@kireina
|
O günden sonra hızlı düğün için hazırlıklara başladılar ama Kerem her seferinde Arya ya tekrar tekrar aşık olmaya devam ediyordu. Asla büyük gösterişli bir düğün istemiyordu, abartı bir gelinlikte. O kadar gönlü genişti ki. Düğün için birçok gösteriş yerine yetiştirme yurtları ve kuran kurslarındaki çocuklara yardım etmişti. Gelinliği özel dikimdi çünkü bu konuda Kerem ısrar etmişti. Eşsiz bir eşe sahipti ve kimsenin giymediği, kimsenin giymeyeceği sadece Aryaya özel bir gelinlik tasarlatmış ve özel olarak gelinliği diken kişi ile anlaşmışlardı bu tasarım sadece Arya içindi eğer başkası kendisinden bu gelinliğe benzer bir gelinlik bile istese yapmayacaktı. Tasarımcı ile de anlaşmışlardı. Villalarının geniş bahçesinde aileleri ve sevdikleri ile güzel bir düğün organize etmişlerdi. Magazinden uzak sade bir düğün tıpkı Arya gibi. Duru, saf bir güzellik. Gelinliğinin içerinde son kez kendisine bakarken en yakın arkadaşı olan Lavin ona hayranlık içerisinde bakıyordu. "Gerçekten şu güzelliğin karşısında dilim tutuldu. Ah Arya. Umarım hep böyle mutlu olursunuz." Lavin gözyaşlarını geri göndermeye çalışırken makyajının bozulmaması için çaba verirken ona minnetle baktı Arya ve arkasını dönüp hayatının her anında kendisine destek olan arkadaşının elini tuttu. "HER ZAMAN YANIMDA OLDUĞUN İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM GÜZEL DOSTUM!" makyajının bozulmaması için ikisi de çabalarken Lavin kendisini boşverip Aryanın yüzüne eli ile rüzgar yapmaya başladı. "Ya Arya sen gelinsin bak makyajın bozulacak ağlama sakın daha Kerem seni gördüğünde güzelliğin karşısında mutluluktan ağlayıp bayıldiğını görmemiz lazım." Arya bir yandan ağlamamak için başını yukarı kaldırırken bir yandan da gülüyordu bu sırada çalınan kapı ile ikisi de o yöne baktılar. "Gelebilir miyim?" Aryanın babası Gökmen Beyin sesi idi bu. İsmini mavi gözlerinden almıştı. Arya büyük bir heyecanla "Gel babacığım." Açılan kapıdan elli yaşlarının başında olmasına rağmen gayet yakışıklı ve yer yer akların bulunduğu şekilli ve uzun boyu ile vakir duruşu ile Gökmen Bey girdi. Normalde sert durmasına rağmen kızını gelinlikler içinde gördüğü an mavi gözlerinin etrafı kızarmış ve kendisini zorlamasına rağmen gözyaşlarını tutamamıştı. Arya sanki ağlamak için bu anı bekliyormuş gibi makyajını umursamadan ağlamaya başladı ve babasına sarıldı. Özenle yapılmış saçlarını bozmamaya özen gösterdi babası, kızının yanaklarını öperken. "Tıpkı annenin düğünümüzdeki hali gibisin, onun gibi zarif, onun gibi saf ve çok güzel. Eminim burada olsa senin gibi mükemmel bir evlat yetiştirdiğimiz için gurur duyardı." "Babacığım." Dedi Arya titrek bir sesle. Gökmen bey Lavine döndü ve kızının ellerini tutarken. "Lavin bize biraz izin verir misin canım?" "Tabii ki Gökmen amca kapıdayım." Lavin odadan çıktığında Gökmen bey kızını boy aynasına doğru döndürdü. Bir baba şefkati ile gülümsedi. "Aynaya baktığında belki büyümüş genç, kendi kararlarını verebilen, güçlü, az sonra sevdiği adamla ömrünü birleştirecek bir kadın görüyorsun değil mi güzel kızım" Arya başını salladı evet dercesine. Gökmen bey yanağına doğru yol alan bir gözyaşını daha takımının ön cebinde bulunan mendil ile sildi ve tekrar baktı. "BEN İSE, HALA DÜŞTÜĞÜNDE BABACIĞIM DİYEREK YARDIM İSTEYEN, KÜÇÜK BİR KARINCA GÖRÜNCE BİLE ANNESİNİ ARAYALIM DİYEN, GECELERİ KORKTUĞUNDA ANNESİNİN ONA KORUYUCU DUALAR ÖĞRETTİĞİ KÜÇÜK KIZIMI GÖRÜYORUM." Derin bir nefes aldı Gökmen bey yanaklarındaki yaşlar bir yuva haline gelse de durmadı, bugün sadece bir baba olarak değil ölen karısının yerine de konuşuyordu. Arya'yı kendine çevirdi ve ellerinin arasındaki minik Zarif elini bir kez daha sıktı, güven verircesine. "Bak kızım, Kerem iyi çocuktur onu ve ailesini çok uzun zamandır tanırım ama evlilik farklıdır. Kerem ile aynı eve, aynı sofraya oturmadığın sürece onu gerçekten tanıyamazsın. Olmaz ama olur ya yeni evin, evliliğin, hayatın istediği gibi gitmezse asla geri dönmek için çekinme olur mu? Baban her daim senin arkanda dimdik durmaya devam edecek. Bir baba olarak seni çok güzel yetiştirmeye çalıştım, annenin gidişi ile elimden gelenin fazlasını yapsam da her zaman yarım kaldın eğer ben