𝘽𝙞𝙡𝙞𝙣𝙢𝙚𝙮𝙚𝙣 𝙣𝙪𝙢𝙖𝙧𝙖: Görüldü falan ayıp oluyor ama Elvinciğim.

𝘽𝙞𝙡𝙞𝙣𝙢𝙚𝙮𝙚𝙣 𝙣𝙪𝙢𝙖𝙧𝙖:Sana o kadar gerçekleri anlatacağım.

𝙎𝙞𝙯:Ne yazmamı istiyorsun?

𝙎𝙞𝙯:Gelicem işte ne uzatıyorsun karsim

𝘽𝙞𝙡𝙞𝙣𝙢𝙚𝙮𝙚𝙣 𝙣𝙪𝙢𝙖𝙧𝙖:Elvinciğim sakin tamam bir şey demedik.

𝘽𝙞𝙡𝙞𝙣𝙢𝙚𝙮𝙚𝙣 𝙣𝙪𝙢𝙖𝙧𝙖:Görüşürüz

𝓖𝓸𝓻𝓾𝓵𝓭𝓾

Telefonumu şarja takıp uyudum.

Alarmın sesine uyanmıştım. Saat 8.30du.

Hazırlanıp çıktım. Yolda karşıma çıkan köpek sürüsü ile sona kalmıştım ki. Şahin yanıma geldi. Köpeklere yemek vermeye başlayınca bir şey demeden gittim. Tek bir bakıştı son yaptığımız şey.

Sınıfa girip çantamı bıraktığımda. Selin yanıma geldi. "Günaydın Elvin kantine gidiyorum gelmek ister misin? " "Peki sen çık ben yetişirim" Demem ile tebessüm edip kantine doğru ilerlemeye başladı.

(Selinden)

Kantine doğru yürümeye başladım. Arkadan gelen bağırışlara bakmak için arkamı döndüğümde birinin çarpması ile düşecek iken bir beden tarafından tutulduğumda. Kafamı hafifçe kaldırıp kim olduğuna baktım evet Atalaydı. "İyi misin? Gel otur şurda" Diyip beni oturttu. O sırada bana doğru gelen Elvin'e odaklanmış bir şekilde bakıyorduk. Elvinin soru sormasını beklerken Elvin sadece oturdu. Atalay ile 'neyi var bunun' der gibi birbirimize baktığımızda Elvin anlamış olacak ki cevap verdi. "Birşeyim yok " Atalay ile bu dediğine inanmasakta bir şey diyemedik. Elvin koridordan bize doğru gelen Şahin'i görünce bana dönüp kafası ile hadi anlamında işaret yaptı. Atalaya teşekkür edip Elvin ile kantine gittik. Elvine ne olduğunu sorduğumda telefonunu çıkartıp bana mesajları okuttu. Ders zili çaldığı için daha fazla konuşmayıp derse girdik.

(Elvinden / okul çıkışı)

𝘽𝙞𝙡𝙞𝙣𝙢𝙚𝙮𝙚𝙣 𝙣𝙪𝙢𝙖𝙧𝙖:nerdesin?

𝙎𝙞𝙯:Geliyorum az bir bölüm kaldı, sen neredesin?

𝘽𝙞𝙡𝙞𝙣𝙢𝙚𝙮𝙚𝙣 𝙣𝙪𝙢𝙖𝙧𝙖: 𝓯𝓸𝓽𝓸𝓰𝓻𝓪𝓯

Oturduğu yerin fotoğrafını atınca ona kısa bir bakış atıp yanına gittim.

"Öncelikle merhaba Elvin, ben Boran beni tanımadığın için çok uzatmayacağım senin ile oturup konuşmam senin açından güvenli değil. Bu yüzden sadece bunu oku" Diyip bana bir kağıt uzatınca ayağa kalkıp.

"Pekala o zamana iznin ile gitmem lazım" Dediğimde başını sallayınca oradan uzaklaştım.

Eve geldiğimde çantamı fırlatıp hızla odama gittim. Kağıdı okuduğumda buz kesilmiştim. Kanıtları ile bana Kerem'in aslında aradığım Şahin olduğunu söylüyordu!