@kelebegin_ruyasi
|
DEFNE DEN Sabah kimsenin yüzünü görmek istemediğim için erkenden annemlere kahvaltıyı hazırlamış , evden çıkmıştım. Bugün stajım vardı. Ama modum yerinde değildi. Hale ile sözlü bir kavga yaşamasak da beni çok üzmüş çok kırmıştı. Bunları düşünürken vücudumda acı hissettim ve gözlerimi karanlığa kapattım. ________________________________________________________ Gözlerimi açtığımda hastahanedeydim. Annem ve babam başımdaydı. Annemin ağladığı gözlerinden belliydi. "Anne ne oldu bana ?"diye sordum gerçekten ne olduğunu ben de anlamamıştım. Yeni uyandığımı farkeden annem; "Defnem iyi misin yavrum heh doktor çağıralım. Git Mustafa doktoru çağır. Annem söyle bana bir yerin ağrıyor mu ?"diye sordu. "Yok annecim de ne oldu bana ?"diye sordum. "Kaza geçirmişsin yavrum. Ben sana hep demem mi dikkatli ol yollarda diye." Biz konuşurken babam doktorla içeri girdi. "Defnecim, bir trafik kazası geçmişsin. Kolunda kırık var ve ayağında ezikler mevcut . Ayrıca kafanı çarpmışsın. İç kanama riskinden dolayı bugün müşahede altına alınacaksın. Bir sorun çıkmazsa yarın çıkabilirsin. Ama kolun seni biraz zorlayabilir. Çünkü birkaç kırık var ve kaynaşması biraz zor . Bundan dolayı zorunlu stajını senin için biraz ertelemek için rapor yazacağım."dedi ve odadan çıktı. "Anne telefonum nerede benim ? Hale beni merak etmiştir." "Kızım telefonunun şu an şarjı yok takalım sonra bakarsın olur mu hayatım. Hem ağrın var mı söyle bana bir tanem? "dedi annem şefkatle. "Biraz var annecim sıkıntı yapma sen ."dedim. Ardından biraz babam ve abimle de konuşup yorgunlukla gözlerimi kapattım. Uyandığımda saat 9 olmuştu. Annem ve babam koltukta oturarak uyumuştu. Abim ise eve geçmişti dün gece . Ardından elime şarjdaki telefonumu aldım. Ve telefonumu açtım. Ama beklediğim kadar merak edilmemiştim. Hale bir kez aramış bir daha aramamış veya mesaj yazmamıştı. Yine de onu aradım ama telefonu çalmadan kapanmıştı. Tekrar aramadan sosyal medya ya girdim. Hale genelde hep bana bir şeyler atardı. Baktım mesaj kutuma ama mesaj da yoktu. Ama story atmıştı. Açtım ama dünyam başıma yıkıldı. Hale Özge ile buluşmuştu üstüne üstlük fotoğraf paylaşmıştı. Ben onu sevmediğim halde onunla arkadaşlık kurmuştu. Düşündükçe gözümden yaşlar dökülmeye başladı. Bir anda bana biri sarıldı. Dolu gözlerle baktığımda babam olduğunu anladım. Hiç durmadan içli içli ağladım. Babam da beni dinledi. Beni teselli etmek yerine beni benimle baş başa bıraktı. Annem bu halimi görmüş üzülmüştü. Babam Hale ile Özge yi gördüğümü anlatmıştı ona. Annem de çok üzülmüştü. Gün boyunca çoğunlukla ağlamıştım sonra doktor taburcu etmiş eve doğru yol almıştık. Arabadan inerken Hale ile Özge yi sarılırken gördüm. Gözümden damla damla yaşlar düşmeye başladı. Beni ilk farkeden Özge oldu ve bana acımasız gözlerle baktı. Yıllar önceki bakışı gibiydi. Özgenin Ardından Hale de beni farketti. Bana doğru bir adım attı. Ama abime gitmemizi işaret edip eve çıktık. "Abi odama kadar yardımcı olur musun bana?" "Olurum abim ama şimdi biraz yemek ye