@kartanecy_nidaa
|
* Akşam olur Altan ve Kardan ailesi aynı sofradadır. Elçin : Beraber aynı yerde yemek yemek? Madem ev o kadar geniş neden başka yerde yemiyoruz. Emir : E aynı evde yaşıyoruz ve yüz yüze bakacağız her gün! Mehir eve gelir! Elçin : Anne? Sen dışarıdamıydın? Erdem : Bu yemekleri kim hazırladı o zaman! Ayaz : Ben hazırladım. Emir : Waooww Elçin : Gerçekten waooww Erdem : Ben Bi güvenemedim keşke biz kendi yemeğimizi hazırlasaydık. Aktuğ : (gülerek) Korkma zehirlenmezsin küçük adam! Akay : Babamın fabrikası vardı hem yiyecek hem plastik üretiyordu! Erdem : O yüzden mi battınız! Mehir : Oğlum! Ayaz : Yok önemli değil çocuk haklı! Gerçekten iyi bir fabrikacı olsaydık batmazdım Aktuğ : Peki size noldu küçük adam? Erdem : Biri bizimle uğraşıyor! Mehir : Aslında tam olarak öylede değil (Mehir boğazını temizler) biri psikolog büromu yaktı. Aktuğ : Aaa Alperen senin sevgilin yapmış olmasın! Alperen : Saçma sapan konuşma! Akay : Bir hastanız size kızmış anlaşılan! Mehir : Yok - (Mehir bir düşünür neden hatalarından biri olmasın ki ama çok hastası vardır yüzü geçiyordur...) Ayaz : Her neyse yemeğe başlayalım mı! Mehir Ayaza yardım eder herkes kendi tabağına yemeğini alır! Ayaz : Elçin Emir siz üniversiteye gidiyorsunuz değil mi? Elçin, Emir : Evet Ayaz : Erdem sen gidiyor musun? Erdem : Hayır. Aktuğ : A bizim zeka küpüne bak okulda kırıyormuş Elçin : Laflarına dikkat et! Ayaz : Yanlış bir soru oldu sanırım. Mehir : Erdemi normal okula kabul etmiyorlar babası varken koleje gidiyordu ama sonra sadece kurslara gönderdik. Alperen : Neden? Mehir yere bakar. Erdem : Bu benim alındığım veya utandığım bir konu değil. Ben bir kaza geçirdim o yüzden beynimde hasar kalma ihtimalinden dolayı normal okula gidemiyorum! Alperen : Geçmiş olsun. Gerçi seninle bir kaç saat konuşan ne kadar akıllı ve zeki bir çocuk olduğunu anlar. Erdem : Teşekkür ederim. Aktuğ : Zeka fışkırıyor gerçekten ya! Erdem : Genelde beyinsiz insanlar beni küçümser. Akay : Aktuğu anlamak için çokta zeki olmaya gerek yok zaten. Mehir : Siz okula gidiyor musunuz? Aktuğ, Alperen : Evet. Akay : Hayır. Erdem : Neden seninde mi beyninde sorun var? Aktuğ gülmeye başlar. Emirle Elçin de güler. Akay : Ben isteyerek bıraktım. Erdem : Üniversitede öyle mi oluyor ne güzel! Emir abi sende bırak o zaman okula gitmek istemiyorsun zaten. Emir : Dondurmuş oluyorsun ve dondurursam bitmesi daha uzun sürer. Erdem : A çok saçma bence beyni olmadığı için gitmiyor bize yalan söyledi! Elçin güler... Mehir : Umarım istediğiniz yerleri kazanırsınız! Emir : Bölümünüz ne? Alperen : Bilgisayar mühendisliği. Emir : Güzel bölüm bende programlayıcıdayım. Alperen : Kısmen aynı bölümdeyiz. Aktuğ : İyi anlaşırsınız. Erdem : Sen hangi bölümdesin? Aktuğ : Kriminal suçlar olur, sivil toplum kuruluşları olur... Erdem : Korktuğun bölümü sormadım. Aktuğ : Seni ilgilendirmez olduğum bölüm yaşın küçük. Erdem : Anladım işsizsin Alperen : ( güler) Boş işler müdürlüğünde kendisi. Erdem: O da olur. Aktuğ : Elçin sen hangi bölümdesin? Elçin : İngilizce işletme okuyorum hobi olarakta İspanyolca ile ilgileniyorum. Aktuğ : Daha çok Rus havan var Elçin : ( İspanyolca) Eres un verdadero pedazo de mierda, bastardo! (Çevirisi) Sen gerçek bir pisliksin, p.