bende çok memnun oldum Ayaz bey

Evin içine girip koltuğa otururlar

Defne : Evi kullanmadığım için hiç bir şey yok içinde o yüzden gelirken kahve aldım buyurun lütfen.

Ayaz : Çok teşekkür ederim hiç gerek yoktu

Defne : Eve gelecek olursak çok güzel bir ev ben çok memnun kalarak oturmuştum yani harika bir tercih bence

Ayaz : Sizin kendi evinizmiydi

Defne : Evet öyleydi...

Ayaz : Bu kadar güzel bir evi satmanızı pek anlamadım..

Defne : Satmam gerekti aynen sizin şuan almanız gerektiği gibi!

Ayaz : Evet anlıyorum yani fiyat konusunda ben tamamım 13 trilyon dediniz

Defne : Evet fiyatta kararım kesin! İsterseniz tekrar odaları dolaşabilirsiniz tabi aceleniz varsa bunu tavsiye etmem çünkü çok odası var gördünüz...

Ayaz : Yok ev içime sindi herhangi Bi sorumda yok bir an önce işlemleri başlatabiliriz.

Defne : Tabi noterden işlemleri başlatalım.

Defneyle ayaz notere gider. Ayaz Mehire mesaj atar evin fiyatını...

Akşam olur... Aktuğ Akay Alperen babaları Ayazı bekliyorlardır. Ayaz çok mutlu bir şekilde eve gelir!

Ayaz : Evet çocuklar bir ev tuttum (anahtarı gösterir) ve yarın hemen taşınıyoruz.

Akay :Tuttuk diyecektin herhalde

Aktuğ : Tuttuk derken

Alperen : Sen niye lafa giriyorsun her lafa atlama!

Aktuğ : Senin benimle sorunun ne?

Alperen : Sen şaka mısın, başından beri laf sokan sensin Aktuğ!

Aktuğ : Yalnız sen bana laf sokamazsın! Öyle ağzına gelenide söyleyemezsin!

Alperen : Yaa öyle mi! Eee sonra

Aktuğ : Sen ben değilsin!

Alperen : Olmama imkan yok!

Aktuğ : Ağzını topla!

Alperen : Bu sabah ki yumruğu ne çabuk unuttun. Ağzını toplaman için kırmam mı gerekiyor!

Ayaz : Yeter artık! Size güzel Bi haber getirdim diyorum yaptığınıza bakın!

Aktuğ : ( ayağa kalkıp) Allahtan sokakta kalmıyoruz ama seviyesizliğe maruz kalıyoruz!

Alperen : ( Akaya bakarak) Kendinden bahsettiğinin farkında mı? Mağdur olan taraf biz değilmiyiz ya! sokak hayvanını evcilleştirmeye çalışıyoruz parantez içinde kısırlaştırmadan

Akay kendini tutamayıp güler Ayaz hafiften tebessüm eder Aktuğ çok sinirlenir oda sinirden gülmeye başlar! Uzun zamandır aynı evde yaşamadıkları için baya bir sorun olmuştur ve artık herkesin siniri bozulmuştur...

Mehir ve ailesi içeride salonda toplanmışlardır Mehir önemli bir şey söyleyecektir...

Mehir : Çocuklar yeni bir eve taşınıyoruz!

Elçin : Ne? Nerden çıktı bu?

Emir : Anne ne gerek vardı böyle bir şeye zaten işini yeni kaybettin neden başka bir kira sorunu çekiyoruz?

Erdem : Paramız bitti çünkü!

Elçin : Onu zaten biliyoruz zeki çocuk!

Mehir : Evet gerçekten artık bir kuruş paramız bile yok o yüzden başka Bi çözüm buldum daha doğrusu o beni buldu.

Elçin : Anne biraz daha açık konuşur musun!

Erdem : Kursumun parasını ödeyemiyormuşuz!

Elçin : Tamam gitmeyi verirsin kursa!

Emir : Sende üniversiteyi bırak o zaman!

Elçin : Sen neden laf sokuyorsun şimdi.

Mehir : Çocuklar durum ciddi! Bir kaç aydır ne evin kirasını ne de Erdemin kurs parasını ödeyemedim işimin o zamanlar olmasına rağmen! Bugün bir akrabam geldi ve...

Ayaz : Yani Mehir hanım ve ailesiyle aynı evde kalacağız!

Elçin : Neee hayır anne asla böyle bir şey olamaz asla asla asla ben evimde rahat olamayacaksam başka nerede rahat olacağım, tanımadığımız adamla aynı evde!

