@kireina
|
GÖRSEL: ARYA Arya gözlerini açarken Kerem aşkla bakıyordu kadınına bu kadar güzel olmayı nasıl başarıyordu, bu kadar masum. Gülümsedi Arya o an cenneti görüyordu Kerem gülüşünde. Alnına kondurduğu öpücükle kıkırdadı Arya. -Uyandın mı güzelim. -Evet sevgilim ama geç olmuş neden beni uyandırmadın? Kerem saçlarını okşadı Arya’nın. -Çok yorgundun bebeğim, biraz dinlenmeni istedim ama artık yemek yiyelim sana çok güzel bir sürprizim var bugün doğum günün için sana çok özel bir hediye hazırladım. Arya heyecanla yataktan kalktığında Kereme sarılmıştı. Merak ediyordu sevgilisinden daha yakışıklı, daha mükemmel bir hediyeye ihtiyacı yoktu. Arya hazırlanırken üzerine geceye yakışır şekilde kırmızı askılı saten şık bir elbise giymişti. Giydiği topuklular ile de saçlarını dalgalandırıp omuzlarında salık bırakırken, makyajını ve takılarını takıp kendisini içerde bekleyen sevgilisinin karşısına çıkmıştı. Kerem siyah takım elbisesi ile pencerenin önünde kendini sakinleştirmeye çalışıyordu. Planında asla bir aksilik olmamalıydı bu sırada kendisine seslenen Arya ile camdaki yansımasına baktığında hızla başını çevirdi. Eriyip bitiyordu resmen, bu güzelliğin kendisine ait olduğunu düşündükçe zevkten dört köşe oluyordu. hayranlıkla Aryayı kucağına alarak etrafında döndürürken sevinç gülüşleri ile karşılık veriyordu kadını. Yüzünün her santimi öpmek istiyordu ama Arya dudaklarını büzdü. -Sevgilim, makyajım bozulacak. -Makyaja gerek yok ki. Sen her halinle nefes kesiyorsun istersen öperek temizleyim ben hemen. Kıkırdadı ve sevgilisinin göğsüne elini yasladı. Tam avucunun altında heyecanla hızlı hızlı atan bu kalbin yakışıklı sahibinin sahibi idi kendisi. -Gelince temizlersin hadi gidelim artık, hadi hadi. Kerem başını sallayarak kadınının elini tuttu sıkıca ve güven verircesine. Otelden ayrıldıklarında romantik bir akşam yemeği yedikleri restoran da Kerem gerilmeye başlamıştı. Saniyeler geçtikçe teklifine az bir zaman kalmıştı ve elleri terlemeye başladığında masanın altına doğru çekti ellerini. Aryaya asla çaktırmamaya çalışıyordu. Arya ise gerçekten etrafına hayranlıkla bakarken en azından dikkati dağıldığı için mutluydu Kerem. Sonunda Aryanın gitmek istediği ünlü Aziz Stephan Katedralinin bulunduğu yere doğru hareket ederlerken Kerem heyecanlanmaya başlamıştı. Elini tutan Arya kendisine merakla baktığında terliyordu. -Sevgilim, ellerin titriyor iyi misin? Telaşlanmıştı Arya ama Kerem anında başını hayır anlamında salladı. Telaşlanmasını istemiyordu bu gece hep gülmeli, mutlu olmalıydı. Gülümsedi alnında biriken terleri umursamadan, kalbindeki davulları duymamazlıktan gelerek tutkuyla bir öpücük kondurdu sevdiği kadının dudaklarına. -Senin yanındayken ne kadar zaman geçerse geçsin hala ilk gördüğüm anda ki gibi heyecanlanıyorum güzelim. Anında utangaç bir şekilde gülümsedi Arya. -Ya! Bende bende sevgilim gerçekten çok mutlu oluyorum seninleyken kalbim böyle güm güm diye sanki davullar çalıyor. Rahat bir şekilde nefes verdi Kerem, sonunda dikkati dağılmıştı. Cebindeki minik kutunun varlığı her saniye kendisini biraz gerse de Arya’yı öpmek biraz daha iyi gelmişti. Derin derin nefesler alırken sonunda ulaşmak istedikleri o yere varmışlardı. Aziz Stephan Katedrali tüm ihtişamı ile gecede parlıyordu. Büyüklüğü, yapısı her detayı ile görenleri hayran bırakıyordu. Gecesi ayrı gündüzü ayrı iken belki de yüz yıllar boyu sayılamayacak kadar çok aşka şahit olmuştu tıpkı şu an tam önlerinde kendilerine bakan Kerem ile Arya gibi. Gece gibi siyah saçlarına baktı Arya, bir kalemle çizilen çehresinin güzelliğine, gerektiğinde her şeyi sırtlayabilirmiş gibi olan sert ve yapılı vücuduna. Aşkla ve sevgiyle dolu gözlerine baktı ve gülümsedi bugün 24 yaşına