ç! Erdem gülmeye başlar, Emir de güler Akay eliyle ağzını kapatarak hafiften güler. Hiç bir şey anlamayan Aktuğ salak salak bakınır.. Emir : Alperen tam olarak konu olarak neredesin bilgisayar mühendisliğinde? Alperen : Daha çok yazılım üstüne çalışıyorum hatta bir projemiz var "computer brain"... Erdem : Aaa ben duydum o projeyi! Yanlış hatırlamıyorsam daha dün incelemiştim bize de bilgisayar mühendisliği hakkında bilgiler veriyorsunuz önce terimleri anlatıp kendi kafamızdaki şeyi oluşturmamızı istiyorsunuz bilgisayarın beyni!! Alperen : Evet yakın bir zamanda tanıtımı olacak ama şuan çoğu kişi bilmiyor ama anladığım kadarıyla senin baya bir ilgin var. Erdem : Tabii ki! Mükemmel bir proje! Orada kendi dünyamı oluşturmaya başladım bile ama bence bir kaç yerde eksikleriniz var sonuçta kodları kullanarak hareketlerini fln sağlıyoruz istediğimiz şeyi gerçekleştirebiliyoruz ama eğer gerçekten bu konuda gelişmek istiyorsanız iyi bir programcıya ihtiyacınız var! Alperen : Bu arada Emir Erdem doğru söylüyor istersen projemize katılabilirsin zaten benim kendi projem. Emir : Olabilir aslında. Elçin : (Bir anda lafa girip) Olmaz! Ben bir poster gördüm İspanya projesi var ona katılalım diyecektim! Alperen : Aa çok iyi bir proje okul daha öncelerde yapmıştı giden herkes çok memnun kalıyor bence kaçırmayın bu fırsatı hemen sınavlara kaydınızı yaptırın! Emir : Evet zaten çok istiyorduk böyle bir şey İspanyolcadada kendimizi geliştirmiş oluruz! Elçin : Evett! Erdem : Ya biriniz sınavı kazandı diğeriniz kazanamadı o zaman ne olacak? Elçin : Öyle bir şey olmayacak! Kazanırız, yaparız değil mi Emir? Emir : Umarım... Aktuğ masadan kalkar... Aktuğ : Ben gidiyorum dışarıda Bi işim var. Ayaz : İlk geceden Aktuğ? Aktuğ : Söz verdim bir kere. Akay : Sözünüde çok tutarsın ya! Aktuğ : Bugün bu eve yerleşmeyiz vazgeçersiniz diye düşündüm o yüzden planımı bozmamıştım, size iyi geceler. Aktuğ arabasına biner ve Talya dan mesaj gelir... "yeni evinizde ilk gecen ama yinede bu akşam yanına gelebilirsin... Her şey hazır!" Aktuğ "Tamam gelirim sevgilim..." yazar. Mehire mesaj gelir... Hastaneden arkadaşı mesaj atmıştır " Aynada sadece senin parmak izin çıktı Mehir başka parmak izi yok" Mehir " tamam teşekkür ederim" Mehirin yine bütün morali alt üst olur... Bir insan hiç mi hata yapmaz, hiç mi bir detayı atlamaz! Mehir kırk tane hata Üstüne hata yaparken bu karşısındaki bu kadar güçlü olan Bora adlı kişi kimdi? Akay : Bende kalkıyorum baba size afiyet olsun. Ayaz : Tamam oğlum. Akay motoruna binip evden uzaklaşır... Emir : Ben doydum odamdayım. Elçin : Bende doydum. Erdem : Ellerine sağlık Ayaz abi çok başarılıymışsın yemek konusunda. Ayaz : Afiyet olsun çocuklar. Alperen : Yardıma gerek var mı baba? Mehir : Biz hallederiz sende çıkabilirsin yukarı... Ayaz : Çık oğlum sen iyi geceler. Mehir : Bir kahve içermiyiz. Ayaz : Çok iyi olur!