sana istediğin gibi bir babalık yapamadıysam affet beni kızım." "Babacığım o nasıl bir söz? Sen benim bu dünyada her zaman en sevdiğim birinci adam olarak kalacaksın. Ne kadar zaman geçerse geçsin yerin, sevgin asla değişmeyecek. O kadar şanslıyım ki senin kızın olduğum için. Sen bana, anneme davranışların ile hep örnek oldun. Ben büyüdüğüm de hep senin gibi seven bir adamla evlenmek istedim. Annem vefat ettiginde sen bana hem anne hem de baba oldun asıl ben sana, anneme layık bir evlat olamadıysam sen affet, hakkını helal et. Ben senin her zaman çocukken yaşadığın zorlukları dinleyerek büyüdüm. Zor zamanlar, güçlü insanlar yaratır, güçlü insanlar ise kolay zamanlar yaratır derdin. Sırf bizi rahat bir şekilde büyütmek için yaşadığın zorlukları her sana baktığımda o hüzünlü mavilerinde görürdüm. Ben rahatın içerisinde büyürken bile her zaman en azla en mutlu olmayı senden öğrendim babacığım. Yaşıtlarım kendilerini yaradanı unuturken sen benim elimden tutup camileri gezdirir Allah'ı anlatırdın bana. Baba Allah binlerce kez razı olsun senden. Beni bu yaşa kendin gibi tertemiz bir şekilde getirdiğin için. Ben doğru kişiyi bulduğuma eminim ama olmaz ama olur ya eğer zorlanırsam yine düştüğümde olduğu gibi sana sığınırım." Söylemek istediği çok kelimeler vardı içinde ama ağlamaktan devam ettiremiyordu. Gökmen bey ağlarken son kez kızının alnına bir öpücük kondurdu. Belki evleri birbirine yakın olacaktı, belki hep görecekti kızını ama düğün öyle değildi. Evlilik kızının büyüdüğu eve artık misafir gibi gelip gideceği bir ev olacaktı. Zamanla yabancı hissedecek tüm anıları şefkatle hatırlayacağı anılar olacaktı. İlk başta evine alışmakta zorlanacaktı, babasının evini özleyecekti ama Kerem ile hepsini aşıp her gün sevgi ve Aşkla evine bağlanıp yuva yapacakları yeni hayatlarını.
Gökmen bey geri çekildi. "Bu kadar ağlamak yeter. Hadi bakalım güzel bir düğünümüz var." Odadan çıktığında Lavin girdi ve ağlamaktan burnu ve gözleri kızarmış Aryayı görmesi ile makyözü getirmesi bir olmuştu. Aryanın makyajı düzelince artık zaman gelmişti. Arya doğup büyüdüğü odasına son kez baktı bugünden sonra artık misafirdi bu evde. Ne kadar üzülse de sevdiği adama kavuşma mutluluğu ile gülümsedi ve babasının koluna girerek odadan çıktılar. Ordunun denize bakan villalarının bahçesinde Aryayı beklerken heyecandan gerilmişti Kerem. Bedeni kasılmış, nefesleri kesik kesik alıyordu. Nikah memurunun yanında şahidi olan ikizi Vefa ise omzunu sıkarak kardeşini biraz rahatlatmaya çalışmıştı. Arya, Babasının koluna girmiş bir şekilde sanki zarafet ile dans eder gibi Kereme doğru ilerlerken konuşamadı Kerem. Kendisine doğru gelen bu güzelliği Allah Melek olarak gökten indirmişti başka açıklaması yoktu. Bebe kumralı olan saçları özenle yapılmış, gelinliği içinde sanki birazdan kanatlanıp göğe yükselecekmiş gibi idi. Derin derin nefesler alırken hayatında bir ilk gerçekleşti. Yanaklarında hissettiği ıslaklık ile irkildi. Ağlıyordu, mutluluktan ve hayranlıktan ağlıyordu. Gözyaşlarını sildikçe yenisi ekleniyordu. Arya gülümsedi gerçekten Lavin haklı çıkmıştı. Erkekler gerçekten mutluluktan ağlayabiliyordu. Nikah memurunun bulunduğu alana geldiğinde Lavin de Vefanın yanına geçerek şahit olarak yerini almıştı. Gökmen bey Kızının kolundan çıkarak Kereme teslim ederken buruk bir hüzünle "Kerem, olur da bir gün kızımı sevmeyi bırakırsan lütfen onu incitmeden bana geri getir olur mu?" Kerem bu cümle ile sanki vurulmuş gibi kasıldı. Aryanın ellerini tuttuğunda kararlılık ile baktı Gökmen beye. "Kendimi bile sevmeyi bırakırım ama Aryayı asla. Gökmen amca, artık Gökmen baba. Merak etme kızın önce Allaha sonra bana emanet. Onu asla incitmeyeceğim. Asla kalbini kırmayacağım." Davetlilerin alkışları arasında nikahın kıyılmasından önce Gökmen Bey bir imam çağırarak dua ettirmişti. Kızı doğduğunda dualar ile açtırmıştı bu dünyaya gözlerini doğduğu evden yeni evine de dualar eşliğinde gitmesini istemişti. Sonunda nikahın kıyılması ile Arya eline aldığı aile cüzdanı ile Kereme baktı aşkla. An itibariyle artık kocasına bakıyordu. Kerem, Aryanın alnını öperek mühürledi kendisine. Gözlerini kapatarak bu anın büyüsünün tadını çıkardı Arya. |
0% |