girerken bir kez daha şükretti Allaha. Keremde bakıyordu ona, tüm bu ihtişamlı katedral bile sevdiği kadının parlaklığı karşısında güzelliğini kaybediyor gibiydi. Yeşil olan gözleri etrafını çevreleyen ışıkta koyu bir orman gibi parlıyordu. Onun için her gün şükrediyordu, hayat sevdiklerini sınarken onlar belki de tüm şanslarını karşılıklı bir aşkta kullanmışlardı. Kerem o an Aryanın güzelliğinde o kadar etkilenmişti ki planının olduğunu bile sevgilisinin arkasında kendisine işaret veren ressamı görünce hatırladı. Aryanın allerine minik birer öpücük kondurup ressamı işaret etti. -Güzelim, iyi ki doğdun ne dersin sana hediyeni vermeden önce güzel bir anı resmi çizdirelim mi? -Evet evet sevgilim. Ressamın yanına ilerlediklerinde Kerem İngilizce olarak resimlerini çizmelerini rica etti. Bir elini sevgilisinin beline dolayarak kendi ile bütünleştirirken Arya da gülen gözlerle kendine bakıyordu. Yaklaşık beş dakika boyunca kıkırdayarak hareketsiz durmaya çalışırken sürekli gülmesine rağmen Kerem ona sadece dudakları erkeksi bir şekilde kıvrılmış olarak bakıyordu. Ressam elindeki tabloyu Aryaya doğru uzattı o an Arya birkaç adım merakla öne doğru adım attı. Tabloya baktığında birkaç saniye algılamaya çalıştı o an şok olmuş bir şekilde arkasını döndüğünde Kerem elindeki zarif bir şekilde şekillendirilmiş tek taş ile tıpkı ressamın çizdiği şekilde teklif için diz çökerek bakıyordu kendisine. İşte şu an ressamın çizdiği o tabloyu gerçekleştiriyorlardı. Arya iki eli şaşkınlıktan dudaklarını kapamış. Kerem ise aşkla dizlerinin üzerine çökmüştü. -Hatırlıyor musun bilmiyorum ama seni ilk gördüğümde daha çok küçüktün. Senden beş yaş büyük olduğum için yurt dışına okumaya gittiğimde sen üniversiteye başlayana kadar geri dönmemiştim ama döndüğümde minik ve şekerleri ile ortada oynayan bir kız çocuğu yoktu sanki kalbimi emanet almak için bekleyen bir kadın vardı karşımda. Sanki büyümüş ama aynı zamanda hep hatırladığım bir çocuk olarak gelmiştin gözüme. Bir sarsıntı ile sallandı kalbim seni görünce, hızlandı coşkuyla bir dere gibi taştı içimden sevgim. O gün kalbimi senin masumluğuna emanet ettim. O günden beri bir kere bile kırmamak için elimden geleni yaptım tıpkı senin yaptığın gibi, eğer bu zamana kadar sevgine layık olabildiysem izninle bu zamandan sonra da sevgine layık olmak istiyorum. Her gece uyurken gözlerimi seni görerek kapatmak, güzelliğini görerek uyanmak istiyorum. Söz veriyorum sana benimle gireceğin her tartışmayı sana kazandıracağım ve kalbin hiçbir zaman kırılmayacak. Eğer teklifimi kabul edersen senin güzelliğin ve benim yakışıklılığımdan doğan çocuklarımızı da asla üzmeyerek onlara da iyi bir baba sana da ömürlük bir eş olmak istiyorum. Güzelim BENİMLE EVLENİR MİSİN? Arya konuşamıyordu, mutluk gözyaşları puslu görmesine sebep oluyordu, kalbi kulaklarında atarken aşık olduğu adama bakarak ağlıyordu sadece. sonunda başını salladı kelimeleri kaybolmuştu sadece -Evet Diyebildi sessizce, Kerem teklifinin kabul edilmesi ile sanki tüm mutlulukları kucaklamış gibi hissediyordu. Tek taşı aryanın parmaklarına takarken heyecandan titriyordu Arya. Keremin boynuna sarılırken mutluk gözyaşları sel olmuştu. -Teşekkür ederim, teşekkür ederim iyi ki varsın. Diye fısıldadı minnetle. Kerem bir kere bile incitmemişti kalbini ona mutluluk ve aşktan başka bir şey vermemişti emindi evlilikleri ile mutlukları taçlanıp çoğalacaktı. Etrafta kendilerini alkışlayan insanlara bakarken bir mutluluğa ve ortak edilen ömre daha şahit oldu Aziz Stephan Katedrali. Kimse bilemezdi hatta yüzyıllar boyu ayakta kalanlar bile ama mutluluklar her zaman yanlarında görünmez bir pelerinle gezen bedelle sınanırlardı. Arya habersizdi kalbi sadece mutlulukla çarpıyordu…..
|
0% |