Aktuğ şık bir restorantın önünde durur arabayı valeye teslim eder ve içeri girer... Bir masaya doğru ilerler... Ve ikinci sevgilisi Şimalle buluşmaya gelmiştir! Dışarıdan biri Aktuğu izliyordur ve fotoğraflarını çeker! Şimal : Aktuğ sonunda gelebildin... Aktuğ : Biliyorsun şu yeni ev konusu vardı ya ondan. Şimal : Olsun geldin ya.. Aktuğ : Sen çağıracaksın ve gelmeyeceğim? Şimal : Bi imalı bakıyorsun sanki aklında bir şey mi var? Bir şey mi söyleyeceksin? Aktuğ : Hayırr. Şimal : Çok öyle hissettim sanki bir planın var gibi gibi? Aktuğ : Ne gibi bir plan? Şimal : Hissederim ben kıvırma! Yan masadakiler kalkıp Şimale 2 tane büyük kutu bırakırlar masaya... Aktuğ : Aç bakalım içinde ne varmış! Şimal : Ya anlamıştım ama çünkü bugün bizim tanışma yıl dönümümüzzz! Şimal kutuları heyecanla açar... Birinden çok güzel bir stiletto çıkar... Diğerinden ise çanta ve 2 tane gümüş çelik kolye çıkar... Şimal : Aktuğ bunlar harika! Aktuğ : Beğeneceğini biliyordum. Şimal : Sen gerçekten biliyorsun bu işi! Aktuğ : Bunları üstünde taşıyabilecek biri varsa oda sensin! Şimal : Teşekkür ederim Hayatım! İşim bu! Aktuğ : Ben biraz erken kaçmak zorundayım bu arada. Şimal : Nedenn bu gece bizim gecemiz ve bunun tadını sonuna kadar çıkarmalıyızz! Aktuğ : Bundan sonra her akşam seninleyim istediğin zaman ama bu akşam olmaz! Şimal : Peki tamam. Öyle olsun bakalım...
Işın dükkanı kapatıyordur ve kapatıp eve doğru yürümeye başlar... Akay motorla yaklaşır... Işın kafasını çevirir. Akay kaskını açar... Akay : Işın hadi bin motora! Işın : Yürüyorum görmüyor musun? Akay : Işın bin! Bi konuşalım konuşmak bu kadar zor olmamalı! Işın : Konuştuk bu sabah ve ben bir gelişme göremiyorum! bugün senin yeni evinde ilk gecen değil mi? Akay : (motoru durdurup) Işın sorun aile değil! Kırıldığın şeyi biliyorum bu yüzden yanında olmak istiyorum! Işın : ( durup) Bilmiyorsun! O gece sana ne kadar ihtiyacım olduğunu bilmiyorsun! Akay : Işın o akşam gelemezdim! Işın : Bundan sonra hiç bir akşam yanımda olma o zaman istemiyorum! Akay : Ne olduğunu bile anlatmıyorsun! Işın : Anlatsam ne fark eder ben sadece seni yanımda istedim ne olduğunun ne önemi var! Benim sana ihtiyacım vardı... Akay Işını tutup öper. Işın direnmeyi bırakır... Akay : Özür dilerim yanında olamadığım için... Işın motora biner ve giderler...