sonra geç odana olmaz mı?" "Abi yanlız kalmak istiyorum lütfen. " Abim beni odaya bıraktı. Saatlerce ağladım sonra yorgunlukla gözlerimi kapattım. Ama ağrı ile açtım. Saat 4 tü. Ama ağrım çok fazlaydı. Ağrıdan durmayıp biraz bahçeye inmek istedim ama böyle inmem biraz zordu. Koltuk değneği ile yavaşça asansöre adımladım ve aşağı inip sandalyeye oturdum. Saatlerce bahçedeki çiçekleri izledim. Sonra arkamdan bir hışırt geldi. Korkarak arkama baktım. "Defne benim korkma ."dedi Levent abi. "Nasılsın ? Kaza yaptığını duydum iyi misin?"diye sordu Ardından. "İyiyim sen nasılsın ?" "Ben de iyiyim. Bir şey sorabilir miyim?" "Tabi abi sor." "Hale ile aranızda bir sıkıntı mı var?" Dedi. Hale bir an olsun aklimdan çıkmıştı ama bu sayede aklıma gelmişti. "Bir şey yok iyi geceler levent abi ."deyip yavaşça sandalyemden kalkıp adımlamaya başladım. Bir anda havalanmam ile korktum. "Özür dilerim ben korkmanı istemezdim. Ama ayağın falan kötü durumda sanırım yardım etmem gerektiğini düşündüm ."dedi Levent abi. Tam şu an sırası idi. Her şeyi konuşmamın içimdeki o tarifi olmayan duygunun açıklanması için son zamandı. Levent abi beni katımıza çıkarttı. "Levent abi beni merdivene oturtur musun ben gerisini halledebilirim." "Olur "dedi ve oturttu beni. "Seninle bir şeyler konuşmak istiyorum. Belki şu an ne yeri ne zamanı ama ben artık bunu söylemek istiyorum. " "Ne demeye çalışıyorsun Defne bir sorun mu var ?"dedi endişeli bir halde. "Levent abi b- ben seni çok seviyorum yıllardır. Her gün seninle yatıp seninle kalkıyorum. Belki kabul etmek istemezsin bilemem ama ben artık içimde tutmak istemiyorum. Tam 10 yıl oldu o yüzüne bakarak bunu söylemeyi içimden geçireli. Ben seni 10 yıldır unutamıyorum. Cevap vermek zorunda değilsin ama ben saklamak istemiyorum. "dedim ve ayağa kalktım kapıyı açacağım sırada Levent abi beni kendine çekti. Ardından dudaklarını dudaklarım ile birleştirdi. Beni öptü ve ben de onun öpücüğüne karşılık olarak kendimi teslim ettim. Anlını anlıma yasladı ve nefes nefese bir şekilde; "Defne galiba ben de sana karşı bir şeyler hissediyorum. Senin bana karşı olan duygularını bilmiyordum. Ama geldiğimden beri , seni gördüğümden beri sensiz yapamıyorum bir eksiklik hissediyorum. Biliyorum çapkın bir adamım ama seni gördüğümden beri başka bir kıza bakmak içimden bile gelmiyor. "dedi ve ben onu şaşkın bir biçimde dinledim. Ardından biraz önce dudak dudağa olduğumuz görüntüsü aklıma gelince yüzüm kızardı ve elimi dudaklarıma koyup kendimi geriye cektim. Basta şaşkın bakışlarla bakıp gülmeye başladı. Kesin çok komik bir ifadem vardı. "Defnem benim utandın mı sen ?"dedi gülmeye devam ederek. Ona kızgın bakışlarımı yolladım ama o gelip bana sıkıca sarıldı. Sonra birden ayrılıp "hadi bakalım saat geç oldu sessizce gir eve yarın falan konuşuruz olur mu yavrum ?"dedi ama ben sadece tek bir kelime ye takilmıştım "Yavrum". Yüzümü yine ateş kaplamıştı. Ardından gülüp iyi geceler deyip gitti ben de sessizce kapıyı açıp içeri girdim ve yaşadıklarımı düşünerek uykuya daldım. |
0% |