Akay : Ben engel olmaya çalıştım fakat olmadı.

Erdem : Anne sanki sen işini kaybettikten sonra pek mantıklı kararlar veremez oldun yani sonuçta psikologsun ama Bi psikolağa mı gözüksen?

Elçin : Ya Bi seans ne kadar senin haberin var mı? Sokakta kalmayalım diye hiç tanımadığımız uzaktan akrabamızla aynı eve taşınmayı göze almışız! Sen hala olaya mental açıdan bak!

Emir : tamam hadi iyi düşünmüşsünüz diyelim tanımadığımız için ne kadar güvenli bilemiyorum ama 3 kişi parayı ödedik dedin 3.kişi kim?

Ayaz : Gerçi o bizim aramızda olamayacak çünkü o akıl hastanesinde ama kendisi çok iyi biri olduğu için para yardımında bulundu!

Elçin : NE yok artık! Saçmalıyorsun anne akıl hastanesinde yatan kadına akıl mı danışılır!

Erdem : Elçinin genlerinin nereden geldiğini bulduk en azından!

Elçin : SUUUUSSSS

Aktuğ : Çözüm buldum dediğin çözüm denize düşüp yılana sarılmak olmuş sanki babacım!

Alperen : Yıllardır koynumuzda yılan besliyoruz bence bu senin için hiç problem değil!

Emir : Ben gerçekten bir şey demiyorum bu olanları düşünüp kendime dert edinemeyeceğim

Mehir : Çocuklar sizden rica ediyorum başka çaremiz yok! Ayaz bey ve ailesiyle aynı evde kalmamız gerek en azından ben işlerimi yoluna sokana kadar!

Erdem : Hayatımız kaydı resmen.

Elçin ağlamaya başlar. Emir tepkisiz kalır olanlara bir mantık aramaya çalışır ama bulamaz...

Sabah olur Lilit annesini ziyarete gider... Ayla müzik açıp dans ediyordur.

Lilit : Annecim bugün keyfin yerinde anlaşılan.

Ayla : Benim keyfimi kim bozabilir ki kimde var o cesaret!

Lilit : Hiç kimsede yok...

Ayla : Sende dans etsene en mutlu günümüz bugün!

Lilit : Anne bir şey mi oldu!

Personel : Lilit hanım anneniz yarından sonra akıl hastanemizden taburcu oluyor!

Ayla : Yaaa duydun mu artık tescili bir akıllıyım!

Lilit : Anne bu süper bir haber!

Ayla : Kızım sence ben bu haber için mi dans ediyorum...

Lilit anlamsız ifadeyle annesine bakış atar.

Lilit : Neden dans ediyorsun?

Ayla : O pis kokuşmuş apartmandan kurtarıyorum seni 3 katlı tripleks bir eve yerleşiyoruz..

Lilit : Ne anne nerden çıktı yeni bir ev!

Ayla : Eşyalarını topla ben çıkar çıkmaz gidiyoruz evimize!

Lilit : 3 katlı ev senin ve benim için fazla değil mi?

Ayla : Biz artık geniş bir aileyiz tostiğimiz var zaten (Aylanın kedisi)

Mehirin ailesi ve Ayazın ailesi aynı anda eve varır hepsi birbiriyle bakışır...

Artık yep yeni bir sayfa açılmıştır 2 aile adına da pardon! 3 aile adınada...

Ve Bora uzaktan her zamanki gibi izliyordur arabanın başında olan kişiye...

Bora : Sence biz mükemmel bir işe imza atmadık mı? Mesela Ayaz beyciğim ne güzel çocuklarıyla barıştı, sokakta kalmaktan kurtuldu aynı şekilde Mehirde öyle aslında onlara iyi bir şey yaptık farkında değiller!

Yancı 1 : Seninle aynı derecede tehlikeli olan birini içlerine atmak iyilik mi oluyor?

Bora : Sadece dışarıdan bakıldığında öyle gözüksün istiyorum hem belki de bakarsın iyi anlaşırlar!

Yancı 1 : Mehir başka birine anlatabilir seni korkmuyor musun?

Bora : Neden korkayım Mehir beni korktuğu için anlatacak zaten sence ben bunları düşünmedim mi sanıyorsun ayrıca Mehir yalnız değil bu sefer!

Yancı 1 : Nasıl? Başka birinide mi tanıyorsun!

Bora : Zamanla görürsün!

Boranın 3 aile içinde harika planları vardır! Onlara bir gün bile rahat vermeyecektir hepsini ayrı yerlerden gözetlemek yerine hapishane gibi aynı yere toplamıştır...