Mehirle Ayaz balkonda beraber kahve içiyorlardır... Ayaz : Bu evi almamız çok iyi oldu. Mehir : Kesinlikle! Kendimi biraz daha olsun rahatlamış hissediyorum... Ayaz : Büronun yandığını bilmiyordum geçmiş olsun! Mehir : Sağol gerçi patronum vardı başımda ve kovuldum işte... Ayaz : Tekrar yeni bir büro açmayı düşünüyor musun? Mehir : Sanmıyorum, böyle bir şeyin ardından açmak ta istemiyorum. Ayaz : Bunu düşünmek için erken tabi ilerleyen zamanları kastediyorum. Mehir : Yok açmam büyük ihtimalle başka bir işe girmeyi düşünüyorum. Sen iş buldun mu? Ayaz : Aklımda bir yer var! Yarın Bi bakacağım. Mehir : Bu eve Hizmetçi de tutmamız gerek ev çok büyük! Ayaz : Evet ama şuan bu durumda tutamayız. Mehir : Bir süre idare ederiz Bi iş bulalım da, yarın akşam yemekleri ben yaparım genel bir alışverişte yaparım bu akşam için sağol, yardım edemedim.. Sana yük oldu her şey. Ayaz : İnan ki önemli değil hem yemek yapmak bana terapi gibi geliyor. Sen daha iyi bilirsin psikologsun. Mehir : Evet hobilerle ilgilenmek insanı çok zinde tutuyor, yorulmak bile o kadar sağlıklı bir şey ki beynini çalıştırıyorsun, hareket ediyorsun bunlar çok faydalı. Ayaz : Hiç çok sorunlu bir hastayla karşılaştın mı? Mehir : Akayın dediği gibi büro mu yakan hastalarımdan biriyse bunun cevabı evet olur. Ayaz : Çok değişik gerçekten! Mehir : Senin fabrikanada çok üzüldüm o kadar emek boşa gitmiş resmen. Ayaz : Sorma. Çok emek verdim oraya ve plastiklerde hata çıkması sonra patlaması bilmiyorum çok garipti baya Bi zarar ettim zaten ondan sonra toplayamadım birde eşimden boşanmıştım bir iki ay önce. Mehir : Hep böyle oluyor... Kötü şeyler üst üste geliyor... Ayaz : Evet, ama Bi çıkış yolu bulduk baksana şuan bir evim var evimiz var.. Mehir : Olanlara inanmak çok zor hayat bizim sabrımızı mı deniyor anlamadım. Neyse ben bir çocuklara bakayım yatmışlar mı. Malum eve yataklarına alışamamış olabilirler... Ayaz : Tamamdır iyi geceler. Mehir : Sanada. Mehir Elçinin odasına çıkar, kapıyı çalar... Mehir : Kızım nasılsın iyi misin? Elçin : İyiyim anne. Ama hala bilmiyorum bu evde kalmamız doğru mu... Mehir : Elçin konuştuk bunları başka çaremiz yok lütfen biraz dayanın benim için... Elçin : O akıl hastanesindeki kadın gelmeyecek değil mi sadece ayaz abi ve ailesi olarak kalacağız. Mehir : Dedim ya Elçin o akıl hastanesinde kalıyor diye o konuda endişelenmene gerek yok... Elçin : İstemiyorum çünkü o kadını. Kadını tanımıyorum ama ondan bahsederken bile içimi kasvet kaplıyor! Mehir : Sen düşünme bunları hadi yat uyu artık.. Elçin : Tamam iyi geceler anne! Mehir : İyi geceler... Mehir Emirin odasına girer ama Emir çoktan uyuyup kalmıştır... Erdemin odasına çıkar.. Mehir : Erdem napıyorsun bilgisayarın başında saat kaç oldu! Erdem : Tamam annecim yatacağım çok az bir işim kaldı! Mehir : Tamam yat hadi! İyi geceler... Erdem : Sanada iyi geceler annecim... Ama Erdem tabi ki uyumaz ve bilgisayarında oyun oynamaya devam eder... |
0% |